E-spor, ilginç çalışma koşulları ile yeni iş alanları yaratıyor

Hayatın gerçekleri günümüz teknolojisi ile farklı biçimlere kavuştu. E-spor, ilginç çalışma koşulları ile yeni iş alanları yaratıyor. Oyuncu, yapımcı, yazılımcıların oluşturduğu ekosistemde yepyeni kariyer imkanları var…

Yep Yeni Meslekler

İŞ hayatına atılan ilk adım malumunuz, alman eğitim ile büyük oranda eş yönde ilerliyor. Eğer eğitim bir referans noktası olarak alınmıyorsa da, aile mesleği ya da kişisel yetenekler ölçüsündeki işlere odaklanılıyor. Hepsinin tek ortak noktası ise, iki farklı yola açılan kapılara sahip olmaları.

Kapılardan biri ofis ortamına diğeri ise dışarının gizemli hayatına, yani bol hareketli geçen günlere açılıyor. Kimi zaman ikisinin de aynı anda olduğu iş ortamlarıyla da karşılaşılmakta. Ama bilgisayar teknolojileri söz konusu olduğunda iş inanılmaz bir farklılık oluşturuyor. Hele ki e-spor için yorumların oldukça değiştiği bir evrenle karşılaşıyoruz. Kimilerinin gözünde asla makine başından kalkmayan bir makinist, kimileri içinse ekran önünde mucizeler yaratan gizemli insanlar var. Dert ise bütün dillerde aynı, “Çok hareketsiz bir iş gibi duruyor…” Bu haftadan itibaren, e-sporun ve e-sporcunun mesleki paydaşlarına değinmeye başlıyoruz.

E-SPORUN MESLEKLERİ

E-spor, sadece bir bilgisayar oyununu iyi oynamayı ifade etmiyor. Temel anlamda, bilgisayar oyunu kavramının kendisi, bugün e-spor olarak gösteriliyor. Bir zihinsel aktivite ve stratejik çalışma yapısı olarak kabul edilen bu spor dalı, geleceğin vazgeçilmez sosyoekonomik bir gerçeği. Dolayısıyla, böylesine büyük bir yapıyı sadece oyunu oynayan cephesinden ele almak büyük oranda eksik olacaktır. Geniş düşünüldüğünde, bu dalın mesleki taraflarını beş ana gruba ayırabiliyoruz.

Bunlar, oyun üreticileri ve tasarımcıları, oyuncular, pazarlamacılar, etkinlik organizatörleri ve perakendeciler şeklinde sıralanıyor.

Her ne kadar oyuncuların kazandıkları ödüller oldukça büyük sayılara ulaşmış olsa da, her sektörde olduğu gibi günün sonunda kazananlar yine üretici ve dağıtımcı tarafı oluyor. Basit bir örnekle anlatmak gerekirse, turnuvalara bakmamız yeterli. NewZoo ve Statista verilerine bakıldığında, 2017 yılında gerçekleştirilen büyük turnuvaların havuzundaki toplam dağıtılan ikramiye tutarının 100 milyon dolar civarında olduğunu görüyoruz.

Bu sayı oldukça dar bir kitle arasında bölüşülüyor.

Diğer taraftan, dünya genelindeki oyun satışları bize neredeyse bin kat daha büyük bir ekonomiyi gösteriyor. Bahsetmeye çalıştığımız ekosistem, taşınabilir cihazlarla birlikte 100 milyar dolar civarı bir değere ulaşıyor. Ve bu büyüklük 2 milyarlık bir kitle tarafından sürekli biçimde süb-vanse ediliyor. Pastadan tek başına çalışan tasarımcı da, yüzlerce kişinin çalıştığı oyun stüdyosu da gelir elde ediyor. Endüstrinin genişliğindeki diğer aktörler ise organizatörler, lojistik firmaları, pazarlamacılar ve perakendeciler şeklinde sıralanıyor. Anlaşılacağı üzere, oyunu iyi oynayan kazanıyor, ama oynatan çok daha büyük bir ekonomi yaratıyor.

SEKTÖRÜN İÇİNDE ÇALIŞMAK

E-sporun dâhil olduğu tüm alanlar bir biçimde yatırımcısına kazandırıyor. Oyun reklam afişini tasarlayandan ufak boyutlu oyunların programcısına, bir oyunda kendini geliştirip turnuvalara katılanlardan kulüplerin desteğini alanlara kadar çok kişinin geçimini sağladığı bir ortam mevcut. Bu durum, sektör içindeki çalışanların maaşlarına ve dolaylı kazançlarına da yine aynı şekilde yansıyor. Sektörün içinde çalışmanın çok sayıda avantajı var. Küresel anlamda yazılımcısından görsel tasarımcısına kadar oldukça itibar sahibi ve yüksek gelirli meslekler bunlar. îşin belki de en ironik tarafı ise, sektörün “beyaz yaka” kategorisine girmesine karşın, çalışan neredeyse herkesin bu tanımlamadan kendilerini mümkün oldukça uzakta tutmak istemeleri. Böyle olunca, çalışanların işyeri ortamları da aynı şekilde kurgulanıyor.

Tüm bunlar bir yana, gelirin yüksek olabildiği, olumlu bir çalışma ortamından bahsetsek de, aslında girdi bakımından düşük bir sermayeyle yürütülebilen bir sektör. Her ne kadar bugünün görüntü teknolojileri girdinin artması gerekliliği yönünde eğilim gösterse de, bir haftada yazılıp milyonlarca kopya satan oyun örneklerinin varlığı durumu değiştiriyor.

Bu hafta itibariyle giriş yaptığımız e-sporun yatırım sahasının içinde olanlara önümüzdeki haftalarda devam edeceğiz. Konuyu, mevcut piyasadaki örnek yatırımcı maliyetleri, ödenen maaşlar, oyun satış verileri üzerinden değerlendireceğiz. Güzel bir hafta geçirmenizi dilerim…

Ali Efe İralı