Taşınabilir medikal test cihazları geliştirdi
Yüksek altyapı maliyetlerle kurulan tam teşekküllü laboratuvarlar yerine bir cihazla sağlık sorunlarını çözebilen bir platform geliştiren Vivosens, bu projeyi katma değerli bir ürün haline getirip, dünyaya sunmayı hedefliyor. Şirket, tanı teknolojileri alanında global bir oyuncu olmak istiyor.
Taşınabilir medikal test cihazları projesini geliştiren Vivosens, sağlık alanında yeni bir çözüm kapısını açmayı hedefliyor. Biyomühendis Miray Tayfun tarafından geliştirilen, tanı işlemini tamamen değiştirecek ve kolaylaştıracak bir biyosensör platformu olan proje, taşınabilir bir ölçüm cihazı ve hastalıklar için kitlerden oluşuyor.
Vivosens bu projesi ile İTÜ Çekirdek Big Bang 2015’in final etkinliğinde “İSO Geleceğin Sanayicisi Büyük Ödülü”nü aldı. Şimdi yatırımcılarla ve sağlık alanındaki şirketlerle ürünün ticarileşmesi ve pazara sunulması için çalışmalar yapıyor. Şu an proje aşamasında olan cihazın önümüzdeki yıl ürün haline getirilerek pazara sunulması hedefleniyor.
Teknolojileri birleştirdi
Geçtiğimiz mayıs ayında Vivosens şirketini kuran Miray Tayfun’un beş kişilik bir ekibi var. Miray Tayfun, Vivosens’in kuruluşu ve tanı teknolojisini nasıl geliştirdiğini şöyle anlatıyor:
“Şirket olarak biyoteknoloji alanında çalışıyoruz. Giyilebilir tanı cihazları ve taşınabilir sistemler uzun zamandır ilgimi çeken bir konuydu. Bu teknolojiler hala makaleler düzeyinde olsa da bunların hayatımıza nasıl katılabileceğine dair kafa yoruyordum. Daha önce Smartie’de çalışmam sonucu edindiğim deneyimler, nesnelerin interneti ve biyoteknolojiyi birleştirmeme neden oldu. Bu teknolojiler birleşince laboratuvardaki sistemlerin cebimize kadar sokulabileceğini fark ettim.”
Miray Tayfun’un proje fikrinin kafasında ilk filizlenmesi, dezavantajlı bölgelere laboratuvar hizmetlerinin götürülmesi üzerine düşünürken olmuş. Sağlık tanısının koyulabilmesi için gerekli cihazların ulaşımı olamadığından tedavi de çoğu yerde yapılamıyor. Bu sorundan yola çıkarak buna bir çare bulmak isteyen Miray Tayfun, “Biyoteknolojiyi kullanarak bunu nasıl yapabileceğimi düşündüm.
Araştırma yaparken burada fakir aç bir pazar olduğunu, patent üreten araştırma şirketlerini ve büyük şirketlerin girmediği alanlar olduğunu fark ettim. Global pazarda 5 ve 10 yıl içinde Vivosens nerede olabilir senaryosunu tasarladım” diyor.
Tek platformda çözüm
Dünyada başka biyosensör ve biyoteknoloji konusunda çalışmalar yapan şirketler var. Vivosens’in geliştirdiği sistemin konsepti ise diğerlerinden ayrılıyor. Vivosens’in konsepti, tek bir platformda her şeyi test edebilen ve tanı koyulan laboratuvarın yerine geçebilecek bir sistem.
Şu an bakteriler üzerinde çalışan Vivosens’in, bakterileri sensörler aracılığıyla tanıyıp tanıyı koyan bir sistemi var. Ayrıca kanserli hücrelerde ve virüslerde tanıyan molekülleri sisteme bağlayıp tanının koyulmasına yardımcı oluyor. Şu an bakteriyel enfeksiyonların tanısının koyulması noktasına odaklanmış durumda olan Vivosens’in ürünü; kan, idrar ya da tükürüğü yüzeye aktarıyor böylece cihaz tarafından tanınıyor pozitif veya negatif olduğu anlaşılıyor. Platformdaki yazılım da bakterinin miktarını belirtiyor. Normalde ise bu işlem için laboratuvarlarda kültür yöntemi kullanılıyor ve tanı için 72 saat bekleme süreci oluyor. Bu da tedavi sürecini uzatıyor.