İhracat ve Enflasyon Verileri Nisan-Mayıs 2017
Nisanda ihracat yüzde 4 artışla 11.9 milyar dolar, yılın ilk dört ayında yüzde 6.7 artışla 49.7 milyar dolar oldu. TÜFE ise aylık yüzde 1.31, yıllık yüzde 11.87 arttı. Uzmanlar, enflasyonun yılın ikinci yarısında düşüşe geçmesini bekliyor…
KÜRESEL piyasaların Amerikan Merkez Bankası’nın (FED) faiz kararına kilitlendiği geçen hafta, yurtiçinde ise nisan ayı ihracatı ve enflasyon verileri takip edildi.
Nisanda Türkiye’nin ihracat artışı sürdü, enflasyon sürpriz yapmadı. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre ihracat nisanda yüzde 4 artışla 11.9 milyar dolara, yılın ilk dört ayında yüzde 6.7 artışla 49.7 milyar dolara yükseldi. İhracat, 2017 ocakta yüzde 15, şubatta yüzde 5.1, martta yüzde 19 artış göstermişti. Nisanda ihracat artış hızının gerilemesinde takvim etkisi ve referandum süreci etkili oldu.
Yıllık enflasyonun tepe noktasına ulaşması beklenen nisanda, TÜFE aylık yüzde 1.31 artışla piyasa beklentilerine paralel gerçekleşti. 2016 yılını yüzde 8.53 ile kapatan yıllık TÜFE nisanda bir önceki aya göre 0.58 puan artışla yüzde 11.87 oldu. TÜFE bu düzeyi ile Ekim 2008’den beri en yüksek seviyede kalmaya devam etti. Yurtiçi üretici fiyat endeksi (Yİ-ÜFE), nisanda bir önceki aya göre yüzde 0.76 artarken, yıllık Yİ-ÜFE bir önceki aya göre 0.28 puan artışla yüzde 16.37 seviyesinde gerçekleşti. Enflasyonda dolar kurundaki artışın gecikmeli yansımasının görüldüğüne dikkat çeken uzmanlar, gıda komitesinin yaptığı çalışmaların gıda fiyatları üzerinde henüz etkili olmadığını vurguladı. Gıda fiyatlarındaki artış, diğer maliyet unsurlarının baskısı, enerji fiyatlarındaki dalgalı seyir ve döviz kurundaki sert yükseliş nedeniyle önümüzdeki aylarda tüketici fiyatları üzerindeki yukarı yönlü baskının devam edebileceğine işaret eden uzmanlar, enflasyonun ikinci yarıdan itibaren aşağı yönlü hareket edeceğini ifade ediyor.
AYLIK TÜFE ARTIŞI YÜZDE 1.31
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), nisan ayı enflasyon verisini açıkladı. Nisanda TÜFE bir önceki aya göre yüzde 1.31,2016 yılı Aralık ayma göre yüzde 5.71, geçen yılın aynı ayma göre yüzde 11.87,12 aylık ortalamalara göre yüzde 8.66 artış gösterdi. Merkez Bankası nın ikinci enflasyon raporunda 2017 yılı enflasyon tahmini bir önceki rapora göre 0.5 puanlık artışla yüzde 8.5’e yükseltilmişti. Merkez Bankası’nm yılsonu tahmininin tutması için yılın ilk dört ayında yüzde 5.71’e yükselen TÜFE’nin yılsonuna kadar 2.79 puanın üzerinde artış göstermemesi gerekiyor.
Özel kapsamlı tüketici fiyatları endeksi göstergelerine bakıldığında, çekirdek B endeksi nisanda bir önceki aya göre 0.05 puan artışla yüzde 9.12’ye çıkarken, çekirdek C endeksi 0.04 puan azalışla yüzde 9.42 düzeyinde gerçekleşti.
Yurtiçi üretici fiyat endeksi (Yİ-ÜFE), 2017 yılı nisanda bir önceki aya göre yüzde 0.76 artarken, yıllık Yİ-ÜFE bir önceki aya göre 0.28 puan artışla yüzde 16.37 oldu. Yİ-ÜFE, geçen yılın aralık ayma göre yüzde 7.19, on iki aylık ortalamalara göre yüzde 8.01 artış gösterdi. Bir önceki aya göre madencilik ve taşocakçılığı sektöründe yüzde 0.82 düşüş, imalat sanayi sektöründe yüzde 0.80, elektrik ve gaz sektöründe yüzde 1.04 ve su sektöründe yüzde 0.62 artış gerçekleşti.
