Ekonomi - Borsa - Hisse Senedi

İhracatta İngiltere Pazarındaki Fırsatlar

SON aylarda ihracat cephesinden rekor rakamları artık gelmiyor, gelemiyor. Kurlardaki oynaklık ve dünya piyasalarındaki daralma arttıkça daha çok mücadele etmek gerekiyor. Böyle olunca da Türk ihracatçısı kapılarını zorlamadığı pazar ve ülke bırakmıyor. Özellikle ihracatımızın sürükleyicisi olan Avrupa’daki kıpırdanma önemli. Aslına bakılırsa bu euro bazlı rakamlara yansıyor. Dolar bazlı açıklanan rakamlarda Avrupa ülkelerine ihracatımızda nisan ayında bir önceki yılın aynı ayma göre yüzde 0.6 ile yüzde 20 arasında değişen oranlarda düşüş varken, euro bazlı açıklanan rakamlarda ise, tablo yüzde 0.7 ile 9.7 arasındaki artışa işaret ediyor. Zaten TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi de tüm dünyada doların değer kazanması ve paritedeki düşüşün ihracatımıza baskı yaptığını belirterek, “Geçtiğimiz yılın Nisan ayına göre ortalama 1.38 seviyesinden yüzde 22 düşüşle 1.08 seviyelerine inen parkenin negatif etkisi aylık 1.5 milyar doları buldu. Kümülatif bazda bakıldığında sadece AB’nin 28 ülkesine yaptığımız ihracatta euro/dolar paritesi kaybı sebebiyle yaşanan ihracat düşüşü ilk dört ayda 4.5 milyar doları aştı” diyor.

ihracat

İKİNCİLİK MÜCADELESİ

Durum böyle olsa bile klasik pazarlarımız arasında olan Ingiltere’deki gelişmeler sevindirici. Nisan ayında euro değerleriyle İngiltere’ye ihracatımız yüzde 18.1 arttı. Bu artışla da İngiltere en çok ihracat yapılan “ikinci ülke” unvanım sessiz sedasız Irak’tan geri aldı. Aslına bakılırsa 3-4 yıl önce ihracatta Rusya ve İtalya’nın ardından dört ve beşinci sırada bulunan İngiltere, ikincilik koltuğuna geçen yılın haziran ayında ilk kez yerleşti. Ancak bu unvanını kasım ayma kadar koruyabildi; zira Irak’a olan ihracatımız yılın son iki ayında arttı. İngiltere ikincilik mücadelesini bırakmayıp bu yılın şubat ayında yine Irak’tan daha fazla mal sattığımız bir pazar oldu. Mart ayında Irak’a yapılan ihracat İngiltere’yi yalnızca 1.5 milyon dolar aşarken İngiltere, nisan ayı ihracat rakamları açıklandığında yeniden ikincilik tahtına yerleşti.

Üstelik de Irak’a yaptığımız ihracatı 1 milyon 187 bin dolar aşarak…

POUND MOTİVASYONU

İngiltere’nin yılın kalanında ikincilik yılın kalanında tahtındaki yerini sağlamlaştırması bekleniyor. Bu konuda en büyük yardımcısı da dolar karşısında euro kadar düşmeyen para birimi pound. Bilindiği üzere Av-, rupa Bölgesi’nde ‘euro’yu kabul etmeyen tek ülke olan İngiltere. Türkiye’den Birleşik Krallık’a yapılan ihracatta da genel olarak po-und ve euro kullanılır. Eu-‘ ro’nun dolar karşısında düşüşünden büyük zarar gören Türk ihracatçıları son aylarda Ingiltere bölgesine ihracatta daha iştahlı davranıyor. Böyle olunca birçok sektörde yüzde 10-15 oranında siparişler artmış durumda.

İhracatta Almanya’nın ardından ‘gümüş madalya’yı yeniden alan İngiltere pazarındaki fırsatları araştırdık…

STANDARTLARI YÜKSEK PAZAR

Türkiye’nin, geçen yıl Birleşik Krallık’a ihracatı bir önceki yıla göre yüzde 12 artırarak 9 milyar 654 milyon dolar olarak gerçekleşti. İhracatımızın lokomotifi olan hazır giyim ve konfeksiyon sektörü İngiltere’ye ihracatta da başı çekiyor. Geçen yıl ha-f k zır giyimde 2 milyar 488 milyon dolar ihracat yaptığımız ülkeye tekstil ihracatımız 365 milyon doları, deri ve mamulleri ihracatımız 84.5 milyon doları buldu.

İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı TİGSAD (Tüm İç Giyim Sanayiciler Derneği) Başkanı İrfan Özhamaratlı, poundun dolar karşısında değerini koruması nedeniyle bu dönem İngiyim sektörünün ilgisini daha çok çektiğini söylüyor. Ancak Uzakdoğulu alıcıların da bizimle benzer avantajlara sahip olduğunun altını çizen özhamaratlı, “Bu dönem euro ile çalışan pazarlarda karşımıza çıkan fırsatı değerlendirmeliyiz. AvrupalI alıcılar, dolarla çalışmak yerine euro ile bizimle çalışma eğilimindeler. Euro pazarlarımızı da ihmal etmemeliyiz” diyor. İngiltere’nin testler konusunda çok hassas bir pazar olduğunun altını çizen Özhamaratlı, Türk üretici ve ihracatçılarının bu standartları karşılayabilecek durumda olması nedeniyle pazarla daha çok şansımız olduğunu belirtiyor.

KURU MEYVEYİ SEVİYORLAR

Türkiye’nin incir, üzüm, kayısı gibi en çok kuru meyve ihraç ettiği pazarların başında İngiltere geliyor. Geçen yıl Birleşik Krallık’a 172 milyon 590 bin dolar ihracat yapan Türkiye nisan ayında da bir önceki yılın aynı ayma göre ihracatını yüzde 14.38 oranında artırdı.

Bunda sınırlı olarak ‘pound’ etkisi olsa da 2014’teki üzüm rekoltesinin yüksek olması ve pazardaki talep canlılığı ihracat artışını tetikledi.

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Osman Öz, kendi şirketi Ana-tolia Tarım Ürünleri kanalıyla her yıl İngiltere’ye 35-40 milyon dolar kuru meyve ihraç ediyor. İngiltere’nin kuru meyve tüketim alışkanlığı nedeniyle önemli ihraç pazarımız arasında olduğunu belirten Öz şu değerlendirmeleri yapıyor: “Geçen yıl Türkiye’de çekirdeksiz kuru üzüm az olduğu için İngiltere, İran ve Amerika’dan almıştı. Bu yıl ürün fazla; rekabetçi fiyat da oluştu. Bu da ihracatı tetikledi. Biz İngiltere’ye incir ve kayısı gibi ürünleri çok satıyoruz. Genellikle poundla ihracat yapıyoruz. Ancak başka sektörlere göre pound’un değeri bizi çok etkilemiyor. Esas neden arz ve talepteki iştah.”

OTOMOTİV HIZLANDI

Ingiltere’ye en çok ihraç ettiğimiz kalemler arasında otomotiv endüstrisi ürünleri ikinci sırada geliyor. Geçen yıl otomotiv sektörü bu pazara 2 milyar 450 milyon dolarlık satış yaparken, 2014 nisan ayında geçen yılın aynı ayıyla ihracat aynı seviyesini korudu. Ancak asıl yükseliş dolar bazlı rakamlara Ocak-Nisan döneminde yansıdı. İngiltere’ye otomotiv ihracatımız yılın ilk dört ayında yüzde 20.56 artarak 955 milyon 606 bin dolar oldu. Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Burha-noğlu, otomotivde ihracatın pound ile gerçekleştiğini ancak sektörlerinin hazır giyim, kimya gibi sipariş alabilmede esnek olamadığını söylüyor.

“DOPİNG OLMADI”

İngiltere’ye en çok ihracat yapan sektörlerden biri olan elektrik-elektronik sektörü ise, ne nisan ayında ne de yılın ilk dört ayında ‘pound dopingi’ni göremedi.

Elektrik Elektronik ve Hizmet İhracatçıları Birliği Başkanı Fatih Kemal Ebiçlioğlu’nun verdiği bilgiye göre, bu yılın ocak-nisan döneminde geçen yılın aynı dönemine göre İngiltere’ye elektrik elektronik ihracatında değer bazında yüzde 16, miktar bazında da yüzde 3’lük düşüş var. Tüketici elektroniği ihracatında ise ilk dört ayda düşüş yüzde 13 oranında gerçekleşti. Ebiçlioğlu, İngiltere’ye yapılan ihracatta yüzde 50 oranında pound tercih edildiğini belirtiyor ve poundun etkisinin sektörlerinde sınırlı kaldığını belirtiyor.

