Olumlu haberlerden pozitif etkilenecek 32 hisse
BORSA İstanbul’da Barış Pınarı Harekatı’nın sona ermesiyle birlikte endekste 93 bin puandan başlayan bir ralliye şahit olduk. Bunda ABD yaptırımlarının kalkması, ABD ve Rusya ile Suriye’nin kuzeyi ile ilgili mutabakat sağlanması ana etkenler oldu. Hisse senetleri borsada işlem gören şirketlerin bilanço döneminin geride kalması ve kârların büyük oranda beklentileri karşılaması ve hatta aşması da yükselişi destekledi. Yurtdışı piyasalarda ise ABD-Çin gerginliğinin azalmasıyla yeni rekorlar kırılmaya devam etti. İçerde ve dışarda olumlu haber akışı ile Borsa İstanbul’da endeks yeniden 104 binli seviyelerin üzerine geldi.
Hisse senetleri için pozitif görüşlerini koruyan uzmanlar, tüketici kredileri, güven endeksleri ve sanayi üretimi gibi öncü indikatör-lerin ekonomide toparlanmanın sinyallerini verdiğini, bu durumun ekonomik konjonktüre bağlı hisseleri destekleyeceğini düşünüyor. Analistler içerde ve dışarda gerçekleşen olumlu haber akışları ile özellikle faiz duyarlılığı yüksek olan bankacılık, gayrimenkul, otomotiv, otomotiv yan sanayi, demir çelik ve çimento sektör hisselerinin olumlu etkilenmesini bekliyor. BIST-100 endeksinde 2019 için önemli bir eşik oluşturan 106 bin seviyesinin geçilerek 110-115 bin bölgesinin hedeflenebileceği düşünülüyor. Endeks için 12 aylık hedef ise 127 bin seviyesi olarak açıklanıyor. Analistler, bu kapsamda 32 hissenin orta ve uzun vadede alım için takip edilmesini öneriyor.
“İYİMSER ORTAM DEVAM EDER”
Yurtdışı piyasalarda son iki aydır bir ralli havası yaşandığını hatırlatan Vakıf Yatırım Yatırım Danışmanlığı ve Bireysel Portföy Yönetim Müdürü Altan Aydın, bunun başlıca sebebini yıl içinde başlıca risk unsuru olarak takip edilen faktörlerin zayıflaması olarak açıklıyor. Henüz tam netleşmese de ABD-Çin arasında yakında bir anlaşma imzalanması beklendiğini ayrıca Brexit’in,31 Ocak’a ertelendiğine dikkat çeken Aydm, bu durumun anlaşma-sız Brexit riskini ötelediğini belirterek, “Küresel ekonomik veriler hala çok güçlü olmasa da ekopolitik konuların ılımlı hale gelmesiyle risk algısı normalleşiyor. Yerel varlıklar içinse düşük faiz ortamı, enflasyondaki iyileşme, başarılı geçen ve istenilen şekilde devam eden Barış Pınarı Harekatı iyimserliğe katkı sağladı. Ayrıca üçüncü çeyrek bilançolarındaki pozitif sürprizlerle hisse bazlı yükselişler yaşandı” diyor.
“12 AYLIK HEDEF 127 BİN”
…Kasa vadede mevcut iyimser ortamın devam etmesini bekleyen Aydın, her ne kadar FED ve diğer majör merkez bankaları faiz indirimlerine ara vermiş olsa da, ekopolitik risklerin azalmış olmasının fiyatlamalar üzerinde pozitif etkisinin devam edeceğini düşünüyor. Özellikle küresel büyüme üzerinde baskı unsuru olan ABD-Çin ticaret müzakerelerinin seyrini bu anlamda çok önemli buluyor. Türkiye-ABD ilişkilerinin seyrinin TL varlıklar için kritik olacağının altını çizen Aydın, bilanço dönemi öncesinde olduğu gibi sonrasında da havacılık, bankacılık, perakende ve telekomünikasyon sektörlerini beğenmeye devam ediyor. Aydın, BIST-100 endeksinde 2019 için önemli bir eşik oluşturan 106 bin seviyesinin geçilerek 110-115 bin bölgesinin hedeflenebileceğim düşünüyor. BIST-100 endeksi için 12 aylık hedefini 127 bin seviyesi olarak açıklıyor.
