Beyana dayalı araştırma bitti mi?
Dünyanın en büyük ilk üç pazar araştırma kuruluşundan biri olan Ipsos Grubu’nun CEO’su Didier Turchot, kuramların daha çok ekonominin istikrarlı olduğu dönemlerde araştırmayı kullandığım söylüyor. Sosyal medyanın hem araştırma sektörünün hem de şirketlerin işlerini karmaşıklaştırdığım anlatan Turchot, yeni tekniklerin beyana dayalı araştırmalım yerini alamayacağının altım çiziyor.
86 ülkede faaliyet gösteren ve 15 binden fazla çalışanı olan dünyanın üçüncü en büyük pazar araştırma grubu Ipsos’un kurucusu ve Ipsos Grubu’nun CEO’su Didier Truchot, önceki hafta tüm dünyadaki Ipsos yöneticileriyle birlikte Türkiye’deydi. Geçen yıl Hindistan’da yaptıkları yıllık toplantılarını bu yıl Türkiye’de gerçekleştirmek için ülkemizi ziyaret eden Truchot ile hem Türkiye ekonomisi hem de araştırma sektöründeki yenilikler üzerine sohbet etme fırsatı bulduk.
Truchot, 2007 yılında Türkiye’nin önde gelen araştırma şirketi KMG Araştırma’mn çoğunluk hissesini satın alan Ipsos’un Türkiye’de bir başarı hikayesi yazdığını söyleyerek söze başlıyor. Şirketin Türkiye CEO’luğunu yürüten Vural Çakır’ın da bunda büyük emeği olduğunu, iki taraf için de bu işin bir kazan-kazan hikayesine dönüştüğünü söylüyor.
“BU YIL DAHA AZ POZİTİF”
Türkiye’de organik olarak büyümeyi sürdüreceklerini anlatan Truchot, “Ama tabii ki kapıları kapatmadık. Bize fayda sağlayacak, oyunu farklı yöne çevirebileceğimiz bir şirket olursa satın alma düşünülebilir. Ama çok kuvvetli bir fikir olması gerekiyor” diye konuşuyor.
Truchot, son 10 yılda Brezilya, Hindistan ve Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin büyümelerine şahit olunduğunu söylüyor. Ancak geçen yıl yatırımcılarda bu ülkelerin sürdürülebilir büyümeleriyle ilgili endişelerin oluşmasıyla bu piyasalarda ekonomik dalgalanmalar meydana geldiğini anlatıyor. Truchot, bu ülkelerin gerekli önlemleri alıp piyasayı stabilize etmesi gerektiğinin altını çiziyor. Belirsizlik dönemlerinin şirketlere zarar verdiğini belirten Truchot, şu anda Türkiye’deki pek çok şirketin seçimleri ve alınacak kararları beklediğini, bu yüzden de bazı harcamalara dikkat ettiğini veya ertelediğini sözlerine ekliyor. Ipsos Türkiye için son iki yıla kıyasla bu yılın daha az pozitif göründüğünü söyleyen Truchot, kurumların daha çok ekonominin istikrarlı olduğu dönemlerde araştırmayı kullandığını hatırlatıyor.
ÖNE ÇIKAN ARAŞTIRMALAR
2008 yılından sonra dünyada çok itibarlı ve pahalı markaların fiyatlarını düşürmek zorunda kaldığını anlatan Truchot, “Özellikle premium markalar satış noktalarında kârlılık artırmaya odaklandılar. Bu yüzden bize ağırlıklı olarak satış noktalarında araştırma yaptırmaya başladılar” diyor.
Truchot, sosyal medyanın araştırma sektörüne etkisiyle ilgili olarak ise şu değerlendirmeyi yapıyor: “Sosyal medya pek çok müşterimiz için durumu karmaşık hale getirdi. Bazı şirketler ‘Bir araştırma şirketine araştırma yaptıracağımıza sosyal medyadan alırım bilgileri’ diyor. Ama öyle değil. Daha net bilgilere, her zamankinden daha fazla nötr ve bağımsız şirketlere ihtiyaç var. İnternet ve sosyal medyanın hayatımıza girmesiyle yeni araştırma modelleri geliştirdik. Bir yazılım geliştirdik, bunun sayesinde hangi aygıtın hangi amaçla kullanıldığını ölçebiliyoruz. Ayrıca neuroscience teknolojisini test ediyoruz. Sosyal medyadaki trendler küçük toplumlar oluşması yönünde. Biz de bu tip bir yapıya sahip bir araştırma protokolü üzerine çalışıyoruz. Kısacası araştırmalarımızda her türlü teknoloji ve protokolü kullanıyoruz. Ancak henüz bunlar görüşme ve mülakatların yerini tutmuyor. Hala beni anlamanız için benimle konuşmanız gerekiyor.”