Çikolata Konseptli Kafeler Çok İlgi Görüyor

Çikolata kafe genç girişimcilere iş fırsatları sunuyor.

“ÇİKOLATA sever misin?” sorusunu hangi dille sorarsanız sorun, olumsuz yanıt alma ihtimaliniz sıfıra yakındır. Küçükten büyüğe kimsenin hayır diyemediği, kahvenin olmazsa olmazı, tatlı krizlerinde ilk akla gelen atıştırmalıktır çikolata. Mutluluğun Kuzey Avrupa ülkelerindeki anlamı olarak lanse edilen, mutluluk felsefesini ifade eden Hygge (tam çevirisi yok ama Norveççe’de “esenlik” kavramına yakın bir manası olduğu söyleniyor) kavramını açıklarken, sıkıntıların geride kaldığı bir anda, evin huzur dolu sıcaklığında yenilen çikolatamn verdiği haz” tanımlamasında bile kullanılır. Kısacası, çikolatanın hayatımızdaki rolü çok önemli; haz ve mutluluk kavramları ile birebir ilişkilendiriliyor.

Ülkemizde neredeyse yüz yıl boyunca çikolata deyince akla hep geleneksel katı formu geldi. Ama son yıllarda bu durum değişmeye başlamış gibi görünüyor. Belçika çikolatası denilen daha yumuşak, Jbifölçüde akışkan ve taze yapılan çikolata türü damak zevkimizde kendine daha çok yer bulur oldu. Belçika çikolatası bir de çilek, muz vb. meyvelerle kombinasyon oluşturunca bu tür çikolataya yönelik ilgi arttı. Artık çikolata konseptli kafeler var ve bunlar tıklım tıklım dolu. Mekana girmeden listeye adınızı yazdırmanız, bu lezzetleri tatmak için biraz beklemeniz gerekiyor. Butik çikolata mekanları özellikle gençlerin yeni gözdesi. Pazardaki fırsatlar da girişimciler için cazip.

Hane Çikolata&Kahve
Yedi Masadan Beş Şubeye

Murat Canbaş ve Elif Canbaş üç yıl önce Kadıköy Moda’da açtıkları Hane Çikolata&Kahve ile sektöre giriş yapmışlar, işe başlama hikayelerini anlatan Elif Canbaş, “Çikolatacı açma fikri 10 yıldır aklımızdaydı. Sürekli gidip geldiğim Belçika’da çok güzel çikolatacılar vardı. ‘Bu tür bir mekanı Türkiye’de de açabiliriz’ diye hayal etmeye başladık. O sırada bankacıydık. Bir cesaret kurumsal hayatı bir anda bırakarak bu işe başladık. Markayı kurma aşamasındayken Belçika’da çikolata eğitimleri aldım. Bu işi bilinçli yapalım dedik ve bu alanda her şeyi öğrenmeye gayret ettik” diyor.

Sattıkları çikolataların Belçika’dan geldiğini aktaran Canbaş, “Callebaut markasının ürünlerini Türkiye’ye distribütör aracılığıyla getiriyoruz. Tonajlı olarak bağlantı yapıyor ve ayda 5-6 ton siparişimiz geçiyoruz” açıklamasını yapıyor. Euro’nun artmasıyla birlikte çikolata maliyetlerinin arttığını dile getiren firmanın ortaklarından Mahmut Ekinci, “Kurdaki yükseliş bizi etkiledi ama bunu müşterimize yansıtmamaya çalışıyoruz. Kâr marjımız düşsün, kalitemiz düşmesin. Biz müşteri memnuniyeti odaklı çalışan bir firmayız” açıklamasını yapıyor.

