KÜRESEL virüs salgını tüm dünya ile birlikte Türkiye’de de vaka sayısının artmasına yol açtı. Sağlık krizinin yanı sıra petrol fiyatlarındaki sert düşüşle birlikte ciddi bir likidite problemi yaşanmaya başladı. Virüsün yayılmasıyla ülkeler, bölgeler tedbir amaçlı izolasyon ve karantinaya alındı. Çoğu ülke, vatandaşlarına dışarı çıkmama çağrısı yaptı, kimi ülkelerde ise sokağa çıkış yasağı uygulandı ve halen uygulanıyor. Tabii bu durum ekonomik büyüme tahminlerini ve dolayısıyla hisse endekslerini de negatif etkiledi. Yurtdışında yaşanan gelişmeler Borsa İstanbul’da da satışlara neden oldu. Ancak tüm bu gelişmelere rağmen bazı sektör ve hisselerde yükseliş görüldü.
Çeşitli ülkelerin sokağa çıkma yasağı ilan etmeleri sonucu ülkemizde dc bu yöntemin uygulanacağı spekülasyonlarının güçlenmesi ile özellikle gıda ve sağlık ürünlerinde ciddi bir talep artışı yaşandığı dikkat çekti. Hisse senetleri borsada işlem gören gıda sektöründe 32 şirket bulunuyor. Perakende sektöründe ise 6 şirket yer alıyor. Artan talebin de gıda ve paralelinde perakende sektörü şirketlerine olumlu yansıyacağı beklentileri ile hisse senetlerinin son dönemde gün içi tavan fiyatlara ulaştığı görüldü. Analistler bu beklentinin doğru olabileceğini, söz konusu şirketlerin ürün satışlarında yaşanan artış sonucu karlılık rakamlarının pozitif etkileneceğini düşünüyor. Ancak genel sektör bazında düşünmekten ziyade iş kollarına odaklanmak gerektiğinin altını çizen uzmanlar, özellikle un ve unlu mamuller ve konserve ürün üreten firmaların bilançolarının olumlu etkileneceğini ifade ediyor. Ancak bu pozitif etkinin bilançolarda ne kadar süreceğinin de ayrıca incelenmesi gerektiğini vurguluyorlar. Analistler, bu kapsamda orta ve uzun vade için 12 hisseye dikkat çekiyor.
“PSİKOLOJİK FİYATLAMA”
Vakıf. Yatırım Yatırım Danışmanlığı ve Bireysel Portföy Yönetim Müdürü Altan Aydın, içinde bulunduğumuz bu sağlık krizine, petrol fiyatlarındaki sert düşüş eklenince ciddi bir likidite problemiyle karşı karşıya kaldığımıza dikkat çekiyor. Bu durumun ekonomik büyüme tahminlerini ve dolayısıyla hisse endekslerini de negatif etkilediğini, özellikle ABD ve Avrupa’da ilk iki çeyrekte ciddi daralma beklentilerine neden olduğunu söylüyor. Ancak tüm bu gelişmelere rağmen bazı sektör ve hisselerde yükseliş görüldüğünü hatırlatan Aydın, “Dışarıya çıkmayan hane halkı gıda talebini öne çekti ve özellikle perakende sektöründe talep patlaması yaşandı, tik vakanın görüldüğü tarihten bu yana yurtdışına paralel yüzde 11 değer kaybeden BIST-100 endeksine rağmen, özellikle kuru gıda şirketleri ile gıda perakende şirketleri endeksin üzerinde performans gösterdi. Hatta pazar payı yüksek gıda perakende şirketlerinde yüzde 10’ların üzerinde yükseliş görüldü” diyor. Ancak Aydın, bu şirketlerde görülen fiyati amaların kısa vadede finansal mantığın dışında psikolojik bir fiyatlama olduğunu düşünüyor.
“İKİ VE ÜÇÜNCÜ ÇEYREĞE DİKKAT”
İnsanların evlerinde kaldıkça veya dışarıya çıkmadıkça, özelliklerini muhafaza edebilecek ürünlere talebi öne çektiğini ve bu talebin ilk çeyrek için şirket bilançolarına pozitif yansıyabileceğini söylüyor. Ancak bu talebin iki ve üçüncü çeyreklerde daha düşük gerçekleşeceğinin de altını çizmeden geçmiyor. Virüs salgınının gidişatına göre evde kalma süresinin uzayabileceğini, genel beklentinin iki ay içerisinde salgının kontrol altına alınabileceği yönünde olduğunu hatırlatıyor.
