Borsaya yatırım yapmayı tercih edenlere öneriler
Uzmanlar 31 hisseye dikkat çekiyor
YURTİÇİ piyasalarda özellikle Kurban Bayramı sonrası TL varlıklarda ciddi hareketlenmelerin yaşandığına şahit olduk. Bayram tatili dönüşünde Londra swap piyasasında Türk Lirası faizlerinin bir anda yüzde 1000’li seviyelere yükselmesi akabinde yabancıların TL ihtiyacının borsada satışlar yoluyla karşılanması endekslerde sert satış baskısı yarattı. Oluşan bu baskıda yurtdışı piyasalardan negatif yönde ayrıştığımız göze çarptı. Jeopolitik gelişmelerin de etkilediği TL varlıklarında artan dalgalanma ile birlikte kur ve altın tarafında da hızlanan hareketlerin yaşandığını gördük.
Haftalık repo ihalelerine ara vermeye başlayan, hedefli ilave likidite adımlarının azaltılacağını açıklayan TCMB, ardından aktif rasyosunda da güncellemeye gitti ve piyasa yapıcı bankalara sağladığı APÎ likidite imkanlarını sıfıra indirdi. Bu gelişmelerin TL varlıklar açısından etkileri 20 Ağustos’taki PPK toplantısına kadar izlenmeye devam edilecek. Öte yandan kredi ve mevduat faizlerinde ve gösterge tahvil faizlerinde de yükselişlerin yaşandığı gözlendi. Borsa İstanbul’da da satış baskısı etkili oldu.
Gelişmeleri değerlendiren borsa uzmanları, global likiditenin para piyasalarında volatiiite yaratma ihtimalin her zaman mümkün olduğunu belirterek, artan vo-latilitenin dünyadaki nakit arzını arttırarak, yatırım araçları arasındaki geçişlerde de alışılmışın üzerinde oynaklığa yol açabileceğini hatırlatıyor. Borsa İstanbul’un ucuz ve iskontolu olduğunun altını çizen analistler, gelinen noktada borsanın vola-til görünümünü koruyacağını ve 900-1350 seviyeleri arasında dalgalanma ihtimalinin mümkün olduğunu düşünüyor. Uzun vadeli düşünülen portföylerde hisse payının yüzde 20 ile 40 civarında olabileceğini de ifade eden uzmanlar bu kapsamda 31 hisseye dikkat çekiyor.
“UCUZ VE İSKONTOLUYUZ”
Ahlatcı Yatırım Menkul Değerler Araştırma Müdürü Barış Ürkün, piyasalarda Covid-19 sonrası ekonomik büyümenin canlı tutulması amacıyla atılan genişleyici para ve maliye politika adımlarıyla oluşan bol likiditeden ötürü enflasyon beklentilerinde bozulmalar ve kurda hareketlenmenin arttığını belirtiyor. Gelinen noktada artan kur oynaklığı ve enflasyon beklentilerindeki artış sonrası likidite koşullarında uygulanmaya başlanan normalleşme adımlarının ve Türk Lirası’na yabancıların da ulaşmasını kolaylaştıracak hamlelerin atılması ile piyasaların sakinleşebileceğini düşünüyor. Ayrıca korona-virüse yönelik aşı çalışmalarından çıkacak olumlu sonuçların ve haberlerin piyasaların normale dönmesine önemli katkı sağlayacağını belirten Ürkün, küresel ölçekte piyasaların normalleşmesi adına bu gelişmelerin önemli olduğunun altını çiziyor.
“HİSSE PORTFÖYÜ YÜZDE 40 OLABİLİR”
Mevcut koşullar altında endeksin, gösterge endekslerle karşılaştırılması durumunda, örneğim MSCI gelişmekte olan ülkeler endeksinin beklenen F/K’sma göre yüzde 46, MSCI dünya endeksine göre yüzde 60 iskontolu olduğunu belirten Ürkün, “Bankacılık endeksini ise MSCI gelişmekte olan ülkeler bankacılık endeksine göre beklenen F/K’sınm yüzde 46 iskontolu olduğu gözleniyor. Bu görüntüye göre değerlendirdiğimizde ve endekslere dolar bazlı baktığımızda oldukça ucuz ve prim potansiyeli taşıdığımız dikkat çekiyor, içinde bulunulan koronavirüs sürecinde gelebilecek aşı haberleri ve mali politikalar üzerinden sağlanan teşviklerin etkisiyle riskli varlıklara olan eğilim devam edecek olursa, portföyde uzun vadeli hisse payının en az yüzde 40 civarında olmasının makul olabileceğini söyleyebiliriz” diyor.
Öte yandan endekste 985 denemesi sonrası gelen tepki alımlarının önemli olduğunu hatırlatan Ürkün buradan aldığı destekle endeksin yeniden yönünü yukarı çevirdiğini belirtiyor. Endekste 985-1035 bölgesi üzerinde kalıcılık sağlanmaya devam edildiği ölçüde yurtdışı piyasalarda da devam eden olumlu hava ve içerideki normalleşme adımlarıyla birlikte 1.145-1.185 seviyelerinin yeni hedefler olabileceğini söylüyor. Bu noktada da içeride bankacılık sektörünün artan kredi hacmi sonrası görünümü, jeopolitik riskler ve ekonomik görünüm ile rcgülasyonlardaki değişimin dikkate alınması gerektiğini hatırlatıyor. Yılın üçüncü çeyreği itibariyle sağlanan kredi genişlemesinden fayda sağlayan şirketlerin finansal performanslarında iyileşmelerin yaşanması beklentisi dahilinde çimento, otomotiv, dayanıklı tüketim, mobilya sektörlerinin takip edilmesini öneren Ürkün, bunların dışında teknoloji/bilişim, gıda ve sağlık sektörlerinin de yine ön planda yer alabileceğini düşünüyor.
Ürkün tüm bu veriler ışığında orta ve uzun vadede, Enka İnşaat, Doğan Holding, Ereğli Demir Çelik, Tofaş Oto, Ford Otosan, Aselsan, Türk Telekom, Turkcell, Türk Traktör, Hektaş, Migros, Şok Marketler, BİM, Logo Yazılım, Arçelik, Vestel Beyaz Eşya, Bursa Çimento, Anadolu Sigorta, Ülker Bisküvi ve Coca-Cola îçccek hisselerinin portföye dahil edilebileceğini söylüyor.
“VOLATİLİTE DEVAM EDEBİLİR”
Artan global likiditenin para piyasalarında volatile yaratma ihtimalini daha önceki yorumlarında da dile getirdiğini hatırlatan Gedik Yatırım Araştırma Müdürü Ali Kerim Akkoyunlu, son haftalarda yaşanan volatilitenin bu duruma bir örnek olduğunu söylüyor. Geçtiğimiz dönemlerde de tecrübe ettiğimiz gibi ilerideki dönemlerde de yer yer benzer volatiliteri yaşamamızın olası olduğunu ifade eden Akkoyunlu, “Zira artan volatilite dünyadaki nakit arzını artırırken, yatırım araçları arasındaki geçişlerde de alışılmışın üzerinde oynaklığa yol açmakta. Dolayısıyla, önümüzdeki dönemlerde de tüm yatırım araçlarında bu tür oynaklıkların devam edeceği kanısındayız” diyor.
Döviz ve (10 yıllık) tahvil faizinde mevcut seviyelerde dengelenme, altında yer yer görülebilecek kar realizasyonlarının yanında, olumlu seyrin devam etmesini beklediklerini de ifade eden Akkoyunlu, borsanm ise volatil görünümünü koruyacağını ve 900-1350 seviyeleri arasında dalgalanma ihtimalinin mümkün olduğunu düşünüyor.
Piyasalardaki oynaklığın azalmasının önceliklc global anlamda pan-deminin ikinci dalgasının olup olmayacağına bağlı olduğunun altını çizen Akkoyunlu, bunun yanında jeopolitik etkenlerin Türkiye varlıklarının fiyatlanmalarında belirleyici olacağını söylüyor.
