Ekonomi - Borsa - Hisse Senedi

İmalat sanayi kapasite kullanım oranı artıyor

Reel kesim güven endeksi düştü

NORMALLEŞME adımlarının etkisiyle yılın üçüncü çeyreğinde toparlanan ve Ekim ayında da bu eğilimine devam eden imalat sanayi, vaka sayılarında artışa rağmen Kasım’da da bu eğilimini sürdürdü. İmalat sanayi kapasite kullanım oranı (KKO) Kasım’da bir önceki aya göre 0.4 puan artarak yüzde 75.8 oldu. TCMB’nin iktisadi Yönelim Anketi’ne katılan imalat sanayindeki bin 708 işyerinin verdiği yanıtların toplulaştırmasıyla elde ettiği sonuçlara göre, Kasım’da KKO aylık bazda yatırım mallarında 1 puan artışla yüzde 74.1, ara mallarında 0.7 puan artışla yüzde 77.6 oldu. Bu dönemde kapasite kullanım oranı dayanıklı tüketim mallarında 0.5 puan artışla yüzde 74.1, dayanıksız tüketim mallarında 0.5 puan artışla yüzde 72.6, tüketim mallarında 0.5 puan artışla yüzde 72.6 düzeyinde gerçekleşirken, gıda ve içeceklerde 0.2 puan azalışla yüzde 71.3’e geriledi. Mevsimsel etkilerden arındırılmış KKO ise, aylık 0.4 puan artışla yüzde 75.3 oldu.

REEL KESİM GÜVENİ

TCMB verilerine göre reel kesim güven endeksi Kasım’da bir önceki aya göre 4.2 puan azalarak 103.9 oldu. Buna karşın 100’ün üzerinde gerçekleşen endeks, iktisadi yönelim anketinin kapsadığı reel kesim temsilcilerinin ekonomik faaliyetlere ilişkin güveninin arttığı görünüme işaret etti. Endeksi oluşturan anket sorularına ait yayılma endeksleri incelendiğinde, sabit sermaye yatırım harcaması ve mevcut toplam sipariş miktarına ilişkin değerlendirmeler endeksi artış yönünde etkilerken, gelecek üç aydaki ihracat sipariş miktarı, gelecek üç aydaki üretim hacmi, son üç aydaki toplam sipariş miktarı, mevcut mamul mal stoku, gelecek üç aydaki toplam istihdam ve genel gidişata ilişkin değerlendirmeler endekse azalış yönünde yansıdı. Gelecek 12 aydaki sabit sermaye yatırım harcamasına ilişkin artış beklentileri güçlendi. Mevsimsellikten arındırılmış reel kesim güven endeksi aylık 2.3 puan azalarak 107.4 oldu.

Güven Endeksi Kasım’da hizmet ve inşaat sektörlerinde düşerken, perakende ticarette aynı kaldı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre mevsim etkilerinden arındırılmış Güven Endeksi Kasım’da aylık bazda hizmet sektöründe yüzde 2.8 azalışla 77.5, inşaat sektöründe yüzde 5.7 azalışla 79 düzeyinde gerçekleşirken, perakende ticaret sektöründe değişim göstermeyerek 95 oldu. Ekonomik güven endeksi Kasım’da bir önceki aya göre yüzde 3.5 oranında azalarak 89.5 düzeyinde gerçekleşti.

YENİLEME YATIRIMLARI ÖNGÖRÜLÜYOR

TCMB geçen hafta güz dönemi yatırım anketi sonuçlarını da açıkladı. Bin 684 işyerinin yatırım anketine verdiği yanıtların top-lulaştırılarak değerlendirildiği anket sonuçlarına göre, 2020’de brüt yatırım harcamalarının geçen yıla göre cari fiyatlarla artış oranı yüzde 23.2 ile bahar döneminde öngörülenden daha düşük gerçekleşti. İmalat sanayi genelinde 2021 yatırım harcamalarının ise 2020’ye göre cari fiyatlarla yüzde 48.4 artacağı öngörüldü. Anket sonuçlarına göre 2020’de imalat sanayi genelinde yatırımların daha çok yıpranmış tesis ve ekipmanların değiştirilmesine yönelik olduğu, onu sırasıyla üretimde verimliliğin artırılması, üretim kapasitesinin artırılması ve diğer yatırım hedeflerinin izlediği gözlendi. 2021’de imalat sanayi genelinde yatırımların daha çok yıpranmış tesis ve ekipmanların değiştirilmesine yönelik olacağı, onu sırasıyla üretimde verimliliğin artırılması, üretim kapasitesinin artırılması ve diğer yatırım hedeflerinin izleyeceği öngörüldü.

GÖZLER BÜYEME VERİLERİNDE

Türkiye ekonomisinin üçüncü çeyreğe ilişkin büyüme performansı 30 Kasım Pazartesi günü belli olacak. 2020 ilk çeyreğinde yıllık yüzde 4.4 büyüyen Türkiye ekonomisi, yılın ikinci çeyreğinde pandeminin etkisiyle yüzde 9.9 daralmıştı. Ekonomistlere göre Türkiye ekonomisi yılın üçüncü çeyreğinde baz etkisinin de katkısıyla yüksek oranlı büyüyecek. İstanbul Kültür Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sinan Alçın, üçüncü çeyrekte hem ekonomik açılmanın hem de mevsim etkilerinin pozitif yansımasının görüleceğini vurguladı. Çeyreklik bazda da ikinci çeyrekteki güçlü küçülme nedeniyle de pozitif bir baz etkisi oluşacağına değinin Alçın, “Üçüncü çeyrekte yıllık en yüksek büyüme düzeyini göreceğiz. Bu büyümenin dördüncü çeyrekte devam düzeyi yılı hangi noktada tamamlayacağımızı da gösterecek. Baz etkisi olarak da 2019 son çeyreğindeki güçlü büyüme bu yıla negatif baz oluşturacak. Aşı çalışmalarının seyri ise 2021’in ilk çeyreğinin temel görünümünde etkili olacak” dedi.

NORMALLEŞME ADIMLARI

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), bir süredir beklenen adımı attı. 24 Kasım’daki Kurul toplantısında aldığı kararla normalleşme adımları çerçevesinde aktif rasyo hesaplamasına son verildiğini açıklayan BDDK, buna ilişkin tüm kararların 31 Aralık 2020 itibarıyla yürürlükten kaldırılacağını duyurdu. Kararın kaldırılmasının olumlu olduğunu ifade eden Prof. Alçın, “Ancak unutulmamalı ki, BDDK bu kararı olağan dışı bir dönemde almıştı. İkinci dalganın sektörel etkileri yanında kredi alanında ortaya çıkabilecek tıkanma nedeniyle BDDK benzer önlemleri önümüzdeki süreçte tekrar devreye alabilir” dedi.

Para politikası tarafında olumlu gelişmeler olduğuna dikkat çeken İstanbul Gedik Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Abuzer Pınar ise, faizlerin normal yapıya kavuşturulması yanında aktif rasyosu ile ilgili kararın piyasaları olumlu etkileyeceğini dile getirdi.

TCMB geçen hafta geleneksel ihale yöntemiyle gerçekleştirilen döviz karşılığı Türk lirası swap ihalelerinde limiti yüzde 50’den yüzde 60’a yükseltti. Tera Yatırım ekonomisti Enver Erkan, TCMB’nin limit artırım kararları ile bankaların kendisiyle daha fazla swap yapmasına izin verirken, bu şekilde rezervlerini de artırabileceğini vurguladı.

SADELEŞME ADIMI

TCMB, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda parasal aktarım mekanizmasının etkinliğini artırmak için zorunlu karşılık düzenlemesinde değişikliğe gitti. Parasal aktarım mekanizmasının etkinliğini ar-tırmak amacıyla sade bir zorunlu karşılık sistemine geçilmesine karar verildiğini açıklayan TCMB, reel kredi büyümesine göre farklılaşan zorunlu karşılık ve faiz/nema oranları uygulamasının yürürlükten kaldırılmasına, zorunlu karşılık ve faiz/nema oranlarının tüm sektör için aynı oranlar üzerinden uygulanmasına karar verildiğini vurguladı. Yapılan bu değişikliklerle, rezerv opsiyon kullanım oranlarının aynı seviyede kalması halinde, sistemin zorunlu karşılık tesislerinin yaklaşık 12.3 milyar TL ve 5.7 milyar dolar karşılığı döviz ve altın cinsinden artacağı öngörüldü.

Geçen hafta yayımlanan Kasım 2020 finansal istikrar raporunda; para politikasındaki sıkılaşmaya BDDK düzenlemelerinin koordineli eşlik etmesinin parasal aktarım kanalının etkin işleyişi açısından olumlu olduğu vurgulandı. TCMB Başkanı Naci Ağbal raporda yer alan mesajında, “Finansal piyasaların gelişmesi ve etkin çalışması gözetilecek, makrofinansal ölçekte kırılganlıkların oluşmasının önlenmesi ve var olan kırılganlıkların azaltılması amacıyla ilgili paydaşlarla koordineli ve etkili politikalar uygulanacaktır” dedi.

İmalat sanayi KKO artışını sürdürdü (%)

İmalat sanayi kapasite kullanım oranı
Ocak Şubat Mart Nisan Mayıs Haziran Temmuz Ağustos Eylül Ekim Kasım Aralık
2017 77 76,8 76,7 78,4 78,8 79 78,7 78,8 79 79,7 79,9 79
2018 78,2 77,8 77,8 77,3 77,9 78,3 77,1 77,8 76,2 75,4 74,1 74,1
2019 74,4 74 74,3 75 76,3 77,1 76,2 76,6 76,3 76,4 77,2 77
2020 75.5 76 75,3 61,6 62,6 66 70,7 73.3 74.6 75,4 75,8

Reel kesim güven endeksi

2020-09 2020-10 2020-11
Reel Kesim Güven Endeksi 105,3 108,1 103,9
Toplam Sipariş (Mevcut Durum) 83,2 86,9 88,4
Mamul Mal Stoku (Mevcut Durum] 101,4 103 99,3
Üretim Hacmi (Gelecek 3 Ay) 119,3 120,5 107,1
Toplam İstihdam (Gelecek 3 Ay) 106,2 107,1 105
Toplam Sipariş (Son 3 Ay) 119,6 123,7 119,8
İhracat Sipariş (Gelecek 3 Ay) 123,8 118,5 104,7
Sabit Sermaye Yatırım Harcaması 94,4 103,3 105,2
Genel Gidişat 94,7 101,4 101,3
Kayrak TCMB

Prof. Dr. Abuzer PINAR / İstanbul Gedik Üniversitesi Rektör Yardımcı:
“Üçüncü çeyrek yüksek büyüme ile sonuçlanacak”

Kasım ayı kapasite kullanım oranları olabildiğince yüksek düzeyde. Bunun bir nedeni de ortamın yeni yatırımlar için uygun olmaması. Reel kesim güven endeksi hafif düşüş gösterse de halen yüksek düzeyde. Bu yüzden mevcut üretim altyapısı maksimum kullanılıyor. Üçüncü çeyrek dünya genelinde de iyiydi bizde de yüksek büyüme ile sonuçlanacaktır. Normal şartlarda bu eğilim gelecek aylar için pozitif sinyal olarak algılanırdı. Yani ek yatırımlar için alan açıldığı anlamına gelirdi. Ancak pandeminin seyri bunu aksatabilir. Vakalar ve yayılma hızı yüksek.

Bu yüzden ekonominin kendi dinamiklerinden ziyade dışsal faktörleri dikkate almak zorundayız. Dördüncü çeyrek ile 2021 ilk çeyreği yavaş geçecek. Aşı ile ilgili pozitif gelişmeler, önümüzdeki yılın ikinci çeyreğinden itibaren bir toparlanmayı destekleyebilir.

Prof. Dr. Sinan ALÇIN / İstanbul Kültür Üniversitesi Öğretim Üyesi
“Pandemi öncesi seviyelere dönüldü”

Gerek imalat sanayi kapasite kullanım oranı, gerekse de reel kesim güven endeksindeki toparlanma sanayi sektöründe pandemi öncesi seviyeye dönüldüğünü gösteriyor. Ancak TCMB’nin imalat sanayine yönelik yatırımcı eğilimi anketi ise sektörde yeni yatırım iştahından ziyade mevcut yatırımlarda yenileme ağırlıklı olduğuna işaret ediyor. Sanayinin toparlanma yönüyle hizmet sektöründen ayrıştığı bir dönem söz konusu.

Bu pandeminin ekonomi üzerindeki sektörel farklılaştırıcı etkisinin net bir görüntüsü. Pandemideki ikinci dalganın sektörel etkilerini gözlemleyeceğiz. Kış aylarında tarım, turizm ve inşaatta kısmi geri çekilme gözlemlenebilir.

HÜLYA GENÇ SERTKAYA

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu