Filo Kiralama İşi Kurmak
İş kurmak isteyen girişimcilere filo kiralama şirketi kurmak iş fikirleri olarak kazançlı bir yatırım alanı olarak gözüküyor.
İçeriğe Ait Başlıklar
Filo Kiralama İşi Yapmak
Yapılan tüm araştırmalar operasyonel kiralama pazarının önümüzdeki yıllarda hızla büyüyecegini ortâya koyuyor. Şirketlerin KOBÎ’leri hedeflemesi ve buna uygun büyüme stratejisine yönelmesi büyümenin en önemli unsuru olacak. Tahminler önümüzdeki beş yıl içerisinde pazarın neredeyse ikiye katlanarak 300 bine ulaşacağı yönünde.
Uzun dönem kiralama pazarı ekonomideki büyümeye paralel olarak son 10 yılda hızlı bir gelişim gösterdi. Bunda tüketici alışkanlıklarında yaşanan değişimin ve şirketlerin maliyet hesaplarıyla araç almaktan çok kiralamaya yönelmesinin payı kuşkusuz büyük.
Birkaç sene öncesine kadar, filo kiralama uluslararası ve büyük ölçekli şirketlerin tercihleri arasındayken, günümüzde orta ve küçük ölçekli şirketler de önceliğini filo kiralamaya verdiler.
Tüm Oto Kiralama Kuruluşları Derneği (TOKKDER), tarafından yapılan araştırmaya göre, araç kiralama sektörü 2012 yılsonu itibarı ile 6 Milyar 792 Milyon TL’lik aktif büyüklüğe ulaşmış durumda. Yine aynı araştırmaya göre, sektörde 170 bin 31 araç var ve bu araçlar toplam 15 bin 880 kurumsal müşteri arasında bölüştürülmüş durumda.
HACİM UZUN DÖNEMDE
Kiralama pazarı denilince kuşkusuz iki farklı hizmetten söz ediyoruz. Bir tarafta operasyonel yani uzun dönem kiralama hizmeti varken, diğer tarafta ise günlük kiralama hizmeti bulunuyor.
Operasyonel kiralama pazarı günlük kiralamaya göre neredeyse 10 kat büyüklüğe sahip. Türkiye’de ortalama günlük kiralama araç sayının toplam büyüklüğü yaklaşık 17 bin adet. Günlük kiralama pazarı özellikle son birkaç yıl içinde önemi bir gelişme gösterse de, hala Avrupa ile kıyaslandığında son derece düşük bir performans çiziyor. Biraz daha anlaşılır olmak için şöyle bir örnek verelim, Londra He-atrow Havalimanı’nda sadece bir markaya ait 5 bin üzerinde araç bulunuyor. Avrupa’da yüz bin kişi başına 60 günlük kiralama aracı düşerken bu rakam Türkiye’de sadece 4 seviyesinde bulunuyor.
155 BİN ARAÇ YOLLARDA
Şu an yaklaşık 155 bin araç şirketler tarafından uzun süreli kiralanmış durumda, içinde bulunduğumuz yıl, operasyonel kiralama pazarında dramatik bir büyüme beklenmiyor. Genel tahminler pazarın 2012’ye kıyasla yüzde yedilik bir büyümeyle 170 bin adete yaklaşabileceği yönünde. Önümüzdeki beş yıl içinde pazarın bugünkü seviyesi olan 150 bin adetten, 300 bin adede ulaşması bekleniyor.
Aslında potansiyel bunun çok daha ötesinde. Avrupa’da operasyonel kiralamada 10 milyon adede yaklaşan bir araç parkı söz konusu iken, Türkiye’de ise bu sayı henüz 155 bin adet araç seviyelerinde. Ancak ekonominin iyileşmesiyle birlikte Türkiye’de şirketler büyüyor ve filo kiralama ihtiyacı artıyor.
İstatistikler, kiralanabilecek araç parkının şu an yüzde 10’una ancak ulaşılabildiğini ortaya koyuyor. Şirketlerin iştahım da zaten bu kabartıyor. Bilindiği gibi, Türkiye’deki işletmelerin yüzde 95’inden fazlasını KOBÎ’ler oluşturuyor ve bu işletmeler toplam istihdamın yüzde 75’ini sağlıyor. Türkiye genelinde ticari maksatla kullanılan toplam 2 milyon binek aracın 1,5 milyondan fazlası KOBt’ler kullanıyor. Ve KOBl’lerin yüzde 43’ünün filo araç kiralama şirketlerinin varlığından haberi bile yok. Kısacası kiralama sektörünün gelişimi KOBl’lerden geçiyor diyebiliriz.
TÜRKİYE HIZLI BÜYÜYECEK
Frost & Sullivan’ın “Türkiye Filo Kiralama Pazarının Stratejik Analizi” araştırmasına göre, operasyonel kiralama şirketlerinin satın alacağı araç sayısı 2012’deki 69 bin oranından 2018 yılında 123 bine yükselecek. Analistler, Türkiye pazarının büyük olasılıkla Avrupa ülkeleri arasında en yüksek büyüme oranını yakalayarak birçok Avrupa ülkesini geride bırakacağını düşünüyor. Araştırmaya göre, şu an pazarın büyümesine en büyük katkıyı eczacılık, sağlık ve hızla büyüyen tüketim malları şirketleri gerçekleştiriyor. Şirkeüerin KOBÎ’leri hedeflemesine bağlı olarak, operasyonel kiralamaya yönelik araç havuzunun 2019 yılma kadar 300 bine ulaşması bekleniyor.
