Elektriği kim keşfetti?
Elektrik, enerjinin doğal bir formu olduğu için birileri tarafından icat edilen bir şey olduğunu söyleyemeyiz. Tarihte geriye gidecek olursak, ilk olarak M.Ö. 600 yılı dolaylarında Antik Yunan medeniyetinde fark edildiği ortada. Fosilleşmiş ağaç reçinesinden elde edilen amberlere tüylü kumaşları sürterek statik elektrik yarattıkları biliniyor. Ancak bunu sadece eğlence amaçlı mı yapıyorlardı, yoksa kullanabilecekleri bir yöntem mi geliştirmişlerdi, bilinmiyor. Ama arkeologların,
Eski Roma kazılarında, bir tür pil olduğunu düşündükleri, içi bakırla kaplanmış küçük çanaklar bulduklarını da eklemek gerek. Daha sonra Bağdat yakınlarında yapılan başka bir kazıda da benzer nitelikte Pers eserleri bulunmuş olması bu fikri güçlendirdi. Bunlar, avuç içine sığacak büyüklükte üretilmiş elektrik hücrelerine benziyor. Hatta bazılarının içlerinde, tam ortalarından geçen demir çubuklar da var.
17. Yüzyılda pozitif ve negatif akımları ayırabilen elektrostatik jeneratörler gibi bazı buluşlar gerçekleştirildi. İngiliz fizikçi William Gilbert onu tanımlamaya karar veren ilk bilim insanıydı. Gilbert’ın notlarını yorumlayan Thomas Brovvne bu güce elektrik ismini verdi. Şimşekleri izleyen ve bu konuda deneyler yapan Benjamin Franklin 1752 yılında önemli bir gerçeğin farkına vardı; şimşekler elektrikle bir şekilde bağlantılı olmalıydı. 1800 yılında İtalyan fizikçi Alessandro Volta, bazı kimyasal reaksiyonların da elektrik üretebildiğini keşfetti. Böylece ilk pili üretmiş oldu.
Volta pili belirli çözeltilerle metal elektrotlar arasındaki kimyasal tepkimeden yararlanma yoluyla elektrik üretiyordu. Ama elektriğin kullanılabilir olmasını sağlayan asıl buluş Michael Faraday’den geldi. Faraday 1831 yılında ilk elektrik dinamosunu yarattı. Böylece elektriği üretmeyi başarmış olduk.
Kısa cevap: Keşif çok eskiye dayansa da ilk uygulama Michael Faraday’den geldi.