“Fijital” dünyaya hazır olun!
Dijital dönüşüme tam alışacaktık ki pazarlama dünyasını yeni bir trend sardı: Fijital. Reklam, sosyal medya ve PR ajanslarını da önüne katan trend, pazarlamanın geleceğinde sıkça konuşulacağa benziyor.
ÖNCE dijital devrim gerçekleşti. Bu dönüşümle birlikte gerçek yaşamdaki işler, veri ve hatta bizler yavaş yavaş dijital ortama geçtik. Haliyle şirketlerin pazarlama ve iletişim faaliyetleri de dijitalleşti.
Tam buna alışıyorduk ki beklemediğimiz bir gelişme ve bu değişimin tam tersi bir trend karşımıza çıktı. Evet, bu kez de sanal ortamların fiziksel hayata taşındığına şahit oluyoruz.
Öyle ki dergilerin sayfalarında akıllı telefonlarımızı kullanarak sanal gerçeklik uygulamalarına tanık oluyor, üç boyutlu tasarımları bu teknolojiye uygun yazıcılarla elimize alabiliyoruz.
Diğer bir ifadeyle fiziksel dünyayla dijital dünyanın arasındaki kapıların açıldığını, giriş-çıkışların sınırsızlaştığını söylemek mümkün.
Hal böyle olunca hiçbir fırsatı göz ardı etmeyen pazarlama dünyası da bu dönüşümü yakalamış durumda. Hatta adı bile kondu: Fijital. Fiziksel ve dijitalin birbirine girmesinden esinlenerek yakalanan trendin dünyada çokça örneği var. Pazarlama literatürlerinde şimdiden yerini alan uygulama, reklam ve halkla ilişkiler ajanslarının da haliyle ajandasındaki yerini almaya hazırlanıyor.
Dünyadaki gelişmeler de yakın dönemde sektörde bu kavramı daha çok dile getireceğimizin habercisi. Büyüyen fijital ivmenin sonuçlarını bankacılık sektöründen perakendeye birçok alanda görmek mümkün. Yapılan araştırmalar, bu sektörlerin yanı sıra medya, teknoloji, telekom, ulaşım ve otomotivde de firmaların fijital değişimin eşiğinde olduğunu gösteriyor.
FİJİTAL AJANSLAR ARTACAK
Türkiye’de kavramı ilk benimseyen PR ajanslarından biri de Lobby Phygital çatısı altında ajans, fiziksel ve dijital fikirleri birleştiriyor; markaları en geniş tüketici kitlesiyle buluşturmaya dönük yaratıcı fikir ve çözümler sunuyor. Ajansın Başkanı Nilüfer Gürtekin Yalçmkaya, “Dijital devrimin ardından bugün sıra tam tersine geldi” diyerek konuyu özetliyor ve ekliyor: “Bu nedenle şirketlerin artık fiziksel ile dijital deneyimleri harmanlayarak tüketiciye ulaşmayı tercih ettiklerini söyleyebiliriz.”
İşin aslı şimdiden kanıksadığımız bazı fijital kavramlar var. Mağaza içinde dolaşırken beğendiğimiz, denediğimiz bir ürünü daha mağazadan çıkmadan internet üzerinden almak ya da ulaşımımızı sağlayacak otomobilleri Bi-Taksi veya Uber gibi uygulamalar aracılığıyla çağırmak, fiziksel dünyadaki hizmeti mobil üzerinden ödemek, ilk akla gelen örnekler.
Pazarlama dünyasına getirdiği dönüşüme gelir-mkaya fijitalin yaratıcılık, müşteri deneyimi ve dahası ölçülebilirlik anlamında yeni fırsatlar ortaya çıkardığı görüşünde. Öyle ki şirketlerin fijital geleceği deneyimleyerek, vizyon ve yaratıcılıklarını ortaya koyup çeşitli çalışmalar sunduklarını ve bunların büyük ilgi gördüğünü söyleyen Yalçmkaya, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Fiziksel deneyimleri, dijitalle destekleyen iş modellerinin yakın gelecekte daha da önem kazanacağını söyleyebiliriz. Çünkü artık müşteriler otomata para atıp çokomel almak istemiyor. O otomatı yaratıcı, eğlendirici ve ilgi çekici şekilde kullan ki hem haber olsun, hem ilgi çekici olsun, hem satışların artsın, hem de müşteriye karşı bir bağlılık oluştursun. Şirketler dijital ortamlarda desteklenen iş modelleri ile fijital geleceğe doğru çalışmalarım planlamalı ve oluşturmalı. Etkinlik şirketleri de bunlar için savaş veriyor diyebiliriz.”