https://www.youtube.com/watch?v=kaAUquta494

Beş şube ile hizmet verdiklerini aktaran Elif-Canbaş, “İlk Kadıköy Moda şubemizi açtık. Yedi masalı küçük bir dükkândı. Üç yıl içerisinde beş şubeye ulaştık. Beşiktaş, Karaköy, Acıbadcm, Moda ve Kadıköy’de şubelerimiz var. Şubeleşirken Ekmeğini bölüyorsun, burası tuttu, neden şubeleşiyorsun’ gibi yorumlar yapıldı. Hane Çikolata bir yere ait bir marka olmasın, insanlar farklı lokasyonlarda bize ulaşabilsin dedik” diyor. Franchising vermediklerini aktaran Elif Canbaş, “Bütün şubelerimiz gözümüzün önünde olmalı. Aktif olarak tüm şubelerde bulunuyoruz, sürekli şubelerimizi geziyorum. Marka değerimizi korumak adına franchising vermiyoruz. Aile şirketi olarak büyümek istiyoruz. Markamız nesilden ne-sile devam etsin diyoruz” değerlendirmesini yapıyor.

Hafta sonu günde ortalama 600-700 kişiye hizmet verdiklerini aktaran Ekinci ise, “Fiyatlarımız 20-22 TL arasında değişiyor. En çok tercih edilen tatlımız Endorfin. İki kişi için ortalama 40-50 TL gibi bir fiyat çıkıyor” ifadelerini kullanıyor. Kısa bir süre önce açtıkları Beşiktaş şubesi için 1 milyon TL’nin üzerinde harcama yaptıklarını belirten Canbaş, “Merkezi noktalarda hava paraları çok ciddi rakamlara ulaşıyor. Çikolatamızı Türk üreticilerden tedarik etmeyi çok isteriz ancak istediğimiz kalitede çikolata bulamıyoruz. Bu alanda girişim yapmak isteyenlere öncelikle çikolata yapımını öğrenmelerini tavsiye ediyorum. İşi çok iyi bilmeleri lazım. Ayrıca mutlaka işin başında durmaları gerekiyor. Bu, ‘İşi kurayım, başına başkasını koyayım’ denilebilecek bir iş değil” diyor.

Cadıköy ve Çikolata Kazanı
Müdavimi Kadınlar

Çikolata dükkanı olarak faaliyet gösteren mekanlardan biri ise Kadıköy’de Cadıköy ve Çikolata Kazanı. Cadıköy, kafe olarak hizmet verirken, Çikolata Kazanı adı üstünde çikolatalı tatlıların sunulduğu bir mekan. İkisi karşılıklı olarak konumlanmış durumda. Tematik konseptli bir yer açma düşüncesiyle bu işe girdiklerini belirten mekan sahibi Nebi Öztürk, “Markamız çok ilgi görüyor. Misafirlerimizin yüzde 80’i kadınlar” diyor.En çok meyvelerin Belçika çikolatası ile buluştuğu Cadıköylü tatlısının talep gördüğünü aktaran Öztürk, “Cadıköylü’nün üç farklı sunumu var; sütlü, bitter veya beyaz çikolatalı. Ürünümüzü belli oranlarda ku-vertür Belçika çikolatası, tereyağ ve krema kullanarak hazırlıyoruz. Temamıza uygun kalıplarla ürettiğimiz spesiyal çikolatalarımız da çok ilgi görüyor. Hammadde hariç bütün üretimi kendi bünyemizde yapıyoruz. Dünyaca ünlü birinci kalite Belçika çikolatalarını kullanıyoruz” açıklamasını yapıyor.

Cadıköy’de günlük ortalama 400, aylık 12 bin, Çikolata Kazanı’nda ise günlük 170, aylık 5 bin misafire hizmet verdiklerini söyleyen Öztürk, böyle ikili bir mekanın ayda 100-150 bin TL arası ciro yapabileceğini belirtiyor. Yeni şubelerle hizmet vermek için çalışmalarına devam ettiklerin aktaran öztürk, “Beşiktaş, İzmir ve Eskişehir gibi farklı lokasyonlarda şubeleşme yönünde araştırmalarımız var. Şehir dışından ve İstanbul’un uzak semtlerinden gelen misafirlerimizden markamızı kendi semtlerinde ya da şehirlerinde görmek istediklerine yönelik söylemler alıyoruz. Yurtdışından gelen misafirlerimiz de aynısını söylüyor. Ama bunlar uzun soluklu süreçler” diyor. Franchise verdiklerini ifade eden Öztürk sözlerini şöyle sürdürüyor:

