Demir-çeliğin kalbi İskenderun oldu
Son 5 yıllık zaman diliminde Türkiye demir çelik sektöründe, üretim kapasitesi en hızlı artan bölge İskenderun Körfezi oldu. Demir çelik sanayicileri, 2000 yılından bu yana üretim kapasitesini ikiye katladıkları İskenderun’da toplam 6 milyar dolarlık yatırıma imza attılar. İskenderun, 16.7 milyon tonluk kapasitesiyle Türkiye’nin en büyük demir çelik havzasına dönüştü.
Türkiye’nin ihracatta Ortadoğu ve Akdeniz çanağındaki ülkelere kayan rotası, demir çelikte son yıllarda İskenderun Bölgesi’nin yıldızını da parlattı. Özellikle son 5 yıllık zaman diliminde Türkiye demir çelik sektöründe üretim kapasitesi en hızlı artan bölge İskenderun oldu.
2000 yılından bu yana üretim kapasitesini ikiye kadayan İskenderun, bugün 16.7 milyon ton ham çelik üretim kapasitesiyle bölgeler arasında liderliğe oturuyor. Türkiye genelindeki 30 büyük demir çelik üreticisinin 10’u İskenderun’da bulunuyor.
Lojistik imkanlann yanı sıra, had-deciler için önemli bir kütük temin alanı olurken, İsdemir’in varlığı da 1973 yılından bu yana bölgede güçlü bir iş gücü oluşturdu. Enerji alt yapısı ve arazi yapısının da yadsınamayacağını ifade eden sektör temsilcilerine göre, en önemli avantaj şirketlerin bir limana sahip olmaları. Öyle ki bölgede büyük üretici olarak 10 şirket yer alıyor ve yeni yatmmlarla yedi liman bu 10 üretici şirketi ihracata açıyor.
KAPASİTE 2’YE KATLANDI
İskenderun’a yatırımlarda 2008 yılı sonrasında ciddi bir hareketlenme olduğunu söyleyen Ekinci Demir Çelik ve Türkiye Çelik İhracatçı Birlikleri Başkanı Namık Ekinci, 5 yılda 6 milyar dolar yatırımla ham çelik üretim kapasitesini ikiye katladığını anlatıyor. Bu dönemde hız kazanan yatırım rüzgârında dikkat çeken birkaç hatırlatma yapmak gerekirse; Yolbulan ve Baştuğ Aileleri’nin girişimiyle başlamak gerekir. Sektöre 2008 yılında önemli bir adım atan Yolbulan ve Baştuğ ailelerinin elektrikli ark ocağını kurmasının ardından, 2010 yılında Tosyalı Holding, Tosçelik ile Osmaniye’de 2 milyon tona yakın bir ham çelik üretim kapasitesini hayata geçirdi. 2011 yılında MMK 2.5 milyon tonluk yatırımı devreye aldı. Yine bu dönemde İsdemir’de bir dizi yatırımı gündeme aldı.
Türkiye’nin Marmara, Karadeniz, İzmir ve İskenderun bölgelerin de bugün 50 milyon tona gelen üretim kapasitesinin 16.7 milyon tonu İskenderun’dan sağlanıyor. Ham çelikte kurulu kapasitesinin diğer bölgelere göre dağılımında ikinci sırada 9 büyük üretici ve 15 milyon ton kapasiteyle Marmara bölgesi gelirken, 11.3 milyon tonu İzmir bölgesinde, 7.9 milyon tonu ise Karadeniz bölgesinde yer alıyor.
12 BİN İSTİHDAM
Tüm bu yatırımlar bölgeyi ham çelik üretiminde merkez yaptı. İskenderun bölgesinde ham çelik alanında l’i entegre, 7’si elektrik ark ocaklı ve 2’si de indüksiyon ocaklı tesis olmak üzere toplam 10 üretici firma faaliyet gösteriyor. Bölgenin Türkiye’nin toplam ham çelik kapasitesinin, yüzde 33’üne sahip olduğunu aktaran Türkiye Demir Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Veysel Yayan, buna göre üretim kapasitesinin 16.7 milyon ton civarında olduğunu söylüyor.
Yayan, “10 yılda Türkiye’nin yüzde 110 olan çelik üretim kapasitesindeki artışa kıyasla, bölgede yüzde 288 oranında artış oldu. İskenderun ve Osmaniye’nin yer aldığı Doğu Akdeniz bölgesini, Türkiye’nin en büyük çelik üretim merkezi haline getirmiştir. 12 bin civarında olan bölgedeki çelik sektörü istihdamı, ülke çelik sektörü istihdamının, yüzde 32’sine karşılık gelmektedir” diyor.
LİMANLAR ÖNEMİNİ ARTIRIYOR
Bölgeyi demir çelik yatırımları için bugüne dek cazip kılan en önemli nokta alt yapı avantajı. İnsan, ulaşım ve enerji alt yapısı güçlü bölgede limanlar ihracat için ciddi avantaj yaratıyor.
10 büyük üreticinin olduğu İskenderun bölgesinde, yeni yatırımlarla birlikte yedi tane yük limanı yer alıyor. İsdemir, MMK, Ekinciler ve Ya-zıcı’nın kendi limanları bulunurken, Tosyalı’da yeni limanlar inşa etmek için bir çalışma başlattı.
Erdemir Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Pandır, 3 hafta önceki sayımızda yayınlanan söyleşisinde yeni liman yatırımını açıklamıştı. Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı, liman için 400 milyon dolarlık bir yatırım planladıklarını iletiyor.
NAVLUN KAZANCI 10$
Kibar Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Serdar Koçtürk ise mevcut limanlar sayesinde konteyner bazlı çelik ürünleri ihracatının giderek arttığını kaydediyor. Kibar Holding ortak İskenderun’da bir konteyner limanı inşa ettiklerini ve MSC firmasıyla ortak işlettiklerini belirten Koçtürk, Limak grubunun da özelleştirmeden aldığı limanı büyüttüğünü ve Tosyalı Holding’in de liman projesinin sektör ihracatına önemli katkıları olacağını ifade ediyor.
Namık Ekinci, “Sadece Irak pazarına olan yakınlık bu bölgeyi zaten merkez noktaya taşımaya yeter. Ton başına 10 dolar navlun avantajı sağlıyor. Fakat 10 Haziran’dan bu yana yaşanan gelişmeler sektörde ciddi bir endişe yarattı. Farklı pazarlara ihracat söz konusu” diyor.
ÇELİK İHRACATÇILARI ROTAYI İSKENDERUN’DA BELİRLEYECEK
Çelik ihracatçıları Birliği’nin bu yılın ilk yedi aylık verilerine göre Türkiye’nin çelik ihracatı değer olarak geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5,1 azaldı. Ocak-Temmuz döneminde ihracatta 8 milyar doları aşan çelik üreticileri, miktar olarak ise yüzde 6,7 düşüşle 10 milyon ton olarak gerçekleşti. Düşüşte en önemli paya sahip olan bölge ise Ortadoğu oldu. Yaklaşık yüzde 40’ını Ortadoğu ülkelerine ihraç eden sektörün en önemli kapısı Irak. Fakat son yaşanan gelişmeler sektörü ciddi anlamda sıkıntıya düşürdü. 50 günlük iş kaybını ve yeni alternatif rotaları belirlemek üzere sektör temsilcileri 20 Ağustosta İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası’nda bir araya gelecek. Namık Ekinci, sektör temsilcileriyle bir araya gelip, durum tesbiti ve çözüm yollarını konuşacaklarını aktarıyor. Ekinci, 50 günlük ihracat kaybının yüzde 70’i bulduğunu aktarıyor.