Gözler endeksin içinde yüzde 24 ağırlığa sahip olan banka hisselerinde. Banka bilançolarının genel olarak sene başına göre daha iyi gelmesi bekleniyor. Uzmanlar bankacılık hisselerinde seçici ve kademeli alım öneriyor…
PİYASA belirleyiciliği ve endeks içindeki ağırlığı ile hisse senetleri borsada işlem gören banka hisselerinin ayrı bir yeri var. Banka hisselerinin BIST-100 içindeki payı yüzde 23.86, BIST-30 içindeki ağırlığı ise yüzde 27.83. BIST-100 içinde Akbank yüzde 7.66, Albaraka Türk yüzde 0.13,Garanti Bankası yüzde 7.55, ICBC Turkey Bank yüzde 0.07, İş Bankası yüzde 3.55, Şekerbank yüzde 0.19, Halkbank yüzde 1.66, TSKB yüzde 0.38, Vakıflar Bankası yüzde 1.18, Yapı Kredi Bankası yüzde 1.49 ağırlığa sahip.
Bu nedenle genel olarak yükseliş ve düşüşlerde bankacılık hisseleri başı çekiyor. Banka bilançoları için ilk çeyrek olumsuz faktörler devam etse de sonraki çeyrekler için daha iyimser olduklarını belirten analistler, borsanın uzun vadeli bir yatırım olduğuna dikkat çekiyor. Endeksin matematiksel ağırlığında bankacılık hisselerinin piyasa içindeki belirleyici ağırlığı ve yüksek işlem hacimleri göz önünde bulundurulduğunda, ihtiyatlı olmak koşuluyla portföylerde bir banka hissesinin bulunmasının faydalı olabileceğini söylüyorlar.
Bu kapsamda beş banka hissesine orta ve uzun vade için “al” veriyorlar.
“SONRAKİ ÇEYREKLERDE DAHA İYİMSERİZ”
Bankaların konsolide ve konsolide olmayan bilançolarını 20 Mayıs Pazartesi gününe kadar gönderebileceğine dikkat çeken GCM Yatırım Ekonomisti Enver Erkan, ilk çeyrekte kredi talebinde zayıflama etkisinin banka bilançolarını negatif olarak baskılamaya devam etmesini bekliyor. Bunun yanı sıra, net faiz gelirlerinde düşen TÜFE tahminleri itibariyle TÜFEX gelirlerinde de düşüş tahmin ediyor. Bu nedenle banka karlarında 1Ç18 dönemine göre çift haneli zayıflama bekleyen Erkan, “Bankalar konusunda, kredilerde dipten dönüş sinyallerini daha net almamız gerektiğini düşünüyoruz. Ancak endeksin matematiksel ağırlığında bankacılık hisselerinden özellikle Akbank ve Garanti Bankası ilk iki sırayı paylaştığından oluşturulacak portföylerde (endeks ağırlığından dolayı) bir banka bulunması faydalı olabilir. Tabii bankacılık sektörüne ilişkin gerek ilk çeyrek rakamları, gerekse de orta dönem beklentilerinde ihtiyatlı olmakta fayda var” diyor.
Kamu bankalarının yeniden sermayelendirilmesine ve sorunlu kredilerin banka bilanço yapılarından ayrıştırılmasma ilişkin Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın açıkladığı yapısal dönüşüm programı adımlarının etkilerini de ilerleyen çeyreklerde göreceğimizi düşünüyor. Sermaye yapılandırmalarının orta ve uzun dönemde bankacılık sektörü açısından pozitif olduğundan bu durumun halka açık olan Halkbank ve Vakıfbank hisse senetlerine pozitif yansıma ihtimali bulunduğuna dikkat çeken Erkan, alman bu aksiyonların hemen devreye girmesi mümkün olma yacağından yatırımcıların bunu uzun vadede pozitif değerlendirip ona göre yatırım kararlarını şekillendirmeleri gerektiği uyarısını da yapıyor.
Öte yandan banka bilançoları ilk çeyrek olumsuz faktörleri devam ettirse de sonraki çeyrekler için daha iyimser olduğunun altını çizen Erkan, bu kapsamda orta ve uzun vade için Akbank, İş Bankası, Halkbank, TSKB hisselerine “al” veriyor.
