Şirket Haberleri

Koleji ve üniversiteyi yurtdışına taşıyor

ugur kolejiBahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları, bünyesinde bulunan üniversiteyi ve koleji yurtdışına taşıma hazırlığı yapıyor. Grup şirketlerinden olan ve şube sayısı 200’e ulaşan Uğur Dershaneleri ise dönüşüm sürecme girmiş durmnda. Yaklaşık 150 dershane Uğur Hazırlık Lisesi’ne dönüşecek. Bu sisteme diğer dershaneler de dahil olabilecek.

40 yıl önce üç odalı bir dershaneyi alarak eğitim sektörüne ilk yatırımını yapan Enver Yücel, bugün bu sektörün en büyük kururlarından birinin sahibi. Yücel’in sahibi olduğu Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurum-ları’nın bünyesinde 200 dershane, 42 kampüs ve 99 okullu bir kolej ile İstanbul dışında Berlin ve Washing-tonda da kampüsleri bulunan bir üniversite bulunuyor. 400 milyon dolar büyüklüğe sahip olan Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları’nda 8 bin kişi çalışıyor. Kurum, 160 bin öğrenciye hizmet veriyor.

Enver Yücel, bir yandan dershanelerin kapatılması kararı nedeniyle Uğur Dershaneleri’ni Uğur Hazırlık konseptine dönüştürmek için uğraşıyor. Diğer yandan da hem koleji hem de üniversiteyi yurtdışına taşımak için hazırlık yapıyor. Yücel’in hedefi, 2023 yılına kadar gerek Bahçeşehir Koleji’ni gerekse Bahçeşehir Üniversitesi’ni 10’a yakın ülkeye taşımak. Böylece Bahçeşehir’i dünyanın en büyük eğitim gruplarından biri yapmak.

150 DERSHANE DÖNÜŞECEK

Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurum-ları’nın şu anki en önemli gündem maddesi dershanelerin kapanıyor olması. Çünkü kurum bünyesinde hizmet verilen 160 bin öğrencinin 130 bini dershanelerin öğrencisi. Kurum, dershanelerin 2015 yılında kapatılması kararı alındığı için, bünyesinde bulunan 200’e yakın dershaneyi dönüştürmek için düğmeye basmış durumda.

40 yıllık bir eğitim kurumu olarak dershanelerin kapatılması kararını beklemeden, daha bu konu konuşulurken ne yapabileceklerine baktıklarını söyleyen Enver Yücel, 3,5 yıl çalıştıklarını ve ihtiyaca göre yeni bir konsept yarattıklarını kaydediyor. Bu konsepti Uğur Hazırlık Lisesi oluşturuyor. Hatta üç dershane şimdiden bu konsepte dönüştürülmüş bile. Gelecek yıl 30’u daha bu konsept içine girecek.

YENİ ŞİRKETLER DOĞABİLİR

Enver Yücel eğitim kökenli bir iş adamı. Peki eğitim dışında başka alanlara yatırım yapmayı düşünüyor mu? Yücel, bu soruyu şöyle cevaplıyor: “Stanford Üniversitesi ile bir Robotik Lab’ı kuruyoruz. 0 bizi nerelere götürür bilmem. Bizim eğitimin dışındaki işimiz de eğitimin türevi olur. Mühendislikle tıbbın kesiştiği noktalarda AR-GE faaliyetleriyle şirketler yaratıp, buluşlar yapabiliriz. Ama bir fabrikasyon işe girmeyiz.”

150 şube binasının bu konsepte dönüşebilir durumda olduğunu belirten Yücel, konuyla ilgili şunları söylüyor: “Yüz yüze ve uzaktan eğitimin bir araya getirildiği, tümleşik ya da hibrid dediğimiz bir model bu. Hem lise hem de üniversite hazırlık eğitimini birlikte veriyoruz. Çocuklar cumartesi günü de okula geliyor. Öğrenciler 4 saat okula gelecek. Aynı zamanda uzaktan öğretimle de desteklenecek. Vaadimiz şu: ‘Seni üniversiteye iyi hazırlarız. İster son iki yıl gel, istersen dört yıl gel. Ama sanat ve sporla ilgili bir aktivite bekleme.’ Fiyatı diğer kolejlere göre oldukça düşük.”

Dönüşüm tamamlandığında şu anda kurum bünyesinde bulunan 200 deshanenin 150’si Uğur Hazırlık Lisesi olacak. Fakat bu koseptteki lise sayısı bununla sınırlı kalmayacak. Yücel, sisteme diğer grupların da dahil olabileceğini, ister uzaktan eğitim teknolojisini kendilerinden alarak isterlerse de halkaya katılarak bunu yapabileceklerini anlatıyor. Böylece bu konseptteki lise sayısının 500’e kadar çıkabileceğini söylüyor.

