Simülasyon giderek değerlenen bir teknolojik faaliyet alanı
İŞ yaşamında bazı süreçleri önceden test etme şansınız olsaydı, bu şansı kullanır mıydınız? Bu soruya kim “hayır” diyebilir ki? Bu test süreci olası eneıji, emek zararlarınızı minimize edeceği veya sıfıra indireceği gibi, zamanınızı boşuna harcamayacağınız anlamına da geliyor. Hatta böylece bazı kazaların önüne bile geçilebilir.
Talihsiz bir kaza, SANLAB kurucu ortağı ve CEO’su Evren Emre’nin başına gelmiş. Bu tatsız deneyim, simülasyon hizmeti veren bir şirketin kurulmasına neden olmuş. Emre, bu deneyimi şöyle anlatıyor:
“SANLAB’ın kuruluş fikri bir iş kazası sonrasında doğdu. Mobil vinçlerin karıştığı bu kazada ana neden yetersiz operatör bilgi-siydi. Durumu anlayınca bu makineleri kullanan operatörleri etkin bir şekilde nasıl eğitiriz diye düşündük ve simülasyon-dijital oyun teknolojileri kullanarak simülatörlerimizi tasarlamaya başladık. Sonrasında bazı kritik unsurların ve yazılımların temininde güçlük çekmeye başladık. Akabinde bunları yerlileştirme kararı aldık ve simülatif algı yönetimi, yazılım donanımı, simülasyon tablaları gibi birçok alt teknolojiyi ürettik.”
PEK ÇOK SEKTÖR YARARLANIYOR
Simülatörlerin 2000’lerin başında ağırlıklı olarak askeri sistemlerde ve havacılık endüstrisinde yoğun olarak kullanıldığını, fakat başka sektörlere maliyet ve geliştirme noktalarında uygulanamadığını belirten Emre, “Bir başka neden, eski alışkanlıkları yıkmanın zorluğuydu. Si-mülasyonların eğitim aracı olarak faydasına şüphe ile bakılıyordu. Ürünlerimiz piyasaya girdikten sonra 70 gün olan eğitim süresini 16 güne indirmesi, yüz binlerce dolar değerindeki makineleri hattan çekmeden, acemi operatörün kaza risklerini, bakım ve yakıt masraflarını ortadan kaldırması, ölçülenebi-lir eğitim sağlaması gibi büyük artıları olduğu, yatırımcılar ve sektörler tarafından kısa zamanda anlaşıldı” diyor.
SANLAB olarak birçok sektörde yer aldıklarını belirten Emre, test sistemleriyle otomotiv ve savunma sanayine, askeri sistemleriyle savunma sanayine, eğitim teknolojileriyle ise mesleki eğitim sektörüne hizmet verdiklerini söylüyor. Emre şöyle konuşuyor:
“6 DOF (serbestlik derecesi) Gerçek Zamanlı Sinyal Replikatörü ve test sistemlerimiz, özellikle ülkemizi yeni lige taşıyacak I otomotiv firmaları ve lider savunma sanayi firmaları tarafından tercih ediliyor. Ülkemizin en önemli sanayi ve hava yolu şirketlerine kadar ı birçok firma ve kuruluşa simülasyon teknolojileri geliştiriyoruz. 2020’de Türkiye’nin ilk gerçek zamanlı 6 DOF sinyal üreticisini, savunma sanayimizin köklü firmasının desteği ile yerlileştirdik. Otomotivden savunma sanayisine kadar geniş bir spektrumda testlerde kullanılmaya başlandı.”
MALİYETLERİ DÜŞÜRÜYOR
Simülatörlerin üretim süreçlerindeki katkılarından da bahseden Emre, “Simülatörlerin başarısı prototipleme ve test sürelerini kısaltmasıyla prototip maliyetlerini ciddi oranda azaltmasıyla tasarım kararlarını iyileştirmesi ve bu kararların tüm sistem üzerindeki etkisiyle ölçülebiliyor. Üretim maliyetlerini düşüren ve üretim zamanını azaltan simülasyon başarılı bir simülasyon olarak kabul edilir. Bir diğer başarı kriteri de üretim öncesi prototip sayısını düşürmesi. Ne kadar az prototip üretilirse o simülasyon o kadar başarılıdır. Simülasyonların asıl amacı üretim öncesi tüm süreçlerin örnekleme ve verilerini alabilmektir. Bir diğer başarı ölçütü ise tabii ki müşteri geri bildirimleridir” şeklinde açıklama yapıyor.