MEVZUAT ENGELİ
Aslında pazar çok daha hızlı büyüyebilir fakat mevcut mevzuat biraz da buna engel oluyor. Malum, son üç yıldır, mevzuat değişikliği nedeniyle ticari araç kiralanamıyor. Sektör temsilcileri bu durumun filo kiralama sektörünün büyüme hızını yavaşlattığı görüşünde.
Bilindiği gibi mevzuat değişikliğinden sonra, K2 belgesine sahip olan ve kullandıkları hafif ticari araçlarla kendi işini ve kendi malını dağıtmakta olan şirketler, artık ilgili işini yapmak için kullandıkları ticari araçları satın almak zorundalar. Bu durum uzun dönemli araç kiralama şirketlerini olumsuz yönde etkiliyor. Aynı şekilde bu karar, sermayesinin bir bölümünü işi yerine araca ayırmak zorunda kalan küçük işletmeleri ve esnafı daha zor durumda bırakıyor. Zira öz kaynakları ile ancak 3-4 araç yatırımı yapabilen KOBl’ler, kiralama yöntemiyle daha fazla araç kullanabiliyorlardı ve sermayelerini araç yerine asıl işlerine aktarma şanslarına sahiptiler.
AVANTAJI ÇOK
Operasyonel kiralamanın son dönemde hızlı büyümesinin altında işletmelere sunduğu fırsatlar var. Peki, bu fırsatlar neler mi? Kuşkusuz en önemli sebep maliyet, işletmeler kendi araçlarını satın almadan kiralama yoluna girmiş oluyorlar. Böylece araçlar için işletme sermayesi ayırmak zorunda kalmıyor ve bu kaynakları, asıl faaliyet alanlarına yönlendirebiliyorlar.
Yine filo kiralama yolunu seçen işletmeler bir taraftan servis, vergi, bakım gibi konularla uğraşmadığı gibi, yedek araç imkanından da faydalanabiliyorlar.
Filo kiralama şirketleri sadece uzman oldukları konu üzerinde yoğunlaşmış bir yapıya sahip, uzman ekiplerden oluşuyor. İşletmeler ise kendi konusu olan iş dalı üzerinde çalışmaya devam ederek ulaştırma gibi sorunlarla uğraşmak zorunda kalmıyor. Aslında bu kiralama şirketlerine bir başka bakış açısıyla, yol yardım uzmanı da denilebilir çünkü araçların her türlü sorunları ile tepeden tırnağa dek ilgileniyorlar. Bunlara örnek vermek gerekirse, periyodik bakım zamanı geldiğinde araç bakıma girer ve personele yedek bir araç verilerek yoluna devam etmesi sağlanır, motorlu taşıtlar vergisi, araç takibi, OGS yönetimi, yakıt tüketim kontrolü ve otomobili birebir ilgilendiren başka birçok konuda destek operasyonel filo kiralama şirketleri tarafından üstleniliyor.
SİSTEM NASIL İŞLİYOR?
Sistem aslında çok karmaşık değil. İşletmeler ihtiyaç duydukları araç miktarını ve araç cinsini belirlendikten sonra, satın alma yerine bu araçları birkaç farklı tedarikçiden kiralama yoluna giderek kullanmaya başlıyor. Yapılan sözleşme gereği süre bitiminde araçlar tekrar teslim ediliyor. Yani şirket veya işletmeler sadece belirlenen kira bedelini ödeyerek otomobilin kullanım hakkına sahip olmuş oluyor. Kiralama şirketleri ise işletmelerin ihtiyaçlarını karşıladıkları gibi sürekli yeni otomobillerin yollara çıkmasını sağlayarak, hem yakıt tüketiminin ve C02 salınımının azaltılmasına, hem de ülke ekonomisine ciddi katkı sağlamış oluyorlar, ayrıca otomotiv sektörü için büyük bir müşteri olan kiralama şirketleri, sektörün gelişimine de önemli katkı sağlıyorlar. Yapılan kiralama sözleşmesinin bitmesiyle birlikte, bu araçlar ikinci el pazarına sunularak bu sektöre de ciddi katkı sağlanmış oluyor.
PAZAR BÜYÜKLERİN ELİNDE
Bir parantez de günlük kiralamaya açalım isterseniz. Günlük kiralama tarafında ise daha önce de vurguladığımız gibi yaklaşık 15 bin araç, yılda 1 milyon 250 bin kişiye 4 milyon gün kiralama yapıyor.
Günlük kiralama sektörünün gelişmiş ülkelerinden olan Almanya da kişi başı kiralama harcaması 27 Euro iken, bu rakam Türkiye de henüz sadece 1.3 Euro seviyesinde. Bu durum elbette sektörün potansiyeli de net olarak gösteriyor.
Bir başka istatistiği ise toplam nüfusa göre verelim: AB ülkelerinin toplam nüfusunun 550 milyon seviyesinde olduğunu göz önüne alırsak, günlük kiralama sektöründe 650 bin adet aracın faaliyette olması yine potansiyeli gösteren bir başka önemli bilgi.
