Forexçiler yıl sonunda trilyon TL’ye ulaşacak
Türkiye forex piyasası 2014’te 4,4 trilyon TL’lik işlem hacmine ulaştı ve yılı 78 bin hesapla kapattı. 2015’te ise yüzde 40’lık büyümeyle 6 trilyon TL’lik işlem hacmine ulaşılması bekleniyor. Önümüzdeki dönemde aracı kurumlar arasmda konsolidasyonlarm olabileceği dillendiriliyor. Oynak döviz ortamı forex’e olan ilgiyi artırsa da uzmanlar bunun henüz kazançlara etki etmediğini söylüyor.
Forex, 2011 yılında Sermaye Piyasası Kurulu’nun (SPK) sektörü kontrol altına alması, düzenlemeler getirmesi sayesinde yatırımcılarını çekmeye devam ederken büyümeye de devam ediyor. 2014’ün ilk aylarında aylık bazda 300 milyar TL seviyelerindeki işlem hacimleri, kaldıraçlı FX piyasasında aktif olan aracı kurum sayısının artması ve yıl boyunca gerçekleştirilen tanıtım ve eğitim faaliyetleriyle, yılın sonunda 500 milyar TL seviyesine ulaştı. Piyasada SPK lisanslı 39 aracı kurum bulunurken, yıl sonundan itibaren sektörde konsolidasyonlarm olması bekleniyor.
Son dönemde dolar/TL’nin yüksek seviyelerde seyretmesi, yatırımcıların da ilgisini çekerek işlem hacmini artırsa da şu anda bunun kazanç oranlarına pozitif ya da negatif bir yansıması görünmüyor. Uzmanlar forex piyasasının 2015 yılında da büyümesine devam etmesini ve yıl sonunda forex işlem hacminin yaklaşık yüzde 40 büyüyerek 6 trilyon TL hacmine yükselmesini bekliyor. Potansiyelini tam anlamıyla yansıtamayan piyasada büyümenin hızını ise ‘vergi’ unsurunun kestiği belirtiliyor.
GÜNLÜK HACİM 20 MİLYAR TL
Geçen yıl Türkiye’de Forex işlem hacmi günlük 20 milyar TL, aylık ise 400-450 milyar TL seviyelerinde seyretti. Türkiye Forex piyasası, regüle edilmesinin ardından hızla büyüyerek 2014 yılında 4 trilyon 360 milyar TL işlem hacmine sahip oldu. Bu düzenleme sonrasında hem yatırımcı sayısı hem de işlem hacmi olarak hızla büyüdü.
ALB Menkul Değerler Genel Müdürü Tuncay Karahan, piyasanın büyümesinde erişilebilirliğin ve işlem yapmanın kolay olmasının, kaldıraç kullanma imkanının, hem aşağı yönlü hem de yukarı yönlü hareketlerden kazanç sağlama fırsatlarının bulunmasının etkili olduğunu belirtiyor. Karahan, “Forex piyasasının büyümesine devam etmesini ve 2015 yılı için forex işlem hacminin yaklaşık yüzde 40 büyüyerek 6 trilyon TL’ye yükselmesini bekliyoruz” diyor.
HESAP SAYISI 80 BİNİ AŞTI
Forex piyasası yatırımcılarının sayısı 2014 yılında 78 bin 755 iken, bu rakam Ocak 2015’te 82 bin 947’ye ulaştı. Bu sayınm 55 bin 48’i aktif olarak işlem yapıyor.
Destek Menkul Değerler Genel Müdürü Tuna Yılmaz, forex piyasasının kaldıraç sebebi ile yatırımcılar için oldukça cazip olduğunu söylerken, bunun yanında rekabet nedeniyle kurumlann birçok avantaj sunarak piyasayı daha da cazip hale getirdiğini kaydediyor. Yılmaz, “İşlem hacminin yüksekliğinden dolayı manipüle edilemeyen bir piyasa olması da piyasayı cazip kılan nedenler arasında. İle-riki dönemlerde piyasada toplam hesap sayısının 100 bine çıkmasını bekliyoruz” diyor. Tuna Yılmaz, Destek Menkul olarak da 7 bin 500 olan aktif yatırımcı sayılarını 8 bin 500’e çıkarmayı hedeflediklerini ifade ediyor.