“İŞ BAZINDA ODAKLANIN
Son dönemde marketlerde makarna raflarının tamamen boşaldığını, tuvalet kâğıdı ve kolonya ürünlerini bulmakta bir hayli zorlamldığmı hatırlatan Umut, artan talebinin gıda sektörü bilançolarına olumlu yansıyacağı beklentileri ile bu şirket hisse senetlerinin son dönemde gün içi tavan fiyatlara ulaştığını belirtiyor. Bu beklentinin doğru olabileceğini, söz konusu şirketlerin ürün satışlarında yaşanan artış sonucu karlılık rakamlarının pozitif etkileneceğini düşünüyor. Ancak Umut genel sektör bazında düşünmekten ziyade iş kollarına odaklanmak gerektiğinin altını çizerek, “örneğin, bu ortamda alkollü içecek satışı yapan firmalar rağbet görmezken un ve unlu mamuller ve konserve ürün üreten firmaların bilançolarına ilişkin beklenti pozitif olacaktır. Fakat bu pozitif etki bilançoda ne kadar uzun sürer, orası ayrı bir tartışma konusu olacak” diyor.
Umut, bu kapsamda özellikle Migros, BÎM, Coca-Cola içecek, Ulusoy Un, Tat Gıda, Pınar Et ve Un, Penguen Gıda ve Pınar Su hisselerinin orta ve uzun vadede iyi bilanço açıklayarak pozitif bir süreç geçirebileceğini öngörüyor.
Altan AYDIN / Vakıf Yatırım Yatırım Danışmanlığı ve Bireysel Portföy Yönetimi Müdürü
“TAT Gıda’nın net döviz pozisyonu dikkat çekiyor”
TAT GIDA: Şirket 2019 yılından bu yana karsız iş ve ürün kategorilerinden ayrılıp, sıkı operasyonel gider yönetimi ve karlılığı artırmaya yönelik adımlar atıyor. 2019 yılında düşük baz etkisi ve alınan önlemler ile operasyonel karını 100 milyon TL seviyesine çıkaran Tat Gıda’nın sektörde artan iç talep ile beraber çeyreksel bazda da performansını devam ettirmesi beklenebilir. Bir yıl aradan sonra yeniden temettü ödemeye başlaması, net döviz pozisyonu ve karsız iş kollarından çıkış planlan cazibe yaratabilir.
MİGROS: Şirket sahip olduğu çoklu format yapısı ve her segmentten gelir grubuna hitap edebilen ürün portföyü ile organik tarafta kaydettiği büyümeyi, inorganik büyüme hamleleriyle destekleyerek son yıllarda güçlü operasyonel performans sergiledi. 2020 yılında mağaza trafiğindeki güçlü seyrin devam ederek ciro performansını desteklemesini bekliyoruz.
Enflasyondaki düşüş nedeniyle operasyonel kâr marjlarında beklediğimiz baskının, Kipa mağazalarında artan verimlilik ve giderlerdeki kontrollü seyrin desteğiyle telafi edileceğini tahmin ediyoruz.
Güçlü operasyonel performans ve son olarak İzmir mağazasının satışıyla toplamda 883 milyon TL’ye ulaşan varlık satışlarının [2019’da 406 milyon TL] desteğiyle şirketin net borç/FAVÖK rasyosu önemli iyileşme kaydetti. Şirketin TL borçlanma stratejisinin devamı ve operasyonel performansta kaydettiği iyileşmeye ek olarak gündeme gelebilecek potansiyel varlık satışlarıyla, borçluluktaki iyileşmeyi sürdüreceğini tahmin ediyoruz. Migros hisseleri için 12 aylık hedef fiyat beklentimiz 31.86 TL ile yüzde 33 yükseliş potansiyeline işaret ediyor.
COCA-COLA İÇECEK: Şirketin operasyonlarında gözlemlenen iyileşme, borç ödemeleri ile birlikte net döviz pozisyonunun azalması ve döviz kuru riskine karşı alınan önlemler, karlılık üzerindeki baskıyı azaltıyor.
Faaliyet gösterdiği ülkelerin orta vadede güçlü büyüme potansiyeline sahip olması, karlı segmentlerin daha hızlı büyümesi, operasyonel nakit akışının güçlenmesi, borçluluğun azalması ve temettü potansiyelinin artması gibi nedenlerle tercih edilebilir. Kısa vadede hacimlerin çoğunu oluşturan Türkiye ve Pakistan operasyonlarının zayıf büyüme beklentileri sebebiyle baskı görülse de, gelinen seviyeler orta vadede cazip. Şirket hisseleri için 12 aylık hedef fiyat 42 TL ile yüzde 20 yükseliş potansiyeline işaret ediyor.