İMALAT SEKTÖRÜNDE İYİLEŞME
İstanbul Sanayi Odası Türkiye İmalat Sanayi PMI İmalat Sanayi Raporu’na göre, PMI endeksi nisanda eşik değer olan 50’nin üzerinde ölçülerek 51.7 oldu. Üretim, yeni siparişler, ihracat, satın alma faaliyetleri ve istihdam ikinci çeyreğin başlangıcında büyümeye devam etti. İmalat sektöründe nisanda yaşanan genel iyileşme yeni iş hacminin daha da yükselmesinden kaynaklandı.
“TEK HANEYE İNECEK”
Son enflasyon verilerinin beklentilerle uyumlu gerçekleştiğini açıklayan Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Türkiye’nin yılsonu itibarıyla enflasyon, işsizlik ve faizlerde tek haneli rakamlara ineceğini söyledi. Enflasyona ilişkin kurdaki geçişkenliğin yansımalarını gördüklerini, başka beklentilerin de olduğunu belirten Canikli, ikinci yarıdan itibaren aşağı yönlü bir hareketin başlayacağını, yılsonunda da tek haneli rakamları görmeyi umduklarını kaydetti.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu da yıl sonunda işsizliğin tek hanelere düşeceğini belirterek, istihdamda 1.5 milyona ulaşmayı hedeflediklerini söyledi. Müezzinoğlu, 1 milyonun üzerinde ek istihdam sağlandığını açıkladı.
Enflasyonda sürpriz olmadığını belirten Gedik Portföy Portföy Yönetim Müdürü Eral Karayazıcı, piyasalarda olumsuz bir etki ile karşılaşılmadığmı vurguladı. Kara-yazıcı, en yüksek geride kalıyor algısının, dış iklimin de katkısı ile altı haftadır tahvil cephesine yabancı ilgisini sağladığının altını çizdi. Partili cumhurbaşkanlığı dönemine yönelik ilk adımların atılmaya başlamasının piyasalara etkisini değerlendiren Karayazıcı şunları söyledi:
“Piyasa yeni bir sandıktan çok çekiniyordu. Bu riskin en azından 2017’de gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması bardağın dolu tarafı oldu. Görece aşırı is-kontolu kalan Türkiye varlıkları farkın bir bölümünü kapatarak bu durumu kutladılar.
Hükümet önümüzdeki süreçte ekonomiye öncelik verecek.
Pozitif gelişmelerin sağlanabileceği anlaşılırsa kuşkusuz yurtiçi marketler bundan olumlu etkilenecek. Fiyatlamalarda dış iklimin de güçlü etkisini hissetmeye devam edeceğiz. Mayıs-Ha-ziran dönemi özellikle de borsalar adına engebeli. Ağırlıkla ilkbahar düzeltmelerine sahne oluyor ve bu yılda benzer bir fiyatla-ma ile karşılaşmamız sürpriz olmaz.”
İHRACAT 145 MİLYAR DOLAR
TİM verilerine göre son 12 aylık ihracat bir önceki döneme göre yüzde 4 artışla 145 milyar 656 milyon dolara ulaştı.
Nisanda AB’ye yapılan ihracatın yüzde 3.2 arttığını söyleyen TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, dört aylık dönemde bu bölgede 2.1 milyar dolarlık artış kaydedildiğinin altını çizdi. Bu dönemde toplam ihracat artışının yarısına yakınının AB ülkeleri kaynaklı olduğunu ifade eden Büyükekşi, AB ile yaşanan siyasi sorunların ihracatın üzerinde olumsuz bir etki yaratmasını beklemediklerinin altını çizdi. Büyükekşi, Kuzey Amerika’ya ihracatın yüzde 28.7 oram ile güçlü bir artış yakaladığına dikkat çekti.