BIST-100 endeksinin son yükselişinde yabancı yatırımcıların alım iştahının da etkili olduğunu ancak oransal olarak yabancı sahipliğinin hala eski yüksek seviyelerde olmadığını düşünüyor. Neredeyse son 10 yıldır yüzde 66-60 arasında dalgalanan yabancı yatırımcı payının, şu anda yüzde 64 seviyelerinde bulunduğunu hatırlatarak, “Hisse bazlı yükselişlerde yabancı yatırımcıların (shift) dediğimiz hisseler arası geçiş şeklinde işlem yaptığına şahit oluyoruz. Son dönemde 315 seviyelerine kadar gerileyen Türkiye beş yıllık risk priminin (CDS) gerilemeye devam etmesi ile borsanın yeni yabancı yatırımcı çekebileceğini düşünüyoruz. Nitekim BIST-100 endeksi hem benzerlerine hem de tarihsel seviyelerine göre ciddi iskontolu seviyede işlem görmeye devam ediyor. Kısa vadede dalgalanmalar muh-temçl-olsa da 102 bin 500-100 bin bölgesi üzerinde kaldıkça görünümün güçlü kalabileceğini öngörüyoruz” diyor.
Aydın, Akbank, Halkbank, Garanti BBVA, Yapı Kredi, TSKB, Anadolu Cam, Soda Sanayi, Ereğli Demir Çelik, Kardemir D, Torunlar GYO, Emlak Konut GYO, Türk Hava Yolları, TAV Havalimanları, Sabancı Holding, Aselsan, Bizim Toptan ve Migros hisselerinin orta ve uzun vadede alım için takip edilmesini öneriyor.
“110 BİNİN ÜZERİNİ GÖREBİLİRİZ”
Borsa İstanbul’da Barış Pınarı Harekatı’nm sona ermesiyle 93 bin puandan başlayan bir ralliye şahit olduğumuzu hatırlatan Info Yatırım Menkul Değerler Analisti Yunus Şahin, bunda ABD yaptırımlarının kalkmasının, ABD ve Rusya ile Suriye’nin kuzeyi konusunda mutabakat sağlanmasının ana etkenler olduğunu söylüyor. Bu arada hisse senetleri borsada işlem gören şirketlerin bilanço döneminin de geride kalması ve kârların büyük oranda beklentileri karşılaması, hatta aşmasının da yükselişi desteklediğinin altını çiziyor. Yurtdışı piyasalarda da ABD-Çin gerginliğinin azalmasıyla yeni rekorların kırılmaya devam ettiğini dile getiren Şahin, “ABD ile ilişkilerin yeniden yoluna koyulması ve düşük faiz ortamına girilmesi elbette bütün herkesi olumlu etkileyecektir. Ama bazı sektörlerin bu durumdan daha olumlu etkileneceğinden şüphe yok. Önümüzdeki dönemde faiz duyarlılığı yüksek olan bankacılık, gayrimenkul ve otomotiv sektörleri ön plana çıkacaktır. Bunlara bağlı olarak otomotiv yan sanayi, demir çelik ve çimento sektörleri de olumlu etkilenecektir” diyor.
Endeksin yılsonuna kadar olumlu kalmaya devam edeceğini belirten Şahin, yılın en yükseği olan 106 binli seviyeler aşılabilirse 110 bin üzerini görebileceğimizi düşünüyor. Ancak bu seviyenin üzerinde kalıcılık sağlamamız için öncü verilerde toparlanma görmemiz gerektiğini hatırlatıyor. Sanayi üretimi, konut ve otomotiv satışları, imalat PMI gibi verilerin odağımızda olmaya devam edeceğini vurgulayan Şahin, yeniden 2018 ilk yarısındaki rakamlara dönülürse endekste 110 bin üzerinde bir kalıcılık görebileceğimizi belirterek şu değerlendirmeyi yapıyor:
“Düşük faiz ortamına girilmesiyle birlikte değerlemelerin de yükseldiğini görüyoruz. Türkiye ekonomisinde en kötünün geride kaldığından artık herkes emin. Fitch’in not görünümümüzü yükseltmesi, OECD, Dünya Bankası, IMF gibi öncü kuruluşların büyüme beklentilerimizi yukarı yönlü revize etmesi de bunun ispatı. Elbette bunu gören yabancı yatırımcının da borsaya ilgisi artıyor” diyor.
Şahin, Garanti BBVA, Akbank, İş Bankası, Pegasus, Tekfen Holding, Alarko Holding, Aselsan, Ereğli Demir Çelik, İskenderun Demir Çelik, Soda Sanayi, Petkim, Türk Telekom, Brisa, Çimsa, Aksa Enerji, Aksa Akrilik, Koza Anadolu, Koza Altın, Türk Traktör ve Tofaş Fabrika hisselerinin orta ve uzun vadede alım için takip edilmesini öneriyor.
