Enflasyonun ateşi yükseldi
Tüketici fiyatları Nisan’da yüzde 1.87 artarken, yıllık TÜFE yüzde 10.85’e ulaştı. Ekonomistlere göre, para politikası kararları ve tedbirlerin etkisiyle enflasyonun tekrar düşüşe geçmesi bekleniyor…
ENFLASYON Nisan’da beklentileri aştı. Tüketici fiyatları endeksi (TÜFE) Nisan’da yüzde 1.87 artarken, yıllık TÜFE bir önceki aya göre 0.62 puan artışla yüzde 10.85 değerini aldı. Türk lirasındaki değer kaybının da etkisiyle enflasyonda “baz etkisi” fırsatı kaçırılırken, dört aydır gerileyen yıllık TÜFE Nisan’da yeniden artışa geçti. Enflasyondaki yükselişte petrol fiyatları ve döviz kuru görünümüne bağlı olarak yükselen enerji ile temel mal grubu fiyatları etkili oldu. Merkez Bankası’nın Nisan ayı fiyat gelişmeleri raporuna göre temel mal enflasyonunda TL’deki birikimli değer kaybına paralel olarak alt gruplar genelinde artış gözlendi. Gıda enflasyonu işlenmemiş gıda fiyatları öncülüğünde geriledi. Gıda ve alkolsüz içecekler yıllık enflasyonu Nisan’da 1.56 puan azalarak yüzde 8.81 oldu. Hizmet grubu yıllık enflasyonu yüzde 9.27 ile yatay bir seyir izledi.
Temel mal grubu yıllık enflasyonu Nisan ayında 1.53 puan yükselerek yüzde 15.46’ya ulaştı. Dayanıklı mal grubundaki güçlü fiyat artışında otomobil ve mobilya gruplarındaki yükseliş sırasıyla yüzde 4.70 ve yüzde 4.31 ile belirleyici oldu.
Giyim grubunda üretici fiyatları son bir yıllık dönemde yüzde 5.73 oranında artarken tüketici fiyatlarının aynı dönemde yüzde 12.04 oranında yükselmesi dikkat çekti. TÜİK’e göre, Nisan’da aylık bazda en yüksek artış yüzde 10.40 ile giyim ve ayakkabı grubunda oldu. Merkez Bankası raporunda “Temel mal grubu yıllık enflasyonunda maliyet etkilerine bağlı olarak bir yükseliş gözlenirken, talep koşulları maliyet şoklarının enflasyon üzerinde hissedilir olmasında rol oynamıştır” ifadelerine yer verdi.
ENERJİ FİYATLARI YÜKSELİŞTE
Enerji fiyatları Nisan ayında yüzde 2.76 oranında arttı. Uluslararası petrol fiyatlarındaki artışa ve TL’de gözlenen değer kaybına bağlı olarak akaryakıt ve tüpgaz fiyatları sırasıyla yüzde 4.70 ve yüzde 1.12 artış kaydetti. Elektrik fiyatları yüzde 2.90 oranında yükseldi, belediyelerce belirlenen şebeke suyu fiyatları yüzde 1.23 oranında arttı. Bu gelişmelerle birlikte, enerji grubu yıllık enflasyonu 3.70 puan yükselerek yüzde 11.99 olarak gerçekleşti. Bir önceki yılın ikinci çeyreğindeki düşük baza dikkat çeken Merkez Bankası, raporda “Kısa vadede enerji enflasyonundaki yukarı yönlü seyrin devam etmesi söz konusudur” ifadelerini kullandı. Temel mal grubundaki gelişmelere bağlı olarak çekirdek göstergelerin yıllık enflasyonları ve ana eğilimleri yükseldi.
TÜIK verilerine göre, yurt içi üretici fiyat endeksi (YI-ÜFE), Nisan’da yüzde 2.60 artarken, yıllık YÎ-ÜFE bir önceki aya göre 2.09 puan artışla yüzde 16.37 oldu. Aylık fiyat gelişmeleri raporuna göre üretici fiyatlarında gözlenen seyirde döviz kuru gelişmeleri ile başta petrol ve metaller olmak üzere emtia fiyatlarındaki artışlar belirleyici oldu. Bu dönemde imalat sanayi yıllık enflasyonu 2.27 puan artışla yüzde 17.04 olarak gerçekleşti. İmalat sanayi fiyatlarındaki artışın alt gruplar geneline yayıldığı izlendi. Ana sanayi gruplarına göre incelendiğinde, Nisan ayında fiyatlar tüm alt gruplarda güçlü artışlar kaydetti. Dayanıklı tüketim malları fiyatları mobilya ve ev aletleri öncülüğünde yükselirken, dayanıksız tüketim malları fiyatlarındaki artışta et ve et ürünleri, basım hizmetleri, süt ürünleri, giyim eşyası ve çeşitli gıda ürünleri belirleyici oldu.
ENFLASYON TAHMİNİ DEĞİŞTİ
Merkez Bankası geçen hafta yayınladığı 2018 yılının ikinci enflasyon raporunda enflasyondaki yukarı yönlü risklere dikkat çekmişti. Merkez Bankası 2018 sonu enflasyon hedefini bir önceki rapora göre 0.5 puan yükselterek yüzde 8.4’e çıkardı. Bu güncellemenin 0.4 puanı petrol fiyatları ve döviz kuru kaynaklı gelişmelere bağlı olarak TL cinsinden ithalat fiyatları varsayımının yukarı çekilmesinden kaynaklandı. Ayrıca yurtiçi talebin gücünü korumasına bağlı olarak bir önceki rapor dönemine göre yukarı yönlü güncellenen 2018 yılı sonu tahminini 0.1 puan artırdı. Merkez Bankası, 2019 yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 6.5 olarak korudu. Merkez Bankası, enflasyonun orta vadede yüzde 5 düzeyinde istikrar kazanacağı öngörüsünü yineledi.
Enflasyon raporu toplantısında konuşan Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya, baz etkisinin yanı sıra döviz kuru ve petrol fiyatlarındaki gelişmelerin gecikmeli yansımalarına bağlı olarak yıllık tüketici enflasyonunda kısa vadede dalgalanma oluşabileceğinin öngörüldüğünü ve risklerin yukarı yönlü olduğunun değerlendirildiğini kaydetti. Para politikası kararları ve tedbirlerin etkisiyle enflasyonun tekrar düşüş eğilimine girmesinin beklendiğini dile getiren Çe-tinkaya, “Sıkı para politikası duruşunun kararlılîkla sürdürülmesinin yanı sıra iktisadi faaliyet ve kredi büyümesinin daha ılımlı bir büyüme patikasına yakınsaması 2018’de enflasyondaki düşüş sürecini destekleyecek” dedi.
TURİZM GELİRLERİ YÜZDE 31.3 ARTTI
Türkiye’nin turizm gelirleri 2018 birinci çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 31.3 artarak 4 milyar 425.2 milyon dolar oldu. TÜ1K verilerine göre, turizm gelirinin yüzde 76.1’i cep telefonu dolaşımı ve marina hizmet harcamaları hariç yüzde yabancı ziyaretçilerden, yüzde 23.9’u yurtdışında ikamet eden vatandaş ziyaretçilerden elde edildi. Ziyaretçilerin kişi başı ortalama harcaması 723 dolar oldu. Türkiye’den çıkış yapan ziyaretçi sayısı 2018 birinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 26.4 artarak 6 milyon 122 bin 182 kişi oldu. Bunların yüzde 80.2’sini 4 milyon 908 bin 831 kişi ile yabancılar, yüzde 19.8’ini ise 1 milyon 213 bin 351 kişi ile yurtdışında ikamet eden vatandaşlar oluşturdu.
Yurtiçinde ikamet edip başka ülkeleri ziyaret eden vatandaşların harcamalarından oluşan turizm gideri ise geçen yılın aynı çeyreğine göre yüzde 26.1 artarak 1 milyar 79 milyon dolar oldu. Bu çeyrekte yurt dışını ziyaret eden vatandaş sayısı ise yüzde 9.1 artarak 2 milyon 70 bin 534 kişi düzeyinde gerçekleşti.
Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, 2018 yılı için 38 milyon turist hedefleri olduğunu belirterek, “Şimdi 40 milyona çıkacağını görüyoruz. 2018’de 40 milyon turist gelecek ve turizm gelirimizin de 32 milyar dolar seviyesine çıkmasını ümit ediyoruz” dedi.