KOLEJ YURTDIŞINA TAŞINIYOR

Türkiye’de 42 kampüste, anaokulu, ilköğretim ve lise olmak üzere 99 okulu bulunan Bahçeşehir Koleji’nde ise büyüme tam gaz devam ediyoh Bu sene okul sayısının 112’ye çıkacağını söyleyen Yücel, kolej tarafında bundan sonraki büyümenin ise yurtdışmda gerçekleşeceğinin altını çiziyor. Yücel, şöyle konuşuyor:

“Türkiye’de 43 ilde varız. Geçen yıl 120 milyon dolarlık yatırımla sekiz noktada kampüs açtık. Bu yıl da 60 milyon dolarlık yatırımla beş yerde kampüs açmayı planlıyoruz. İki yıl içinde 50 kampüs ve 160 okula ulaşacağız. Artık okulumuzu yurtdı-şma taşımak istiyoruz. Her ülkenin farklı modelleri var. Örneğin İngiltere’de devlet hem arazi, hem yatırım, hem de öğrenci parası veriyor. Siz ise bilgi birikiminizi ve organizasyonu yönetme gücünüzü götürüyorsunuz. İki yıldır bunun üzerinde çalışıyoruz. Önceliğimiz Amerika ve İngiltere. Bu iki ülke dışında Birleşik Arap Emirlikleri, Fas ve Cibuti’de de okul açmak istiyoruz. Tüm bu ülkelerde proje ve izin aşamasındayız. Türkiye’de cemaat denilen grubun birçok ülkede okulu var. Ama bizim gibi bir eğitim grubunun yurtdışmda ilk kez koleji olacak.”

Yücel, yurtdışmdaki kolejlerin isminin Bahçeşehir olması yönünde bir ısrarlarının bulunmadığını söylüyor. İsim Bahçeşehir olsa da sonuna mutlaka ülkeyle ilgili bir ekin geleceğini de sözlerine ekliyor.

HEDEF 10 KAMPÜS

Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumlan bünyesinde olan ve büyüme yönünde stratejisi bulunan kuramlardan biri de Bahçeşehir Üniversitesi. Enver Yücel, Berlin ve Washington’daki kampüslerin yakın zamanda üniversite haline getirilmesi üzerine bir plandan bahsediyor:

“Biz dünyanın gelişimine ve yüksek öğretimin trendlerine göre yurt-dışında kampüsîer açtık. Berlin ve Washington’daki iki kampüsümüz bu yıl bağımsız üniversiteye dönüşecek. İzinlerinin tamamlanmasını bekliyoruz. Böylece üç yerde üniversitemiz olacak. Bunun dışında da hedef lokasyonlarımız var. Fas’ta önümüzdeki yıl bir üniversiteyle ortaklığa giderek orada da varlık göstereceğiz. Cibuti’de Teknoloji Üniversitesi kurmak için çalışıyoruz. Talep ülke yönetiminden geldi. Ekim ayında faaliyete geçecek. İtalya’da da Tasarım Üniversitesi kurmak istiyoruz. Amerika’nın büyük üniversiteleri bizim yaptığımızı 100 yıl önce yapmışlar. Örneğin Newyork Üniversitesi’nin 19 kampüsü var. Bizim kampüs sayımız ise 10’u bulur.”

Kaliteli eğitime ulaşmak için eğitimin rekabete açılması gerektiğini söyleyen Enver Yücel, eğitimin yüzde 98’nin devlet eliyle yapıldığını, denetimden hizmete her şeyin devletin elinde olduğunu hatırlatıyor. Yücel, bu konuda şunları söylüyor: “Dünya bu işi nasıl yapıyorsa öyle yapılmalı. İngiltere’de devlet ‘Ben eğitimden çekiliyorum’ dedi. ‘Denetimini yaparım’ dedi. Eğitim kurumlarının yüzde 50’sini özel sektörün işletmesine verdi. Şimdi yüzde 100’e gidiyor. Bizde devlet öğrenci başına 4 bin dolar harcıyor. Bu parayı özel sektöre verecek, özel eğitim kurumlan okulları işletecek. Eğitim siyasetin önemli bir organı olmamalı. Kendi yatağında akmalı. Eğitime politikacı destek verir, bütçe ayırır, kalitesini denetler ama içeriğine karışmamalıdır. Türkiye’nin bir diğer problemi de öğretmenler. 70’e yakın eğitim fakültesi var. Hangi derslerin verileceğini YÖK belirliyor. Dünyada böyle bir şey yok. Öğretmen yetiştirmek başlı başına bir iş halbuki.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu