İş Fikirleri Arayan Girişimciler Pekmez Üretimi Yapabilir

Türkiye’de yılda yaklaşık 50 bin ton pekmez üretimi yapılıyor. Bunun yüzde 80’i üzüm pekmezi. Son yıllarda dut pekmezi yükselen trend. Elma, kayısı, incir, keçiboynuzu pekmezleri de raflarda yerini aldı. Yeni ürünler pazarda kolayca yer buluyor…

PEKMEZ sofralarımızın vazgeçilmezleri arasındadır. Anadolu’nun neredeyse her yerinde muhtelif türleri üretilip yaygın olarak tüketilir. Lezzetinin ve kendine has tadının ötesinde, içindeki besin değeri ve verdiği enerjisi ile hem çocukların hem de yetişkinlerin tercih ettiği bir üründür. Kansızlık sorunu yaşayanlar için özellikle önerilir. Kanser tedavisi görenlere bile “ilaç niyetine” kullanmaları tavsiye edilir. “Kanser tedavisinde destekleyici” olduğu düşünüldüğü için tüketimi son yıllarda giderek arttı. Pekmez denince akla ilk olarak üzümden yapılanı gelir, ancak dut ve keçiboynuzu pekmezi de yaygın şekilde üretiliyor. Son yıllarda artan talep nedeniyle armut, elma, kayısı, incir pekmezleri de sofralarda yer almaya başladı.

ANADOLU’NUN GELENEKSEL LEZZETİ

Resmi bir istatistik yok. Ancak Türkiye’de 50 bin ton civarında pekmez üretimi olduğu tahmin ediliyor. Bu üretimin yüzde 80’ini üzüm pekmezi oluşturuyor. Türkiye tam bir üzüm cenneti. Doğusundan batısma, kuzeyinden güneyine her ilimizde yetişen bir meyve. TÜİK (Türkiye istatistik Kurumu) verilerine göre, 2012 yılı sezonunda 4 milyon 200 bin ton üzüm üretimi gerçekleşti. Bu yıl rekoltenin 4.5 milyon tona ulaşması bekleniyor. Geçen sezon üretilen üzümlerin 2.2 milyon tonu sofralık, 1.6 milyon tonu kurutmalık. 400 bin tonu da şaraplık olarak değerlendirildi. 2.2 milyon tonluk sofralık üzümün yüzde 40’mın pekmez olarak değerlendirildiği tahmin ediliyor. Üzüm pekmezinin en çok üretildiği merkezler olarak Manisa, Denizli, Elazığ, Gaziantep, Tokat, Amasya, Malatya, Mardin, Diyarbakır ve Hatay öne çıkıyor.

Üzümden sonra en fazla dut pekmezi tercih ediliyor. Sağlıklı beslenme uzmanları ve doktorların da sıkça tavsiye ettiği dut da Türkiye’nin her bölgesinde yetişiyor. TÜİK rakamlarına göre, geçen yıl 2.8 milyon dut ağacından 77 bin ton ürün elde edildi. Üretimin yüzde 95’ini beyaz dut, yüzde 5’ini ise kırmızı ve siyah dut oluşturuyor. Dut çok kısa sürede tüketilmesi gereken narin bir meyve olduğu için üretimin büyük kısmı pekmez ve kurutmalık olarak değerlendinliyor. Her bölgemizde dut yetişse de ilk akla gelen yerler Elazığ, Tunceli, Malatya, Balıkesir, Aydın, Yalova, Bursa, Bilecik, Tokat, Amasya, Çorum, Kahramanmaraş ve Erzincan. Özellikle Tokat’ın Zile ilçesinde yapılan dut pekmezi Türkiye çapında üne sahip.

Keçiboynuzu (harnup) pekmezi ise Antalya, Alanya, Mersin, Gazipaşa’da yaygın olarak üretiliyor. Elma pekmezi ise, İsparta, Denizli, Karaman, Amasya gibi elmanın bol yetiştiği bölgelerde karşımıza çıkıyor.

MARKALI PEKMEZLER ARTIYOR

Pekmez üretimi için öyle büyük tesislere ihtiyaç yok. Küçük bir bağı olan herkes bahçesinde kuracağı basit düzenekle pekmez üretimi gerçekleştirebilir. Ancak son yıllarda markalı ürünler pazarı da hızla büyüyor. Koska, Faruk Güllüoğlu, Seyidoğlu gibi firmalar pekmez konusunda ciddi yatırımlar yapıp, çeşit sayısını artırıyor. Onlarca çeşit pekmez market raflarında yerini almış durumda. Koska Helvacısı da bunlardan biri. Şirket üzüm, dut ve keçiboynuzu dışında, andız, elma, hurma, kayısı ve şeker pancarı gibi meyvelerden de pekmez üretimi yapıyor.

Koska Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat Dindar, her yörenin pekmezinin kendine has bir tadı olduğunu söyleyerek, Ege Bölgesi’nin sultani üzümlerinden yapılan pekmezlerin tadının ayrı olduğunu, bu yüzden bu bölgenin üzümlerini tercih ettiklerini belirtiyor. En çok da bu ürünlerinin rağbet gördüğüne dikkat çeken Dindar, birçok meyvenin pekmezinin yapıldığını hatırlatıyor ve “Genellikle tüketicilerimiz vitamin ve mineral bakımından en kıymetli olan üzüm pekmezini tercih ediyor. ikinci sırada üzüm pekmezi gibi vücuda çok faydalı olan dut pekmezi tercih ediliyor” diyor. Ambalajlı, markalı üretimin önemine işaret eden Dindar sözlerim şöyle sürdürüyor: “Pekmezlerimizi Kütahya’da bulunan son teknolojiye sahip üretim tesislerimizde hiçbir koruyucu ve katkı maddesi kullanmadan tamamen doğal olarak üretiyoruz. Pekmezi, kullandığımız vakumlu sistem teknolojisi ile 68 derecenin üzerine çıkmadan kaynatıyoruz. Bu da üründe vitamin ve minerallerin, koku ve rengin korunmasıtff sağlıyor. Vakum altında olmadan yüksek ısılarda kaynatılarak yapılan pekmezler karamelize olmaları nedeniyle hem rengini kaybeder hem de vitamin ve minerallerinde azalma olur. Pekmez alırken vakum altında fabrikasyon üretim yapan ciddi gıda firmalarından temin edilmesine dikkat edilmeli.”

“HER BÖLGENİNKİ FARKLI”

Pekmez yatırımı yapan markalardan biri de Faruk Güllüoğlu. Markanın sahibi Faruk Güllü, pekmez konusunda çok titiz davranıyor. Üretim süreçlerini bizzat yakından takip ediyor. Kilis Organize Sanayi Bölgesi’nde fabrika kuran Faruk Güllü, üretimlerini Lalin ve Afrin markası altında mağazalarında satıyor. Firma aynı zamanda ihracat da yapıyor. Güllüoğlu Gıda Yönetim Kurulu Başkam Mehmet Kanar, bu yıl pekmez açısından iyi bir sezon olduğunu söylüyor. Pekmez üretimini özellikle Gaziantep ve Kilis’teki üzümlerden yaptıklarını belirten Kanar, “Her bölgenin iklim şartına göre üzümlerin kalitesi farklı oluyor. Biz demir oranı yüksek olmasından dolayı Gaziantep ve Kilis yöresindeki üzümleri tercih ediyoruz. Tesisi de bu nedenle Kilis’te kurduk. Günlük 20 ton yaş üzüm, 10 ton kuru üzüm işleme kapasitemiz var” diyor. Ürettikleri pekmezleri Lalin ve Afrin markalarıyla piyasaya verdiklerini söyleyen Kanar, “Yaş üzüm, kuru üzüm ve kara üzüm pekmezi üretiyoruz. Tüketicinin tercihi yaş üzüm” diyor.

Kullanım alanı çok geniş

Dedelerimiz ninelerimiz pekmezi küplerde saklarlar, yaz kış sofralarından eksik etmezdi. Sanayi tipi şekerin olmadığı ya da yaygın olarak kullanılmadığı dönemlerde, sofralarda tatlı niyetine pekmez tüketilirdi.

Peki, pekmez nerelerde tüketilir? En çok kahvaltılık olarak tüketilir. Ancak kullanım alanı bununla sınırlı değil. Önümüz kış. Kar yağdığında aklınızda olsun, pekmezin kar helvası müthiş olur. Temiz karı bir tabağa koyup üzerine pekmez gezdirip yiyebilirsiniz. Ramazan aylarında ise tahinli karışım çok tercih edilir Sıcak yaz aylarında ise sulandırıp soğuk şerbet olarak da tüketebilirsiniz. Tahin ve pekmezli pidenin tadına da mutlaka bakın. Bazı yörelerde yoğurdun üzerine pekmez akıtılarak tüketildiğini de belirtelim.

Pekmez çeşitleri ve merkezleri

Üzüm pekmezi: Manisa, Denizli, Elazığ, Gaziantep, Tokat, Amasya, Malatya, Mardin, Diyarbakır, Hatay Dut pekmezi: Tokat Zile, Elazığ, Tunceli, Malatya, Balıkesir, Aydın, Yalova, Bursa, Bilecik, Tokat, Amasya, Çorum, Kahramanmaraş, Erzincan Keçiboynuzu (Harnup): Antalya, Gazipaşa, Alanya, Mersin, Burdur Elma pekmezi: İsparta, Karaman, Denizli Kayısı pekmezi: Malatya, Elazığ, Mersin İncir pekmezi: Aydın

Pekmezin faydaları

■ Üzüm pekmezi kansızlık problemi olanlara kan ilacı gibi

■ Renginden de belli olduğu gibi vücuda kan ve can verir

■ Kanserli hücrelerin oluşmasını önler. Vücut direncini artırdığı için onkologlar da tavsiye edilir

■ Bağırsakları çalıştırır

■ Böbrekleri temizleyerek düzenli çalışmasını sağlar

■ Çok tüketildiğinde şişmanlatır ancak lifli olmasından dolayı sindirimi kolaydır

■ Hafızayı güçlendirir

■ Antidoksidan olduğundan bir şifa iksiridir

■ Halsizliği giderir. Yorgunluğu yok eder

■ Bebeklerin zihinsel ve ruhsal gelişimini artırır

■ Vücuda virüs ve bakterilerle savaşma direnci verirken, hastalıklara karşı kalkan olur

■ iltihaplanmayı önler

■ Gebelere kan yaparak, sağlıklı bir hamilelik geçirilmesine yardımcı olur

■ Günlük kalsiyum, magnezyum, potasyum, krom, fosfor, demir gereksinimlerini karşılar

■ Öksürüğü keser, boğaz iltihaplarına iyi gelir

■ Kışın soğuğunda tüketildiği zaman vücudu ısıtır

Yatırım yapacak iş modeli arayan girişimciler iş fikirleri kategorimizdeki iş fikri örneklerini inceleyebilir.