Bulutta Dönüşüm Hız Kesmiyor
Teknolojide zaman zaman büyük ölçekli dönüşümlere şahit oluyoruz. Örneğin 60’larda ve 70’lerde Mainframe dediğimiz ana bilgisayarlar, bilgi işlem anlayışına yön veriyordu. Ancak bunlar maliyetini yalnızca büyük şirketlerin karşılayabileceği, büyük cihazlardı.
80’lerin başında yeni bir dönüşüm başladı ve kişisel bilgisayarın doğuşuna şahit olduk. Evlerde kişisel bilgisayarlar yaygınlaştı, şirketler bilgiye daha kolay erişebilmeleri için çalışanlarına bilgisayar dağıtmaya başladı. Bu akım, kişisel bilgisayarlar üzerinde çalışanların etkinliğini artıracak uygulamaların yazılmasını da gündeme getirdi, grafik arayüzler yaygınlaştı.
Derken 90’larda internetin tüm dünyadaki evlerde ve şirketlerde yaygınlaştığına şahit olduk. Sonrasında 2000’lerin başından itibaren şirketler, interneti müşterilerine daha iyi servis verebilmek ve yeni kazanç alanları yaratmak için kullanmaya başladı. Günümüzdeki büyük dönüşümün adı “bulut”. Birçok şirket tarafından geleceğe yön verecek akımların en önemlisi olarak kabul ediliyor. Bugün mobilite bu kadar yaygınlaştıysa bunu buluta borçluyuz. Sosyal medya oluşumlarının hepsi, bulut üzerinden hizmet veriyor. Büyük veri, zaten en çok bulut tabanlı servislerin kullandığı bir kavram.
Microsoft’un tarihine baktığınızda, bahsi geçen tüm bu dönüşümlerde hep lider rolü üstlendiğini görürsünüz. Microsoft’un bulut teknolojileri konusundaki uzmanlığının da uzun bir geçmişi var. Microsoft tüm dünyada 1 milyardan fazla kullanıcıya ve 20 milyondan fazla şirkete hizmet veren, Bing, Xbox Live, OneDrive, 0utlook.com, Skype, VVindovvs Azure ve Office 365 gibi bulut tabanlı geniş bir ürün grubuna sahip. Her yıl bulut tabanlı teknolojilere 10 milyar dolara yakın yatırım yapıyoruz.