DOLAR/TL KAZANCA YANSIMADI
Forex’te en çok işlem yapılan ilk üç ürün sırasıyla Euro/dolar paritesi, altın ve dolar/TL paritesi. Bu sıralama piyasalarda oluşan hareketlere göre değişim gösterebiliyor. Tuncay Karahan, son dönemde FED faiz artırımı endişeleri ve yurtiçinde Merkez Bankası faiz tartışmalan ile kurda görülen hareketlerin dolar/TL’ye olan ilgiyi artırdığına dikkat çekiyor. “Fakat do-lar/TL’ye olan ilgi artmış olsa da yatırımcıların kazanç oranlarında net bir şekilde yukarı veya aşağı yönlü bir eğilim olduğunu söylemek mümkün değil” diyen Karahan, özetle enstrümanlara olan ilginin ve kazanç oranının piyasalardaki dalgalanmalara ve hareketlere göre değiştiğini dile getiriyor.
Integral Forex olarak 2014 yılını 464 milyar TL’lik işlem hacmiyle ilk sırada kapattıklarını anlatan Integral Menkul Değerler Genel Müdürü Kıvanç Memişoğlu da işlem hacimlerinde Euro/dolar ve altının ardından do-lar/TL’nin üçüncü sırada, geldiğini söylüyor. “Bu bağlamda ise kazanç oranlanmn yüzde 30 civannda seyrettiğini söyleyebiliriz” diyen Memişoğlu, dönemlere göre ise yüzde 25-40 bandı arasında değişiklik olabileceğini belirtiyor.
HACİMLER GERİLEYEBİLİR
Öte yandan Iş Yatırım Uluslararası Piyasalar SGMK ve FX Müdürü Cüneyt Akdemir, Avrupa Merkez Ban-kası’nın ocak ayında açıkladığı tahvil alım programı ve FED’in yaklaşmakta olan normalizasyon takvimi doğrultusunda, İsviçre Merkez Bankası örneğinde olduğu gibi, merkez bankalarının radikal hamlelerinin volatili-teyi artırmasının söz konusu olabileceğini söylüyor. Artan volatilité ortamının da 2015’in ilk ayında olduğu gibi hacimlere pozitif yansımasının kaçınılmaz olduğunu belirten Akdemir, işin diğer tarafına da dikkat çekiyor. Akdemir, “SPK’nın alabileceği bir kararla ya da piyasa yapıcısı aracı ku-rumların riskleri yönetmek adına yatırımcılara sunulan kaldıraç oranını düşürmeleri neticesinde, geçmişteki Japonya ve Amerika örneklerinden görüleceği gibi, hacimlerde geçici de olsa bir gerileme beklenebilir” diyor.
VERGİ SORUNU SÜRÜYOR
Mevcut durumda yabancılar için forex kazançları vergi beyannamesine tabi tutuluyor ve yerleşik bir vergi temsilcisi bulundurmaları gerekiyor. Tuncay Karahan da bu durumun başta Ortadoğu ve Körfez coğrafyası olmak üzere mevcut regiilas-yonun verdiği güvenle Türkiye’de işlem yapmak isteyen yabacı yatırımcılar üzerinde caydırıcı olduğunu dile getiriyor.
“Bu durumun hem sektör hem de ekonomi üzerinde olumsuz etkileri mevcut. Vergi beyannamesi sebebiyle yabancı yatırımcılar Türkiye’yi tercih edemiyor. Dolayısıyla yabancı yatırımcının kazancından mahrum kalınması nedeniyle söz konusu kazançtan zaten vergi alınamıyor” diyen Karahan, bu durumun da Türkiye’ye portföy yatırım yoluyla daha fazla sermaye girmesi engellediğini söylüyor.
Tuna Yılmaz ise yabancı yatırımcıların Türkiye’de işlem yapabilmesi için, daimi temsilci atayıp, her 15 günde bir vergi beyanında bulunma zorunluluğu nedeniyle, yabancı yatırımcıları Türkiye’de işlem yapmaya yöneltemediklerini söylüyor. Yılmaz, forex piyasasının yurtdışından yatırımcı çekebilmesi için vergi sisteminin kalkmasına yönelik, TSPB bünyesinde yaptıkları etki analizi çalışması sonucunu, Hazine ve Maliye bakanlıklarına sunduklarını sözlerine ekliyor.