İlk yarı bilanço beklentisi “al” veren 27 hisse
Borsada yarıyıl bilançoları gün sayıyor. İlk yarıda demir çelik, savunma, havacılık, ticarî bankalar, taahhüt grubu gibi sektörlerden yüksek performans bekleyen uzmanlar net karın tek kriter olarak alınmaması gerektiğini hatırlatıyor…
HİSSE senetleri Borsa İstanbul’da işlem gören şirketlerin ikinci çeyrek konsolide olmayan bilançoları için son tarih 9 Ağustos. Bankalar ise konsolide ve konsolide olmayan bilançolarını 20 Ağustos tarihine kadar gönderebilecek. Bu arada borsa uzmanlan ve yatırımcılar ilk yarı bilanço beklentisi kuvvetli hisseler arasından seçim yapmaya çalışıyor. Net karın tek kriter olmadığını hatırlatan uzmanlar, şirket karlılıklarının ya da zararlarının bir defaya mahsus olup olmadığının özellikle incelenmesi gerektiği konusunda yatırımcıları uyarıyor.
Satışlar, faaliyet karı ve net karın beraber artmasının kardaki artış için daha güvenli olduğunu hatırlatan uzmanlar, net döviz borcunun olmamasının da hisse performansı açısından olumlu olduğunu belirtiyor. Genel olarak ilk yarıda demir çelik, savunma, havacılık, ticari bankalar, taahhüt grubu gibi sektörlerden yüksek performans bekleyen uzmanlar bu kapsamda bilanço beklentisi kuvvetli 27 hisseye “al” veriyor.
“ÖZEL TİCARİ BANKALAR OLUMLU”
Yılın ilk çeyreğine dair açıklanan bilançoların genel olarak iyi geldiğini hatırlatan GCM Menkul Kıymetler AŞ Araştırma Uzmanı Enver Erkan, ikinci çeyrekte de benzer görüntünün devamını beklediklerini söylüyor. Bilançolarda ilk çeyreğe göre daha değişik olarak görebileceğimiz unsurun, döviz kurlarına bağlı finansman gelir/giderlerindeki değişimin bilanço değerlerine yapacağı etki olarak öngören Erkan, “Yılın ilk altı ayında TL, dolara göre yüzde 19, euro’ya göre yüzde 16 değer kaybetti. İlk çeyrekte bu etki daha sınırlıydı. Nisan, Mayıs, Haziran aylarında kurlarda yaşanan yükseliş çerçevesinde döviz açık pozisyonu yüksek olan şirketlerin kâr durumları olumsuz etkilenecektir” dedi. İlk yarıda demir çelik, savunma, havacılık, ticari bankalar, taahhüt grubu gibi sektörlerden yüksek performans beklediklerini de ifade eden Erkan, şu değerlendirmeyi yapıyor:
“Devlet projeleri ve yoğun iş alımı Asel-san özelinde savunma sektörünün karlılığını olumlu etkilemeye devam edecektir. Demir cevheri ve çelik fiyatlarındaki artışla beraber, fiyatlama politikasını maliyet ve kurlardaki artışlara endeksleyen demir çelik sektörünün de operasyonel anlamda verimliliğini korumasını bekliyoruz. Bu çerçevede sektör şirketleri ilk yarıda iyi kar performans açıklayacaktır. Güncel trafik verilerinde geçen yıla göre artan turizm çerçevesinde havacılık sektöründe operasyonel anlamda yüksek gelir artışı beklemekle beraber, finansman kanadı risk oluşturmaya devam ediyor. BDDK’nm açıkladığı Mayıs ayı bankacılık sektörü verileri de, kümülatif karlarda yıllık bazda artış eğiliminin özellikle çekirdek gelirlerin yardımıyla artma eğiliminde olduğunu gösterdi. Yüksek menkul kıymet getirileri, güçlü komisyon artışı ve yılın ilk beş ayında artmaya devam eden kredi mevduat makası nedeniyle özel ticari bankaları ilk yarı bilançoları için daha olumlu görüyoruz. Konut kredi faizlerinde düşüş ve konut kampanyalarının öne çektiği talep çerçevesinde emlak ve taahhüt grubu şirketleri de olumlu sonuçlar açıklayabilir.”
“PETROKİMYA, OTOMOTİV”
Erkan, buna karşın ilk yarıda, Akdeniz rafineri marjında daralma, etilen nafta marjındaki artışa rağmen düşük petrokimya fiyatları gibi faktörlerin petrokimya sektörünün karında kümüle bazda düşüşe neden olabileceğini hatırlatıyor.
BDDK verilerine göre Mayıs ayında net karda düşüş yaşayan kamu bankalarının da, TCMB’nin Mayıs ayından sonraki faiz artırımlarından sonra artan TL maliyetlerinden de olumsuz etkilenebileceğini ancak faiz artırımlarının asıl etkilerini üçüncü çeyrek ve sonrasında göstereceğini düşünüyor.
Seçim öncesinde daralan talep artan faizler ve otomotiv fiyatlarının kur etkisiyle yükselmesinin, pazarda daralmaya neden olduğunu ve ODD’nin açıkladığı sektör satış verilerinin düşük gelmesine neden olduğunu belirten Erkan, bu durumun otomotiv sektöründe ilk yarı finansallarına olumsuz etkileyebileceğini söylüyor.
Erkan, ilk yarı bilanço beklentisi kuvvetli ve “al” verdiği hisseleri Garanti Bankası, Turkcell, Türk Hava Yolları, Sabancı Holding, Koç Holding, Yapı Kredi, Şişecam, Kardemir, Tekfen Holding, Tofaş Otomobil, Soda Sanayi, Migros, TSKB, Zorlu Enerji ve Anadolu Efes olarak sıralıyor.
“BEKLENTİLERE PARALEL”
Bankacılık sektörü açısından ilk yarı bilançolarının beklentilere paralel gerçekleşmesini bekleyen Ahlatcı Yatırım Menkul Değerler Araştırma Uzmanı Muammer Demir, diğer taraftan büyük holdingler, operasyonel marjları kuvvetli ve istikrarlı büyüme trendini korumaya devam eden demirçelik, petrokimya, otomotiv, ulaştırma sektörlerinde yer alan büyük ölçekli şirketlerin şartlara bağlı olarak net kar rakamlarında da yükseliş bekliyor, özellikle, net döviz açığı pozisyonu bulunan şirketlerin kambiyo zararı yazabileceği beklentileri ile birlikte çimento, enerji ve gayrimenkul yatırım ortaklıkları sektöründe yer alan şirketlerin kar rakamlarında yılın ilk yarısında düşüşler gözlemlenebileceğini düşünüyor.
Demir, ilk yarı bilanço beklentisi kuvvetli ve “al” verdiği hisseleri Tüpraş, Ereğli, Tekfen Holding, Soda Sanayi, Kardemir, Aselsan, Borusan Mannesmann, Ford Oto, Aksa, Pegasus, Datagate, Hektaş, Ülker Bisküvi, Vakıfbank, Aksa Eneıji ve Garanti Bankası olarak sıralıyor.
Muammer DEMİR / Ahlatcı Yatırım Menkul Değerler Araştırma Uzmanı
“Kardemir’de potansiyel yüzde 11”
KARDEMIR: Şirketin 2018 birinci çeyrek fınansallarını bir önceki yılın eş dönemi ile kıyasladığımızda, satış gelirlerinin yüzde 48.6, satış maliyetlerinin ise yüzde 21.2 arttığını görüyoruz. Karşılaştırmalı dönemde net dönem karını da bir önceki çeyreğe göre yüzde 231 artış ile 160.872 milyon TL olarak açıkladı. Öte yandan şirket 30.05.2018 tarihinde İstanbul Sanayi Odası tarafından 2017 fınansalları baz alınarak açıklanan “Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu” listesinin üretimden satışlar kategorisinde 2016 fınansal sonuçlarına göre yer aldığı 34’üncü sıraya kıyasla 10 basamaklık bir yükselişle 24’üncü sıraya yükseldi. Sektördeki öncü konumu, geniş ürün yelpazesi, ortalama ürün satışında yaşanan istikrarlı artış (dolar/ ton bazında), güçlü operasyonel performansı, yurtiçi ve dışı rakiplerinin birçoğuna göre uygun finansal çarpanlar ve rasyolara sahip olması, devam eden yatırımlar ile geleceğe yönelik beklentileri önemli. Şirket hisselerinde orta ve uzun vadede yüzde 11 yükseliş potansiyeli ile birlikte 5.45 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
AKSA ENERJİ: 2018 birinci çeyrek konsolide fınansallarını incelediğimizde, şirketin ana ortaklık paylan dönem karını 58.190 milyon TL’ye taşıdığı gözüküyor. Bir önceki yılın aynı dönemine göre satışların maliyetinin satışlara oranını yüzde 97 seviyesinden yüzde 84 seviyesine gerilediği dikkat çekiyor. Artan esas faaliyet karı ve azalan finansman giderlerinin net kar rakamına olumlu katkı yaptığını söyleyebiliriz.
Ayrıca, Afrika santrallerinin FAVÖK rakamına olumlu katkılarının istikrarlı olarak devam ettiği gözleniyor. Gana Parlamentosu, Aksa Enerji Üretim A.Ş.’nin ülkede inşaatı tamamlanan santralinin ekipman ithalatı kapsamında ithalat vergileri, harçları, KDV’si, sosyal güvenlik vergileri, Batı Afrika Ülkeleri Ekonomik Birliği vergileri, Exim harçları ile özel ithalat vergisinden istisna başvurusunu onayladığını; şirkete geriye dönük olarak 27 milyon dolar vergi istisnası sağladığını açıkladı.
Şirket pay senedi için sektör içerisinde rekabetçi fınansal rasyoları, geleceğe yönelik beklentileri, iyileşmeye devam eden operasyonel performans ile orta ve uzun vade için dikkat çekiyor. Aksa Enerji hisselerinde yüzde 15 yükselme potansiyeli ile 4.90 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
THY: Şirketin 2018 ilk çeyrek konsolide fınansallarını incelediğimizde, bir önceki yılın eş dönemine göre satış gelirlerini yüzde 44.1 ve satışların maliyetinin yüzde 29.5, brüt karın da yüzde 294 artış ile 1.588 milyar TL’ye yükseldiği görülüyor. Pazarlama ve satış giderleri grubunda yaşanan artışın esas faaliyet karı üzerinde azaltıcı etkisi ile birlikte ilgili dönemde esas faaliyet karını 156 milyon TL olarak açıkladı. Yabancı para yükümlülüğü kur riskinin devam etmesine neden olurken, şirketin fınansallarını döviz bazlı tuttuğunu görülüyor.
Dönem zararı ise bir önceki yılın eş dönemine göre yüzde 78 azalışla 314 milyon TL olarak gerçekleşti. Ocak-Mayıs ayı döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre artan yolcu sayısı ve yolcu doluluk oranı, turizm sektöründe yaşanan canlanma ve yeni açılacak üçüncü havalimanının yıl içerisinde faaliyete geçeceğine yönelik beklentiler pay senedi açısından olumlu olarak algılanabilir. Şirket hisselerinde uzun vadede yüzde 15 yükseliş potansiyeli ile 16.50 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
Enver ERKAN / GÜM Menkul Kıymetler A.Ş. Araş. Uzmanı
“Yapı Kredi’nin faaliyet gelirleri artıyor”
Yapı Kredi: 2018 ilk çeyreğinde banka net faiz gelirini geçen yıla göre yüzde 29 oranında artırarak 2 milyar 845 milyon TL olarak açıkladı. Net faiz marjı ise çeyreklik dönemde yüzde 3.1 seviyesinde gerçekleşti. İlk çeyrekte takipteki kredilerinin toplam krediler içindeki payı yüzde 4.2 oldu. İlk çeyrek net dönem karı ise geçen yıla göre yüzde 24 artışla 1 milyar 244 milyon TL’ye yükseldi. Toplam nakdi ve gayri nakdi kredi hacmini yüzde 10 artırarak 201 milyar 999 milyon TL’ye taşıyarak, bu kategoride özel bankalar arasında üçüncü banka konumunu korudu. Gelir yaratımı açısından net faiz, ücret ve komisyon gelirlerindeki artış sayesinde, bankacılık faaliyetlerinden elde edilen gelirler artmaya devam etti. Bankanın konsolide bilançoya göre sermaye yeterlilik rasyosu yüzde 12.89 seviyesine gerilerken, aktif kalitesi son derece yüksek olmaya devam ediyor. Yapı Kredi hisselerinde yüzde 25 yükseliş potansiyeli ile 3.10 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
