İkinci çeyrek bilançosu ile ön plana çıkan 17 hisse
Şu ana kadar açıklanan ikinci çeyrek bilançolarının bir kısmının beklentilerin Özerinde, bir kısmının ise beklentilerin altında olduğunu kaydeden uzmanlar döviz varlıkları pozitif, kısa vadeli borçluluğu az olan şirket bilançolarının ön plana çıkacağını düşünüyor.
BORSA İstanbul’da halka açık şirketlerin ikinci çeyrek bilançoları 13 Temmuz tarihinde açıklanmaya başlandı. Konsolide olmayan bilançolar için 9 Ağustos, konsolide bilançolar için ise son gönderim tarihi 27 Ağustos olarak belirlendi. Haberimizi hazırladığımız sırada ise hisse senetleri borsada işlem gören şirketlerin sadece dörtte biri verilerini bor-saya bildirmişti. Analistler gelen bu bilançoların bir kısmının beklentilerin üzerinde, bir kısmının ise beklentilerin altında olduğuna dikkat çekiyorlar. Uzmanlar ikinci çeyrek bilançoları üzerinde döviz varlıkları pozitif, kısa .vadeli borçluluğu az olan şirket bilançolarının ön plana çıkacağını düşünüyor.
Bu kapsamda yılın ikinci çeyreğine yönelik bilançoları inceleyerek portföy yenilemek isteyenlere uyarılarda bulunan uzmanlar, bilançosunu beğendikleri 17 hisseye de orta ve uzun vade için AL veriyorlar.
“DÖVİZ VARLIKLARI POZİTİF”
Erken seçimler nedeniyle iç piyasa açısından sıkıntılı bir çeyrek dönem geçirdiğimizi hatırlatan Işık FX Araştırma Uzmanı Yusuf Kavak, bunun yanında aynı dönemde uluslararası platformlarda da ticaret savaşlarının yaşandığını hatırlatıyor. Küresel risk oluşturan bu durumla birlikte ABD Merkez Bankası’nın (FED) sıkılaştırma adımlarının hızlanacağı beklentisinin de gelişmekte olan ülke varlıklarında baskıya neden olduğunu ifade eden Kavak, tüm bunların etkisiyle TL’nin döviz kurları karşısında tüm zamanların rekor gerilemesini yaşadığını belirtiyor. Kavak, bu kapsamda ikinci çeyrek bilançoları üzerinde döviz varlıkları pozitif, kısa vadeli borçluluğu az olan şirketlerin olumlu yansımalarını bekleyebileceğimizi söylüyor. Yine net döviz pozisyonu ekside ve borç yükü fazla olan şirketlerde ise doğal olarak tam tersi bir etki görebileceğimizi hatırlatan Kavak, ancak belirli bir hikayesi olan ve teşviklerden yararlanan bazı şirketlerin ise istisnai olarak iyi bilanço açıklayabileceğini düşünüyor.
Kavak bu kapsamda, bilançosunu açıklayan ve beğendiği Anadolu Cam, Türk Prysman Kablo, TAV Hava Limanları, Şişe Cam, S AS A Polyester ve Bizim Toptan hisselerine orta ve uzun vade için AL veriyor.
“BORÇ ORANI DÜŞÜK HİSSELER”
Bugüne kadar açıklanan bilanço ve mali tablolara bakıldığında bazı şirketlerde tahmin edildiği gibi finansal giderlerin şirket karlılıkları üzerine negatif etki oluşturduğu, fakat genele bakıldığında bunun henüz başlangıç aşamasında olduğunu belirten Ahlatcı Yatırım Yatırım Uzmanı Emrah Parlan, şöyle devam ediyor:
“Bu noktada şirketlerin gerekli önlemleri almaları gerektiği zaten uzun bir süredir piyasalarda konuşuluyor. Öte yandan bazı şirketlerde ise girdi maliyetlerindeki yükseliş dikkat çekerken, şirketlerin oluşan negatif etkileri faaliyet giderlerini azaltarak süspanse etmeye çalıştıkları görülmekte” diyor.
Mevcut ekonomik görünüm içerisinde döviz geliri olan ve borç oranları düşük olan şirketlerin, ekonomik zorluklar ile daha kolay başa çıkabileceğini düşünen Parlan, ayrıca Mart ayından bugüne kur tarafında yüzde 25 oranında yükseliş yaşanmasını, yabancı para varlığı olan şirketlere kambiyo karı olarak yansıyacağını tahmin ediyor.
Parlan, bilançosunu açıklayan ve beğendiği Akbank, Bizim Toptan, Ege Gübre, Garanti Bankası, İzocam, Şişe Cam, Soda Sanayii, TAV Hava Limanları, Turkcell, Tofaş Fabrika, Trakya Cam, TSKB, Ves-tel Beyaz ve Yapı Kredi hisselerine orta ve uzun vade için AL veriyor.