Oprerasyonel kiralamaya nazaran günlük kiralama çok daha dağınık bir yapıya sahip. Çok fazla ufak oyuncu olması, sektörü hakkında net rakamlara ulaşılmasını da engelliyor. TOKKDER’in verilerine göre ilk 10 büyük şirketin toplam pazar payı yüzde 70 civarında. Kalan yüzde 30’luk kısmı ise, yüzlerce şirket paylaşıyor. Bu ilk 10 şirketin önemli bir kısmını ise uluslararası markalar oluşturuyor.
UZUN DÖNEM KİRALAMANIN 5 AVANTAJI
1- Öncelikle işletmeler kendi araçlarını satın almadan kiralama yoluna girmiş oluyorlar. Böylece araçlar için işletme sermayesi ayırmak zorunda kalmıyor ve bu kaynaklan asıl faaliyet alanlarına yönlendirebiliyorlar.
2- Filo kiralama yolunu seçen işletmeler bir taraftan servis, vergi, bakım gibi konularla uğraşmadığı gibi, yedek araç imkanından da faydalanabiliyorlar.
3- Filo kiralama şirketleri sadece uzman oldukları konu üzerinde yoğunlaşmış bîr yapıya sahip, uzman ekiplerden oluşuyor. İşletmeler ise kendi konusu olan iş dalı üzerinde çalışmaya devam ederek ulaştırma gibi sorunlarla uğraşmak zorunda kalmıyor.
4- Periyodik servis, bakım-onarım ve diğer bütün zorunlu ödemeler kiralama şirketi tarafından yapılır. Bu yüzden otomobilleri kiralayan şirket personel ve zamandan tasarruf sağlar.
5- Otomobilin çalınması, kaza yapması ya da periyodik bakımlarının uzaması halinde yerine muadil başka bir otomobil tahsis edilir. Böylelikle şirketlerin iş devamlılığının sürdürülmesi sağlanır.
Şirketlerin iş süreçlerini yürütme noktasında ihtiyaç duydukları binek araçları satın almak yerine belirlenen süre ve hizmet kapsamında uzun süreli kiralaması’ olarak tanımlanan ope-rasyonel filo kiralama, her yıl daha çok tercih edilerek çift haneli büyüme sergiliyor. Büyük şirketlerin yanı sıra KOBİ’lerin de kapsamlı bir hizmet paketi olarak birçok fırsat sunan filo kiralamaya yönelmesi, bu büyümenin ana nedenini oluşturuyor. Buna bağlı olarak filo kiralama şirketleri de özellikle Anadolu’da yayılma hedefiyle şubeleşiyor ve KOBİ’lere yönelik özel kampanyalara yöneliyor. Bu çalışmalarla filo kiralamanın hem finansal hem de operasyonel anlamda sunduğu avantajların daha çok bilinmesi, sektörün büyüme ivmesini artırmasında önemli rol oynuyor.
24,5 MİLYAR TL’Yİ AŞTI
Tüm Oto Kiralama Kuruluşları Derneği’nin (TOKKDER) yaptığı pazar araştırması, 2017’nın ilk altı ayında yaklaşık 5 milyar 87 milyon TL yeni araç yatırımı yapan operasyonel kiralama sektörünün aktif büyüklüğünün yüzde 14,9 artışla 24 milyar 630 milyon TL’yi aştığını gösteriyor. Yine TOKKDER’in verilerine göre 2014’te 13,7 milyar TL, 2015’te 18 milyar TL büyüklüğe ulaşan sektör, 2016’yı 23 milyar 385 milyon TL aktif büyüklükle tamamladı. 2017 yıl sonu için tahminler yine çift haneli büyümeye işaret ediyor.
Sektörün önde gelen oyuncularından TEB Arval, her yıl operasyonel kiralama sektörünün görünümünü çizmek için yaptığı ‘CVQ Barometre’ isimli araştırmasının 2017 sonuçlarını yayınladı. TEB Arval Genel Müdürü Philippe Chabert, CVO Barometre’ye göre 2013’ten 2017’ye kadar olan süreçte büyüklüğü ne olursa olsun tüm şirketlerde operasyonel kiralama oranının yıldan yıla arttığı bilgisini veriyor. “Araştırmaya katılan Türk şirketleri üç yılda filolarında ortalama yüzde 39 büyüme bekliyor. Genel öngörü de üç yılda operasyonel kiralamanın tercih edilirliğinin artacağı yönünde” diyen Chabert, Türkiye pazarının operasyonel kiralamada önemli potansiyel oluşturduğunu kaydediyor.
DAHA ÇOK TERCİH EDİLİYOR
Otomotiv Distribütörleri Derne-ği’nin (ODD) verilerine göre, 2017’nin ilk yarısında yeni otomobil satışları yüzde 9,6 azalarak 305 bin 924 adede geriledi. Sektör uzmanlan, satışlardaki bu düşüşte 2017 itibarıyla geçerli olan yeni ÖTV oranlarının etkisinin hissedildiğini söylüyor.