Mevcut koşullarda hisse ağırlığının yüzde 20 civarında olması gerektiğini kaydeden Akkoyunlu, “Telekomünikasyon, bilişim, gıda ve gıda perakcndcciliği, finans sektöründe aracı kurum hisseleri, tarım ve buna dayalı şirket hisseleri ön plana çıkacaktır. Bu sektörlerin pandeminin ekonomileri ve genel karlılık seviyelerini olumsuz etkilenmesine rağmen, karlılık trendlerini devam ettirmeyi, hatta arttırmayı başarabildiğini düşünüyoruz” diyor.
Akkoyunlu, tüm bu veriler ışığında, orta ve uzun vadede, Şok Marketler, Migros, Ülker Bisküvi, Logo Bilgisayar, Türk Telekom, Turk-cell, tş Menkul, Şişecam, Trakya Cam, Soda Sanayii, Sabancı Holding, Yapı Kredi, Koza Altın, Koza Anadolu, Anadolu Grubu Holding, Türk Traktör, Brisa ve Akbank hisselerinin portföye dahil edilebileceğini söylüyor.
Yatırım seviyeleri düşüşlerde oluşturulmalı
Gedik Yatırım Araştırma Müdürü Ali Kerim Akkoyunlu, mevcut koşullarda yatırımcılara şu önerilerde bulunuyor:
■ Yatırım seviyeleri çıkışlarda değil, düşüşlerde oluşturulmalı.
■ Aşır alım seviyesine gelmiş isimlerden uzak durulmalı.
■ Döviz borcu olan şirketlere ancak karşılığında döviz geliri varsa yatırım yapılmalı.
■ Temel olarak belirsizlik içeren isimlerden uzak durulmalı.
■ Açıklanacak altı aylık bilanço analizleri dikkatli yapılmalı.
■ Her zaman konservatif bir yatırım stratejisi çizilmeli.
■ Değerleme analizi mutlaka yapılmalı.
Bu dönemde en önemlisi sabır
Ahlatcı Yatırım Menkul Değerler Araştırma Müdürü Barış Ürkün, belirsizliklerin yoğun olduğu dönemlerde hisse seçeceklere şu önerilerde bulundu:
■ Belirsizliklerin had safhada olduğu bu dönem içerisinde kısa vadede işlem yapmak mümkün olsa da bunu sağlayabilmek için iyi bir teknik analiz eğitimi almak oldukça önemli. Bu nedenle öncelikle kısa vadeli işlemler için teknik analiz konusunda alınacak eğitimlerle yatırımcıların kendilerini geliştirmesi önemli bir koşul.
■ Bu konuda tecrübesi olmayan yatırımcıların orta-uzun vadede yatırıma yönelmesi uygun olabilir.
■ Orta-uzun vadeli yatırım için en önemli nokta hisseye giriş noktasının iyi belirlenmesidir. Bu noktada hissenin temel değişkenleri detaylı incelenip, bir iskonto oranına sahip olup olmadığı belirlenmeli. Bunun için de temel analiz konularında eğitim alınmalı.
■ Trend yönünde işlemde kalmaya özen gösterilmeli.
■ Mutlaka bir strateji oluşturularak o stratejiye disiplinle bağlı kalınmalı.
■ Kararsız kalınması durumunda bazen en iyi hareket hisse senedine giriş yapmamaktır.
■ Portföyü sadece bir hisseden oluşturmak yerine riski dağıtmak adına portföyü çeşitlendirmek çok daha mantıklı bir davranış biçimi olur.
■ Beklenti ve gerçekleşmelerin yakından ve doğru şekilde takip edilmesi gerekir.
■ Her zaman kabul edebileceğinizden daha fazla riski almamanız yararınıza olur.
■ Kendi analizleriniz dışında ilgilendiğiniz hisse ile ilgili diğer kişilerin yazı ve yorumlarını da takip etmek sizin görememiş olabileceğiniz bir ayrıntıyı başkasının yakalayabilmiş olması ihtimali nedeniyle önemlidir.
■ Hisseye giriş ile birlikte çıkış noktalarınızı mutlaka belirleyin.