Eren Can UMUT / Maritza Kıymetli Madenler Hazine Müdürü
BİM: Covid-19 salgını sonucu gıda ürünlerine artan talebin etkisi ile perakende sektör hisselerinin olumlu etkilenmeye devam edeceğini düşünüyorum. BİM, beğendiğim hisseler arasında yer alıyor. Şirketin geçtiğimiz yılın tamamına ilişkin açıkladığı bilanço da olumlu. 2019 yılının tamamında 40 milyar 212 milyon TL satış geliri elde etti. 2018 yılı ile kıyasladığımızda yüzde 24’den fazla bir oranda artış kaydetmiş durumda.
Esas faaliyet karı ise 1 milyar 544 milyon TL’den 2019 yılının 12 aylık döneminde 2 milyar 122 milyon TL’ye ulaştı. Yıllık bazda esas faaliyet karında görülen yükseliş pozitif. Şirketin net karı ise yıllık olarak 1 milyar 225 milyon TL olarak açıklandı ve 2018 yılına göre bir gerileme yaşandı. Bu gerilemenin en Vmtof önemli nedeni ise son çeyrekte kiralama yükümlülüklerinin 171 milyon 500 bin TL olması. Yüksek finansman gideri etkisi sonucu vergi öncesi net karı da yüzde 12’ye yakın bir oranda gerileme kaydetmişti. Buna karşın şirketin güçlü bir bilanço yapısı olması salgından kaynaklı talep artışı nedeniyle hisselerin pozitif performans göstermesini bekliyoruz. Şirket hisselerinde yüzde 23 yükseliş potansiyeli ile 63 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
ULUSOY UN: Son dönemde Covid-19 salgınının oluşturduğu endişe ile hisseler 2.5 TL seviyesine kadar oldukça sert bir geri çekilme yaşasa da sektörel avantajı ile birlikte yeniden 4.20 seviyesine kadar yükselişin yaşandığını görüyoruz. Şirketten son yapılan açıklama ile çalışanların ve tüketicilerin sağlığı açısından tüm tedbirlerin alındığı ve faaliyetlerin aksamaması adına dönüşümlü çalışma sisteminin başladığı belirtildi. Bu sayede üç farklı lokasyonda un fabrikalarının tam kapasite ile çalışmaya devam edildiği açıklaması oldukça olumlu. Şirketin bilanço yapısının da güçlü olması orta-uzun vadede salgın krizinden güçlü çıkma olasılığını bir hayli yükseltiyor.
Yılbaşından bu yana borsalar
Korona krizinin küresel bir boyut kazanması olağan dışı piyasa koşullan görülmesine neden oluyor. Yılbaşından itibaren önde gelen borsalardaki değer kayıpları şu düzeylerde oldu.
■ Rusya R.TS yüzde -38
■ İtalya FTSE MIB yüzde -27
■ İspanya IBEX 35 yüzde -27
■ Fransa CAC 40 yüzde -26
■ ABD’de Dow Jones yüzde -26
■ Alman DAX yüzde -25
■ Euro Stoxx 50 yüzde -25
■ İngiltere FSTE 100 yüzde -25
■ S8P500 yüzde -23
■ BIST-30 yüzde -23
■ BIST- 100 yüzde – 22
Gübretaş, 2020’de 267 milyon TL’lik yatırım hedefliyor
Sürdürülebilir büyüme hedefiyle yeni yılda yatırımlara hız veren Gübretaş, katı gübre satışlarını 1.8 milyon ton üzerine çıkararak liderliğini sürdürmeyi amaçlıyor.
Firmanın Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Fahrettin Poyraz, 2019’da başlattıkları yurtiçi ve yurtdışı tesis yatırımı faaliyetleri kapsamında 129.5 milyon TL’lik yatırım bütçesi gerçekleştirildiğini belirterek, “2020’de belirlediğimiz toplam 267 milyon TL’lik yatırım bütçesiyle, yatırımları hızla devam ettirerek şirket tarihinin bu alandaki rekoruna ulaşmayı hedefliyoruz” dedi. Poyraz, global virüs salgını sürecinde Gübretaş ve diğer Tarım Kredi iştiraklerinin faaliyetlerini kesintisiz olarak sürdürerek ülkemizdeki gıda güvenliği ve toplumsal sağlık açısından tarımsal faaliyetlerin devamlılığı için sorumluluklarını yerine getirmeye devam ettiklerini belirtti.