İHRACATTA REKORLARA DEVAM
İhracatta rekor artış Nisan’da da devam etti. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, ihracat Nisan’da geçen yılın aynı ayına göre yüzde 15 oranında artarak 13.55 milyar dolara ulaştı. Nisan ayı ihracatında yükselişin yüzde 49’u pariteden geldi. Miktar bazında ihracat Nisan ayında yüzde 1.2 azalarak 9.5 milyon ton düzeyinde gerçekleşmesine karşın Euro/dolar paritesinin geçen seneye göre daha yüksek olması nedeniyle ihracat parite etkisiyle arttı. TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, Nisan’da parite etkisinin pozitif yönlü olarak 876 milyon dolar olarak gerçekleştiğini vurguladı. Nisan’da en fazla ihracatı otomotiv endüstrisi yaptı. Otomotiv sektörü ihracatı geçen yılın aynı ayma göre yüzde 26.6 artışla 2.9 milyar dolara yükseldi. Otomotiv sektörünü, 1.47 milyar dolarla hazırgiyim ve konfeksiyon ve 1.35 milyar dolarla kimyevi maddeler sektörleri takip etti. En fazla ihracat yapılan ilk 5 ülkeden Almanya’ya ihracat yüzde 23.3, İngiltere’ye yüzde 16.1, İtalya’ya yüzde 15.7, Fransa’ya yüzde 41.5 ve İspanya’ya ise yüzde 34.4 arttı.
İhracat yılın ilk dört ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 10.4 artışla 54.7 milyar dolara, 12 aylık ihracat ise yüzde 10.7 artışla 161.1 milyar dolara yükseldi. Son 12 aylık ihracatta 160 milyar doları aşmanın gururunu yaşadıklarım söyleyen TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, “Yıl onuna kadar her ay çıtayı daha da yükselteceğiz ve ihracat rakamında 170 milyar doların üzerine çıkacağız” dedi.
İTHALATTA DA TREND GÜÇLÜ
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın idari kayıtlarından derlenen resmi olmayan geçici dış ticaret verileri ithalattaki ve dış ticaret açığındaki artışın momentum kaybederek de olsa devam ettiğini ortaya koydu. Bakanlık verilerine göre, ihracat 2018 Nisan’da yüzde 8.59 artarak 13 milyar 879 milyon dolar seviyesine yükseldi. Nisan’da ithalat yüzde 15.42 artarak 20.5 milyar dolar olarak gerçekleşti. Dış ticaret hacmi geçen yılın aynı ayma göre yüzde 12.56 artarak 34 milyar 410 milyon dolar oldu. İhracatın ithalatı karşılama oranı ise yüzde 67.6 olarak gerçekleşti.
Nisan’da ithalatta ilk sırada 3.1 milyar dolarla “mineral yakıtlar, mineral yağlar ve bunların damıtılmasından elde edilen ürünler aldı. Mineral yakıtları 2.4 milyar dolarlık ithalatla “kazanlar, makineler, mekanik cihazlar ve aletler, nükleer reaktörler” ve 1 milyar 865 milyon dolar ithalatla “demir ve çelik” takip etti.
İthalat Ocak-Nisan döneminde yüzde 20.8 artışla 82.4 milyar dolara, dış ticaret açığı yüzde 55.2 artışla 27.4 milyar dolara yükselirken, bu dönemde ihracatın ithalatı karşılama oranı 7.4 puanlık kayıpla yüzde 66.8 oldu.
Analistler, yıllık açığın düşük bazın etkisiyle yılın ilk yarısında genişleme yönünde kalmasını beklemekle birlikte, enerji maliyetindeki artışın devam etmesine karşın altın ithalatı ve iç talepte geçen yıla göre beklenen daha ılımlı seyir doğrultusunda, ikinci yarıda yavaşlama beklentilerini korudu.
AB’YE İHRACAT SEVİNDİRDİ
Bu arada geçen hafta TÜİK tarafından açıklanan Mart ayı dış ticaret istatistikleri de dikkat çekti. TÜİK ve Gümrük ve Ticaret Bakanlığı işbirliğiyle oluşturulan geçici dış ticaret verilerine göre; ihracat 2018 yılı Mart’ta 2017 yılının aynı ayma göre yüzde 7.7 artarak 15 milyar 587 milyon dolar, ithalat yüzde 12.7 artarak 21 milyar 442 milyon dolar olarak gerçekleşti. Mart ayında dış ticaret açığı yüzde 28.8 artarak 5 milyar 855 milyon dolara yükseldi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2017 Mart ayında yüzde 76.1 iken, 2018 Mart ayında yüzde 72.7’ye geriledi. Avrupa Birliğine ihracat Nisan’da yüzde 18.2 oranında artarak 7 milyar 993 milyon dolar oldu.