■ En önemlisi ise sabırdır.
Özellikle orta ve uzun vadeli yatırımda ilgili hissenin olası dalgalanmalarına karşı bu özellik son derece gereklidir.
Ali Kerim AKKOYUNLU / Gedik Yatırım Araştırma Müdürü
“Akbank’ta yükselme potansiyeli yüzde 65”
AKBANK: Oldukça zor şartlarda faaliyet gösteren bankacılık sektöründe Akbank, muhafazakar stratejisi ve en önemlisi oldukça likit ve güçlü sermaye yapısı ile dikkat çekiyor. Sene başından beri endeksin yüzde 33 altında performans gösteren ve hisseleri yüzde 40 düşen banka hisseleri bugün 0.42 gibi oldukça düşük bir değerlemeden işlem görmekte ve Türkiye ekonomisinin normalleşme sürecin den de olumlu etkilenecek hisselerin başında gelmekte. Şirket hisselerinde yüzde 65 yükselme potansiyeli ile 8.1 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
ŞOK MARKETLER: 1995’te kurulan Şok Marketler, Türkiye’nin her şehrine yayılmış geniş mağaza ağı ile perakende sektöründe kendisine önemli bir yer elde etti. Geleceğe yönelik tahminlerimiz doğrultusunda, 2020T-2023T yılları arasında şirketin gelir ve FAVÖK akışını sırasıyla yüzde 7 ve yüzde 4 reel YBBO ile artıracağını öngörüyoruz. Şirketin önemli önceliklerinden biri olan mağaza sayısı gelişimi, aynı zamanda uzun dönemli stratejiler arasında da yer almakta. Genişleme kapasitesi ve bu alanda uyguladığı stratejiler doğrultusunda, 2020T için mağaza sayısının yüzde 11 oranında artmasını bekliyoruz. Ek olarak şirketin yatırım harcamalarının 2020T yılı beklentisi olan 350 milyon TL’nin üzerinde gerçekleşerek 2020T ve 2021T yılları için sırasıyla 370 milyon TL ve 407 milyon TL’ye ulaşacağını tahmin ediyoruz. 2020T’de gelirlerinin yıllık yüzde 27 artış göstererek
20.3 milyar TL’ye ulaşmasını bekliyoruz. İhtiyatlı tahminlerimiz doğrultusunda, şirketin 2020T yılında 1.8 milyar TL FAVÖK (yüzde 20 Y/Y] ve yüzde 8.7 FAVÖK marjı [-46 bp Y/Y] elde etmesini, fınansal giderlerini yıllık yüzde 13 oranında azaltacağını düşünüyoruz. Yılsonunda da 57 milyon TL net kar elde etmesini bekliyoruz. Hisse 5.8x 2020T FD/FAVÖK çarpanından işlem görmekte olup, uluslararası benzerlerine göre yüzde 26, yerel benzerlerine göre ise yüzde 30 iskonto sağlamakta. Şirket hisselerinde yüzde 50 yükselme potansiyeli ilel9.5 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
LOGO YAZILIM: Türkiye’nin en hızlı büyüyen yazılım şirketlerinden Logo Yazılım, uygulama yazılımı çözümlerini 800’den fazla iş ortağı ve distribütörü aracılığıyla sunmakta. Ürünleri 90 binin üzerinde aktif müşteri tarafından kullanılmakta. Coğrafi olarak yatırımlarını çeşitlendiren bir oyuncu olma hedefiyle Logo, 2016 yılısonunda Romanya ve Hindistan’da şirket alımı ve iş ortaklığı gerçekleştirdi. 2015-2019 dönemindeki FAVÖK ve satış gelirlerinin bileşik yıllık büyüme oranları sırasıyla yüzde 28 ve yüzde 35 olup, her iki büyüme oranının da 2025’e kadar yüzde 34 seviyesinde kalmasını bekliyoruz. Ekonomik faaliyetlerdeki yavaşlamaya rağmen, lÇ20’de Logo yeni müşteri kazanımları, e-devlet işindeki sağlam büyüme ve kontör satışları sayesinde operasyonel ve finansal faaliyetlerinde güçlü bir performans gösterdi.
