Gençlik hayallerini gerçeğe dönüştürdüler
Tekstil sektöründe 50 milyon Euro’luk ihracat yapan ve bin kişinin çalıştığı Fashion Point şirketinin ortakları, geçen yıl dört şubeli restoran zinciri Waffle House’u satın alarak yeme içme sektörüne adım attı. Kısa sürede şube sayısını 10’a çıkaran ortaklar, yeni yaratılan konseptlerle özellikle Anadolu’da büyümeyi planlıyor.
Son yıllarda iş insanlarının yeni yatırım alanı haline gelen yeme içme sektörüne farklı alanlardaki faaliyetleriyle bildiğimiz pek çok isim giriş yapıyor. Kimi kendi markasını yaratıyor, kimi ise var olan bir markayı ya satın alıyor, ya da ortaklık yoluna başvuruyor. Türkiye’nin en güçlü hazır giyim ve konfeksiyon üreticilerinden olan, geçen yıl 50 milyon Euro ihracat yapan Fashion Point’in ortakları, Teoman Ademoğulları, İsmail Tutar ve İsmail Karademir de yeme içme sektörünün cazibesine kapılarak bu alanda yatırım kararı alan isimler arasına girdi.
1998’de kurulan, dört şubeli VVaffle House’u satın alarak bu işe giren üç ortak, yeni konsept ve markalar yaratarak yeme içme sektöründe söz sahibi şirketlerden biri olmayı planlıyor.
Neden Waffle House?
Waffle House markası Kenan Akardere tarafından 1998 yılında yaratılmış bir marka. Fenerbahçe ve Boğaziçi Üniversitesi’nde açılan şubelerle yola devam eden Akardere, 2001 yılında Yeşilköy’de açılan şube ile adını yaygınlaştırdı. Ardından Bakırköy Capacity ve Florya’da iki şube açan Akardere, geçen yıl Ağustos ayında gelen cazip teklifi değerlendirerek şirketini Teoman Ademoğulları, İsmail Tutar ve İsmail Karademir’e sattı. Gençlik yıllarında hep yeme içme sektörüne yatırım yapma hayali olduğunu söyleyen İsmail Karademir bu yatırımla hayallerini gerçekleştirdiklerinin altını çiziyor. İstanbul’da iyi tanınan bir marka olduğu için VVaffle House’u satın aldıklarını sözlerine ekleyen Karademir, Türkiye’nin en iyi vvaffle’cısı olmayı sürdüreceklerinin de altını çiziyor. VVaffle House’un işletmeciliğini Zuhal Görgen ile birlikte yürüten Karademir, “Aldığımızda bir şubesi ve 3 franchising restoranı olan bir markaydı. Kısa sürede 6 yeni şube açtık. Yeni konseptler yarattık ve büyümeyi sürdürüyoruz” diye konuşuyor.
Yeni konseptler
Büyük Waffle House’ları yeni yarattıkları Bistrothequeby VVaffle House’a çevirdiklerini söyleyen Karademir, bunun dışında kiokslar, seyyar arabalarla sokaklarda da waffle lezzetini müşterilerinin ayağına götürmeye hazırlandıklarını anlatıyor. Bistrotheque-by VVaffle markasıyla franchise vererek büyümeyi hedeflediklerini belirten Karademir konuşmasını şöyle sürdürüyor: “En iyi olma iddiamızı sadece vvaffle’la sınırlı tutmayıp müşterilerimize dünya mutfağından seçkin lezzetler sunma konusunda da son derece iddialı olduğumuzu göstermek istedik. Bu nedenle yeni bir marka yarattık. Ancak kiokslar, seyyar arabalarla ve daha küçük şubeler de açıyoruz. Özellikle ilk etapta büyümeyi de bu kon-septlerde yakalayacağımızı düşünüyoruz.” Özellikle Anadolu’da büyüme niyetleri olduğunu da sözlerine ekleyen Karademir, bu yönde ilk adımı Safranbolu’ya açtıkları iki şubeyle attıklarına da değiniyor. Hedefte ise Ankara, İzmir, Bursa ve Kocaeli var. Buralarda önce kendileri açıp sonra işleyen sistemi devretme yoluna da gidebileceklerini anlatan Karademir, talep toplamaya başladıklarının da altını çiziyor.
Bir şehre önce kiokslar ve seyyar arabalarla girme planı yapan ortaklar, ardından küçük dükkan ve büyük restoran konseptleri Bistroteque’i şehre taşıma yönünde hedef koymuş.
Öncelikli şehirler
Bistotheque ile orta vadede 10 şubenin üzerine çıkmak istemediklerini söyleyen Karademir, bu restoranları benzerlerinden ayıran en büyük farkın bir merkez mutfağın bulunmaması olduğunu anlatıyor. Her ürünün taze ve sipariş geldikten sonra hazırlanacak şekilde müşteriye sunulduğunu belirten Karademir, asıl büyümeyi ise VVaffle House markasıyla yapacaklarını anlatıyor. Stand ve kioks olmak üzere iki konseptte bu markayla franchise veriliyor. Stand için maliyet alanın büyüklüğüne göre değişiyor. Ortalama 40-60 bin lira arasında bir maliyetle stand açılabileceğini söyleyen Karademir, kioksların ise 50 bin TL’ye kurulduğunu belirtiyor. Aylık franchise bedeli olarak ise 500 dolar alınıyor. Yatırımın geri dönüşünün altı ay ile bir yıl arasında alındığını anlatan Karademir, konuşmasını şöyle sürdürüyor: “Bizim hamurumuz çok özel. Ve reçetemizi vermek istemiyoruz. Bu hamurun içeriğini toz haline getirmek için çalışmalarımız sürüyor. Bu işlem biter bitmez franchise vermeye başlayacağız.”
Asıl işleri tekstil
Teoman AdemoğuUan, İsmail Tutar ve İsmail Karademir’in sahibi olduğu Fashion Point, Tommy Hilfıger, Joop, Marlboro Clasic, Calvin Klein ve Diesel gibi küresel markalara blue jean ve spor giyim üreten bir şirket. Sefaköy, Sinop ve Karabük’teki üç fabrikası bulunan şirkette bugün yaklaşık bin kişi çalışıyor. Yılda 3.5-4 milyon parça üretimleri olduğunu söyleyen İsmail Karademir, ihracatın tamamım Almanya ve İtalya başta olmak üzere Avrupa’ya yaptıklarım söylüyor.
Tekstil işinin gayet iyi gittiğini söyleyen Karademir, ortakların gençlik hayali olduğu için yeme içme sektörüne giriş yaptıklarım, bu sektörde de iddialı olduklarının altım çiziyor.