Borsada yükseliş beklentisi seçimden sonra
Piyasalar 7 Haziran’daki genel seçime hazırlanıyor. Bu süreçte 16 aracı kurum ve portföy şirketinin CEO’su, TL mevduat, döviz ve hisse ağırlıklı defansif portföy öneriyor. Seçim öncesi beklentiler düşük. Ancak genel seçim sonrasmda gelişen piyasalar içinde yüksek iskontoya sahip Türkiye’nin belirsizliğin ortadan kalkmasıyla yemden yükselişe geçeceği tahmin ediliyor.
Piyasalar yeni bir seçim arifesinde. Ekonomist dergisinin 5 Nisan’da piyasada olan sayısında ‘Borsada seçim hesapları’ başlığıyla kapak’haberimizde konuyu detaylıca analiz “etmiş, geçmiş seçim dönemlerinde piyasaların nasıl hareket ettiğini araştırmıştık. Ancak nisan ayında gösterge faiz yüzde 8,5 seviyelerinde, dolar/TL 2,55’lerdeydi. BİST-100 Endeksi ise 83.000 seviyesindeydi. Bugün gelinen noktada gösterge faiz yüzde 10,27 seviyesinde. Dolar/TL 2,74’le tarihi rekor kırdı. Dolar bazında biraz daha ucuzlayan BİST-100 ise 85.500’ün üstünde tutunmaya çalışıyor. Yeni durumda seçim öncesi hesapları yeniden gözden geçirmek istedik ve nasıl bir portföy yapısı ile seçim sürecine girilmesi gerektiğini araştırdık. Bununla ilgili olarak 16 aracı kurum ve portföy yönetim şirketinin üst düzey yöneticilerinden, CEO’lanndan portföy önerileri aldık. Yine 12 katılımcı, seçim sürecinde piyasa beklentilerini paylaştı.
PORTFÖY YAPISI
Direkt konuya girelim, seçim öncesinde portföy nasıl olmalı? 16 katılımcının verdiği yanıtlardan çıkan ortak sonuç, TL mevduat ve döviz ağırlıklı bir portföy. Yine hisse senedi ve Özel Sektör Tahvili (ÖST), tahvil-bono ve küçük oranda altın önerileri de var.
Neden TL mevduat ve döviz? Yanıt aslında basit. Uzmanlar, bu kadar belirsiz bir piyasada defansif yatırım stratejisini tercih ediyor. TL mevduat tarafında bankalar yüzde 11 oranında yıllık faiz veriyor. Hatta ‘tezgah altı’ denilen pazarlık usulü mevduat faizlerinin yüzde 12 seviyelerine kadar çıktığı ifade ediliyor. Döviz tarafında ise dolar öne çıkıyor. Çünkü FED’in faiz artırım beklentisiyle birlikte dolar dünyada güçleniyor. Dolar/TL konusunda teknik olarak 2,80 seviyeleri öngörülüyor. Bunun yanında piyasa risklerinin artması halinde 3 TL seviyelerini öngörenler de var.
HİSSE DE OLMALI
Böyle bir ortamda dolar kurunun 2,50 TL psikolojik desteğine doğru aşağı hareketleri, döviz borcu olan şirketler için ve yatırımcılar için alım fırsatları yaratacak.
Yaptığımız çalışmaya katılan CEO’ların tamamının önerilerinde hisse senedi olduğunu da özellikle belirtmek gerekiyor. Prim Menkul’den Tunç Kertmen, yüzde 30 seviyelerinde hisse senedi önerirken, altı katılımcının da yüzde 25 oranında hisse önerisinde bulunduğu görülüyor. Çünkü hisse senedi piyasası, dolar bazında gelişen piyasaların endeksleriyle karşılaştırdığında, tarihsel ortalamalan-na göre iskontolu hale gelmiş durumda. Bu iskontoya rağmen hisse oranının mevduat ve dövizin gerisinde kalmasının temel nedeni ise seçim süreci gibi görünüyor.
BEKLENTİ AŞAĞI
Böyle bir atmosferde 7 Haziran’da yapılacak genel seçimler öncesinde uzmanlar, siyasi tablo ve seçim sonrasında ekonomi yönetiminin belirsizliği ve yapısal reform konulanna dikkat çekiyor. Bu belirsizlik ortamında seçim öncesinde borsada öngörülerini açıklayan 12 CEO’dan yedisi aşağı yönlü hareket beklentisi içinde.
Döviz ve faizdeki hareketin enflasyon ve cari açık üzerindeki olumlu beklentileri negatife çevirebileceği yönünde görüş bildiren XTB Menkul Genel Müdürü Savaş Divanlıoğlu, bu ortamda seçim belirsizliğinin volatilite yaratacağını kaydediyor.
Seçim öncesinde ucuz kalan bor-sanm yukan yönlü hareket edeceği beklentisinde olan AZ Notus Portföy Genel Müdürü Murat Sağman ise, “Dünya piyasalarıyla oluşmuş olan fark az da olsa kapatılacaktır. Bunlar içeride siyasi tansiyonun artmaması durumunda gerçekleşir. Piyasalar bir de daha önceki gibi tek parti iktidar senaryosunu satın almak isteyecektir” diyor.
SEÇİM SONRASI
Seçim sonrasına yönelik beklentiler ise daha iyimser. Belirsizliklerin ortadan kalması ve yeni siyasi yönetimin büyük bir dengesizlik olmadan şekilleneceği beklentisiyle, ucuz kalan borsada yukarı hareketler hızlanabilir.
Seçimle ilgili bir yön tahmininde bulunmak istemeyen Ata Yatırım Genel Müdürü Mehmet Gerz, ancak borsanm iskontolu yapısına da dikkat çekiyor. BİST’in benzer ülke borsaları-na göre Fiyat/Kazanç oranı bazında yüzde 20 iskontolu işlem gördüğünü söyleyen Mehmet Gerz, seçimden sonra ekonomide bir canlanma bekliyor. Gerz, sözlerine şöyle devam ediyor: “Yılın ilk çeyreğine dair otomotiv satışlarında yüzde 50, beyaz eşyada yüzde 7,5 artış, iç talepte sorun olmadığını gösteriyor. Tüketici ve yatırımcı, seçim sonrası önünü görmeye başladığında ekonomide ivmelenme başlarsa, sermaye piyasaları kötü başladığı yılı daha iyi bitirebilir.”
HAVA OLUMLUYA DÖNER
Savaş Divanlıoğlu da seçim sonrasında belirsizliğin ortadan kalkmasıyla, çok karışık bir siyasi tablo çıkmadığı ortamda, borsada ilk yarının negatif havasının ortadan kalkacağını söylüyor. ABD ve Avrupa tarafında toparlanmanın güçlenip bize de yansıyabileceği değerlendirmesini yapan Divanlıoğlu, “Yalnız FED tarafındarî gelecek faiz artışı haberlerine dikkat edilmeli” uyarısını yapıyor.
Seçim öncesinde piyasanın negatif performans sergileyeceği beklentisinde olan Deniz Portföy Genel Müdürü Fatih Arabacıoğlu, seçimlerden sonra ise piyasada olumlu beklenti içinde. Gelişen piyasalardan çıkışın aşırı satış durumu yarattığım ve fiyatların Çin hariç cazip seviyelere geldiğini kaydeden Arabacıoğlu, “ABD piyasası çok primli olduğu için oradaki realizas-yon sırasında Türkiye gibi kırılgan ülkelerin ucuzluğu dikkat çekecek” diye konuşuyor.