Türkiye, dünyada en girişimci ikinci ülke
Türkiye, 33 ülkenin girişimcilik ekosisteminin değerlendirildiği Global Girişimcilik Raporu’nda, Hindistan’dan sonra dünyanın en girişimci ikinci ülkesi olarak değerlendirildi…
İNGİLTERE merkezli Oracle Capital Group tarafından en son hazırlanan Global Girişimcilik Raporu’nda girişimcilik ekosistemimiz için çok önemli bir gelişme oldu. Türkiye, Hindistan’dan sonra dünyanın en girişimci’jkinei ülkesi olarak kaydedildi. Amerika’nın üçüncü olduğu rapor, Avrupa Komisyonu’nun ‘Avrupa Birliği’nde ve Ötesinde Girişimcilik Raporu’ ile dünyadaki en önemli girişimcilik kriteri olarak kabul edilen Global Girişimcilik Endeksi (GEM) verileri esas alınarak hazırlandı. Bu verilerden direkt girişimcilik ile ilgili olan ham veriler bir araya getirildiğinde, Türkiye global girişimcilik liginde ilk kez ilk üçe girerek tüm dünya girişimcilik ekosisteminin çekmeyi başardı.
Raporda en ilgi çeken kısım, BRIC ülkelerinin tamamının ilk 10 içinde yer almaları. Gelişen ülkelerdeki girişimcilik oranlan ise, gelişmiş ülkelerden çok daha ileride. Dünya ekonomisinde söz sahibi toplam 33 ülkenin girişimcilik ekosistemini değerlendiren bu raporun tüm analizini ilk kez Para okurlarıyla bu sayfalarda paylaşmaktan çok mutluyum.
ERKEN AŞAMA YATIRIM EKOSİSTEMİ
TBAA – Melek Yatırımcılar Derneği’nin kurulması, Türkiye’nin EBAN yönetimine girmesi, ardından Hazine Müsteşarlığı’nm akredite lisanslı melek yatırımcı sistemine geçmesi, Borsa İstanbul-EBAN ve TBAA-Melek Yatırımcılar Derneği arasında Mayıs ayında imzalanan start-up destek anlaşması ve Borsa İstanbul’un geçen ay içinde girişimcilerin erken aşama finansmanına destek olmak için hayata geçirdiği Özel Pazar gibi faaliyetlerin ne kadar zamanında atılan adımlar olduğu da böylelikle teyit edilmiş oldu. Çünkü, bu raporda dikkati çeken en önemli unsur, özellikle start-up düzeyindeki girişimcileri çok ilgilendiriyor. Türkiye, erken aşama yatırım ekosisteminde dünyada birinci konumda. Yani, girişimcilerimiz, dünyada en rahat finansmana ulaşabilecek bir ekosisteme sahip.
Bu raporun bana göre en önemli kısmı, erken aşama yatırımındaki durum. Yani, 10 bin ile 500 bin dolar arasındaki finansmanla kurulabilecek girişimler ve bu işleri kuracak girişimcilerin aktiviteleri çok önemli. Dünya ekonomileri erken aşamaya özel olarak odaklanmış dürümdalar, çünkü hızla artan nüfusa karşın aynı hızla artamayan, hatta azalan iş imkanları söz konusu. Bunun çözümü de küçük işletmelerin faaliyete I geçmesi ve iş aramaktan ziyade iş kurmayı hedefleyen 1 bireylerin sayısının artmasının sağlanması.
İşte bu noktada, bu rapora göre Türkiye hem Avrupa hem de dünya birincisi. Kişisel birikimlerini iş kurarken kullanması yönündeki isteklilik de Türkiye’yi girişimcilik dünya liginde ön plana çıkarıyor. Hatta bunun diğer ülke ekonomileriyle kıyaslandığında Türkiye ekonomisi lehine çok önemli bir rekabet avantajı ortaya çıkardığını söylemek mümkün.
DÜNYA MARKASI ÇIKARMA ZAMANI
Tüm bunlar iyi hoş da, Türkiye neden dünya markası çıkaramıyor? Bu sorunun cevabı da raporda mevcut. Türkiye, erken aşama yatırımlarında çok iyi, global ölçekte sermaye gerektiren işlerde ise böyle bir iddiası yok. Yani, Türkiye girişimciler için bir cennet olmaya aday olabilir, ancak işadamları için bunu söylemek için belki biraz erken. Gerçi, yıllar önce Türkiye’nin girişimcilik dünya liginde bu aşamaya gelebileceğini söylemek için de erken diyorduk, ancak bugünkü sonuç ortada. Bu yüzden, başarılı işadamlığı için de başlangıç noktası yine başarılı girişimcilik. Girişimcilik basamağını atlayarak başarılı işadamı olmak mümkün değil. Global ekonomik krizin Türkiye’yi teğet geçmesinin sebepleri arasında özellikle KOBİ’lerin ve işini kurmak isteyen girişimci adaylarının, bu rapordaki ana parametrelerdeki yüksek performansının önemli rol oynadığını söyleyebiliriz. Şunu unutmamak gerekiyor ki, Türkiye ekonomisinin yüzde 96’sı 10 kişiye kadar çalışana sahip KOBİ’lerden ve girişimcilerden oluşuyor.
Haftaya görüşmek üzere…
Baybars Altuntaş
