4 soru-yanıtla piyasalar…
Borsa İstanbul’da alım için 75 bin, 72 bin 500-73 bin ve 71 bin seviyeleri uygun. Yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatlarını eritmedikleri görülüyor. Bu şartlar altında döviz pozisyonlarının korunması doğru olur…
Kritik aralık ayına giriyoruz. Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve Amerikan Merkez
Bankası (FED) ne yapacak?
ECB Başkanı Mario Draghi’den çok güçlü bir hamle gelebileceğini tahmin etmiyorum. Daha önce 2016 yılının Eylül ayma kadar devam edeceği açıklanan varlık alım
programının süresini ve alım miktarını artırabilir. Ayrıca mevduat faizlerinde de
indirime gidebilirler.
Varlık alım programının süresinin uzayabileceği, miktarının artırılabileceği ve mevduat faizlerinde 0.1 puanlık indirime gidilebileceği piyasalar tarafından uzun zamandır satın alındı. DAX 9.300 düzeylerinden 11.350 bölgesine kadar yükseldi. S&P 500 endeksi yeniden 2.100 bölgesine dayandı. Piyasalara ek momentum getirebilmesi için Draghi’nin beklentilerin ötesinde bir adım atması lazım, ki beklemiyorum. Hal böyle olunca ECB toplantısının hayal kırıklığı yaratması ihtimalini daha yüksek görüyorum.
FED ise 16 Aralık tarihinde kararını açıklayacak. Bugün itibarıyla 0.25 puanlık artırım yapılacağını söylemek güç değil. Kaldı ki grafikte görüldüğü gibi piyasa katılımcıları aralık ayında artırıma yüzde 78’e yakın olasılık biçiyor.
Endekste belirttiğiniz 75 bin seviyelerine geldik. Bu seviye alım için uygun mu?
Evet, geçen haftaki yazılarımda endekste alım için 75.000 bölgesini beklemenin uygun olacağını ifade etmiştim. Rusya ile yaşadığımız gerginliğin etkisiyle endeks perşembe günü 75.000’in hafif altında kapattı; ancak cuma günü gelen tepki alımları sayesinde haftayı 75.700 düzeylerinde bitirdi.
Rusya-Türkiye geriliminin hangi düzeye tırmanabileceğini kestirmek güç. Ancak gelinmiş olan seviyelere rağmen iç piyasalara yabancı ilgisinin yüksek olmadığını söylemeliyim. Endekste alımı üç kademede öneriyorum: 75.000, 72.500-73.000 ve 71.000 seviyeleri.
Peki ya paritede beklentiler neler?
Pariteyi geçen hafta detaylı bir şekilde değerlendirmiştim. Görüşüm hala geçerli. ECB’nin piyasaları hayal kırıklığına uğratmasına daha yüksek ihtimal veriyorum. FED ise faiz artırımı yapsa dahi adımlarını seyrek atacaktır. Paritede 1.04-1.05 bandından yukarı yönlü dönüş ihtimali yüksek. Elbette bu bandın altına sarkma olabilir. Lâkin kalıcılaşmasını beklemiyorum.
Dolar/TL ve euro/TL için tahminleriniz nedir?
Euro/dolarda 3.04-3.05 bandında, dolar/TL’de de 2.80-2.8250 bandında ilk kademe alımın yapılabileceğini geçen haftaki yazımda ifade etmiştim. Euro/TL haftayı 3.09 üzerinde kapattı. Dolar/TL ise 2.92 bölgesinde.
Önümüzdeki konjonktürde hem euro’nun hem de doların portföylerde tutulmasını tavsiye ediyorum. Lâkin euro’ya biraz daha fazla ağırlık vermek daha yerinde olacaktır (paritede yukarı yönde dönüş olasılığının yüksek olması nedeniyle).
Kur açısından hemen hemen tüm iyi faktörler geride kaldı. Hükümet kuruldu, ekonomi yönetimi belirlendi. Bu cepheden kuru düşürebilecek bir etki gelmez. Merkez Bankası ise faiz artırımları konusunda isteksiz ve Türkiye çok net bir şekilde düşük faiz-yüksek kur yaklaşımını benimsemiş durumda.
Kaldı ki Suriye pilavı daha çok su kaldırır. Ne zaman ne olacağı belli değil. Üstelik ECB’nin piyasalar üzerinde yaratabileceği ek pozitif bir hamle olasılığı düşük. Ve FED var. Aralık toplantısında artırım yapacak gibi görünüyor. En azından bugün itibariyle…
Son olarak grafiğe bakmanızı tavsiye ederim. Yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatları görünüyor. Döviz mevduatlarını eritmiyorlar. Satan olmadığı gibi “uygun seviyeye gelsin de alayım diyen” çok. Bu şartlar altında döviz pozisyonlarının korunması uygun olur.