“Gerek Cadıköy gerek Çikolata Kazanı marka ve tasarım tescili alınmış firmalar. Cadıköy için franchise şartlarımız 125 bin TL franchise bedeli, aylık ciro üzerinden yüzde 5. Çikolata Kazanı için ise 75 bin TL franchise bedeli, aylık ciro üzerinden yüzde 5. Olası franchise görüşmelerinde zaten iş ortaklarımıza, seçilen yere göre ön fizibilite çalışması yaparak yatırımın ne kadar sürede kendini amorti edeceğine ilişkin detaylı raporlar sunuyoruz.”

Çikolata Değirmeni
“Kaliteden Taviz Vermeyin”

Sektörde en yenilerden biri Balat’ta hizmet veren Çikolata Değirmeni. Bu işi dede mesleği olarak devam ettirdiklerini söyleyen marka sahibi Yusuf Gençoğlu, “İlham kaynağım Ali Nafi Liman yani dedemdir” diyor. Yaşlı genç her kesime hitap ettiklerini aktaran Gençoğlu, “Üretimi kendimiz yapıyoruz. Hammaddemiz Belçika’dan geliyor.

En çok ‘Şukufe’ isimli fondümüz tercih ediliyor. İçerisinde hafif bir muhallebi, gofret, muz, çilek, sütlü ve beyaz Belçika çikolatası ve Antep fıstığı var” açıklamasını yapıyor. Yeni şubelerle hizmet vermek istediklerini ifade eden Gençoğlu sözlerini şöyle sürdürüyor:

“Sektörde oldukça yeni olmamıza rağmen franehising için çok sayıda talep alıyoruz. Bu konuda altyapı çalışmalarımız devam ediyor. En kısa zamanda franehising vermeye başlayacağız. Bu işe gireceklere tavsiyem asla kaliteden ödün vermesinler. Az kazansınlar ancak kalitelerini korusunlar.”

Çikolataci Aziz Bey
44 Çeşit Çikolata Yapıyor

Sektörde hizmet veren Çikolatacı Aziz Bey üç kardeş tarafından İstanbul Kuzguncuk’ta faaliyet gösteriyor. Halen iki şubede hizmet verdiklerini ifade eden kuruculardan Mahmut Şasi, “Fikri ortaya atan çikolatalarımızı özenle yapan Elif arkadaşımızdı. Çikolatayı seven herkese hitap etmek amacıyla işe başladık. Günlük yaptığımız narlı, Meksika biberli, yeşil elmalı-tarçınlı gibi 44 çeşit çikolatalarımızla müşterilerimize hizmet veriyoruz. İnsanları mutlu etmek en büyük dayanak noktamız” açıklamasını yapıyor.

Çengelköy’deki ev atölyesinde üretim yaptıklarını anlatan Şasi hammadde olarak İspanyol ve Belçika çikolatalarını kullandıklarını söylüyor. En çok tercih edilen tatlıların Azize, Afife ve Alami olduğunu dile getiren Şasi, “Özellikle Afife çok satıyor. Özel hazırlanmış krokan, taze çilek ve muz, beyaz ve sütlü çikolata ile hazırlanıp en üstünde özel kremşanti ile servis ediyoruz. Hafta içi Kuzguncuk şubemize günde 45-50, Moda şubemize ise 30-35 arası müşteri misafir ediyoruz. Hafta sonu saymaya fırsatımız olmuyor. Ciromuz aylık ortalama 40-45 bin TL” diyor. Kadıköy Moda şubesini yedi ay önce açtıklarını aktaran Şasi sözlerini şu şekilde sürdürüyor:

“Şu an için yeni yatırım hamlemiz yok ama franchising için gelenlerle görüşüyoruz. Hizmet ve hijyene önem veren, insanların mutlu olmasını isteyen ve çikolatayı seven girişimcilerle iletişim halinde olmaya devam ediyoruz.”