2020 hedefleriyle ilgili bir değerlendirme yapan Poyraz, şirketin 2019’daki operasyonel sonuçlarını, ”68 yıllık kurumsal birikimiyle sektör liderliğini sürdüren Gübretaş, geride kalan yılı katı gübrede 1 milyon 655 bin ton satışla tamamlarken, sıvı-toz gübre satışlarında ise 47.7 bin tonla geçen yıla göre yüzde 15’lik bir artış kaydederek şirket tarihinin yeni rekoruna ulaştı. İhracatta ise satış miktarımızı yüzde 34 artırarak milli ekonomiye ürettiğimiz faydayı bir adım daha ileri taşıdık” sözleriyle özetledi. Gübretaş’ın üretim ve satış miktarları artışının 2020 hedefleri arasında öncelikli olduğunu vurgulayan Poyraz, “Bu yıl büyüme hızını daha da yükseltip katı gübre üretimimizi geçen yıla oranla yüzde 9 artırarak 637 bin tona çıkarmayı ve satış miktarımızı yüzde 12 artışla 1 milyon 846 bin tona ulaştırmayı hedefliyoruz. Böylece pazar payımızı yüzde 30 üzerinde tutarak, pazardaki liderliğimizi sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.
2020’nin tarımsal üretim açısından büyümenin sürdüğü bir yıl olmasını umut ettiklerini ifade eden Poyraz, “Global salgın sürecinde, sağlıklı ve güvenilir gıdaya erişim açısından tarım sektörünün stratejik önemi tüm dünyada daha da arttı. Zira tarım, aktif olarak faaliyete devam etmesi gereken sektörlerin başında geliyor. Bu amaçla Ocak ayından itibaren başlattığımız sevkiyatlarla ürünlerimizi bayilerimize ve kooperatiflerimize ulaştırdık. Bugünlerde ilave ihtiyaç duyulan gübrelerin karşılanması için de aynı tempoyla sevkiyata devam ediyoruz. Şirketimiz, şimdiye kadar üç aylık dönemde Türkiye piyasasına miktar olarak bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 18’den fazla kimyevi gübre arzı gerçekleştirdi.
Bu sayede çiftçilerimizin farklı tarımsal bitkiler için ihtiyaç duydukları her türlü gübreye ulaşmalarını kolaylaştırmaya çalışmaktayız” diye konuştu.
Ulusoy Un üretimi artırdı
Türkiye’nin en büyük un üreticisi ve ihracatçı firmalarından biri olan Ulusoy Un, günlük 1500 ton/gün üretim kapasitesine sahip üç fabrikasında Covid-19 salgınına karşı tüketicilere sağlıklı ve güvenilir un ulaştırmak için üretimine ara vermeden devam ettiğini açıkladı. 2019 yılını 3 milyar 52 milyon TL ciroyla kapatan firmanın Yönetim Kurulu Başkanı Eren Günhan Ulusoy, “Çorlu ve Samsun’daki günlük 900 ton/gün üretim kapasiteli fabrikalarımıza ek olarak Samsun Gıda Organize Sanayi Bölgesinde 600 ton/gün kapasiteli üçüncü fabrikamızla, hjjyen kural ve standartlarına en üst seviyede uyarak tam kapasite üretim yapmaya devam ediyoruz” dedi. Koronovirüs salgını nedeniyle iki katına çıkan talebe karşı üretimini artırdıklarını belirten Ulusoy şu açıklamayı yaptı: “Paydaşlarımıza verdiğimiz güvenilir gıda tedarikçisi olma sözümüzü tutuyoruz. Küresel etkisini sürdüren Covid-19 pandemisinin ülkemizde de etkisini göstermeye başlamasıyla operasyonlarımızı revize ettik. Önceliğimiz çalışanlarımızın ve tüketicilerimizin sağlığını korumak. Çalışanlarımız, onların aileleri ve tüm halkımız için otoritelerin belirlediği tüm tedbirleri hassasiyetle aldık. Faaliyetlerimize aksatmadan devam edebilmek için dönüşümlü çalışmaya başladık. Tesislerimizde hjjyen koşullarını en üst seviyeye çıkarttık. Gayretimiz en temel gıda ihtiyaçlarından birini en güvenilir ve kesintisiz şekilde tüketicilere ulaştırmak. Çalışma arkadaşlarımız, güvenilir gıda üretmek için üç farklı lokasyondaki un fabrikamızda hijyen kural ve standartlarına en üst seviyede, eksiksiz bir şekilde uyarak tam kapasite üretim yapmaya devam ediyor.”
İDİL TARAKLI