Ekonomi - Borsa - Hisse Senedi

Sanayi Üretim Endeksi

Büyümenin Öncü Göstergesi

BÜYÜMENİN öncü göstergelerinden sanayi üretim endeksi Nisan’da takvim etkisinden arındırılmış verilerle geçen yılın aynı ayına göre yüzde 4 daralmayla 110.9, bir önceki aya göre yüzde 1 daralmayla 112.6 değerini aldı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre sanayinin alt sektörleri Nisan’da yıllık bazda madencilik ve taşocakçılığı sektörü endeksinde yüzde 9.3, imalat sanayi sektöründe yüzde 4.2 azalırken, elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksinde yüzde 0.7 arttı. Bu dönemde sanayi üretimi ara malında yüzde 8.5, sermaye malında yüzde 7.6 oranında geriledi. Ekonomik faaliyetteki toparlanmanın henüz yeterince güç kazanmadığına dikkat çeken ekonomistler, iç piyasada talebin ertelenmesinin, üretim ve yatırımların da ötelenmesini beraberinde getirdiğini ifade cr’ ediyor. Ekonomistler, ikinci çeyrek görünümü için Mayıs ayı verilerinin önemli olduğuna dikkat çekiyor.

CİRO ENDEKSİ YÜKSELDİ

TÜİK verilerine göre sanayi, inşaat, ticaret ve hizmet sektörleri toplamında takvim etkilerinden arındırılmış ciro endeksi, Nisan’da yıllık bazda yüzde 14.9 artışla 183 değerini aldı. Bu dönemde sanayi sektöründe ciro yüzde 22.3, ticaret sektöründe ciro yüzde 12.2, hizmet sektöründe ciro yüzde 23.9 artarken, inşaat sektöründe ciro yüzde 14 azaldı.

TÜİK geçen hafta perakende satış endekslerini de açıkladı. Buna göre takvim etkilerinden arındırılmış sabit fiyatlarla perakende satış hacmi 2019 Nisan’da geçen yılın aynı ayına göre yüzde 6.9 azaldı. Aynı ayda gıda, içecek ve tütün satışları yüzde 2.9, otomotiv yakıtı hariç gıda dışı satışlar yüzde 7.1, otomotiv yakıtı satışları yüzde 11.6 azaldı. Cari fiyatlarla perakende ciro Nisan’da geçen yılın aynı ayma göre yüzde 13.3 arttı. Aynı ayda gıda, içecek ve tütün satışları yüzde 20.2, gıda dışı satışlar (otomotiv yakıtı hariç) yüzde 12.9, otomotiv yakıtı satışları yüzde 5 arttı.

TÜKETİCİ GÜVEN ENDEKSİ

TÜİK ve TCMB işbirliği ile yürütülen tüketici eğilim anketi sonuçlarından hesaplanan mevsim etkilerinden arındırılmış tüketici güven endeksi, Haziran’da bir önceki aya göre yüzde 4.3 artışla Haziran’da 57.6 oldu. Haziran’da gelecek 12 aylık döneme ilişkin hanenin maddi durum beklentisi endeksi yüzde 5.9 artarak 78.3, genel ekonomik durum beklentisi endeksi yüzde 5.4 artarak 73.9, tasarruf etme ihtimali endeksi yüzde 6.1 artışla 22 düzeyinde gerçekleşti.

Geçen hafta açıklanan bir diğer veri yurt dışı üretici fiyat endeksi oldu. TÜİK verilerine göre sınırları içinde üretimi yapılarak yurt dışına ihraç edilen malların üretici fiyatlarındaki değişimi ölçen yurt dışı üretici fiyat endeksi (YD-ÜFE), Mayıs’ta bir önceki aya göre yüzde 4.19, geçen yılın aynı ayma göre yüzde 30.66 arttı.

MAYIS’TA 82 BİN 252 KONUT SATILDI

Türkiye genelinde konut satışları 2019 Mayıs’ta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 31.3 azalışla 82 bin 252 oldu. Bu dönemde ipotekli konut satışları yüzde 85.8 azalarak 5 bin 231 düzeyinde gerçekleşti. TÜİK verilerine göre Mayıs’ta yıllık bazda diğer konut satışları yüzde 7 azalışla 77 bin 21 oldu. Türkiye genelinde ilk defa satılan konut sayısı ise yüzde 39.2 azalarak 33 bin 765 düzeyinde gerçekleşti. Toplam konut satışları içinde ilk satışın payı yüzde 41.1 oldu. Yılın ilk beş ayında toplam konut satışları geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 19.7 azalışla 423 bin 88, ipotekli satışlar yüzde 64.8 azalışla 54 bin 213, ilk satışlar yüzde 27.6 azalışla 175 bin 813 düzeyinde gerçekleşti. Mayıs’ta yabancılara yapılan konut satışları yıllık bazda yüzde 62.5 artarak 3 bin 925 oldu. Mayıs aymda Irak vatandaşları Türkiye’den ’ 594 konut satın aldı.

