Gündemimiz yine enflasyon
Merkez Bankası’nın enflasyon hedeflemesi konusunda sergilediği başarısızlık, beklentileri de iyi yönetememesine yol açıyor. Geçen hafta bu konuda bütün piyasaları sarsan gelişmelere şahit olduk…
MERKEZ Bankası beklenti yönetiminde eksi not almaya devam ediyor. Son kırık notu, hafta içi açıklanan ve tüm piyasa oyuncularını meraka sürükleyen enflasyon açıklamasıydı. Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, “Enflasyon 1 puandan fazla düşerse Para Politikası Kurulu toplantısını 24 Şubat’tan 4 Şubat’a çekeceğiz” dedi. Enflasyon yüzde 7.24 çıktı, oysa enflasyon 0.07 puan daha düşük olsa Merkez Bankası faiz indirecekti. Merkez Bankası enflasyon açıklandıktan hemen sonra yazılı bir duyuruyla “Olağanüstü toplantı yapılmayacak” dedi. Piyasalarda homurdanmalar başladı. Küçük bir fark nedeniyle piyasalarda bu kadar büyük beklenti yaratıp sonra “Pardon” demek oyuncuların dövize yüklenmelerine neden oldu.
Peki Merkez Bankası için bu ilk yanılgı mı? Merkez bankaları krizden sonraki yıllarda zaman zaman “sözle yönlendirme” (forward guidance) denilen bir yönteme başvuruyor. Sözle yönlendirmede önceden bazı beklentiler yaratmak için ipucu veriyor ve böylece piyasalara sert müdahalelerde bulunulmasına gerek kalmıyor. Ancak bu söylenen gerçekleşmezse ve tansiyon artarsa güvenilirlik sorgulanıyor.
Zaten enflasyonla mücadelede sürekli aksayan ekonomi yönetiminin bu tür sözel yönlendirmeleri insanların kafasındaki “Enflasyon nasılsa düşmez” algısını daha da güçlendiriyor. Dahası hafta başından bu yana hem dolar yükselişte hem de bono faizleri. Pazartesi günü enflasyonun gelmesinden önce yüzde 7’lerde dolaşan tahvil faizleri, cuma günü kapanışta yüzde 8’i aştı. Dolar ise 2.47’leri test ederek tarihi zirvelerinde dolaşıyor. Enflasyonun düşürülmesi konusunda en önemli oyuncu Merkez Bankası olduğuna göre daha dikkatli açıklamalar yapmak ona düşüyor.
İçeriğe Ait Başlıklar
Enflasyonda dikkat çeken yedi gelişme
Enflasyonda suç, genellikle akaryakıt gibi dışsal faktörlere, gıda gibi fiyatların kontrolsüz olduğu kalemlere atılıyor. Haklılık payı da var. Ancak nedeni bilip bu hastalığa bir çare bulunamaması kamuoyunun ayıbı değil. Enflasyonda gıda fiyatlarındaki olumsuz tablo ocak ayında da can sıktı. Ancak başka önemli gelişmeler de var. İşte, yedi gelişme…
Çekirdek ile TÜFE arasındaki makas açıldı
Merkez Bankası, TÜFE kadar çekirdek enflasyona da önem veriyor ve dikkatle izliyor. Hatta faiz indirimlerinde önemli bir öncü gösterge. En dikkatle izleneni, TÜFE’den enerji, gıda, içki-sigara ve altın fiyatlarını çıkararak hesaplanan en dar kapsamlı çekirdek enflasyon [l endeksi). Çekirdek I endeksi ocak sonu itibariyle son bir yılda yüzde 8.63 arttı. Anlamı, gıda, içki/sigara, altın ve enerji fiyatları dışındaki ürünlerde TÜFE’nin üzerinde artış var.
Çekirdek l’nın TÜFE’nin 1.3 puan üzerinde olması önemli.
İstanbul için enflasyon vakti
Enflasyon doğuya doğru azalıyor. Erzurum’da yüzde 4 civarındayken İstanbul yüzde 8.34 ile bölgeler içinde zirvede. Üç büyük şehirde enflasyon yüzde 7.5’in üzerinde. Ekonominin kalbi, medyanın merkezinde enflasyon yüksek olunca halkın tepkisinin medyaya yansıması da fazla görünür oluyor. Tıpkı kardan Anadolu kapalıyken İstanbul’da yağan karın günlerce haber yapılması gibi.
Gıdaya dikkat
Enflasyon düşerken de çıkarken de başrolde. Çift hanelerde dolaşıyor. Halkın “Enflasyon düşmüyor” demesinin en önemli nedeni gıda fiyatları… Sel, Rusya’daki ambargo sonrası ihracatın artacağı düşüncesiyle artan gıda fiyatları ve petrol fiyatı yüzde 50 düşerken motorin fiyatındaki düşüşün yüzde 15-20’lerde kalması maliyetleri düşürmeye engel.
Ulaştırma zamları geri alınsa!
TÜFE’nin düşmesinin nedeni. Benzin fiyatındaki düşüş ulaştırma fiyatlarını eksiye çekmeye yetti. Ancak asıl dikkat çeken konu, benzine zam geldiğinde toplu taşımaya zam yapılırken düşüşte bu zamların geri alınmaması. Bu nedenle ulaştırma endeksi 1 yılda yüzde 0.99 düşerken toplu ulaşım yüzde 7.66 zamlandı.
Kira ve su zamları etkili
Enflasyonun geçmişte en önemli nedenlerinden biri kira idi. Son yıllarda bu tersine döndü ve enflasyonu düşüren kalemlerden biri haline geldi. Ancak konutta dikkat çekici gelişmeler yaşanıyor. Ocak 2014’te yüzde 4’lerde olan konut alt endeksleri hareketlilik nedeniyle yüzde 7.5’lere çıktı. Alt endeksler (kira, su ve konut onarımı) çift hanelerde. Özellikle su faturaları yüzde 17.5 artmış görünüyor. Kirada ise ağustostan bu yana hızlanan artış var.
İçki ve sigarada vergi etkisi düşük kaldı
Hükümetin akaryakıtla birlikte ciddi gelir kaynaklarından biri… Her yıl ocakta geleneksel hale gelen içki ve sigaraya zam bu yıl da yapıldı. Ancak etkisi düşük kaldı. Zamlar yapılıyor yapılmasına ama kaçak içki ve sigara satışının (her beş sigaradan biri kaçak) hızlandığına yönelik raporlar da açıklanmaya devam ediyor.
Zamları ‘giymişiz’
Geçen yıl ocakta yüzde 4’lerde olan giyim fiyatlarındaki artış geçmiş yıllardaki iniş eğilimini bozmuş görünüyor. Trend hep yukarı. Kışın yüzde 7’lerde olan giyim fiyat artışları bahar ve yaz aylarında yüzde 10’lara kadar çıktı. Ocak 2015 itibariyle yüzde 9.14 ile geçmişte TÜFE’ye düşüş yönünde verdiği desteği geri çekmiş görünüyor.