Yunus ŞAHİN / İnfo Yatırım Menkul Değerler Analisti
“Koza Altın, en güçlü likiditeye sahip şirketlerden”
KOZA ALTIN: Altın fiyatlarındaki yüksek seyrin yanında üretim maliyetlerini de aşağı çekmeyi başaran Koza, üçüncü çeyrekte beklentilerin üzerinde kâr açıkladı. Özellikle Ovacık, Mastra ve Kaymaz ALTIN İŞLETMELERİ madenlerinden gelen güçlü çeyreklik üretim rakamları ile şirket yılsonu üretim beklentisini yukarı yönlü revize etti. Koza Altın 3.775 milyon TL’lik net nakit pozisyonuyla Borsa İstanbul’un en güçlü likiditeye sahip şirketlerinden biri olmaya devam ediyor. 18 Aralık’a ertelenen Koza-İpek davası hisse performansı üzerinde zaman zaman baskı oluştursa da açıklanan sonuçlarla şirket hisselerinde 12 aylık dönemde yüzde 42 yükselme potansiyeli ile 105.00 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
BRİSA: Ticaret savaşları sebebiyle daralma gösteren küresel otomotiv pazarına ve sert şekilde daralan yurtiçi pazara rağmen Brisa pozitif ayrışmayı başardı. İlk dokuz ayda yurtdışı satışlarını miktarsal olarak yüzde 17 artıran şirket son çeyrekte kâr marjlarını da yukarıya çıkarttı. Aksaray yatırımı için kullanılan krediler dolayısıyla borçluluk oranı hala yüksek seyrediyor ve ödemeler 2020-23 arasında yoğunlaşıyor. Ancak şirketin net borcu iki çeyrektir azalıyor. Marjlardaki toparlanma ve küresel daralmaya rağmen pozitif ayrışmanın başarılmasına bağlı olarak şirket hisselerinde yüzde 28 yükselme potansiyeli ile 12 aylık dönemde 8.35 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
TOFAŞ FABRİKA: Türkiye’de 1 milyona yaklaşan yurtiçi otomotiv pazarı çok sert daralarak 2019 ortasında 300 binli seviyelere kadar geriledi ancak Eylül ve Ekim aylarında toparlanmanın başladığını gördük. Kredi koşullarındaki iyileşmeyle bunun önümüzdeki aylarda da devam etmesini bekliyoruz.
Yurtiçinde üretilen araçlara verilen düşük faizli kredi desteğinden Tofaş olumlu etkileniyor. İhracat pazarında da FCA ile yapılan al ya da öde sözleşmeleri şirketin ihracatını garanti altına alıyor. Şirketin olası PSA-FCA birleşmesinden de kapasite kullanımı açısından olumlu etkilenmesini bekliyoruz. Bu nedenle Tofaş hisseleri için 12 aylık dönemde yüzde 25 yükselme potansiyeli ile 29.80 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
Altan AYDIN / Vakıf Yatırım Yatırım Danışmanlığı ve Bireysel Portföy Yönetim Müdürü
“Migros’ta hedef fiyatımızı artırdık”
MİGROS: Migros, 3Ç19’da 179 milyon TL net kâr açıkladı. Operasyonel performans beklentimize paralel gerçekleşirken, tahminimizden daha düşük net kur farkı gelirleri ve ertelenmiş vergi gideri, net kârda sapmaya yol açtı. Operasyonel kârlılığın piyasa beklentilerinin üzerinde oluşması ve net borçta devam eden iyileşme nedeniyle, 3Ç19 sonuçlarının hisse fiyatına etkisinin olumlu olmasını bekliyoruz. Sonuçların ardından değerleme modelimizde yaptığımız revizyon sonucu hedef fiyatımızı yüzde 9.7 artırarak 26.40 TL’den 28,96 TL’ye yükselttik. Şirket hisselerinin sunduğu yüzde 29 oranındaki getiri potansiyelini göz önünde bulundurarak geri çekilmelerde orta uzun vade için “al” önerisinde bulunuyoruz.
AKBANK: Akbank’ın 3Ç19 net dönem karı, tahminlerimizin yüzde 14,1 altında gerçekleşen karşılık giderleri sonucunda beklentimizin yüzde 16.8 üzerinde 1.40 milyar TL seviyesinde gerçekleşti. Piyasa ortalama net kar beklentisi ise 1.28 milyar TL düzeyinde oluşmuştu. Akbank’ın temel olarak 3Ç’de zayıf kredi büyümesine karşın sektör ortalamasının üzerinde mevduat büyümesi elde etmesi dikkat çekiyor. Bankacılık hisseleri arasında yüksek likidite, ihtiyatlı karşılık politikası ve yüksek verimlilik rasyolarına sahip olması nedeniyle Akbank’ı beğeniyor ve yatırım için cazip buluyoruz. Otaş kredisi için sağlanan anlaşma çerçevesinde kurulan özel amaçlı şirkette yüzde 35.6 ile en yüksek paya sahip olan Akbank için Türk Telekom’un satışının katalizör olabileceğini düşünüyoruz. Banka hisselerinde yüzde 15 yükseliş potansiyeli ile 8.60 TL hedef fiyatı öngörüyoruz. Ve geri çekilmelerde orta uzun vade için “al” önerisinde bulunuyoruz.