“BİLANÇOLAR OLUMLU GELİR”
Bankacılık sektörü hisselerinin BIST-100 endeksinde yüzde 23.86. BIST-30 endeksinde ise yüzde 27.83 ağırlığa sahip olduğunu hatırlatan Gedik Yatırım Araştırma Müdürü Ali Kerim Akkoyunlu, banka hisselerinin ağırlığına vurgu yapmanın ötesinde daha önemlisi Türkiye risk primini piyasaya birebir yansıttığı için temel açıdan borsada en öncü sektör konumunda olduğunu da hatırlatıyor. Genel olarak bankaların finansal sonuçlarının sene başı beklentilerinden daha olumlu gerçekleşeceğini tahmin eden Akkoyunlu “Açıklanacak finansal sonuçlarda Türk Lirası kredilerde beklenti üzeri büyüme, net faiz marjında beklentinin altında daralma ve güçlü komisyon geliri büyümesi ile diğer operasyonel kalemlerde beklentilere paralel performans öngörüyoruz” diyor.
Bankacılık hisselerine seçici ve kademeli olarak yatırım yapmayı öneren Akkoyunlu bu kapsamda orta ve uzun vade için Yapı Kredi ve Akbank hisselerine “al” veriyor.
Enver ERKAN / GCM Yatırım Ekonomisti
“TSKB ıskonto sunuyor”
TSKB: Sermaye yeterlilik oranı (4Ç18: yüzde 16.2] açısından sektörüne göre daha olumlu durumda. Bankanın aktif kalitesi ve öz kaynak karlılığı [4Ç18: yüzde 6) daha yüksek. 3.18 F/K ve 0.45 PD/DD oranı ile hem bankacılık endeksi içinde hem de BIST-100 içinde iskonto sunuyor. 2018’in ilk yarısında takipteki krediler oranı yüzde 2.1 olan . fllK banka, güçlü sermaye yapısı ve iyi bilanço yönetimiyle öne çıkabilir.
TSKB açısından sektör içerisinde diğer bankalardan farklı yapısı itibariyle iyi bir varlık kalitesi olmasını bir artı olarak değerlendiriyoruz. Bunun yanında banka yenilebilir enerji projelerine krediler veriyor. Bankanın güçlü aktif ve sermaye yapısı, kredi portföyünün görece kaliteli olması ve Asya’dan düşük maliyetli finansman bulmasını bankalar açısından zor geçen bir dönemde pozitif buluyoruz. TSKB hisseleri için yüzde 20 yükseliş potansiyeli ile 0.90 TL hedef fiyat öngörüyor ve “al” önerisinde bulunuyoruz.
İŞ BANKASI: Kredi profilinin yüzde 55.3’ünü TL cinsi krediler, yüzde 44.7’sini ise YP cinsi krediler oluşturmakta. Bankanın ortalama öz kaynak ve aktif karlılığı 2018/12 rakamlarına göre yüzde 14.8 ve yüzde 1.70 olarak gerçekleşti. Sermaye yeterlilik oranı ise BDDK’nın yeni metodolojisinin etkisiyle yüzde 16.49 oldu. Banka 2018 genelinde konsolide net karını geçen yıla göre yüzde 9 artırarak 7 milyar 571 milyon TL olarak açıkladı. Çeyreklik bazda ise dönemsel kar 2 milyar 196 milyar TL ile 1 milyar 515 milyon TL olan piyasa beklentisinin ve bizim beklentimiz olan 1 milyar 260 milyon TL’nin oldukça üzerinde geldi.
İş Bankası özellikle son çeyrek görünümünde bankalar arasında karlılık anlamında öne çıkmıştı. 2019’un ilk çeyreğinde ise bankanın 980 milyon TL net kar açıklamasını bekliyoruz. Bu öngörümüz, 1Ç18 döneminde 1 milyar 807 milyon TL kar açıklamış olan bankanın yıllık bazda karında yüzde 45.8 oranında düşüşe denk gelmekte. Ancak zaten sektör genelinde yıllık bazda kar değişimlerinde genelde çift haneli düşüş beklentisi mevcuttur. Bankanın dönemsel kar değişiminde de, bir önceki çeyrek oldukça yüksek açıklanan kar nedeniyle yine negatif değişim gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. Bankalarda kredi büyümesinde gerçek anlamda toparlanma için 2019’un ikinci çeyreğinden sonra düşmesini tahmin ettiğimiz enflasyonla birlikte faiz oranlarında normalleşmeyi bekliyoruz. İş Bankası hisselerinde yüzde 26 yükseliş potansiyeli ile 6.90 TL hedef fiyat öngörüyor ve “al” önerisinde bulunuyoruz.