Elektra Elektronik Yönetim Kurulu Başkanı Emin Armağan Şakar ise, “Ben İngiltere’ye euro ile transformatör satışı yapıyorum. Çünkü hammaddelerimizi de Avrupa’dan euro ile alıyoruz.

Bu nedenle ihracatta fiyatlamam euro ile. Bu nedenle pound’un dolar karşısında değerini korumasının pek katkısını göremedik. İhracatımız stabil gidiyor” diyor.

Emre KIZILGÜNEŞLER / Ege Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı
Siparişler yüzde 20 arttı

Pound son aylarda euro kadar dolar karşısında dayak yemedi. Son altı ayda, pound euro’ya karşı Türk Lirası’na yüzde 20 avantaj sağladı. Böyle olunca pound ile ihracat efektif hale geldi. Daha rahat fiyat tutturabildik. Bence İngiltere’ye ihracat artışının birinci nedeni bu. MarxBSpencer, Tesco, Arcadia Grubu (Top Shop, Top Man], H&M gibi tüm mağazalar İngiltere’de pound ile satıyor. Bizler de genellikle ihracatımızı pound ile yapıyoruz. Son aylarda siparişlerin yüzde 20 civarında arttığını biliyoruz. İngiltere pazarında standartlar yüksek, ihracatta uzun yıllar ilişki gerekiyor. Güven tesisi önemli. İleri derecede tasarıma önem veriyorlar. Londra, neredeyse Paris ve Milano ayarında. İngiltereli alıcılar, İstanbul bazlı aracı ve alım ofisleriyle çalışıyor. Biz birlik olarak 29-30 Eylül’de Londra’da düzenlenen Fashion SVP Fuarı’na katılacağız. Bu hızlı moda (fast fashion] fuarına 20 KOBİ’yi götürüp, onları İngiltere pazarına açmak istiyoruz.

Ahmet ÖKSÜZ / İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi
ikinciliği hak ediyor

İngiltere pazarı tekstil ihracatçısı için her zaman önemli bir pazardır. Avrupa’nın en büyük ekonomilerinden biri olan İngiltere bence bizim ihracatımızda da ikinci sırayı hak ediyor. Son dönemde pound’un euro’ya göre daha güçlü olması da ihracatçıların pazara ilgisini artırıyor. Genellikle pound ile çalışılan pazarda ihracatçılarımız pound’un değerli olmasının faydasını da görüyor. Şirketimiz Kipaş’ın da iyi çalıştığı pazarlardan biridir. Her yıl ihracatımız yüzde 10 seviyesinde artıyor. Kumaş ve hazır giyimin yanında pazara kağıt da ihraç ediyoruz. Yıllık toplam ihracatımız 20 milyon doları buluyor. Bence çok da özel zorluğu olmayan bir pazar İngiltere.

Murat AKYÜZ / İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı
“İngiltere re-export ülkesi“

İngiltere gelişmiş bir pazar. Kimya sektörünün de bu pazara ihracatı her yıl artıyor. Sektör olarak İngiltere’ye geçen yıl 437 milyon dolarlık İhracat yaptık. Bunun yarısına yakını plastik ambalajlar. Bunu gübre, kauçuk, anorganik kimyasallar, eczacılık ürünleri, kozmetik ürünleri gibi kimya altında temsil edilen ürünler takip ediyor. Avrupa’da Almanya’nın ardından hızla toparlanmaya başlayan bu pazar, İskoçya ve İrlanda pazarlarından dolayı da iyi bir potansiyel. Ayrıca İngiltere bir re-export ülkesi. ABD ve Afrika’ya ciddi bir satış kanalı var. Dubai’ye giden bazı mallar bile İngiltere üzerinden faturalandırılıyor.

Bu ülke zamanla ihracatımız içindeki yerini daha da sağlamlaştıracaktır. İngiltere euro’yu kabul etmemesinin avantajını bu dönem yaşıyor. Pound’un euro’dan daha güçlü olması ihracatımıza destek verir nitelikte. Ancak Türkiye’de pound çok iyi tanınmıyor. İhracatçı önümüzdeki dönemde bu para birimini daha çok kullanırsa avantajlı olacaktır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu