Türkiye’nin dev bankaları e-oyun sektörün önemini fark etmiş durumdalar
GEÇTİGİMİZ haftalarda nispeten küçük bağımsız yerli girişimlere dair bir ön bilgi vermiştik. Sırada Türkiye’nin en büyüklerinin e-spora ve oyunlara bakışları var. Gençlere yönelik getirdikleri yeniliklerle, sınırları kaldıran bir yapıya sahipler. Bu yenilik sürecinde onlarca yıllık tecrübelerini ve kullanıcı hassasiyetlerini de beraberinde getiriyorlar. Başta İsviçre’nin dev bankası UBS için olmak üzere, yabancı basından sıklıkla Avrupa’daki bankaların e-spor konusunda araştırmalar yaptığı haberi geliyordu. Türkiye’deki ilerleyiş ise bambaşka büyüklüğe erişmiş durumda. Doğrudan sektörün dinamosu olacak şekilde konumlanmaları, genç nesilde önemli bir potansiyel görüldüğünün işareti olarak yorumlanabilir.
YERLİ BANKA VE ÖDEME SİSTEMİ DEVLERİ
E-spor müsabakalarının büyük bir kısmında kendilerine yer bulan üç büyüklerin banka ve alışveriş odaklı çok sayıda sponsoru var. Özellikle Fenerbahçe, altı adet sponsorla e-sporda en çok destek gören takım konumunda. Fenerbahçe’nin hemen ardından gelen Beşiktaş üç ve Galatasaray bir sponsorla e-spordaki faaliyetlerini sürdürüyor.
• Üç kulübün de ortak bir paydası var ki, o da bankacılık sektörüne dair bahsettiğimiz tüm sözlerin özeti niteliğinde. Üç kulübün de ana sponsoru Maximum Card, yani Türkiye îş Bankası. Sıklıkla sanat ve tasarım camiası tarafından ismi neredeyse her sponsorluk listesinde görülen banka, gençlere yönelik kart ve ödeme sistemleri hususunda yıllardır çalışmalarını sürdürüyor. Bankanın bu yöndeki en önemli yatırımı ise oyunculara yönelik sunduğu Maximum Gaming operasyonu, özellikle Instagram gibi sosyal medya mecraları üzerinden tam interaktif uygulamalarıyla da süreklilik sağlıyor.
• Sektöre yatırım konusunda gençleri hedef kitle olarak tayin eden diğer bir dev de Akbank. AkÖde uygulamasının bir kolu olan Tosla ile oyun dünyasındaki gençlere hızlı ve güvenilir bir alışveriş fırsatı sunarak,
“Paranın Sosyal Hali” sloganıyla, gençlere para transferlerinde büyük kolaylıklar sağlıyor. Çeşitli organizasyonlara ve yerli Zula gibi oyunlara da sponsor olmak suretiyle e-spor pazarında tutundurma faaliyetlerine devam ediyor.
• Benzer sponsorluk faaliyetlerine örnek olacak şekilde Yapı Kredi Bankası’nın Play kartını da söyleyebiliriz. E-spor etkinliklerine isim sponsorluklarını atlamak olmaz. Hali hazırda online turnuvalara ev sahipliği yapmaya devam ediyorlar.
• Bu tip girişimleri sayarken, kamunun da sessiz kalmasını beklemek doğru olmaz. Geçtiğimiz haftalarda küçük bir cümleyle de olsa zikrettiğimiz Halkbank’ı ve sektöre yaptığı yatırımları atlamamak gerekiyor. Banka, özellikle banka ve alışveriş kartım tek bir cephede buluşturan Parafree özelinde e-spor organizasyonlarına sıklıkla destek sağlıyor. Bu örnek kamu kuruluşları nezdinde de önemli bir farkındalığın oluştuğunun önemli kanıtlarından. Çünkü her ne kadar özel veya özerk teşebbüsler bir adım atsalar dahi, devlet desteksiz projelerin büyümesi imkânsıza yakın. Bu süreç ABD’de de böyle, Avrupa’da da. özellikle Uzak Doğu’da, bankacılık sektöründen oyun firmalarına çok büyük oranlarda devlet destekli krediler sağlandığını da bir dipnot olarak ekleyelim.
• Kamunun başka bir kuruluşu olan Turkcell’in de varlığını atlamamak lazım. Türkiye Varlık Fonu’nun çoğunluk hissesini elinde bulundurduğu TurkcelPin bir girişimi olan ödeme sistemi Paycell, tıpkı bankalar gibi e-sporda adından söz ettiriyor. Özellikle doğrudan ödeme metotlarına sağladığı yenilikler ve genç oyuncuları hedefine alan fırsatlarıyla sürekli biçimde sektörü desteklemekten çekinmiyor. Avrupa’nın en büyük GSM operatörlerinden biri olan TurkcelPin bu tür bir hamlesi yine saydığımız destek verenler gibi aynı derecede önemli.
DAHA FAZLA NE YAPILABİLİR?
E-spor etkinlikleri, sponsorluklar bir yana bırakıldığında, oyun sektörü içindeki yatırım fırsatları bitmek bilmiyor. Yine bu noktada oyun içi yerleştirmeleri ısrarla dile getireceğim. Buna en büyük örneği de Rockstar Games’in L.A. Noire isimli oyunundaki Western Union görseli ile sunacağım. Telgraf sistemiyle büyüyen, bugün ödeme sistemleri ile tanıdığımız Western Union, 1940’ların ABD’sini yansıtan bir oyun içerisinde kendine yer bulabiliyor. Aynı şeyi bizim bankalarımız niye yapamasın diye soruyorum kendi kendime.
Güzel bir hafta geçirmenizi dilerim…
Dr. Ali Efe İralı