TOKKDER Başkanı ve LeasePlan Türkiye Genel Müdürü Türkay Oktay da kur seviyelerinin ve ÖTV düzenlemelerinin otomobil fiyatlarını çok yukarı çektiğini söylüyor, işletmelerin ortalama bir araca 100-150 bin TL kaynak ayırmayı tercih etmediklerini belirten Oktay, böylece operasyonel kiralamanın daha çok tercih edilmeye başladığını belirtiyor. Bunda şirketlerin operasyonel kiralama sektörünün avantajlarını daha iyi anlamasının ve farkındalığın artmasının etkisi olduğunu da sözlerine ekliyor:
DRD Filo Kiralama da sektörün nabzını tutmak adına Future Bright iş-birliğiyle pazar araştırması gerçekleştirdi. DRD Filo Kiralama Genel Müdürü İlkay Ersoy, araştırmaya göre son bir yılda araç sahibi olmak isteyen bireyler için otomobilin Türkiye’de artık bir yatırım aracı olmaktan çıktığını söylüyor. “Kur artışları, ÖTV ve MTV zam-larıyla birlikte tüketicilerin otomobil satın alma kararlarında zorlandıklarını, ertelediklerini veya iptal ettiklerini görüyoruz” diyen Ersoy, kurumsalın yanında bireysel yıllık kiralamanın potansiyelinin de, getirdiği avantajlarla yüksek olduğunu dile getiriyor.
337 BİN 515 ARAÇ
Sektörün araç ve müşteri sayısının da tercihlerin satın almak yerine kiralamaya kaydığını doğrular nitelikte olduğu dikkat çekiyor. TOKKDER’in araştırması, 2017 ilk yarıda operasyonel kiralama sektörünün Türkiye’de satılan yeni otomobillerin yüzde 20,5’i olan yaklaşık 62 bin 800 yeni aracı filosuna kattığı bilgisini veriyor. Veriler, sektörün filosundaki araç sayısının 337 bin 515 adede ulaştığını ortaya koyuyor, 2017 yıl sonu için ise 350 binlik bir tahminde bulunuluyor.
Araç parkındaki genişleme, sektörün müşteri sayısında da iyileşmeyi beraberinde getirdi. 2016 yıl sonunda 56 bin 701 olan müşteri sayısı, 2017 ilk yarı itibarıyla yüzde 24,3 artarak 59 bin 828’e ulaştı. 2017 sonunda müşteri sayısının 65 bine ulaşacağını öngörüyor.
NEDEN CAZİP?
Sektöre ait rakamsal göstergeler, operasyonel kiralamanın hızlı bir ivmeyle büyüdüğünü ve potansiyelinin de yüksek olduğunu gösteriyor. Bu da operasyonel kiralamanın tercih edilirliğini artıran unsurların neler olduğu sorusunu gündeme getiriyor.
Burada en temel avantaj olarak, bir araç satın alındığında ortaya çıkan maliyetlerin operasyonel kiralamada olmaması gösteriliyor. Araç satın almak için toplu nakit çıkışı yapmak ya da gerektiği takdirde kredi kullanmak gerekiyor. Ardından satın alınan aracın sigorta, vergi, bakım, onarım, lastik değişimi gibi maliyetleri ek masraflar olarak ortaya çıkıyor. Uzun süreli araç kiralamada ise oluşan toplam maliyet, yalnızca aracın önceden belirlenmiş sabit aylık kiraları kadar oluyor. Herhangi bir peşinat ödemesi ve satın alım bedelleriyle ilgili toplu nakit çıkışı yapılmıyor.
VERGİ MEVZUATI
Araçların kasko, trafik sigortası ve Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV) ödemeleri, kiralama kapsamına dâhil edildiğinden, filo kiralama şirketleri tarafından yapılıyor. Araç satın alındığında ödenen ancak kanunen ‘kabul edilmeyen gider’ olan MTV ödemeleri de operasyonel kiralamayla ek yük olmaktan çıkıyor. Yine araç bandrolü, araç muayenesi ve benzeri vergi bazlı ödemeler araç sahibi olunduğunda gider olarak gösterilemezken, kiralamayla işletmeler kiralama faturasındaki KDV kalemini gider olarak yazabiliyor. MTV’ye yönelik yeni zamların konuşulduğu bu süreçte, gider yazılmasıyla ilgili mevzuat nedeniyle bu durumun operasyonel kiralamaya ilgiyi artırması bekleniyor.
“Operasyonel kiralama işletmelere ve bireylere kaynaklarını verimli kullanmalarını sağlarken birçok riski bertaraf etme olanağı da veriyor” diyen TOKKDER’in genel koordinatörü Tolga Özgül, döviz kuru, faiz, ikinci el satış fiyatı ve hasar/prim gibi risklerin kiralamayı tercih edenler için sorun olmaktan çıktığını ifade ediyor. Araç kiralayan işletmelerin kaynak ve konsantrasyonlarını asıl faaliyetlerine yönlendirerek verimliliklerini artırdıklarının altını çizen Özgül’e göre, operasyonel kiralama, yeni araçlara erişimi kolaylaştırarak trafik ortamında daha güvenli yeni teknoloji ürünü araçların payının artmasını da destekliyor.
KOBİLERİN ROLÜ
Filo kiralamanın büyümesinde KOBİ’ler de önemli etkiye sahip. Sektörün sunduğu avantajlar, büyük şirketlere göre daha az sermayeye sahip olan KOBl’ler açısından önem arz ediyor. Araç satın almak yerine filo kiralamak KOBİ’lerin maliyetlerini düşürmelerine yardımcı oluyor ve kaynaklarını daha verimli değerlendirme olanaklarını artırıyor. Bu nedenle operasyonel kiralama şirkeüerinin birçoğu, daha çok KOBİ’yi sektöre çekebilmek adına Anadolu’da şubeleşiyor.
Garanti Filo, Anadolu’da büyümeye önem veren şirketlerden biri. Garanti Filo Genel Müdürü Ayşegül Gül-gör, artan taleple 2016 itibarıyla Anadolu’daki büyük şehirlere daha fazla odaklanmaya ve Anadolu’daki müşterilere yakından hizmet sunmaya başladıklarını dile getiriyor. Ankara, İzmir, Adana, Gaziantep, Konya ve Bursa olmak üzere altı şehirde yeni şube açtıkları bilgisini veren Gülgör, “2017 ilk yarıda 20 bin araca ve 6 bin müşteriye ulaştık. Yakaladığımız bu büyümede Anadolu’daki şubelerimizin büyük etkisi oldu” diyor.
Garenta da Anadolu’daki şubeleş-me planlarıyla öne çıkıyor. Garenta ve ikinciyeni.com Genel Müdürü Özgür Maraş, Adana, Ankara, Antalya, Bursa, Gaziantep, İstanbul, İzmir, Kayseri, Trabzon ve Muğla’da, toplamda 21 farklı noktada hizmet verdiklerini söylüyor. 2016 Aralık’ta Eskişehir’de, 2017 Ocak’ta Ankara Yüksek Hızlı Tren Garı’nda, mart ayında İstanbul Kartal’da, ağustos ayında İstanbul Beylikdüzü’nde yeni şubelerini açtıklarını ifade eden Maraş, “Bu yıl şehir şubelerine ağırlık vererek şube sayımızı artıracağız” diyor. Garenta’nın hedefinde ise Adana, Bursa, Eskişehir, Gaziantep, Kayseri ve Konya gibi gelişme potansiyeli yüksek şehirler var.
TİCARİ ARAÇLAR
Operasyonel kiralamada gelişim ve büyüme potansiyeli gittikçe artsa da sektörün bazı konularda yapılacak düzenlemelerle büyüme ivmesini daha da yükselteceği öngörülüyor. Sektör temsilcilerinin düzenleyici otoriteden talepleri arasında ticari araçların filo kiralamaya tabi olması konusundaki mevzuatta değişikliğe gidilmesi var. 2010’dan bu yana öz mal şartı getirilmesi sonucunda, ticari araçlarda kiralama sadece gerekli belgeye sahip olunduğunda yapılabiliyor.
Fleetcorp CEO’su Dr. Barbaros Çıtmacı, lojistik ve kargo şirketlerinin L ve M belgelerine sahip oldukları andan itibaren öz mal yöntemiyle elde tutulan araç sayısının nispi oranında sözleşmeli araç kullanabildiğini söylüyor. “TOKKDER olarak, hafif ticari araçtaki (HTA) yönetmelik tasarısı konusunda görüşlerimizi gerekli otoritelere ilettik” diyen Çıtmacı, HTA kısmında hangi tip araçlann kapsama girdiğine ilişkin yapılacak bir çalışmanın reel sektöre büyük katkı sağlayacağını kaydediyor. Çıtmacı’ya göre, özellikle araç parklarına tahsis edilen sermayenin ana iş kollarına döndürülmesi, verimlilik artışıyla desteklendiğinde ülke ekonomisine katkı sağlayacak.
OPERAYONEL KİRALAMANIN SUNDUĞU 5 FIRSAT
1 ETKİN NAKİT AKIŞI: Araç satın alımı için gerekli yatırım ve kredi limitleri ana iş kolunda değerlendirilir. Araca ilişkin değişken giderler yerine sabit ve düzenli kira bedelleriyle nakit akışı etkin planlanabilir. Böylece finansman maliyeti azalır.
2 KESİNTİSİZ İŞLEYİŞ: iş modeline ve ihtiyaca uygun alternatifler, profesyonellerin danışmanlığıyla belirlenir. Bakım, kaza, yol yardım gibi faaliyetlerin devamlılığını etkileyen faktörler onlar tarafından yönetilir ve kesintisiz işleyiş sağlanır. Muadil araç desteğiyle faaliyetler sürer.
3 İKİNCİ EL: Aracın hizmet dönemi sonundaki ikinci el değerlendirilmesiyle uğraşmaya gerek kalmaz. Böylece aracın ikinci el değerinin belirsizliği riski ortadan kalkar.
4 GÜÇLÜ BİLANÇO: Banka kredisiyle satın almadan farklı olarak, şirketin Tr ödeme planında yer alan ve vadesi gelmemiş ileri tarihli kira bedelleri bilançoda mali borçlar altında yer almaz. Bu da şirketlerin borçlanma kapasitesini olumsuz etkilemez.
5 ZAMAN YÖNETİMİ: Filo kiralama hizmeti şirketlere zaman tasarrufu sağlar. Bu da şirketlerin ana iş koluna konsantrasyonunu güçlendirir.