HALKBANK: Banka 20184Ç fınansallarında kredilerden gelen faiz gelirlerinin yavaş artış göstermesi ve yüksek derecede artan TL mevduat maliyetlerinin etkisiyle net faiz gelirinde düşüş kaydetmişti ve söz konusu durum karlılık üzerinde de baskılayıcı olmuştu. 20184Ç’de 1 milyar 953 milyon TL net faiz geliri elde eden banka, ilgili dönemde dönemsel 317 milyon TL net kar açıkladı. Yılın genelinde konsolide kümülatif net kar ise 2 milyar 681 milyon TL olarak gerçekleşmiş ve geçen yıla göre göre yüzde 32 oranında gerilemiştir. Dönemsel bazda yüksek mevduat maliyetleri, artan faaliyet giderleri ve düşük gelir yaratımı ile karda düşüş görülmesi normaldir. Artan kredi riskine bağlı olarak karşılık giderlerindeki artış yine kar açısından baskılayıcı olurken, TÜFE’ye endeksli menkul kıymet getirileri ve net ücret/komisyon gelirleri ise olumlu yönde katkıda bulunmuştur. Takipteki krediler de kredilerdeki daralma ile birlikte yüzde 3.3 seviyesinde gerçekleşti. Grup 2 kredilerin genel krediler içerisindeki payı yüzde 6.7 oranına yükseldi. Sermaye yeterlilik rasyosu yüzde 13.8 olarak gerçekleşmiş ve Ağustos ayındaki olağanüstü koşullar sonrasında BDDK’nın yeni metodolojisinin etkisinin kalkmasıyla beraber gerilemiştir. Kamu bankalarının olası kaynak yapılandırmasına ve DİBS ihracı yoluyla sermayelendirmesine ilişkin haber akışı önemli olurken, kamu bankaları içinde Halkbank’ı değerleme açısından cazip olarak değerlendiriyoruz. Bankaya ilişkin negatif haber akışlarına karşı, fiyatlamanın dengelendiğinden bahsedebiliriz. Bu kapsamda, Halkbank hisse senedinin bankacılık endeksi pozitif haber akışına bağlı olarak bir miktar daha ilave pozitif ayrışması beklenebilir. Halkbank’ın ilk çeyrekte 380 milyon TL net kar açıklamasını bekliyoruz. Banka hisselerinde yüzde 24 yükseliş potansiyeli ile 7.30 TL hedef fiyat öngörüyor ve “al” önerisinde bulunuyoruz.
Ali Kerim AKKOYUNLU / Gedik Yatırım Araştırma Müdürü
“Yapı Kredi’de potansiyel yüzde 60”
AKBANK: Son bir yıllık dönemde yüzde 21 gerileyen Akbank hisselerinin görece iskontolu olduğunu düşünüyoruz. Öte yandan banka daha muhafazakâr bir yaklaşım sergilemesine rağmen, TL kredi büyümesinin sektör ortalamasında devam etmesini, volatil fonlama maliyeti ortamında, göreceli risk ve çekirdek makası koruması sağladığı dikkat çekiyor. Akbank, ilk çeyrekte beklentilerimizin üzerinde 442 milyon TL vergi karşılığı ayırarak 1 milyar 408 milyon TL net kar açıkladı. Banka hisselerinde yüzde 49 yükseliş potansiyeli ile 9.35 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
YAPI KREDİ: Öz varlık karlılığındaki gelişim potansiyeli ve 0.53 PD/DD ile en ucuz banka olduğunu düşünüyoruz. Bankanın ilk çeyrekte 1.081 milyon TL kar açıklamasını ve bu rakamın bir önceki çeyreğin yüzde 3 üzerinde olmasını bekliyoruz.
Bilanço kalitesinin yatırımcıları memnun edecek yapıda olacağını, gelir gider tablosunda operasyonel kar büyümesinin göreceli olarak sektörün daha üzerinde olacağını tahmin ediyoruz. Banka hisselerinde yüzde 60 yükseliş potansiyeli ile 3.53 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
Otokar, Türkiye’nin ilk elektrikli zırhlı aracını üretti
Kara sistemleri üreticisi Otokar, savunma sanayiindeki ilklerine bir yenisini ekledi. Geçen yıl geliştirdiği Tulpar hafif tankı ile küresel çapta büyük beğeni kazanan firma, Türkiye’nin ilk elektrikli zırhlı aracı Akrep lle’yi, Sakarya’daki fabrikasında düzenlenen basın toplantısı ile tanıttı.
Otokar’ın savunma sanayiinde global bir marka olma hedefine cesur adımlarla ilerlediğini kaydeden Genel Müdür Serdar Görgüç, “Kara sistemleri alanında sektöre öncülük eden ve ülkemize birçok ilki kazandıran Otokar, savunma sanayiindeki iddiasını yeni nesil zırhlı Akrep II ile farklı bir boyuta taşıyor. Türkiye’nin ilk elektrikli zırhlı aracı olan Akrep ile, bize elektrikli araç teknolojisinin askeri araçlara uygulanmasına yönelik bilgi ve tecrübe kazandırırken, Türkiye’nin askeri tip elektrikli, hibrit ve otonom araçlar konusunda ilk adımı oldu” dedi. Türkiye’nin savunma sanayiinde ürettiği rekabetçi ürünlerle dünyada dikkat çektiğini belirten Görgüç şunları söyledi:
” NATO ve Birleşmiş Milletler’in tedarikçisi konumunda olan Otokar’ın, kendi teknoloji, tasarım ve uygulamaları ile ürettiği 30 binden fazla aracı Türkiye’de ve dünyanın dört bir yanında aktif olarak kullanılıyor. Araçlarımızın ünü sınırlarımızı aştı, ürettiğimiz araçlarla dünyada rekabetçi konuma ulaştık. Otokar, savunma sanayiinde sadece ürün üretip satan değil, bilgi birikimi ihraç eden, Türkiye’den teknoloji transferi yapan bir şirket konumuna ulaştı.”
Görgün, son 20 yılda dünyada değişen tehditler nedeniyle silahlı devriye, keşif ve gerektiğinde meskûn mahal çatışmalarında kullanılabilecek araçlara olan ihtiyacın arttığını ve yeni nesil zırhlı araç Akrep ll’nin buradan yola çıkarak geliştirildiğini belirtti. 2019 ve 2020’nin, Otokar’ın ihracatta vites büyüttüğü yıllar olacağını dile getiren Görgün, “Geçtiğimiz yıl ihracatta elde ettiğimiz rekorumuzu yenilemek için çalışacağız. Yurtdışı işbirliklerimizi güçlendirmek ve yeni pazarlara açılma hedeflerimizde fırsatları değerlendirmek için dünyanın dört bir yanında düzenlenen fuarlara katılıyoruz. Bu yıl ihracatta hedef pazarlarımız Güney Amerika, Afrika, Ortadoğu, Doğu Avrupa ve Uzakdoğu. Savunma sanayiindeki geniş araçlarımız ve teknoloji transferi gücümüzle belirlediğimiz hedefleri ulaşacağız” açıklamasını yaptı.
Borsa şirketlerinde neler oluyor?
DOĞUSAN BORU SANAYİ: Şirketin sermayesinin 20 milyon TL’den yüzde 50 oranında bedelli olarak 10 milyon TL artışla 30 milyon TL’ye yükseltilmesine ilişkin yapılan başvuru SPK tarafından onaylandı.
KATMERCİLER: Şirket sermayesinin 25 milyon TL’den yüzde 200 oranında bedelli olarak 50 milyon TL artışla 75 milyon TL’ye yükseltilmesine karar verildi.
SASA: Şirket sermayesinin 605 milyon TL’den yüzde 37.19 oranında bedelsiz olarak 225 milyon TL artışla 830 milyon TL’ye yükseltilmesine ilişkin yapılan başvuru SPK tarafından onaylandı.
THY: Fransa’nın Strazburg şehrine tarifeli sefer başlatılmasına karar verildi.
EGE GÜBRE: Ege Gübre lÇ19’da 8 milyon TL net kar açıkladı. Açıklanan net kar rakamı lÇ18’e göre yüzde 6 yukarıda, 4Ç18’e göre ise yüzde 79 aşağıda. Şirketin satış gelirleri lÇ19’de yıllık bazda yüzde 69 artarak 194 milyon TL oldu.
Benzer şekilde şirketin satış hacmi de yıllık yüzde 19.6 artış gösterdi. FAVÖK rakamı ise lÇ19’de lÇ18’e göre yüzde 72 artışla 27 milyon TL olarak gerçekleşirken çeyreksel bazda yüzde 26 gerileme gösterdi. Ayrıca şirketin net borcu 4 milyon TL olarak gerçekleşirken, Net Borç/FAVÖK çarpanı ise 0.03 olmuştur.
GERSAN: Şirket ile Panasonic Life Solutions arasında imzalanan anlaşmaya göre, Panasonic, şirketin led aydınlatma ve diğer ürünleri ile ilgili -tedarikçi olacak.
HALK SİGORTA: Şirket sermayesinin 280 milyon TL’den yüzde 24.64 oranında bedelsiz olarak 69 milyon TL artışla 349 milyon TL’ye yükseltilmesine ilişkin SPK’ya başvuru yaptı.