Bilişim teknolojileri ve yazılım sektörünün gelişmeye devam ettiğini göz önünde bulundurduğumuzda şirketin 2020 için konsolide gelirlerinde yüzde 20, FAVÖK’ünde ise yüzde 10 artış görülmesini, FAVÖK marjının ise yüzde 30.7 seviyesinde gerçekleşmesini bekliyoruz.
Buna göre, 2020 için konsolide satış gelirleri beklentimiz 508 milyon TL, konsolide FAVÖK beklentimiz ise 156 milyon TL. Şirketin sürdürülebilir büyüme seviyesinin ise yüzde 30-35‘lerde olduğunu düşünüyoruz. Çeşitlendirilmiş müşteri portföyü ve güçlü nakit üretimi doğrultusunda FAVÖK büyümesinin de uzun vadede sürdürülebilir olduğunu öngörüyoruz.
Güçlü bilançosu, sürdürülebilir ve büyüyen serbest nakit akışı, küresel piyasalardaki oynaklığa ve makro düzeydeki belirsizliğe karşı dayanıklı kılmakta. Hali hazırda 2020 tahminlerimize göre 12.9x FD/FAVÖK ve 19.2x F/K çarpanları ile işlem görmekte. Öte yandan şirket hisseleri beklenen güçlü FAVÖK büyümesi göz önüne alındığında, yurtdışı benzer yazılım şirketlerine göre iskontolu. Logo Yazılım hisselerinde yüzde 29.3 yükselme potansiyeli ile 110.21 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
Barış ÜRKÜN / Ahlatcı Yatırım Menkul Değerler Araştırma Müdürü
“Arçelik, Türkiye’de yüzde 15-20 büyüme öngörüyor”
ARÇELİK: 2Ç20’de piyasa beklentisinin üzerinde 407 milyon TL net kar açıkladı. Böylece geçtiğimiz yılın aynı döneminde 219 milyon TL net kar açıklayan şirket net karını yüzde 86 artırmış oldu. Operasyonel performansı beklentiler dahilinde gerçekleşen şirketin tek seferlik elde ettiği yaklaşık 67 milyon TL gelir, net kardaki sapmanın temel nedeni olarak karşımıza çıkıyor. Covid-19 salgınının ; olumsuz ekonomik etkilerinin en çok hissedildiği 2Ç20 döneminde yurtiçi pazarın güçlü seyri ve Avrupa pazarının haziran ayıyla birlikte büyüme trendine dönmesinin etkisiyle birlikte şirketin satış gelirleri, piyasa beklentisine paralel 7.8 milyar TL olarak gerçekleşti. Satış geljri geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 7 azalan şirketin beyaz eşya ürün grubu dışında, tüketici elektroniği, küçük ev aletleri ile iklimlendirme ve havalandırma olmak üzere tüm ana ürün grupları satışlarında artış görülürken; konsolide yurtdışı satışların toplam konsolide satışlar içindeki payı yüzde 61.4 olarak gerçekleşti. Bir önceki çeyreğe göre yüzde 21 artışla 795 milyon TL FAVÖK açıklayan firmanın FAVÖK rakamı geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre ise yüzde 12 azaldı. Yılın ilk altı ayında toplam 584 milyon TL yatırım harcaması gerçekleştiren şirket, Ar-ge faaliyetleri için ise 224 milyon TL kaynak ayırdı. 