BEŞ AYDA 66.5 MİLYAR TL AÇIK

Merkezi yönetim bütçesi Mayıs’ta 12.1 milyar TL, yılın ilk beş aymda 66.5 milyar TL açık verdi. Faiz dışı dengede Mayıs’ta 4.1 milyar TL, Ocak-Mayıs döneminde 20.1 milyar TL açık gerçekleşti. Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerine göre i 2019 yılı Mayıs’ta bütçe gelirleri geçen yılın aynı ayına göre yüzde 2.2 artışla 71.6 milyar TL, bütçe giderleri yüzde 24.2 artışla 83.6 milyar TL olarak gerçekleşti. Bu dönemde vergi gelirleri geçen yılın aynı ayma göre yüzde 2.3 oranında azalarak 59.8 milyar TL olarak gerçekleşti. 2018 yılı Ocak-Mayıs döneminde vergi gelirleri yüzde 4.3 artarak 262.9 milyar TL olarak gerçekleşti.

Prof. Dr. Ersan ÖZ / Pamukkale Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümü Başkanı
“Verginin tahsil edilebilmesi önemli”

Yeni Ekonomi Programı’nda hedeflenen 2019 bütçe açığının yüzde 82.5’i ilk 5 ayda gerçekleşti. Bütçe açığında, yılsonu hedefinden sapılacağını ifade edebiliriz. Diğer taraftan bütçenin faiz dışı açık vermesi tehlikeli. Tahakkuk edilen verginin tahsil edilebilme oranında gerileme var. Yani tahakkuk eden vergiler çeşitli gerekçelerle ya ödenmiyor ya da çeşitli ekonomik gerekçelerle ödenmiyor.

Hâzinenin borçlanma gereğinin artıyor olmasına dikkat edilmeli. Türkiye acil olarak seçim ortamlarından uzaklaşıp, en yüksek kademeden en alt kademelere kadar tasarruf seferberliği ilan edip, sıcak para çekecek ekonomi politikalarını sürdürmenin yanında sıcak para beklemekten vazgeçip, savunma sanayi alanındaki başarılar gibi tüm sektörlerde yerli üretim ve özellikle dış satış stratejilerine ağırlık vermeli.

Prof. Dr. Murat ŞEKEB / İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi
“Kamu borçlanması artabilir”

Sanayi üretiminde daralma seyri devam ediyor. Bu durum 2019’un ilk çeyreğinde görülen toparlanmanın sınırlı bir düzeyde kaldığını gösteriyor.

Sanki ilk çeyrekte artık dip yapmış bir ortamdan kurtulma çabası ve yükselme trendi görünüyordu. Ancak bu toparlanmanın ikinci çeyrekte devam edemeyeceğini öngörüyorum. Perakende satış hacminde görülen düşüş de pozitif seyrin devam edemeyeceğine işaret ediyor. İkinci çeyrekte yeniden negatif yönlü bir süreçle karşılaşacağımızı düşünüyorum. Bütçede giderlerdeki artış gelirlerdeki artıştan daha yüksek. Vergi gelirlerinde ise sadece yüzde 5’in altında bir artış var. Bütçe açığı tahminimizde yılsonu hedefine çok yaklaştık. İlk beş ayda yıllık açık hedefinin yüzde 82.5’i gerçekleşti. 2019 bütçesinin şimdiden önemli oranda açık vereceğini düşünüyorum. Bu durum kamu borçlanmasının artmasına neden olacak.

Prof. Dr. Burak ARZOVA / Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi
“Yapısal kararlar setine ihtiyacımız var”

Sanayi üretimi verisi gösterdi ki, Türkiye ikinci bir dip yaşama ihtimali ile karşı karşıya. Mayıs’ta da bir daralma yaşanma ihtimali kuvvetli. Bu veriden sonra artık büyüme trendindeki bir Türkiye’nin U şeklinde büyüyeceği ve U’nun tabanının uzun olacağı gözüküyor. Daha önce teşvik verilen dayanıklı tüketim mallarındaki aylık daralma yüzde 3.8 gerçekleşti. Bütün bu verilerin neticesinde ikinci çeyrekte GSYİH’nın negatif gelme ihtimali oldukça yüksek. Yılın genelinde yüzde -1 ile yüzde sıfır arasında bir büyüme oranı ile kapatabilirsek, bu tüm kötümser öngörülere göre iyi bir sonuç olarak kabul edilecek. 3. çeyrek seçim sonrasında toparlanma süreci olarak gerçekleşirse, büyümeye olumlu katkı sağlayacak verileri 4. çeyrekte görme ihtimalimiz daha kuvvetli. Bütünleşik, kolay anlaşılır, birçok yapısal unsuru da bünyesinde barındıran kararlar setine ihtiyacımız var.

HÜLYA GENÇSERTKAYA

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu