Konsept proje deyip geçme!..
Bin tür inovasyon var; ille de alanınızda devrim yaratmanız gerekmiyor. Bunun en güncel örneklerinden biri Ziferblat. Konsept derken inovatif iş modeli ile ünlenen bir kafe…
KONSEPT proje denilince aklınıza sadece gayrimenkul projelerinin gelmemesini umarak, bugün size bir kafeden söz etmek istiyorum. Tabii ki bu bir mekan yazısı değil; konumuz yenilikçi bir girişimin inovatif iş modeline dönüşümü. Temelinde teknoloji değil de, yenilikçi bir konseptin yer alması nedeniyle bugünkü inovasyon örneğimiz olan bu kafenin adı, Ziferblat.
Hikayesi 2011 yılında başlayan, ancak geçtiğimiz günlerde BBC’nin İngiltere Manchester şubesini haber yapmasıyla ününe ün katan bu kafe, halen beş ülkede 14 şubesi olan bir zincir.
Bu kafeyi diğerlerinden ayıran özelliği, yediğiniz ve içtiğinizin bedava olması; ve elbette günümüz kafelerinin olmazsa olmazı ücretsiz wifi bağlantısı. Ziferblat’ta bunlar değil, geçirdiğiniz süre para ediyor. Ne kadar oturursanız, o kadar para ödüyorsunuz. Dakikası 6 pens, bizim paramızla saat ücreti yaklaşık 14 TL’ye geliyor. Anlaşıldığı üzere bu kafe zincirinin bu kadar ünlü olmasının nedeni ne kahvelerinin lezzeti, ne de kurabiyelerinin tazeliği. En büyük özelliği, zamanı paraya çevirmesi…
Aslında biraz düşününce, saat başına ücret uygulaması yeni bir şey değil. Internet kafeler zaten bu sistemle çalışıyor. Üstelik eskisi kadar popüler değiller ve saat ücretleri de daha ucuz. O zaman Ziferblat, neden bir ilki başlatmış gibi algılanıyor? Klasik internet kafelerden nasıl ayrışıyor? Sanırım bunun püf noktalarından biri, Ziferblat’m ev havasındaki ‘home office’ konsepti. Biliyorsunuz ortak çalışma alanları trendi son yıllarda hızla yükseliyor, Ziferblat da bu trendi yakalamış görünüyor. Diğeri de kurucusu Ivan Meetin’in ağaç ev fikri ile Moskova’dan yola çıkıp müşterilerinden aldığı ilhamla konseptini geliştirmesi ve inovatif bir iş modeline dönüştürebilmesi…
İnovasyon denilince akla ilk gelen; ‘ezber bozan’, ‘çığır açan’, ‘devrim niteliğinde’ gibi sıfatlar ve ille de müthiş bir teknolojik yenilik oluyor ya Ziferblat bunların şart olmadığını anlatan örneklerin biri. Ziferblat’m hedefinde büyümek, 2025 yılına kadar dünyanın farklı şehirlerinde bin şubeye ulaşmak var. Bunu da franchise yöntemiyle hayata geçirmeye çalışıyor. Franchise için ise 10 bin dolarlık bir ön ödeme ve 40 bin-120 bin dolar arasında yatırım gerekiyor.
Ziferblat hedeflerine ulaşır mı? Bunu elbette zaman gösterecek. Kesin olan şu ki; yenilikçi konsept projeler inovatif iş fikirlerine dönüşerek kazanç kapısı olmaya devam edecek. Sonuçta, inovasyonun bin bir türlü hali var değil mi?