Yusuf KAVAK/ Işık FX Araştırma Uzmanı
“Anadolu Cam’ın döviz pozisyonu artıda”
Anadolu Cam: 2018/2.Çeyrek fınansalları itibariyle satışlarını önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 23 oranında artıran şirketin, net dönem kârını ise yüzde 105 oranında yükselttiği görülmekte. Faaliyet kârı/net satışlar rasyosunu da arttıran şirketin; lokal ve küresel gelişmeleri yakından takip etmesi ile ikinci çeyrekte TL’de yaşanan zayıflığı döviz pozisyonunu artıda tutarak bertaraf etiği de gözlemleniyor. 150 bin ton kapasiteli yeni bir fırını da faaliyete alan şirket bu kapsamda ileriye dönük kârlılığına katkı sağlayabilecektir. Şirket hisselerinde yüzde 10’luk yükseliş potansiyeli ile 3.60 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
Türk Prysman Kablo: Cari yılın ilk yarısına ait fınansal raporları itibariyle satışlarını önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 26’nın üzerinde artıran şirketin, net kârını ise yüzde 325 oranında yükselttiği görülüyor. 1.27’lik Cari oran ve 0.99’luk asit-test oranı rasyolarına sahip olan şirketin kısa vadeli borçlarındaki yükselişi dönen varlıklarındaki artış ile bertaraf ettiği dikkat çekiyor. Cirosunun önemli bir bölümü yurtdışı kaynaklı olan ve 40’dan fazla ülkeye ihracat yapan şirketin döviz pozisyonundaki güçlü seyir kambiyo kazancı yazması da bir başka olumlu etken olarak karşımıza çıkıyor. Şirket hisselerinde yüzde 20 yükseliş potansiyeli ile 2.25 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
Tepe Akfen Hava Limanları: 2018’in ilk yarısında hizmet verdiği yolcu sayısında önceki yıla göre yüzde 31 oranında artış görülen şirketin; ilgili dönemde satışlarını yüzde 42, net kârını ise yüzde 95 oranında yükselttiğini görüyoruz.
Döviz yükümlülüklerinin yüzde 190’ı kadar döviz varlığına sahip olan şirket, mevsimsel avantajların da etkisiyle gerek yurtiçi, gerekse yurtdışı operasyonel faaliyetlerinde potansiyel artışını da koruyor. Şirket hisselerinde yüzde 15 yükseliş potansiyeli ile 30 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
Emrah PARLAN/ Ahlatcı Yatırım Yatırım Uzmanı
“Şişe Cam’da potansiyel yüzde 15.70”
Şişe Cam: 2. Çeyrek fınansal tablolarını açıklayan şirketler içerisinde, dünyanın sayılı cam üreticilerinden olan Şişe Cam, 2018 yılının ilk 6 aylık döneminde geçen yılın eş dönemine göre yüzde 93 artışla 1.6 milyar TL net kâr açıkladı. Böylece şirket güçlü bir performansla kalitesini ortaya koydu. Ayrıca şirketin borçluluk oranı çeyreklik bazda yüzde 41.36’dan yüzde 40.47 seviyesine geriledi.
Euro bölgesinde yaşanacak ılımlı büyümenin cam ürünleri ihracatını miktar bazında olumlu etkilemesi beklenirken, şirket hisselerinde yüzde 15.70 yükselme potansiyeli ile 5.60 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
Soda Sanayii: Soda ve krom kimyasallarının dünya çapındaki sayılı üreticilerinden olan Soda Sanayii A.Ş. 2018’in 2. çeyreğinde beklentilerin üzerinde 657 milyon TL net dönem karı açıklayarak bir anda dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 130 oranında bir kar artışı gerçekleşirken, şirketin döviz ve nakit pozisyonu nedeni ile kaydettiği kambiyo karlarının yanında yurtdışı satışlarının geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 17 arttığı görüldü. Mevcut görünüm içerisinde şirketin borçluluk oranı geçtiğimiz çeyreğe göre yüzde 27.15’den yüzde 24.89 seviyesine geriledi. Şirket hisselerinde yüzde 14 yükselme potansiyeli ile 6.80 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
Akbank: 2018 yılı içerisinde tarihi düşük F/K değerlerinde bulunan bankacılık hisseleri yakından takip edilmekte. Bunların içerisinde Akbank beklentilerden daha olumlu şekilde 3.3 milyar TL net dönem karı açıkladı. Net kar rakamı bir önceki çeyreğe göre yüzde 6 ve geçen yıla göre yüzde 2 düşüş kaydetti.
Bankanın sermaye yeterlilik oranının yüzde 19’a yakın seviyede bulunması ve bu oranın diğer bankalar arasında en yüksek düzeyde olması dikkat çekmekte.
Önümüzdeki süreçte enflasyon endeksli tahvillerde yüksek enflasyon nedeniyle olumlu düzeltme etkisiyle yönetimin belirttiği gibi marjlar ve ana faaliyet gelirlerinde yukarı potansiyeller olabileceğini düşünüyoruz.
Şirket hisselerinde yüzde 15 yükselme potansiyeli ile 7.80 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
İkinci çeyrek fınansal tablo ve raporlarında nelere dikkat edilmeli?
■ Şirket kârlılığının ne kadarının faaliyetlerinden kaynaklandığı belirlenmeli.
■ İleriye dönük beklentiler açısından zarar eden şirketlerin bu zararlarının yatırım harcamaları kaynaklı mı yoksa faaliyetlerinden mi kaynaklı olduğu incelenmeli.
■ Senenin kalan bölümünde lokal ve küresel fınansal şartlarda beklenen zorluklara karşı şirketin ileriye dönük bir hikayesinin olup olmadığı incelenmeli.
■ Döviz yükümlülüğü oian şirketlerin olası kur artışlarına karşın kendilerini ne derece hedge ettikleri dikkate alınmalı.
■ Kaldıraç (borçluluk] oranı olabildiğince düşük şirketler daha az risk içerir. Bunun istisnasının yatırım harcamaları olacağı unutulmamalıdır.
■ “İhracat/toplam satış oranı” yüksek, karlılıklarını geçen yılın aynı dönemine gn>~e artırmayı başarmış ve bunu yaparken borç oranını düşürmüş ş.. Ketlere odaklanması gerektiğini düşünüyoruz.
İDİL TARAKLI