Prof. Dr. Taner BERKSOY / Piri Reis Üniversitesi Öğretim Üyesi
”Yılsonuna doğru geri çekilebilir”
Enflasyon uzun süredir yüksek seviyede katılaştı. Nisan ayında yıllık TÜFE yüzde 10.23’ten 10.85’e yükselmiş. Enflasyonun temel nedeni olarak görülen gıda gerilerken, hizmetler yavaş, mal fiyatlarında hızlı artış var. Bu büyük ölçüde döviz kurundan kaynaklanıyor. Çekirdek enflasyon daha da hızlı. Nisanda C endeksi aylık bazda yüzde 2.63 artmış. Yıllık bazda ise yüzde 12.24’e yükselmiş. Merkez Bankası yılsonu tahminini yüzde 8.24’e yükseltti. Enflasyonu yönetmekten sorumlu olan kurum da enflasyonun hızlanacağını söylüyor. Üretici fiyatlarının Nisan’da artış hızı yüzde 2.60, yıllık bazda yüzde 16.37’ye yükselmiş. Bu ilerisi için önemli bir sinyal. Bütçedeki açık, enflasyonu besliyor. Son açıklanan ekonomi paketinde ciddi kaynak transferi söz konu, bunun da enflasyonu hızlandırma ihtimali var.
Eğer büyüme hızlı bir şekilde kontrol edilir, bütçe açığı daraltılarsa, yılsonuna doğru enflasyon yüzde 9-9.5 düzeyine çekilebilir.
Prof. Dr. Murat FERMAN / Işık Üniversitesi Öğretim Üyesi
”2005’ten bu yana en yüksek Nisan enflasyonu”
Enflasyon rakamları beklentileri aştı. Nisan’da 2005 yılından bu yana ‘en yüksek Nisan’ ayı enflasyonu ile karşı karşıya kaldık. Önümüzdeki üç ay baz etkisi aleyhimize dönecek olması, iyimser beklentilerimize ket vurdu. Üstelik çekirdek enflasyonda ciddi bir artış meydana geldi. Maalesef iki haneli enflasyon tahminlerine dönmek durumundayız. Nisan ayında gıdadan kaynaklı enflasyonda görece bir gerileme var. Gıda halen enflasyon kaynağı kimliğini koruyor. Baz yılı 2003’te 100 olan endeks, bugün 593.15 yılda altı kat artmış. Anlaşılıyor ki, hal kanunu, marketler kanununun yeniden gözden geçirilmesi, yürütülmesi ve uygulaması ertelenen bazı hükümlerin yeniden gündeme gelmesi gerekiyor. Gıdadan sonra izlenmesi gereken bir kulvar ortaya çıktı. Oda giyim ve ayakkabı, isan rakamlarına bakıldığında bütün giyim kalemlerinde yüzde 20’nin üzerinde artış var. Bu mevsim etkisiyle açıklanamayacak bir oran. Tekstilin de incelenmesi gerekiyor. Spot ışıklarına arz kaynaklı enflasyon sendromuna döndürmemiz lazım.
Prof. Dr. Mehmet Hüseyin BİLGİN / İstanbul Ekonomik Araştırmalar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı
“Enflasyonda bir süre daha artış olma olasılığı yüksek”
7 Haziran’daki Para Politikası Kurulu toplantısında faiz konusunda Merkez Bankası’ndan küçük bir adım gelebilir. Fakat faiz artışının kurdaki hareketlilik üzerindeki etkisinin sınırlı ve geçici olacağına inanıyorum. Dolayısıyla faiz artışı kalıcı çözüm getirmez. Burada asıl sorun, Merkez Bankası’nın kredibilitesi.
MB’nin faiz-enflasyon-kur gibi üç göstergenin hiçbirinde bile başarılı olmaması önemli. Kurdaki yükseliş ve enerji fiyatlarındaki artış enflasyondaki artışın temel nedenleri. Bu göstergelerin gidişatına göre enflasyonda bir süre daha artış olma olasılığı yüksek. Sıkı para politikası duruşuna rağmen Merkez Bankası’nın enflasyonla mücadele başarılı olmaması da önemli.
Bu çerçevede, sıkı ya da kendi ifadeleriyle temkinli duruşa rağmen madem enflasyonla mücadelede başarılı değil, o halde hükümetin büyüme ve istihdam politikalarını destekler türde bir para politikası izlesin görüşü tartışılmaya değer görünüyor.
HÜLYA GENÇSERTKAYA