“SANAYİNİN LABORATUVARI”
Bu yıl gerçek zamanlı sistemlerin, otonom sistemlerin, bu sistemlerin simülatörleri ve simülasyonlarının yanı sıra gerçek yapıları ve yazılımlarına odaklanacakların, ayrıca ileri teknoloji ürünleri üretmek için alt bağımlılıkları analiz etmeyi öncelikleri haline getireceklerini ifade eden Emre, şöyle devam ediyor:
“Bir ürünü üretirken de bu alt bağımlılıkları ürüne dönüştürüyor ve sanayinin hizmetine sunuyoruz. İsmimizin de çıkış noktası buraya dayanıyor. SANLAB adını ‘Sanayinin La-boratuvarı’ yaklaşımdan alıyoruz. Bunlara ek olarak, bu yıl içinde gelişmiş test sistemleri, yüksek sadakatli simülatörler, otomotiv, askeri sistemler ve
özellikle test endüstrisine ağırlık vereceğiz. Aynı zamanda yüksek dayanımlı SMotion Serisi Servo Çizgisel Eyleyici gibi elektro-mekanik sistemlerin seri üretimine yönelik adımlar atacağız. Ar-Ge’de özellikle, yapay zeka ve makine öğrenmesi uygulamalarına ürünlerimizde daha fazla yer vereceğiz ve her zaman söylediğimiz gibi daha jyi matematik geliştirilmesine yönelik çalışmalarımıza devam edeceğiz. İhracat noktasında talepler var, fakat biz temsilcilik üzerinden bir satış ve ihracat ağı kurguluyo-ruz. Mevcut iç pazarda hakim konumdayız. İlerleyen süreçte ihracatta hızlı bir atılım öngörüyoruz.”
TOGG’da da varlar
SANLAB CEO’su Evren Emre Türkiye’nin milli mobilite markası TOGG için de hareketli simülatör ürettiklerini belirterek, “27 Aralık 2019 tarihinde gerçekleştirilen, TOGG’un ön gösterim araçlarını ilk kez sergilediği, ‘Yeniliğe Yolculuk’ etkinliğinde oluşturulan teknoloji köşesinde de yer alan simülatörümüzü, ‘döngüde sürücü’ ve ‘döngüde yazılım ve donanım’ simülasyon altyapısı ile geliştirdik. Bu simülatörümüzle TOGG mühendisleri, matematik modelleri ve yapay zeka sistemlerini test edebiliyor. Bu sayede tasarımlar çok hızlı iyileştiriliyor ve prototipleme zamanı ciddi oranda azaltılabiliyorlar. TOGG’la çalışmalarımız gizlilik sözleşmelerimiz dahilinde devam ediyor” diye konuşuyor.
Ar-Ge yatırımları artıyor
Simülasyon giderek değerlenen bir teknolojik faaliyet alanı. İhtiyaç hızla büyüyor. SANLAB CEO’su Evren Emre geçen yıl 7 milyon TL olan Ar-Ge yatırımlarını bu yıl 12 milyon TL’ye çıkaracaklarını belirterek, “Çalışmalarımızda savunma, otomotiv, üretim ve eğitim alanında, Eğitim 4.0, robotik teknolojiler, nesnelerin interneti gibi teknolojilere odaklandık. Konya’da yüksek teknoloji odaklı savunma sanayinin en büyük yatırımı devam ediyor. Biz de geçtiğimiz yıl Konya Innopark Teknopark’ta yeni bir Ar-Ge ofisi açtık. Mevlana Kalkınma Ajansı desteği ile savunma sanayine yönelik yüksek teknoloji içeren bir proje geliştirdik. Bu destek ile yüksek teknoloji üretecek bir yatırıma başladık. Böylece yüksek teknoloji odaklı savunma alanında Konya’ya yatırım yapan ilk iki firmadan biri olduk. Konya’nın imalat bilgisini ve kalitesini yeni robotik sistemlerimize entegre edeceğiz” şeklinde konuşuyor.