INFO YATIRIM MENKUL DEĞERLER: Şirket ana ortaklarından Can Alp, 1.91 TL fiyattan 1.8 milyon adet pay satışı yaparken, şirket sermayesindeki payı yüzde 36.04’e geriledi.
İŞ BANKASI: Bankaya Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından gerçekleştirilen denetim sonucunda 110.11 milyon TL’lik ceza kesildiği, söz konusu cezanın 82.59 milyon TL olarak indirimli ödendiği ve istinaf başvurusu yapıldığı bildirildi.
KALKINMA BANKASI: Banka, beş yılın sonunda erken ödeme opsiyonuna sahip, ilk faiz ödemesi beşinci yılın sonunda olmak kaydıyla 150 milyon euro tutarında sermaye benzeri kredi anlaşması gerçekleştirdi.
SAFKAR EGE SOĞUTMACILIK: Şirket, Dudullu-Bostancı hattında çalışacak olan sürücüsüz metro aracının HVAC sistemi için 8.96 milyon TL tutarında sipariş aldığını bildirdi. Ayrıca sermayesi 29.25 milyon TL’den yüzde 20.51 oranında bedelsiz olarak 6 milyon TL artışla 35.25 milyon TL’ye yükseltilecek olup düzeltilmiş pay 1.784 TL’ye denk gelmekte.
TAT GIDA: Şirket ile Tekgıda-İş sendikası arasında yürütülen görüşmeler sonuca bağlanırken, 2019 için yüzde 25 ücret zammına karar verilirken, 2020 için ise enflasyon + 2.5 puan olarak anlaşma sağlandı.
YİBİTAŞ: Şirket, piyasa koşulları nedeniyle Yozgat fabrikasındaki klinker üretimini iki aylık süre ile durdurma kararı aldı. Üretimdeki duruşun satışları etkilemeyeceği bildirildi.
ANEL ELEKTRİK: Şirketin ANELT ile ilgili olarak gönüllü pay alım teklifi 1.26 TL fiyattan, 29.04.2019-13.05.2019 tarihleri arasında gerçekleşecek. Toplam tutarın 12 milyon TL’yi geçmemesi planlanmakta.
VERUSA HOLDİNG: Şirketin yüzde 100 bağlı ortaklığı olan Standart Boksit’in Enerji Bakanlığı’nın açtığı ruhsat ihalesinden Antalya’da bulunan iki boksit maden sahası ruhsatını almaya hak kazandığını ve ruhsatların satın alındığı bildirildi. Standart Boksit’in maden sahası son rakamlarla birlikte 13’e yükseldi.
MİGROS: Elektronik perakendecilik ve bir dizi yeni iş alanı için esas sözleşme değişikliği yapacak. Migros’un açıkladığı esas sözleşme değişiklikleri, şirketin elektronik perakende hizmeti yanı sıra, sigorta, şans oyunları, bilet satışları vb. gibi servis hizmetleri bulunmasını içeriyor.
RAY SİGORTA: Şirketin Ocak-Mart dönemine ilişkin prim üretimi geçen yılın aynı dönemine göre yüzdel5.2 artışla 282.7 milyon TL’ye yükseldi.
SASA POLYESTER: Şirket, ÇED sürecini başlattığı Yumurtalık-Adana’daki yatırımları için inşa edilecek Liman’ın master planını ve teknik çalışmalarını yapmak üzere, STFA Yatırım Holding’e bağlı ECAP Mühendislik ile sözleşme imzaladı.
TOFAŞ OTOMOBİL FABRİKASI: Gerek iç pazardaki daralma, gerekse ihracat planlarındaki değişiklikten dolayı vardiya sayısını üçten ikiye düşüreceğini açıkladı. Yıllık 450 bin otomobil üretim kapasitesi bulunan fabrika daha önce 9 bin olarak bildirdiği çalışan sayısını 7 bin olarak açıkladı. Çeşitli sebeplerle ayrılan tüm çalışanlara ise hakları ödenirken, üretim rakamında düşüş olmayacak şekilde üretim süreçlerinin planlandığı belirtildi.
TOFAŞ CEO’su Cengiz Eroldu’da yaptığı açıklamada, iç piyasada 2017’de 900 bin olan otomotiv satışının, 2018’de 600 bin olarak kayda geçtiğini, 2019 yılında ise 360-420 bin bandında beklendiğini kaydederek, “Türkiye’de 1995’ten beri yeni otomotiv yatırımı yapılmadı. Çözüm, iç pazarın büyütülüp niteliğinin arttırılmasından ve daha nitelikli bir iç pazara sahip olmamızdan geçiyor” şeklinde konuştu.
İdil Taraklı