2020 için beklentilerini de açıklayan Arçelik rekabetçi yönü ve güçlü bilançosu ile Covid-19 sonrası dönemde önemli fırsatlar yakalamayı hedefliyor. Hammadde fiyatları ile birlikte euro/dolar kurunun 2Y20 karlılığını destekleyeceğini öngören şirket zayıf geçen 2Ç ardından 3Ç20’de güçlü talep bekliyor. Uluslararası cirosunun yaklaşık yüzde 5 oranında daralmasını hesaplayan Arçelik, Türkiye pazarında yüzdel5-20 büyüme öngörüyor. 2020 FVAÖK marjını yüzde 10.50-11 aralığında tahmin eden şirket 150-160 milyon TL yatırım harcaması yapmayı planlıyor. Yaptığımız değerlendirmede 2020 yılsonu için 36.077 milyon TL satış geliri, 1.515 milyon TL net kar, 2020T 9.7x F/K ve 5.5x FD/ FVAÖK tahmini çarpanlar ve İNA analizimize göre Arçelik paylan için yüzde 17 yükseliş potansiyeli ile 26.12 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
TOFAŞ OTO FABRİKA: 2Ç20’de piyasa beklentisine paralel 288 milyon TL net kar açıkladı. Geçtiğimiz yılın aynı döneminde 408 milyon TL net kar açıklayan şirketin net karı böylece yüzde 29 oranında azaldı. Satış gelirleri 2Ç20’de 2Ç19’a göre yüzde 42 oranında azalarak 5.29 milyar TL’den 3.05 milyar TL’ye geriledi. Üretim hacmi 2020’nin ilk altı ayında geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 36 daralarak 84.505 adet olan aynı dönemde iç piyasa satışları yüzde 26 oranında artışla 40.088 olurken dış piyasa satışları ise yüzde 54 azalışla 47.239 oldu. Mart’ta etkisini göstermeye başlayan salgına rağmen yurtiçi otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı ise 2020 altı aylık döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 30 artış göstererek 254.068 adet olarak gerçekleşti. Pandeminin etkisinin azalmaya başlamasına ek olarak uygun finansman koşulları ve biriken talep sayesinde hafif araç talebinin Haziran’da tekrar güçlü büyüme ivmesi yakaladığı dikkat çekiyor.
Tofaş’ın hafif araç pazarındaki payı 2020 ilk altı ayında 0.2 puan artarak yüzde 16.2 olurken, Fiat markası pazar liderliğini korudu. Tofaş’ın yurtiçi otomobil pazar payı, 2020’nin ilk altı ayında yüzde 12.4’e ulaşarak, geçen yılın aynı dönemine göre 3 puan azaldı. 2020’ye ilişkin ileriye dönük beklentilerini güncelleyen şirket yurtiçi perakende hafif araç pazarının 600-640 bin araç olarak gerçekleşmesini öngörüyor. Üretim beklentisini 175-210 bin araçtan 195-230 bin araca çıkaran şirket yurtiçi araç satış hedefini 96-102 bine, yurtdışı araç satış hedefini ise 110-140 bine yükseltti. Şirket ayrıca 150 milyon euro yatırım harcaması öngörüyor. Şirket için yaptığımız değerlendirmede 2020 yılsonu için 19.694 milyon TL satış geliri, 1.572 milyon TL net kar, 2020T 7.94x F/K ve 5.84x FD/FVAÖK tahmini çarpanlar ve İNA analizimize göre hedef fiyatımızı yüzde 57 yükseliş potansiyeli ile 34.64 TL’ye revize ediyoruz.
TÜRK TRAKTÖR: 2Ç20’de 63 milyon TL olan piyasa beklentisinin üzerinde 77 milyon TL net kar açıkladı. Geçtiğimiz yılın aynı döneminde 14 milyon TL net kar açıklayan şirket 2Ç19’a göre net karını yüzde 456 oranında artırdı.