TİM verilerine göre nisanda Türkiye’nin en çok ihracat yaptığı ülke 1.1 milyar dolar ile Almanya oldu. Türkiye’nin en büyük ticari partneri Almanya’ya ihracat nisanda yüzde 5.4 azaldı. Bu dönemde Hollanda’ya ihracat ise yüzde 15.9 azalışla 276 milyon dolar düzeyinde gerçekleşti. Nisan’da Türkiye’nin en çok ihracat yaptığı ülkeler arasında Birleşik Krallık 729 milyon dolarla ikinci, ABD 717 milyon dolarla üçüncü, İtalya 692.7 milyon dolarla dördüncü, Irak 673 milyon dolarla beşinci sırada yer aldı. Nisanda Irak’a ihracatın toparlanmasıyla Ortadoğu ülkelerine ihracat yüzde 8.5 artış kaydetti. Rusya’ya ihracat yılın ilk 4 ayında yüzde 29.6 artışla 677.3 milyon dolara, Çin’e ihracat yüzde 51.5 artışla 896.4 milyon dolara yükseldi.
OTOMOTİV YlNE LİDER
Otomotiv sektörü ihracatı nisanda yüzde 12.4 artışla 2.3 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti. Otomotiv sektörü ihracatı yılın ilk dört ayında yüzde 22.7 artışla 9.3 milyar dolara yükseldi. 3.1 milyar dolarlık ihracat artışının 1.7 milyar doları otomotiv sektöründen geldi. Nisanda, ihracat artışına en güçlü desteği 326 milyon dolar tutarında, yüzde 46.9 oranında artışla 1 milyar 22 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilen çelik sektörü verdi. Hazır giyim ve konfeksiyon ile elektrik elektronik sektörü, ihracat artışına fren yaptırdı. Hazır giyim ve konfeksiyon sektörü ihracatı nisanda yüzde 11.1 azalışla
1.4 milyar dolara, elektrik elektronik ve hizmet ihracatı nisanda yüzde 10.3 azalışla 794 milyon dolara geriledi.
BANKACILIĞIN KAR113.5 MİLYAR TL
Türk bankacılık sektörünün dönem net karı 2017 yılının ilk çeyreğinde geçen yılın eş dönemine göre yüzde 65 artışla 8.2 milyar TL’den 13.5 milyar TL’ye yükseldi. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre mart sonu itibarıyla Türk bankacılık sektörünün aktif büyüklüğü 2016 yılı sonuna göre yüzde 4.9 artışla 2 trilyon 866 milyar TL’ye yükseldi. Mart sonu itibarıyla en büyük aktif kalem olan krediler geçen yılsonuna göre yüzde 5.5 oranında artışla 1 trilyon 830.3 milyar TL oldu. İlk çeyrek itibarıyla bankacılık sektörü menkul değerleri 2016 yılı sonuna göre yüzde 4.1 artışla 365.9 milyar TL oldu.
“EURO KUVVETLENECEK”
FED’in faiz artırmama kararını değerlendiren Gedik Portföy Portföy Yönetim Müdürü Eral Karayazıcı ABD ekonomisinde toparlanmanın son iki aydır irtifa kaybına sahne olduğunu belirterek, bunun kalıcı bir trende dönüşmesini beklemediğini vurguladı. Karayazıcı, yakın vade adına bu görünümün dolar için dezavantaj olduğunu, FED’i de frene basmak zorunda bırakacağını ifade etti.
Fransa’da pazar günü gerçekleştirilecek cumhurbaşkanlığı seçimlerinin son turu öncesinde piyasaların odağında euro bulunuyor. Seçimlerin ilk turundan bu yana dolara karşı yüzde 2 değerlenen euro’ya yönelik değerlendirmelerde bulunan Karayazıcı, 2004-2014 aralığında 10 sene 1.35 etrafında dalgalanan euro/dolar paritesinin iki senedir 1.05-1.15 bandında seyrettiğini vurguladı. Bu koordinat değişikliğinin başlıca nedeninin para politikalarındaki ayrışma olduğunu söyleyen Karayazıcı şöyle devam ediyor: “Avrupa ekonomisi toparlanıyor ve ben bunun daha da hızlanacağım, bunun bir sonucu olarak da bir süre sonra ECB’nin para politikasını normalleştireceğini, euro’nun kuvvetleneceğini düşünüyorum. Bu bakıma uzun vadede euroda güçlü potansiyel görüyorum. Ancak kısa vadede 1.11 gibi bir seviyede euro/dolar parkesinde ‘Macron beklentisi bitti’ satışları ile karşılaşıp paritenin 1.0750 gibi bir seviyeye gerilediğine şahit olabiliriz.”
HÜLYA GENÇ SERTKAYA