SMG Multimedya’yı alanında jenerik marka yaptı

SMG Medya perakende şirketleri ve AVM’lere profesyonel müzik iletimi yapıyor. SMG Multimedya’nın ortaklarından Gül Gürer Alimgil, “İyi bir plan ile ve çok çalışarak birçok şeyin üstesinden gelebilirsiniz. Çünkü cesaret çok önemli” diyor.

SMG Multimedya ortaklarından Gül Gürer Alimgil, çocukluğundan bu yana iş hayatı ile haşır neşir bir isim. Daha ortaokulda iken ders vermekle başlayan girişimcilik hayati, bugün SMG Multimedya’da devam ediyor. SMG Multimedya, perakende şirketlerine ve AVM’lere müzik iletimi yapıyor. Türkiye’de bu işi yazılımla ve kontrollü olarak yapan ilk şirket olan SMG’nin artık jenerik kabul edildiğini belirten Alimgil, yeni hedeflerinin AVM’lere reklam panosu hizmeti vermek olduğunu açıkladı. Türkiye’de kadınlann işinin giderek zorlaştığını ve kadınlann gündemi ve gelişmeleri yakından takip etmesi gerektiğine inandığını söyleyen Alimgil, “Cesaret de çok önemli. Öncelikle kadın girişimcilere başlamak bitirmenin yansıdır lafını hatırlatmak isterim. İyi bir plan ile ve çok çalışarak birçok şeyin üstesinden gelinecektir” diyor.

SMG Multimedya nasıl ortaya çıktı?

İsrail’in büyük bir holdingine bağlı bir şirketten kız kardeşim ve bir arkadaşına Türkiye’de ortaklık teklifi geldi. Ben de onlara katıldım, iki sene birlikte çalıştık. O sırada da müzik meslek birliklerinin telif haklan konusu çıktı karşımıza yıl 2008… Bir yazılım geliştirmemiz gerektiğine karar verdik. Hatta bu yazılımın da tamamlanması aşağı yukarı iki sene sürdü. Gördük ki yazılım işi gerçekten iyi, bu konuyu geliştirdik. Sözünü ettiğim yazılım uç noktalara kuruluyor, uç nokta derken AVM’nin CCTV odası olabiliyor veya bir dükkanın kasa bilgisayan veya amfiye yakın bağımsız bir bilgisayar olabiliyor. Teamvveaver diye bir program indirildikten sonra biz uzaktan erişerek kendi SMG PLAYER yazılımızı yükleyebiliyoruz. Bunu yüklediğimiz zaman aramızdaki bağlantı kurulmuş oluyor.

Öncelikle girişimcilik özelliğinizi ne zaman keşfettiniz? Şu anki işinizden önce iş deneyimleriniz oldu mu?

Girişimcilik özelliğim çok küçük yaşlarda başladı. Avusturya Lisesi’nde okurken, bir sınıf küçüğüm bir öğrenciye Almanca matematik dersi veriyordum. Öğrencilik yıllarımda yine yeminli tercümanlık bürolarına çeviriler yaptım. Bir süre sonra turizm işi de yaptım. Uludağ’a tur yapardım hatta bir kış üç otobüs öğrenci götürmüştüm. Artık işi öyle bir hale getirdim ki, otele rezervasyonları yapıyorum, otobüs şirketini ayarlıyorum. Turizm işi hayatımda üç sene daha devam etti. Yaz aylarında da Olcay Otel’de çalıştım. Aslında iç mimarlık okudum. Ayrıca çok güzel bir mobilya mağazam da vardı. Bir mimar arkadaşımla mimari ofisim de… Ideko diye bir mobilya mağazasında ortak olarak 10 seneden fazla çalıştım. Hep müşteri ilişkileri ve bir ürünü satmak ve geliştirmek aşamasında kendimi daha mutlu hissettim. Zaten ben hep bir organizasyon yapmalıyım, satış yapmalıyım, insanlara bir şey anlatmalıyım isterdim.

Hedefleriniz neler?

SMG Multimedya’ nın Türkiye’de bu konuda tek olması bizim için önemli. Üç bine yakın müşterimiz var. Bunların içinde 72 tane alışveriş merkezi var. 2014 senesi itibariyle tüm AVM’lerde reklam spotlan yayınlamaya başlıyoruz. Hedefimiz yeni bir reklam mecrası oluşturmak. Bizden sonra bu iş için başvuranlar da belgelerine bizim adımızı yazdılar. Jenerik marka olduk biz bu alanda. O yüzden de sektörde tek olduğumuzu söylemek doğru değil, ama öncü olduğumuzu gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz. Kullandığımız kontrollü dijital yayın yönteminde kesinlikle tekiz. Biz ilk görüştüğümüz firmalara kendimizi anlattıktan sonra müzik çalacaksanız ya telif ödeyerek ve bandrollü CD alarak çalacaksınız ya da biz sizlere kontrollü yayın iletelim diyoruz. Öbür türlü yasal değilsiniz. İlk konuşmamız tamamen böyle. Diyebilirim ki, yüzlerce yeni kurumun ilk telif ödemesi tamamen bizim yüzümüzden oldu.