Satış gelirlerini 2Ç20’de 2Ç19’a göre yüzde 7 oranında artıran şirket 988 milyon TL satış geliri elde etti [2Ç19 satış geliri: 922 milyon TL]. Satış detaylarına baktığımızda 2020’nin ilk altı ayında yurtiçi traktör satışları geçen yıla göre yüzde 68 artarken yurtdışı traktör satışları ise 2020’nin ilk altı ayında geçen yıla kıyasla yüzde 23 azaldı. Artan net kara paralel şirketin FVAÖK rakamı 2Ç20’de 2Ç19’a göre yüzde 46 artarak 92 milyon TL’den 134 milyon TL’ye yükselirken FVAÖK marjı ise aynı dönemde 355 baz puan artışla yüzde 13.55 oldu (2Ç19 FVAÖK marjı yüzde 10,00], 2020’ye ilişkin beklentilerini de paylaşan firma, Covid-19 sonrası pazardaki hızlı toparlanma ile birlikte 2020 yılı Türkiye traktör pazarının 41.000-46.000 adet (önceki 28.000-33.000 adet] aralığında gerçekleşmesini öngörüyor. Buna paralel olarak da iç piyasa toptan traktör satış beklentisini 19.000-21.500 adet (önceki 12.500-15.500 adet) aralığına yükselten şirket ihraç pazarlarında görülen toparlanma sonrasında ihraç traktör satış beklentisi alt limitini ise 11.000 adede (önceki 10.000 adet] yükseltti. Şirket hisselerinde yüzde 30 yükseliş potansiyeli ile 125.00 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
Borsa şirketlerinde neler oluyor?
ANADOLU EFES BİRACILIK: 2Ç20’de piyasa beklentilerinin üzerinde 352 milyon TL net kar açıkladı [Piyasa beklentisi: 317 milyon TL net kar]. 2Ç20’de şirketin FAVÖK marjı 2Ç19’ye göre 1.1 puan artış göstererek yüzde 21.3 oldu.
ÖZAK GAYRİMENKUL YATIRIM ORTAKLIĞI: 45 milyon TL net kar açıkladı. Ciro yıllık bazda yüzde 196 büyüyerek 180 milyon TL’ye ulaştı.
PEGASUS HAVA TAŞIMACILIĞI: 2Ç20’de 927 milyon TL zarar açıkladı. Şirket 2Ç19 ve lÇ20’de sırasıyla 324 milyon TL net kar ve 402 milyon TL zarar açıklamıştı.
TÜRK TELEKOM: 2Ç20’de güçlü gelen operasyonel ve finansal veriler sayesinde piyasa beklentilerinin üzerinde 980 milyon TL net kar açıkladı [Piyasa beklentisi: 799 milyon TL net kar). Açıklanan net kar rakamı 2Ç19’a göre yüzde 125 yukarıda ve 1Ç20 rakamının yüzde 48 üzerinde. Pandemi döneminde artan veri talebine paralel olarak sabit geniş bantta abone sayısı artışı çeyreksel bazda tarihi yüksek seviyede gerçekleşirken, bu segmentte ortalama abone gelirindeki (ARPU) yıllık bazda 2011’den beri en yüksek seviye olan yüzde 14.4 olarak gerçekleşti. Şirketin satış gelirleri 2Ç20’de yıllık bazda yüzde 21 artarak 6.969 milyon TL oldu.
TÜPRAŞ: 2Ç‘de 185 milyon TL zarar açıkladı. Şirketin 2Ç döneminde FAVÖK rakamı 559 milyon TL olarak gerçekleşti.
COCA-COLA İÇECEK: 2Ç20’de piyasa beklentilerinin üzerinde 412 milyon TL net kar açıkladı [Piyasa beklentisi: 357 milyon TL net kar). Açıklanan net kar rakamı 2Ç19ye benzer seviyede ve 1Ç20 rakamının yüzde 224 üzerinde. Şirketin satış gelirleri ise 2Ç20’de yıllık bazda yüzde 6 düşerek 3.613 milyon TL oldu. FAVÖK rakamı da 2Ç20‘de 2Ç19ne göre yüzde 7 düşüşle 810 milyon TL olarak gerçekleşti
MİGROS: 2Ç20’de 154 milyon TL zarar açıkladı. Şirketin satış gelirleri 2Ç20’de yıllık bazda yüzde 20 artarak 6.980 milyon TL oldu. [Piyasa beklentisi 7.187 milyon TL) FAVÖK rakamı ise 2Ç20’de 2Ç19ne göre yüzde 12 düşüşle 489 milyon TL olarak gerçekleşti. Öte yandan şirketin net borcu geçen çeyreğe göre ciddi oranda düşerek 1 milyar TL’ye geriledi. Yönetim sonuçların ardından 2020 ciro büyüme tahminini yüzde 19-21’den yüzde 20-22’ye yükselti, FAVÖK marjı tahmini ise değişmedi. Yatırım harcamaları tahmini ise 400 milyon TL’den 440 milyon TL’ye yükseldi. Şirket bu yıl 160 mağaza açmayı hedefliyor.