TÜRK HAVAYOLLARI: 3Ç19’da beklentilere paralel yıllık bazda yüzde 6 düşüşle 3.7 milyar TL net kâr açıkladı. 3Ç19‘da dolar bazında birim gelirlerin yıllık yüzde 5.1 gerilediği görülüyor. Öte yandan birim yakıt giderlerindeki düşüşe rağmen (y/y-yüzde 3.3) personel giderleri ağırlıklı olmak üzere yakıt hariç birim giderlerde yaşanan yüzde 12.4’lük artış nedeniyle, operasyonel kârlılıkta beklentimize paralel daralma yaşandı.
Şirketin FAVÖK’ü 3Ç19’da beklentimize paralel, ancak piyasa beklentisinin yüzde 7 altında, yıllık bazda yüzde 10 düşüşle 5.8 milyar TL, FAVÖK marjı ise yıllık bazda 3.8 puan düşüşle yüzde 25.7 seviyesinde gerçekleşti.
Türk Hava Yolları hisselerini maliyet azaltıcı önlemlerle gelecek yıla yönelik iyimser görünüm, İstanbul Havalimam’yla artan uzun vadeli büyüme potansiyeli ve cazip değerleme çarpanları ile orta vadede beğenmeye devam ediyoruz. Şirket hisselerinde yüzde 37 yükseliş potansiyeli ile 18.30 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
Yaşar’dan BAE’ye 30 milyon dolarlık yatırım
Yaşar Topluluğu, yurtdışındaki ilk gıda yatırımını Abu Dabi’de hayata geçirdi. Bu yatırım aynı zamanda, Birleşik Arap Emirlikleri’nin ilk peynir işleme fabrikası olma özelliğini de taşıyor. 1984’ten bu yana Pınar markasıyla Körfez Bölgesi’ne ürün ihraç eden, 2000’de kurduğu HDF FZCO şirketiyle bölgedeki yayılımını ve pazar payını artıran Yaşar Topluluğu, yeni şirketi HADAF Foods bünyesinde kurulan peynir işleme fabrikasının resmi açılışını gerçekleştirdi.
Açılış törenine Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Selim Yaşar, Başkan Vekili İdil Yiğitbaşı, İcra Başkanı Mehmet Aktaş, Yaşar Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Ahmet Yiğitbaşı, Birleşik Arap Emirlikleri Gıda Güvenliği Bakanı H.E. Mariam Bint Mohammed Almheiri, Türkiye Cumhuriyeti Abu Dabi Büyükelçisi Can Dizdar, Khalifa Sanayi Bölgesi [KIZAD] CEO’su Samir Chaturvedi, Abu Dabi protokolü ile Yaşar Topluluğu çalışanları, Ortadoğu ve Kuzey Afrika bayileri ve tedarikçileri katıldı.
Açılış töreninde konuşan Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve HADAF Foods Yönetim Kurulu Başkanı Feyhan Yaşar, “Pınar markasıyla 46 yıldır Türkiye’de süt ve süt ürünleri sektörüne öncülük ve liderlik ediyoruz. 20 bin metrekare alan üzerine kurulu yatırımımızın ilk fazı yaklaşık 30 milyon dolara mal oldu. Yatırım tam kapasiteye ulaştığında 100 kişiye istihdam sağlayacak. Körfez Bölgesi’nde yeni yatırım ve istihdam olanaklarını izleyerek büyümemizi sürdürmeyi planlıyoruz” dedi. HDF FZCO ve HADAF Foods Genel Müdürü Arda Cenk Tokbaş ise, “Bu yatırımımızla, bölgedeki varlığımızı arttırmaya ve Ortadoğu’daki tüm müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılamaya kararlıyız” şeklinde konuştu.
Yaşar Topluluğu’nun sürdürülebilirlik yaklaşımı ve ilkeleri doğrultusunda yapılan yatırım ile atık suyun yüzde 100’ünün yeniden işlenmesi sağlanırken, güneş enerjisi üretimi, fabrikanın enerji ihtiyacının yüzde 20’sini karşılayacak şekilde tasarlandı. Tam yalıtımlı duvar ve tavanlar ile soğutma enerjisinden de tasarruf sağlanacak olan fabrikada Birleşmiş Milletler sürdürülebilir kalkınma amaçları doğrultusunda karbon ve su ayak izi azaltma çalışmaları devam edecek. 30 bin ton peynir üretim kapasitesine sahip olan fabrika tam kapasiteye ulaştığında 60 bin tonun üzerinde üretim yapabilecek. Fabrikada üretilen ürünler ile öncelikle Ortadoğu ve Kuzey Afrika pazarları hedeflenirken yeni pazar olanakları değerlendirilerek Pınar markasının daha çok ülkede daha çok tüketiciye ulaşması sağlanacak.
İdil Taraklı