Firmaların hayvanlara yönelik sosyal sorumluluk projeleri
Firmaların hayvanlara yönelik sosyal sorumluluk projeleri giderek artıyor. Bu projeler tüketicilerin beğenisini kazanırken sokak hayvanlarına yönelik önyargılar da yıkılıyor. Projeler hem hayvanları hem de firmaları sevindiriyor…
TÜRKİYE’YE gelen Batılı turistlerin en çok sokaktaki kedi ve köpek fotoğraflarını çektiğine birçoğumuz şahit olmuşuzdur. Neden? Cevabı basit, çünkü yurtdışmda özellikle Avrupa’da sokakta yaşayan hayvan görmek neredeyse imkansızdır. Oysa Türkiye bu anlamda tam bir cennet. Her an sokakta miskince uyuyan bir kedi görmeniz ya da yanınızdan geçen bir köpeğe rastlamanız mümkün. Hatta İstanbul’da bazı ilçeler var ki, kedi ve köpekleri ile ünlü. Şişli, Beşiktaş ve Kadıköy bu ilçelerden bazıları. Kaldırım kenarlarına konulmuş mamalar bu ilçelerde yaşayanlar için oldukça sıradan bir görüntü.
Ancak bunlar sizi yanıltmasın. Sokak hayvanlarının yaşamı oldukça zorlu. Çoğu zaman yemek ve su büyük sorun. Ve tabii ki şiddet…
Neyse ki, sosyal medya var. Sokak hayvanlarına yapılan iyilikler de kötülükler de hemen karşılık buluyor. Hatta öyle ki, bazen iş bir kafe-yi, işletmeyi hatta bir markayı protesto etmeye kadar varıyor. Protestolar yerini boykota bırakabiliyor. Kısacası söz konusu “can” olunca, işler ciddileşiyor. İşin rengi değiştikçe insanların da firmaların da tavrı değişiyor; birbirini dönüştürüyor.
KEDİLER EV SAHİBİ OLDU
Artık pek çok firma sosyal sorumluluk projelerinde hayvanlara da yer veriyor. Hem hayvanlar hem de firmalar durumdan memnun gözüküyor. Örneğin, Adore Mo-bilya’nın kedi evi kampanyası bir dönem elden ele dolaştı dersek abartmış olmayız. Mobilya parçalarını kedi evlerine dönüştüren ve bunları kargo ücreti karşılığı ücretsiz gönderen Adore Mobilyanın bu kampanyası hayvan severler arasında coşkuyla karşılandı.
Biz de merak ettik ve projenin nasıl ortaya çıktığını sorduk. Çevre dostu bir üretim anlayışları olduğunu ifade eden Adore Mobilya Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kemal Kayalar, “daha fazla ne yapabiliriz” diye düşünürken firma hayvanlara yönelik bir proje geliştirmeye karar vermiş. Bu süreci şöyle anlatıyor Kayalar:
“Neredeyse hiçbir malzememizi israf etmiyoruz. Fakat hammaddelerimiz yani yonga levhalarımız taşınırken, en alt ve üste konan ham yonga levhalar hasar gördüğü için ürünlerimizde kullanılamıyor. Normalde hasar gören bu malzemeler hurdaya çıkarılıp satılıyor. Malzemeleri satmadan nasıl değerlendirebiliriz diye düşündük ve sokaktaki kedi dostlarımız için ev yapmanın güzel bir fikir olduğuna karar verdik.”
PROJE HER YIL SÜRECEK
Kedi evlerine gösterilen ilgi onları da şaşırtmış. “Bu kadar çok hayvan sever olması ve böyle bir konuda bu kadar hassasiyet gösterilmesi gerçekten etkileyiciydi” diyen Kayalar, üç etapta üretilen 10 binden fazla kedi evinin proje boyunca kedi dostlarına gönderildiğini anlatıyor. Kış kapıda ve pek çok hayvan severin gözü Adore Mobilya’nın projesinde. “Devamı gelecek mi” diye soruyoruz Kaya-lar’a. “Adore Mobilya Kedi Evi Toplu Konutları inşaatı geleneksel olarak her yıl devam edecek. Bunun için sürekli olarak hasarlı ve fire hammadde biriktiriyoruz. Yeterli sayıya ulaştığımızda üretim için start vereceğiz” bilgisini veriyor.
Yaptıkları Ar-Ge çalışmaları sonucu köpek evlerinin boyutları itibariyle kedi evleri kadar işlevsel olmadığını gördüklerini kaydeden Kayalar, köpek evleri ile ilgili çalışmalarını ilgili kuruluşlarla yapmaya karar verdiklerini dile getiriyor.