Müşteri profilinizde kimler var?

Ağırlıklı olarak perakende sektörünün tüm öncü firmalarıyla çalışıyoruz. Ayrıca yine en çok müzik ilettiğimiz firmalar arasında AVM’ler var. 2014 itibanyla 72 AVM’de yayınlanınız devam ediyor.

Ne tür müzikler?

Bu yayınlar kontrollü gittiği için bazı perakendeciler ya da AVM’ler, Türkçe çalmak istemiyoruz Türkçe müzik vermiyoruz, diyor. Sabah saatlerinde sakin tempoda müzikler, öğle saatlerinde biraz daha hareketli, akşam üstü tekrar sakinleştiriyoruz. Gündemde kötü bir şey olursa hepsini değiştiriyoruz, bütün müzik içeriklerini biz yapıyoruz. Ancak son dönemlerde özellikle AVM’lerdeki bütçeler mi çok daraldı, farklı yatınmlara mı daha ağırlık veriliyor, nedense herhangi bir kurum bütçesinde en ufak bir kısıtlamaya gidecek olsa ilk önce müzik geliyor akıllanna. Halbuki bilmiyorlar ki, doğru müzik satışı olumlu yönde o kadar çok etkiliyor ki. Çalışırken verimliliği artıracak müzikler bile var.

Bu alanda sizin dışınızda hizmet veren başka şirketler var mı?

Evet, var ama tek olduğumuz söylenebilir. Çünkü bu işi yazılımla yapan kimse yok. Stream yapıyorlar yani devamlı akıtmak denebilir, radyo yayınında çalar gibi. Bizim yayın iletme yöntemimizde bir aylık eserlerimiz sıkıştmlır karşı tarafa yüklenir. Sadece yazılım aracılığıyla bu iletimi yaparsanız o zaman kontrollü ilerlersiniz.

Türkiye’nin dört bir yanına hizmet veriyorsunuz.

Bizden sonra bu iş için başvuranlar da belgelerine bizim adımızı yazdılar. Jenerik marka olduk biz bu alanda. O yüzden de sektörde tek olduğumuzu söylemek doğru değil ama öncü olduğumuzu gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz. Kullandığımız kontrollü dijital yayın yönteminde kesinlikle tekiz. Biz ilk görüştüğümüz firmalara kendimizi anlattıktan sonra müzik çalacaksanız ya telif ödeyerek ve bandrollü CD alarak çalacaksanız ya da biz sizlere kontrollü yayın iletelim diyoruz.

Müşterilerinizin müzik seçimiyle ilgili örnek verebilir misiniz?

Örneğin, AvustralyalI giyim perakendecisi Jacqui E, hedef kitlesini ‘stili olan ve kendine güvenen modern kariyer kadını’ olarak belirledi ve dolayısıyla müzik kan-şımını 1980’lerden 1990’lara uzanan hafif rock olarak seçti.

Kadınların girişimciliği hakkında neler düşünüyorsunuz?

Erkeklerin bakış açısı birçok konuda kadından farklı oluyor. Kadınlar krizleri idare etmek konusunda bence erkeklerden daha iyi bir performans sergiliyor. Genel olarak kadınlann daha başarılı olduğunu düşünüyorum. Ama toplumu-muzda kadın ve erkeğin sorumlulukları, toplumun bakış açısı farklılık gösterdiği için, iş dünyasında kadının işi biraz daha zor. Çünkü kadınlardan beklenti çok. Bu beklentiyi karşılamak adına kadın girişimcilere destek verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Çünkü Türkiye ekonomisinin bel kemiğini kadınlar oluşturduğu kanısındayım.

Girişimcilik söz konusu olduğunda başarı olarak kadın-erkek kıyaslaması yapmak mümkün mü?

Toplumsal rollerinden sıyrılarak iş dünyasında önemli yerlere gelmiş kadınlar çok rahat sivrilebiliyor ama ortalamaya bakıldığında iş dünyasında erkekler daha başarılı. Çünkü erkekler iş hayatına başlar başlamaz sadece işine konsantre olabiliyor. Kadının aile ve çocuk sorumlulukları çok daha fazla. Modern toplumda erkekler bu sorumlulukların bir kısmını paylaşmaya başlamış olmasına rağmen yine de şartlar hiçbir zaman eşit değil.

Kadın girişimcilere tavsiyeleriniz neler?

Öncelikle kadın girişimcilere başlamak bitirmenin yansıdır lafını hatırlatmak isterim. İyi bir planla ve çok çalışarak birçok şeyin üstesinden gelinecektir. Cesaret çok önemli. Toplumumuzda kadının işi gittikçe zorlaşıyor, kendimizi her anlamda geliştirmeliyiz. Gündemi ve teknolojiyi yakın takip etmeliyiz.