LEASEPLAN TÜRKİYE
“Kaliteli ve dengeli büyümeye devam edeceğiz”
25 BİNLİK ARAÇ PARKI: 20l6’yı yüzde 25 büyümeyle 22 bin 737 kiradaki araç sayısıyla kapattık. 2017 ilk yarı itibarıyla araç parkımız 25 bin adede yaklaştı. Kaliteli ve dengeli büyümeye önümüzdeki yıllarda da devam edeceğiz.
POTANSİYEL YÜKSEK: Toplam araç parkının yıllık yüzde 17-18, müşteri sayısının yüzde 40 arttığı sektör, kurumsal şirketlere ve KOBİ’lere katma değer yarattığı sürece büyüyecek. Türkiye’de şirketlerin kullandığı 2 milyonun üzerinde araç var. Sektör bunun 337 binini kiralamış durumda. Bu da şirketlerin 1,7 milyon adetlik daha araç parklarının olduğunu gösteriyor.
ELEKTRİKLİ ARAÇLAR: Otomotiv trendlerini ve yeni ihtiyaçları takip ediyoruz. LeasePlan’in elektrikli küresel girişim EVlOO’ün kurucu ortağı olması da bunun örneği. EV100 ile filodaki araçlar elektrikli araçlarla değiştirilmeye başlanacak ve 2021’e kadar bu geçiş tamamlanacak. Böylece elektrikli mobilite yaygınlaşacak. LeasePlan Türkiye olarak biz de elektrikli araçlara geçişi destekleyecek adımlar atacağız.
ANADOLU ÖNEMLİ: Anadolu’daki KOBİ’ler araç kiralamaya büyük ilgi gösteriyor. 2016 başında ilk şubemizi İzmir’de açtık. Ankara’da ve Bursa’daki ofislerimiz de hizmete girdi. Sektörün Anadolu’daki KOBİ’lere ulaşarak büyüyebileceğini düşündüğümüz için 2013’te www.tiklakira!a.com’u hizmete sunmuştuk. Bu kanalla Anadolu’da daha fazla işletmeye ulaşıyoruz.
FARKLI KANALLAR: Nissan, Peugeot, Citroen gibi markalarla yaptığımız işbirlikleriyle bu markaların bayileri vasıtasıyla hizmetlerimizi işletmelere ulaştırıyoruz. Ayrıca geniş bir ağa yayılan brokerlarımız da şirketleri LeasePlan hizmetleriyle buluşturuyor. ‘Ara Kirala’ ile de Anadolu’da bulunan işletmelerin bir telefonla ulaşarak kendilerine özel kiralama teklifleri alabilecekleri bir yapı oluşturduk.
CİYENLCOM GENEL MÜDÜRÜ ÖZGÜR MARAŞ
“İhtiyaçlara yönelik yeni projelere odaklanacağız”
DÜZENLİ ARTIŞ: 20l6’da filo adedinde uzun dönem markamız GarentaPRO ile yüzde 14, kısa dönem markamız GarentaDAY ile yüzde 13,6 büyüdük. 2017 ilk yarıda, 2016 ilk yarıya göre filo büyüklüğümüz GarentaPRO ile yüzde 19,2, GarentaDAY ile yüzde 15,6 artı.
ÇİFT HANELİ BÜYÜME: Paylaşım ekonomisi ve dünyadaki kaynakların sürdürülebilir kullanılması gibi kavramların önemi arttıkça araç kiralamadaki büyümenin de ortalamanın üzerine çıkmasını bekliyoruz. Yıl sonunda çift haneli büyüyecek, tüketicimizin ihtiyaçlarına hızlı ve verimli yanıt verecek projelere odaklanacağız.
SAP YATIRIMI: Teknik altyapımız bizi farklı kılıyor. Ciddi yatırım yaptığımız SAP sistemimizi tüketici ihtiyaçlarına göre sürekli yeniliyoruz. Bu da bize artı değer katıyor. Kiralamanın her adımını online platformda yaparak kiralama sürecini tamamlamak müşterilerimize de keyif veriyor.
‘SAT-KİRALA’ FIRSATI: Garenta ve ikinciyeni.com ile şirketlere ‘Sat-Kirala’fırsatı sunuyoruz. Araçlarını ikinciyeni.com’da satan şirketler ve bireyler, yeni araçlarını GarentaPRO’dan kiraladıklarında ilk ay ücret ödemiyor. İstanbul, Ankara ve İzmir’e ücretsiz transfer hizmeti sağlıyoruz. Satış işlemleriyle Garenta yetkilileri ilgileniyor. Araç ihtiyaçlarını öz kaynak kullanmadan karşılayan müşteriler, kendilerine uygun ödeme seçenekleriyle araç kiralama olanağına sahip oluyor.
MALİ AVANTAJ: GarentaPRO, şirketlere büyük mali avantaj sağlıyor. Müşterilerimiz araç ihtiyaçlarını öz kaynak kullanmadan ve sunduğumuz farklı ödeme seçeneklerinden kendilerine en uygun olanı seçerek karşılayabiliyorlar. Online kiralama sistemimizle şirketler, garentapro.com’dan istedikleri sayıda aracı, bir yıldan üç yıla kadar kolay şekilde kiralama olanağı bulabiliyor.
GARANTİ FİLO GENEL MÜDÜRÜ AYŞEGÜL GÜLGÖR
“2017’de sektörün üzerinde büyüyeceğiz”
MÜŞTERİ SAYISI: 20l6’da müşteri sayımız 2015’e göre yüzde 40 arttı. Müşteri portföyümüzü 5 bine, araç sayımızı 17 binlere ulaştırdık. 2017 ilk yarıda sektörün üzerinde büyüdük. 20 bin araca ve 6 bin müşteriye ulaştık. Bu yıl da sektörün üzerinde büyüyeceğimize inanıyorum.
MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ: Bizi farklılaştıran özelliğimizin ‘Garanti’ markasının gücü olduğuna inanıyorum. Çalışanlarımız en büyük değerimiz, insan kaynağına düzenli yatırım yapıyoruz. Müşteri deneyimini ve memnuniyetini çok önemsiyoruz. Araç bazında raporlama yapıyor, müşterilerimizle paylaşıyoruz. Net tavsiye skorlarımızı da düzenli ölçüyoruz.
DİJİTALLEŞME ATAĞI: Dijitalleşme olmazsa olmazlarımız arasında. Dijital tarafta pek çok yeni projeyi hayata geçiriyoruz. 20l6’da işlerimizin yüzde 14’ünü dijital kanaldan gerçekleştirirken, 2017 ilk yarıda bu oranı yüzde l8’e yükselttik.
‘SAT YENİSİNİ KİRALA’: ‘Sat Yenisini Kirala’, birey ve şirketlerin araçlarını satıp sağladıkları nakitle uzun dönem kiralama hizmeti alacakları yeni ürünümüz. Bu ürünle garantifiloi-kinciel.com’dan araçlarını satacak birey ve şirketler, hem araç sahibi olmanın getirdiği sigorta, vergi, bakım, onarım gibi yüklerden kurtulacak hem de araç kiralama için hazır kaynak yaratacak. Müşterilerimiz istedikleri para birimiyle ödeme yapabilecek. Tüm süreçleri hızlı ve sorunsuz yöneteceğiz.
YENİ WEB SİTESİ: Bu yıl yeni web sitemizi yayınlayacağız. Yeni sitemizde, kullanıcılar geniş yelpazede araca, tüm detayları ve fotoğraflarıyla ulaşabilecek. Talep listesi oluşturup çoklu araç teklifi talep edebilecek. ‘Müşteri Hizmet Merkezi’ sayfasında hizmetlerin ve süreçlerin açıklamalarına, araç kullanırken ihtiyaç duyabilecekleri her bilgiye ulaşabilecek. KOBİ’lere, ticari şirketlere, şahıslara özel kampanyalar listelenecek.
FLEETCORP CEO’SÜ DR. BARBAROS ÇITMACI
“2017’yi 880 milyon TL ciroyla kapatmayı hedefliyoruz”
BEŞTEYİZ: 20l6’da yeni araç bazında 11 bin kontrat üretimi ve 7 bin 200 araç satışıyla filo büyüklüğümüzü 23 bin 500’e ulaştırdık. 2015’e göre yüzde 20 artışla 560 milyon TL ciro elde ettik. Yüzde 7 pazar payıyla sektörde ilk beşteyiz. 2017 sonunda ciromuz 880 milyon TL’ye, aktif büyüklüğümüz 1,9 milyar TL’ye ulaşacak. 2021 sonunda araç parkımızın 42 bine, aktif büyüklüğümüzün 3 milyar TL’ye ulaşmasını hedefliyoruz.
YENİ OFİS PLANI: Ajandamızda ilk maddemiz, mevcut işbirliklerimizi ölçek ve kârlılık açısından daha verimli sürdürmek. İstanbul’daki genel merkez dışında İzmir’de de ofisimiz var. Diğer ofisimizi iç ya da Doğu Anadolu’da açmak istiyoruz.
KAPSAMLI HİZMET: Müşteri ihtiyaçlarına yönelik üç farklı ürün paketiyle, araç sayısı sınırlaması olmaksızın 12 aydan 48 aya kadar kapsamlı kiralama hizmeti sunuyoruz. Araçlar için bakım-onarım hizmeti, zorunlu trafik sigortası ve plaka bazlı kasko poliçesi, lastik değişimi, yedek araç temini, 7/24 yol yardım desteği sağlıyoruz.
MOBİLİTE: Müşterilerimize 2011’de beri mobil alanda da destek sunuyoruz. Sektörde ilk olan iFleet uygulaması üzerinden müşterilerimiz arıza ve kaza bildirim, lastik, anahtar, ikame araç talebiyle ilgili taleplerini doğrudan iletebiliyor. Talep butonuna basıldığında, müşterinin lokasyonunu belirleyerek hizmeti ulaştırıyoruz.
KULLANDIĞIN KADAR ÖDE: ‘Online Raporlama’ sistemimizle müşteriler, kira bedeli, araç kilometresi, kira-bakım-onarım faturaları, egzoz ve fenni muayene bitiş tarihleri, hasar prim oranları gibi detayları anlık görüntüleyebiliyor. Müşterilerimize, sözleşme bitimine altı ay kalıncaya kadar yıllık öngördükleri kilometre limitlerini değiştirme olanağı sunuyoruz. Bu sayede müşterilerimiz kullandığı kadar ödüyor.
