500 İstanbul, Start Uplara 19 Milyon Dolar Ayırdı
Silikon Vadisi merkezli girişim sermayesi fonu 500 İstanbul, geçtiğimiz temmuzda kurulmasına karşın bugüne kadar 13 girişime toplam 1 milyon dolar yatırım yaptı. Fon, dört yıl içinde 100 start up’a 19 milyon dolarlık yatınm yapmayı hedefliyor.
500 Startups, 2010 yılında kurulmuş bir erken aşama girişim sermayesi fonu. Silikon Vadisi’nin en aktif girişim sermayelerinden biri. Bugüne dek dünya genelinde bin 500’ü aşkın start up’a 240 milyon doların üzerinde yatırım yaptı. Yatırım yaptığı bu start up’lardan bazıları Facebook, Twitter, Google, Microsoft, Adobe, Groupon, Linkedln, Intel, Cisco ve Amazon gibi dev şirketler tarafından satın alındı. 500 Startups, inandığı pazarlar için özel bölgesel fon yapıları oluşturarak, söz konusu bölgede girişimciliği destekliyor. Bu fonlar 15-30 milyon dolar hacme sahip ve küresel çapta başarı hikayeleri çıkarmayı hedefliyor. Erken aşama teknoloji girişimlerine yatırım yapan fon, 2012 yılında Malezya’da global fonunu kurdu. 500 Startups, bu fonun başarısı üzerine farklı ülkelerde de faaliyet gösterme kararı aldı. Yaklaşık altı ay önce de Türkiye’nin ilk Silikon Vadisi merkezli girişim sermayesi fonu olan 500 İstanbul kuruldu.
13 GİRİŞİM DESTEKLENDİ
Yatırımcıları arasında Türkiye’nin önde gelen holdingleri, yatırım firmaları ve iş insanları bulunan 500 İstanbul, Türkiye’de bugüne kadar 13 girişime toplam 1 milyon dolar yatırım yaptı. Ocak ve şubat aylarında beş girişime daha yatırım yapmayı planladıklarını söyleyen 500 İstanbul Yönetici Ortağı Rina Onur Şirinoğlu, Türkiye’den milyar dolarlık küresel şirketler çıkartabilmek hedefiyle, beş yıl içinde 100 girişime yatınm yapmayı planladıklarını belirtiyor. Önümüzdeki dört yıl için 19 milyon dolarlık fon bütçesi ayırdıklarını ifade eden Şirinoğlu, “Finansal ve medikal teknolojiler, yapay zeka ve makine öğrenmesi gibi alanlardaki girişimlere ilgi duyuyoruz. Bölgeden çıkabilecek, girişim sermayesinin ne olduğunu bile bilmeyen girişimler var. Biz inkübasyon merkezlerini ve teknoparkları sürekli geziyoruz” diyor.
Türkiye’den çıkıp global pazara hitap edecek işler yapan girişimlerin ekonomik çalkantılardan etkilenmeyeceğine dikkat çeken Rina Onur Şirinoğlu, kendilerinin de Türkiye’den dünyaya hitap edebilecek erken aşama girişimleri desteklemeyi hedeflediklerini anlatıyor. Şirinoğlu, birkaç tane yerel pazara hitap edebilen işlerin haricinde genellikle globale açılabilecek girişimlere yatırımlar yaptıklarını belirtiyor.
“HEYECAN VE AZİM ARIYORUZ”
Rina Onur Şirinoğlu, yatırım yaparken dikkat ettikleri kriterleri ve detayları şöyle anlatıyor: “Hitap ettiğiniz pazar çok önemli. Yeterince büyük mü? Pazarda sizden önce gelen ve büyüyebilecek rakipleriniz var mı? Varsa siz kendinizi nasıl farklılaştırdınız? İkincisi ekibe bakıyoruz. Ekipte girişimcilik deneyimi olan birisi var mı? Yoksa gözüne baktığımızda o heyecanı, azmi görebiliyor muyuz? Üçüncü olarak şirketteki momen-tuma bakıyoruz. Fikir bizim için yeterli değil, fikrin en azından bir prototip haline gelmiş olması gerekiyor.”
Sunum esnasında heyecan da aradıklarını belirten Rina Onur Şirinoğlu, sıkıcı bir sunumun ve yapılan işin bir farkı olmadığı hissiyatını yaratmanın girişimcinin kendisine ve girişimine yapabileceği en kötü şey olduğunu söylüyor. Şirinoğlu, “Çok erken aşama girişim olsa bile büyüme rakamlarını çok iyi takip edebiliyor olması lazım. Benden istedikleri parayla ne yapacaklarını çok iyi anlatabiliyor olmaları da çok önemli” diye konuşuyor.