Are You Chocolate
Belçika Çikolatası Fransız Bisküvisi

Karaköy’de yer alan ve farklı tatlarla misafirlerine hizmet veren mekanlardan biri de Are You Chocolate. Çikolataya olan ilgisi ile bu işe başladığını anlatan mekanın sahibi Ozan Kaplan, “Serbest piyasaya ve çikolataya olan ilgim beni buralara getirdi. İşe başlarken çok gezdik ve birçok çikolata tarifini yerinde denedik. Eğer böyle bir konsept yapacaksak en doğal şekliyle özgün olması gerektiğini düşündük” diyor. Ürünlerinin dokuz gruba ayrıldığını söyleyen Kaplan, Dejavu, Egoist, Melankolik, Romantik, Föndü, Fantastik, Saksı, Fenomen ve Belçika Waffle adlı ürünlerinin çok ilgi gördüğünü belirtiyor.

Belçika çikolatalarını, Fransızların favori bisküvileri ve doğal meyvelerle buluşturduklarını aktaran Kaplan, “Tüm ürünler sipariş verildiği an hazırlanıyor. Çikolatalarımızı Belçika’dan, özel sunum çikolatalarımızı ise Ukrayna ve Türkiye’deki üreticilerden temin ediyoruz” ifadelerini kullanıyor. Ayda ortalama 3 bin ila 4 bin porsiyon çikolata sattıklarını söyleyen Kaplan sözlerini şöyle sürdürüyor:

“Henüz birinci yılımızda eriştiğimiz bu rakam bizi mutlu ediyor. Bundan sonraki hedefimiz farklı lokasyonlarda müşterilerimize hizmet vermek. Franchising vermeyi henüz düşünmüyoruz. Bu işe gireceklere tavsiyem kesinlikle taze ürünleri kaliteli sunumlarla müşterilerine vermeleri yönünde. Çikolata severlerin hayalindeki karışımları bir araya getirerek istedikleri başarıyı yakalamaları hiç uzak değil.”

Moda Çikolatacısı
Kalite Sürekliliğine Önem Veriyor

Butik Moda Çikolatacısı dört yıldır faaliyet gösteriyor. Yurtdışında butik çikolatacıların ilgisini çektiğini ve bu nedenle sektöre girdiğini anlatan kurucu Selçuk Vayiç, “Yaratıcı değilseniz bu işte başarılı olamazsınız. Beni de heyecanlandıran yaratıcılıktı” değerlendirmesini yapıyor.

Ürünlerine çoğunlukla gençlerin rağbet ettiğini söyleyen Vayiç, “Menümüzü düzenlerken amacımız, çikolata ve pastalarımızın doğduğu şehirlerin isimlerinden esinlenerek bir fark yaratmak oldu. En çok talep gören ürünümüz Taris’ adlı bistro pastamız. Tarifler bize özel. Üretimimizi dükkanımız gibi butik bir atölyede yapıyoruz. Hammaddemiz ise Belçika ve İtalya’nın en seçkin üreticilerinden tedarik ediliyor” diyor. Günde ortalama 200-250 müşteriye hizmet verdiklerini ifade eden Vayiç sözlerini şöyle tamamlıyor:

“Gelecek planlarımızda şubeleşme var. Butik ve özel bir iş yaptığımız için şubeleşme noktasında titiz davranıyoruz. El yapımı ürünlerimizin kalite sürekliliğini korumak bizim için çok önemli. Bizi fabrikasyon üretime itmeyen, kaliteyi koruyabileceğimiz franchising taleplerini değerlendirerek bu alana geçiş yapmayı planlıyoruz. Bu işe gireceklere özverili olmalarını tavsiye ediyorum. Sektörde el yapımı adı altında fabrikasyon ürün sunan yerler var. Girişimciler tamamen katkısız ve el yapımı ürünler sunmalı ve kalite sürekliliğinden ödün vermemeli.”

YEŞİM OKSAY