Yasaklar ve Vergi Butik Şarap Üretimine Engel Oluyor
Anadolu’yu da içine alan Küçük Asya ve Kafkasya, şarap kültürünün doğduğu ve yetiştiği bölgeler olarak kabul ediliyor. Geçmişten bu yana Anadolu’daki birçok aile, şarap üreticiliğini kendi bağlarını kurarak nesilden nesile aktarılan bir kültür olarak yaşatıyor. Ege’den Trakya’ya, Karadeniz’den Doğu Anadolu’ya kadar birçok bölgede var olan aile işletmelerinin çoğunda şu an üçüncü kuşak yöneticiler bulunuyor. Yaklaşık 200 aile işletmesinin şarap üreticiliği yaptığı biliniyor.
İçeriğe Ait Başlıklar
NESİLDEN NESİLE GEÇİYOR
Örneğin, Trakya Bölgesi nden Melen Şarapçılık’ın başında 1990’dan itibaren işleri devralan üçüncü kuşak Cem Çetintaş bulunuyor. Şaraphanenin temellerini Cem Çetintaş’ın dedesi ‘Matyoz Ahmet’ Cumhuriyet’in kurulduğu dönemde atmış, Cem Çetintaş da babası Hüseyin Bey’den devraldığı işi bugünlere taşımış.
Bozcaada’da bulunan Yunatçılar Şarapçılık’ın da 84 yıllık ve dört ku-şaklık tecrübesi bulunuyor. Hazım Yunatçı’dan sonra üçüncü kuşak olarak bayrağı Orhan Yunatçı devraldı ve ardından dördüncü kuşak olan oğlu Haşim Yunatçı’ya teslim etti. Yunatçı ailesi, 300 dönümü aşkın bağlarında şaraplık üzüm yetiştirmeye devam ediyor.
İHRACATA YÖNELİM ARTIYOR
Şarap üretiminde köklü aile işletmelerinin yanı sıra kendi bağlarını oluşturarak yeni butik işletmeler kuran aileler de bulunuyor. Son dönemde en büyük sıkıntılan ise getirilen tanıtım ve reklam yasakları. Bu nedenle çoğu üretici, ihracata yönelik teşviklerle birlikte yurtdışı pazarlara yöneliyor ya da turizm alanına yönelerek restoran ve butik otel işine yatırım yapıyor.
2004 yılında Tekirdağ’da şarapçılığa adım adan Uzun ailesi de yeni dönem üreticilerden. Chateau Nuzun’un sahibi Necdet Uzun, son dönemde tanıtım, reklam ve nihai tüketiciye kar-golama yasaklandığı için satışlarında gerekli artış sağlayamadıklarını dile getiriyor ayrıca yabancı şarapların web siteleri üzerinde TAPDK’nın denetim yapamamasının yerli şarapları dezavantajlı duruma düşürdüğünü de ekliyor. Restoran satışlarına ağırlık vermeyi düşünen Chateau Nuzun, mevcut koşulların ağırlığı nedeniyle ilave bir yatırım yapmayı düşünmüyor, ihracat için ise İngiltere, ABD, Polonya ve Almanya ile görüşüyor.
YASAKLAR ETKİLİYOR
Suvla Şarapları’nın sahibi Selim Ellialtı, “Yasa nedeniyle, tüketici dışındaki restoran, kafe, bar ve otelleri kapsayan ticari kanala yönelik çalışmalar artık tadım etkinlikleri, ürün eğitimleri ve bağbozumu gezileri şeklinde devam ediyor” diyor. Suvla Şarapları son bir yılda ABD, Almanya ve Kanada’da kendi şirketini kurdu ve aktif olarak çalışmaya başladı. Beş yıl içerisinde üretimlerinin büyük bir çoğunluğunu ihraç edebilecek şekilde örgütlenmeye çalışıyor.
Elazığ’da faaliyet gösteren Eskibağ-lar Şarapçılık işletme sahibi Fırat Aral da yeni yasalardan dolayı tanıtım faaliyetlerini olması gerektiği gibi yapamadık-lannı dile getiriyor. Aral, temel hedeflerini “Bağlarımızı büyütmek ve yurtdışı pazara girmek” olarak özetliyor. Eski-bağlar Şarapçılık’m hedef pazarı, İngiltere ve Japonya.
Yakın dönemde kurulan butik şarap şirketine bir diğer örnek de İzmir’deki Urla Şarapçılık. Urla Şarapçılık, ABD, İngiltere, Danimarka, Hong Kong ve Kazakistan olmak üzere beş ülkeye ihracat yapıyor. Kapasite artırma düşünceleri olmadığını belirten şirketin yönetim kurulu başkanı Can Or-tabaş, turizme yönelme konusunda ise “Agro-turizme yönelik Urla Şarapçı-lık’ın hemen karşısında butik otel yatırımı planlıyoruz” diyor.
KAPANAN ŞİRKETLER VAR
İhracata yönelip iç pazardaki kaybı ihracat ile kapatma yönünde yatırımlar olsa da bir kısmı da üretimden çekilip şirketini kapatmak zorunda kalıyor. Birçok butik üreticiye danışmanlık veren Gülçin Akçay, “Üreticiler şarabı satmak için kapı kapı dolaşıyor, pazarlama ağları için tanıtım kadrosu kuruyorlar. Bu faaliyettlerin neden olduğu yüksek masraflar da şaraplann fiyatlarına yansıyor ve hem satış miktarlarını hem de kâr marjlarını düşürüyor. Buna fazla dayanamayacak şirketler olacaktır” diyor. Nitekim Tekirdağ’ın Mürefte beldesinde 1924’te kurulan ve üç kuşaktır faaliyet gösteren Oral Şarapçılık, 2014 itibariyle mevcut düzenlemelere karşı koyamayan ve piyasadan çekilmek zorunda kalan bir butik şarap markası. İşletmenin son kuşak ismi İbrahim Oral, “Ağır ÖTV ile tanıtım ve reklam yasakları, kapatma kararı almamızın sebepleri” diyor.
50 BİN TL CEZA!
Mürefte’deki Uluca Şarapçılık’ın üçüncü kuşağı Onur Erkul devletten hiçbir destek göremedikleri gibi web sitesini geç kapamaktan 50 bin TL ceza aldıklarını^ söylüyor. Erkul, sektörden küçülme ve kapanma haberleri gelmeye devam edeceğini belirterek, “Şu an için yatırım yapamıyoruz. İşletmemizin küçülme riski oldukça büyük. Şarabımızı dünyaya tanıtmak varken yasaklarla uğraşmanın bizim ve ülkemiz için kayıp olduğunu düşünüyorum” diyor.
Yine Mürefte’de 19ö7’den beri faaliyet gösteren Aker Şarapçılık, yıllık üretim ve satış kapasitelerini küçülten ve ayakta durmaya çalışan şirketlerden biri. Ailenin ikinci kuşağından Mustafa Aker, “Kendimizi geliştirecek bir yatınm yapamıyoruz. Ne kadar çok şarap üretirsen o kadar çok vergi çıktığı için üretimimizi de azalttık” diyor.
Rakamlarla Şarap Üretimi
• Türkiye dünyanın en fazla üzüm üreten altıncı ülkesi konumunda olsa da geçtiğimiz yıl 4,01 milyon ton üretilen üzümün sadece yüzde 11’i şarap üretiminde kullanılmış.
• Dünyada yıllık 30 milyar litre olan şarap üretimi, Türkiye’de 50 milyon litre. Toplam 171 ülkedeki şarap tüketimin mercek altına alındığı listede ise ll6’ıncı sırada olan Türkiye’de, nüfusa orantılı olarak kişi başına yıllık şarap tüketimi sadece 0,18 litre.
• 2013 yılında 62,8 milyon litre tüketilen şarapların yüzde 97’sini yerli şaraplar oluşturuyor. TAPDK’ye kayıtlı 120 üreticiden 100’ü ucuz şarap üretiyor.
• 70 milyon litrelik tüketimin yüzde 40’ı ‘her şey dâhil’ sistemiyle işletilen Antalya ve Ege otelleri tarafından tüketiliyor.