Borsaya enflasyon bazında bakış
Bu yıl borsa fazla kazandırmaz diyenler, yılın ilk ayında yanıldı. Borsa Endeksi bir ay içinde 105 bin seviyelerine taşındı. Şimdi de borsa değerlenmeye devam eder mi sorusu soruluyor…
2019 yılı borsaya hayırlı, uğurlu geldi. Ağustos ayında 84 binlerden başlayan hareket, endeksi 105 bin seviyesinin üzerine taşıdı. Hareketin neredeyse soluksuz gerçekleşmesi, bir anda yeni zirveye ulaşır mı, yoksa bu bir tepki hareketi mi, sorularını gündeme getirdi. Hatta, endeks 150-200 binlere ulaşır mı sorusu ve ulaşır, ulaşmak zorunda gibi yorumlar ortalıkta dolaşmaya başladı. Bu rakamın heyecanına kapılanlar ile “yok olmaz, o kadar da değil” diyenlerin yorumları sürekli çarpışıyor.
Endeks ya da başka bir gösterge konusunda, hedef gösterebilmek için bunun zamanına dair de bir tahminde bulunmak gerekir. Endeks ne zaman 150 bin, 200 bin olacak?
En önemlisi bu dönemde ekonomideki diğer değişkenler nasıl hareket edecek? Mesela faizler için hedef nedir? Enflasyon bu dönemde nasıl gerçekleşecek? Dövizdeki, altındaki, emtialardaki hareket için yön, yani trend beklentisi ve hedefi nedir? Yoksa elbet günün birinde endeks (sıfırlar atılmaz ise) mutlaka 150-200 bin olacak.
ALTERNATİF GETİRİ
Paranın zaman maliyeti diye bir kavram var. Hangi yatırım aracının ne kadar getiri sağladığını ancak zamana bağlı olarak değerlendirebiliriz. O yüzden zaman önemli. Aynı dönem içerisinde asgari ne kadar gelir elde edilebilir? En kaba haliyle, aynı dönemde mevduatta elde edilebilecek faiz getirisinin üzerinde bir getiri sağlanmalı ki, risk alınabilsin. Yoksa kim, neden daha az kazanabileceği bir yatırım aracını tercih etsin? Peki, neden mevduat faizi? Hane halkları tarafından en çok tercih edilen ve enflasyonu en yakın takip eden yatırım, mevduat olduğundan tabii ki. Mevcut durumda paranın büyüklüğüne göre aylık yüzde 1.5 civarında getiri elde etmek mümkün. Halbuki borsada hisse senetlerine yatırım, aylık düzenli getiri sağlayan bir alan değil. Borsa, hisse senedi fiyatlarının sürekli dalgalandığı, aşağı-yukarı hareket ettiği, zemini sabit olmayan, bazen çok kazandıran, bazen de çok kaybettiren bir yatırım. Bu yüzden riskli yatırım olarak kabul ediliyor ve getiriyi enflasyondan arındırmak için döviz, enflasyon, faiz gibi başka göstergelerle kıyaslanıyor.
ENFLASYONUN ETKİSİ
Enflasyon bütün gelirleri ve birikimleri törpüleyen bir etki oluşturuyor; eğer enflasyonun üzerinde bir getiri sağlanamaz ise… Enflasyona karşı getiri sağlamak en zoru. Özellikle enflasyonun yükselişte olduğu dönemlerde. Enflasyonun yükselişi başta faizleri yukarı yönde hareket etmeye zorluyor. Çünkü piyasalara fon sağlayanlar birikimlerinin enflasyona karşı ezilmesini istemiyor. Daha fazla faiz talep ediyor. Yeterli döviz rezerviniz ve döviz akışınız yok ise, döviz yükseliyor. Bu kez yabancı fonlar da daha yüksek faiz talep ediyor. Bu bir sarmal şeklinde devam ediyor. Kimi zaman geçen ağustosta yaşadığımız gibi dövizin yükselişi enflasyonu tetikliyor, kimi zaman yükselen fiyatlar, kimi zaman yükselen faizler.
BIST-100/TÜFE NE DİYOR?
Borsaya TL bazında bakıldığında 1989 başındaki değeri 4 civarında. Bugün ise 105 binlerde. 30 yılda ne kadar çok getiri sağlamış gibi görünüyor değil mi? 4 nerede, 105 bin nerede?
Enflasyonun BIST-lOO’e etkisini en iyi şekilde BIST100/ TÜFE ile görebiliriz. Bu ülkede yüzde 100 enflasyon yaşandığı dönemler oldu. Halen enflasyon hedefi yüzde 5’lerde.
Geçtiğimiz yıl ise yüzde 20 olarak gerçekleşti. Aşağıdaki grafik, BIST-100 endeksinin aylık olarak TÜFE bazında görünümünü ifade ediyor. Yani açıklanan resmi tüketici fiyat endeksi rakamları bertaraf edildiğinde, BIST-100 endeksi ne yapmış? Gelin bakalım, gerçekten de bu kadar çok getiri var mı hisse senedi yatırımlarında? BIST-lOO’ü enflasyondan arındırdığımız grafikte de görüleceği gibi borsa enflasyon karşısında hafif yukarı eğimli bir görünüm sergiliyor. Borsanın kötü olduğu zamanlarda borsaya girenler için reel getiri mümkün olmuş. Ama 2000 zirvesinden sonra reel getiri hiç oluşmamış. Uzun vadede 260 seviyesinin altı alım, üstü satım seviyesi olarak görülebilir. Mevcut durumda endeks tam da 260 seviyesinde. Bunun üstüne gelişccck atakların kısa vadeli kar satışıyla karşılaşma olasılığı güçlü görünüyor. 280 seviyelerinde bulunan 20 aylık ağırlıklı ortalama da yukarıya hareketlerde, öncelikle direnç olarak çalışabilir.
YENİ ZİRVE NE ZAMAN?
Pek çok olumsuzluğa rağmen BIST-lOO’de yeni zirveler mutlaka oluşacak. Ancak bunun zamanı önemli olduğu gibi gerçekten de reci bir getiri sağlayıp-sağlamayacağı da önemli. Borsanın reel getiri sağlaması içinse, enflasyon üzerinde getiri görmek gerekiyor. Ancak BIST-lOO’de reel getiriden 440 seviyelerinin üzerine atak yapılırsa söz edilebilir. Grafiğin aylık olduğunu düşündüğümüzde bunun için daha epey bir zamana ihtiyaç olduğu görülüyor.
ZEYNEP CANDAN AKTAŞ