TURKCELL: 4.5G’ye geçişin birinci yılı itibariyle Turkcell 81 ilde yüzde 90 oranında kapsama alanına ulaştı. İlk çeyrekte satış gelirlerinde yüzde 16 artış yaşandı. Grup içerisinde 4.5G uyumlu akıllı telefonların payının artması ve artan mobil data kullanımı, satışların ve FAVÖK’ün çift haneli artış göstermesinde etkili oldu. Fizy, Dergilik ve lifebox gibi yurtiçinde yoğun kullanılan dijital servislerin yurtdışına grup şirketi Lifecell Ventures ile taşınmasıyla beraber dijital servis kullanımının pozitif katkı vermeye devam edeceğini düşünüyoruz. Devam eden paket yükseltmelerin yanı sıra, enflasyonist fiyatlama politikası ve müşterilerin artan talebi 2018’in ilk çeyreğinde de şirketin operasyonel hikayesinin olumlu gelişmesinde etkili olduğu görülüyor. Bu kapsamda Turkcell’i beğenmeye devam ediyoruz. Öte yandan 2018 konsolide gelir artışı beklentisini yüzde 13-15 aralığından yüzde 14-16’ya, FVAÖK marj beklentisini yüzde 33-35’ten yüzde 37-40’a yükseltirken, yüzde 18-19 seviyesinde olan operasyonel yatırım harcamalarının (lisans hariç) satışlara oranı beklentisini muhafaza etti. Üç yıllık beklentilerde de konsolide gelir ve büyüme oranlarında çift haneli artış beklentisi bulunuyor. Turkcell hisselerinde yüzde 20 yükseliş potansiyeli ile 15.40 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
TOFAŞ OTOMOBİL: Şirketin tutar bazında satışları 2017’nin ilk üç ayına göre zayıf ihracat performansı nedeniyle yüzde 8 oranında artış gösterdi. Yurtdışı satışları ise adet bazında yüzde 11 geriledi. Ancak ilk çeyrekteki ihracat performansı, şirketin tam yıl beklentileriyle uyumlu. Yıllık bazdaki hacimsel daralma da yüksek baz yılı etkisinden kaynaklanıyor. Türkiye’nin en çok satan binek otomobili Fiat Egea ilk çeyrekte yüzde 6 pazar payı elde etti. İhracat konusunda Avrupa, şirket için önemli bir pazar konumunda. 2018’in ilk üç ayında Brexit’ten olumsuz etkilenen İngiltere dışındaki diğer Avrupa ülkelerinde ihracat büyümeye devam etti. Piyasadaki talebin seviyesi, Avrupa ekonomilerindeki toparlanmanın derecesi ile doğru orantılı olup, söz konusu durum şirketin ihracatlarını desteklemeye devam edecektir. Aynı zamanda yoğun ihracat geliri ile beraber şirketin bir nevi doğal hedge yaptığını da söyleyebiliriz. Bu nedenle finansman riski görmüyoruz. Öte yandan ODD’nin yayınladığı verilere göre yılın ilk altı ayında şirketin yurtiçi otomobil ve hafif ticari araç satışları geçen yılın ilk yarısına göre yüzde 12 azaldı. Ancak OSD’nin ihracat verileri tutar bazında değerlendirildiğinde yurtiçi satışlardaki azalma ihracat gelirleriyle kompanse edilebilir. Tofaş hisselerinde yüzde 24 yükseliş potansiyeli ile 28.70 TL hedef fiyat öngörüyoruz.
İDİL TARAKLI