TUKAŞ: Şirket, salça, sebze konservesi ve dondurulmuş gıda üretim tesisi kurulmasına yönelik olarak bina ve makine yatırımları için yapmış olduğu yatırım teşvik belgesi başvurusunun onaylandığını bildirildi.
528.7 milyon TL’lik yatırım teşvik belgesi 10 yıllık dönemde sigorta primi işveren hissesi, vergi indirimi, gümrük vergisi muafiyeti, KDV istisnası ve faiz desteğini kapsamakta.
AKÇANSA: 2Ç20’de piyasa beklentilerinin üzerinde 33 milyon TL net kar açıkladı [Piyasa beklentisi: 31milyon TL net kar). Şirketin satış gelirleri 2Ç20’de yıllık bazda yüzde 6 düşerek 455 milyon TL oldu [Piyasa beklentisi 449 milyon TL). FAVÖK rakamı ise 2Ç20’de 2Ç19ne göre yüzde 21 artışla 90 milyon TL olarak gerçekleşirken, çeyreksel bazda ise yüzde 486 yükseliş gösterdi.
BERA HOLDİNG: Şirket sermayesinin 341.6 milyon TL’den yüzde 100 oranında bedelli olarak 341.6 milyon TL artışla 683.2 milyon TL’ye yükseltilmesine ilişkin alınan karar şirket tarafından iptal edilirken, SPK’ya iptale ilişkin başvuru yapıldı.
VAKIFBANK: 2Ç20 konsolide olmayan net karı, 1.525 milyar TL [çeyreklik yüzde -11, yıllık yüzde 315) olarak açıklandı ve bu rakam çeyreklik yüzde 15.8 özsermaye karlılığına işaret etmekte. Banka yönetimi yılın geri kalanında güçlü TL kredi büyümesinin daha yavaş bir hızda devam edeceğini öngörüyor. Artan TÜFE’ye endeksli menkul kıymet portföyüne rağmen, vade uyumsuzluğu ve fonlama maliyetlerindeki artışa bağlı olarak banka net faiz marjının yıllık yatay seyretmesini bekliyor. Komisyon gelirlerinin yüksek tek haneli rakamlarda daralması beklenirken, faaliyet giderlerinin yıllık yüzde 22 artması öngörülüyor.
BİM: Şirket, pay geri alım programı çerçevesinde azami 10 milyon TL nominal değerli pay ve 700 milyon TL azami fon ayrılmasına karar verdi.
ENKA İNŞAAT: Şirket, pay geri alım programı çerçevesinde azami 28 milyon TL nominal değerli pay ve 210 milyon TL azami fon ayrılmasına karar verdi.
EREGLİ: Şirket yönetimi 2020 beklentilerini açıkladı. Buna göre şirket 2019’da 8.3 milyon ton olan satış hacminin 2020’de 8.5 milyon ton olmasını bekliyor. Ayrıca 2020 FAVÖK maıjı için yüzde 16-18 aralığında tahmin ediyor. Şirket yönetimi yılın ikinci yarısında çelik fiyatlarında iyileşme beklediklerini belirterek karlılıkta ilk altı aya göre bir miktar iyileşme gerçekleşebileceğini belirtti.
KORDSA: 2Ç’de piyasa beklentilerinin hafif üzerinde 15 milyon TL net kar açıkladı; piyasa beklentisi 9 milyon TL net kar açıklanması yönündeydi. Şirketin satış gelirleri bu çeyrekte pandemi kaynaklı talep düşüşü, üretim duruşları ve düşen ürün fiyatları sonucu yıllık bazda yüzde 39 gerileme kaydetti. Dolar bazında ciro küçülmesi ise yüzde 49 olarak gerçekleşti.
İDİL TARAKLI