TEB ARVAL GENEL MUDURU PHILIPPE CHABERT
“KOBİ’lere özel departmanla avantaj sağlıyoruz
10’UNCU YIL: 2016 da 19 bin araca ulaşarak filomuzu yüzde 22 büyüttük ve 20l6’da yüzde 19,3 büyüyen pazarın üzerinde performans gösterdik. 2017 Eylül itibarıyla filomuz 20 bin araca ulaştı. Yıl sonunda 21 bin aracın üzerine çıkmayı hedefliyoruz. 2017,10’uncu yılımız olduğundan bizim için önemli bir dönüm noktası.
ÖZEL KAMPANYALAR: 20l6’da 1-10 araçlık filoya sahip şirketlere özel butik ope-rasyonel kiralama ve filo yönetimi sunmak için ‘KOBİ Çözümleri’ departmanını kurduk. KOBİ’lerin ihtiyaçlarına yönelik proje, otomatik kredi, hızlı teslimat ve segmen-te özel kampanya gibi avantajlar sunuyoruz. Eski araçlarını yenilemek isteyen şirketler için ‘Sat ve Kirala’ çözümümüz var. ‘Sat ve Kirala’ ile filo sahipleri eski araçlarını gerçek piyasa değerinde satıyor. Kaynaklarını yeni araç satın alımına bağlamadan ‘her şey dâhil’ sistemle kiralama yapabiliyor.
DİJİTAL ÇÖZÜMLER: Hedefimiz, müşterilerin ve sürücülerin ihtiyaçlarını doğru analiz ederek her ölçekten işletmeye tam kapsamlı araç kiralama hizmeti sunmak. Bunun için dijital çözümlere dayalı raporlamayla müşterilerimize katma değer yaratarak işlerine odaklanmalarını sağlıyoruz.
‘MY TEB ARVAL’: Bu yıl dijital uygulamalarımızın merkezine müşterilerimizi koyarak dijital dünyamızın adını ‘My TEB Arval’ olarak değiştirdik. Sürücülerimize sunduğumuz ‘My TEB Arval’ uygulamasını yeniledik. Kullanıcı deneyimi odaklı yeni tasarımıyla modern bir görsel dünya sunan ‘My TEB Arval’e eklenen yeni işlevsel özelliklerle sürüş deneyimlerini arttıracağız.
MÜŞTERİ ODAKLILIK: Müşterilerimizle uzun vadeli ilişkiler kurmak çok önemli. Araştırmalarımız, TEB Arval’den hizmet alan bir kurumun sonraki satın alma döneminde de bizimle çalışmayı tercih ettiğini gösteriyor. Bu da müşteri odaklı yaklaşımımızın en önemli göstergesi.
DRD FİLO KİRALAMA GENEL MUDURU İLKAY ERSOY
“Yıllık bireysel kiralamada öne çıkıyoruz”
İLK 500’DE: T amamı yerli sermayeli en büyük filo kiralama markasıyız. 2016’daki 1,3 milyar TL’lik yatırımla sektörde yüzde 10 pazar payına eriştik. Araç parkımızı yüzde 37 büyüterek 33 bin 500 adetle yılı tamamladık. 2016’daki 909 milyon TLTık net satış geliriyle Capital 500’de 258’inci sıraya yükseldik.
BİREYSEL KİRALAMA: Yüzde 20 büyüme hedeflediğimiz 2017’de bu hedefe paralel gidiyoruz. Yıllık bireysel kiralama markamız OneCar’ın hayata geçmesiyle müşteri sayımız 10 bini aştı. OneCar ile bireylere de tıpkı şirketler gibi kiralama olanağı sunuyoruz. OneCar ile hedefimiz, araç perakende satışlarından yüzde 5’in üzerinde pay almak. OneCar’ın öncülüğünde, bireysel yıllık kiralama pazarının da önemli büyüme kaydedeceğini öngörüyoruz.
14 ŞEHİR: 20 yıla varan sektör deneyimi ve 35 bin adedi aşkın araç parkıyla sadece otomotiv ve kiralama sektörünü değil, farklı sektörlerin de içinde bulunduğu dönüşümü yakından takip ediyoruz. Türkiye genelinde yer alan bin 400 servis noktamız ve 14 şehirde bulunan 24 satış ofisimizle müşterilerimizin her ihtiyacında yanında olmayı amaçlıyoruz. ‘DRDRİVE’: Yatırımlarımızı teknolojiye yoğunlaştırarak müşterilerimizin her türlü ihtiyacını oluşturduğumuz online sistemlerden cevaplandırıyoruz. Mobil yol yardım aplikasyonumuz DRDrive ile müşterilerimiz hasar veya arıza anında tek tuşla çekici, yedek araç gibi hizmetlere ulaşabiliyor.
ÖZEL EĞİTİMLER: Diğer online uygulama Filomatik ile şirket yöneticileri kullanıcı adı ve şifresini girerek dilediği yerden filosuyla ilgili her türlü bilgiye ulaşabiliyor. Demir Bükey Akademi ile yürüttüğümüz proje kapsamında düzenlediğimiz güvenli sürüş eğitimleriyle müşterilerimizin trafik ortamına ilişkin doğru uygulamaları öğrenmesine destek oluyoruz.