ÇOCUKLAR BELİRLİYOR
Toyzz Shop da projelerinde hayvanlara öncelik gösteren firmalardan biri. Ancak markanın yapacaklarını belirlerken tüketicilerine yani çocuklara sorduğunu ve onlardan gelen talep doğrultusunda hareket ettiklerini vurgulayalım. Yani marka çocukları dinliyor, dinlemekle kalmayıp hayata geçiriyor. Toyzz Shop Pazarlama Grup Müdürü Didem Özgüven hayvanlar ve çocuklar arasında doğal bir bağ olduğuna dikkat çekiyor ve “Sadece çocuklar için değil biz yetişkinler için bile paylaşmak çok önemli çünkü paylaştıkça mutlu oluyoruz” diye konuşuyor. Buradan hareketle HAYTAP’la işbirliği yaptıklarını anlatan Özgüven, bu kapsamda Toyzz Shop’ta çocuklarla buluşan Fun Dough markalı oyun hamurlarının satışında her ürün için 2 TL’yi projeye ayırdıklarını belirtiyor.
“Proje sonucunda toplanan kaynakla İzmir Karaburun Hayvan Bakım Evi’ne ihtiyacı olan röntgen cihazını aldık” diye konuşan Özgüven, bu tür projelere devam edeceklerini söylüyor. Özgüven, gene HAYTAP’la yapılacak işbirliği ile Batman Belediyesi’nin kısırlaştırma merkezine malzeme desteği yapacaklarını, ek olarak Maltepe Belediyesi Hayvan Bakım Evi için röntgen cihazı alacaklarını anlatıyor.
“DOSTLUK MAMASI”
Migros ve CarrefourSA da hayvanlara kayıtsız kalmayan firmalardan. Her iki perakendeci de kendi markaları ile satışa sundukları bir öğünlük kedi ve köpek mamaları ile hayvan severlerin kalplerini kazanmayı bildi. “Sokak hayvanlarının doyurulması için Dostluk Maması ile hızlı, pratik ve uygun fiyatlı bir çözüm geliştirdik” denilen Migros A.Ş., açıklamasında, “Müşterilerimiz çantalarında mamaları hijyenik ve fazla ağırlık yapmayacak paketlerde kolayca taşıyabiliyor” deniliyor. 100’er gramlık Dostluk Maması fiyatının 1 TL olduğunun altını çizelim. Firmanın hayvanlar için yaptıkları bunlarla sınırlı değil. Migros da HAYTAP ile işbirliği yapan firmalar arasında ve bu işbirliğinden şimdiye kadar güzel sonuçlar alınmış.
SATILMAYAN GIDALAR BARINAĞA
İki yıl önce başlayan projenin amacı sokakta yaşayan hayvanların yiyecek sorununa kalıcı ve sağlıklı bir çözüm üretmek olmuş. Altı pilot Migros mağazasında başlayan proje bugün 40 ilde 338 Migros mağazası ile devam ediyor. Satışa sunulup da tüketilmeyen ürünleri aynı tazelikte HAYTAP aracılığıyla sokak hayvanlarına ulaştıran Migros, “Son kullanım tarihi yaklaştığı için raflardan kaldırılan meyve, sebze, et, şarküteri ve kuru gıda ürünleri niteliği ve soğuk zinciri bozulmadan muhafaza edilerek aynı gün HAYTAP gönüllülerine teslim ediliyor” diyor.
Hayvanlar için işbirliği
Getir ve Nestle Purina’nın yolları sokak hayvanları için kesişti. İki firma işbirliği yaparak barınaklardaki hayvanlara gıda yardımında bulundu. Getir ve Nestle Purima yetkilerinden dinliyoruz: “Hem Getir’in hem de Nestle Purina’nın her sosyal sorumluluk projesinde öncelikli hedefi ihtiyaç halindeki sevimli dostlarımıza yardım eli uzatmak. Bu projelerden ticari bir geri dönüşüm beklentimiz olmamakla birlikte günün sonunda yaptığımız ve ses getiren her sosyal sorumluluk projesi ile tüketicilerimizin kalbine dokunuyor; onlarla aramızdaki duygusal bağı güçlendiriyoruz.
#barınakhayvanlarıdoysun projesi ile birlikte toplamda 10 ton Nestle Purina markalı kuru kedi ve köpek maması Fatih Belediyesi Yedikule Barınağı ve Kadıköy Belediyesi Geçici Hayvan Bakım Merkezi’ne bağışlandı. İki barınak toplamında yaklaşık olarak 4 bin köpek ve 500 kedi hayatını sürdürüyor. Projeye toplamda 12.747 tekil kullanıcı destek verdi. Nestle ve Getir bünyesinde toplam 80 çalışan bu projede gönüllü olarak çalıştı.”