Merak etmeyin, Android’siz kalmayacağız

BU haftayı Rekabet Kurumu’nun Ağustos ayında Google aleyhine verdiği kararın uzantısındaki olayları konuşarak geçirdik. Kısaca hatırlatalım: 2015 yılında Yandex “rekabet ihlali” şikâyeti ile Rekabet Kurumu’na başvurdu. Şikâyetin nedeni “Android işletim sistemi yüklü olan cep telefonlarında her türlü-uygulamanın fabrika ayarı çr-olârak Google” gelmesi idi. Yani . arama, e-posta, harita vs. gibi tüm ^uygulamalar Google ürünü ve önceden yüklü bir şekilde geliyor.

TAM BİR TEKEL

Bildiğiniz gibi, şu anda mobil işletim sistemi dünyasında iki işletim sistemi var. Birisi Apple’ın iOS’u, diğeri Google’ın Android’i. iOS sadece Apple’ın kendi ürünlerinde kullanılıyor. Diğer geri kalan tüm mobil cihazlarda ise Android kullanılıyor. GfK’nın raporlarına göre Türkiye pazarında iOS’un pazar payı yüzde 5, Android’in pazar payı ise yüzde 95.

Bu durumda, Google, Android ile hakim durumunu rekabete aykırı bir şekilde kullanmış oluyor. Google dışı hizmet ve uygulamaların herhangi bir şansı olmuyor.

îşte Rekabet Kurumu bu durumu değerlendirmiş ve geçtiğimiz Ağustos ayında bunun “rekabet ihlali” olduğuna karar vererek, Google’un yaptığı iş ortakları sözleşmelerinde, “hepsinin Google yüklenmesi” maddelerinin düzeltilmesini istemiş. Google bazı düzeltmeler yapmışsa da, bunların Rekabet Kurumu’nun tespit ettiği rekabet ihlalini ortadan kaldıramadığı görülmüş ve kasım ayında Rekabet Kurumu, Google’a “Bunu yapmadığın her gün için 1,5 milyon TL ceza kesiyorum” demiş.

SADECE TÜRKİYE’DE DEĞİL

Şimdi bu haftanın gazete ve internet sitesi haberlerine bakalım: Birçok gazeteci arkadaşın “Android’siz kalacağız” şeklinde haberler yazdığını gördük. Sevgili meslektaşlarım adına çok üzüldüm. Neden mi? Okumaya devam edelim.

Rekabet Kurumu’nun kararı Türkiye’ye özel bir karar değil. Rusya ve Avrupa Birliği de aynı konuyu “rekabet ihlali” olarak görmüş. İlaveten Avrupa Birliği 4.3 milyar curo’luk dev bir ceza vermiş. Google’un ana vatanı olan ABD’de de çeşitli eyaletlerin açtığı soruşturmalar devam ediyor.

O zaman neden ülkemin gazetecileri bu haberle ilgili olarak ilk gördükleri, “Android’siz kalacağız” oluyor da, “Google rekabet ihlali yapıyor” olmuyor? Zaten çok uluslu firmaların reklam gücüyle, sürekli onların borazanlarının öttüriildüğü bir ortamda yaşıyoruz. Tabii ki iyi olan şeyleri takdir edeceğiz. Kullanılmalarını teşvik edeceğiz. Fakat eğer yanlış olanları, ülkenin ve tüketicilerin aleyhine olanları yazmazsak, mesleğimize ihanet etmiş ve kendi ayağımıza sıkmış oluruz. Düşünün şu anda Google, Rekabet Kurumu ile bu ceza konusunda savaşıyor. Her “Android’siz kalacağız” haberi ise, Rekabet Kurumu üzerindeki baskıyı artırıyor. Yapmayın arkadaşlar. Sağduyulu olun!..

İŞİN GERÇEĞİ

Bu konuda sadece iki gazeteci arkadaşımız (Füsun Nebil ve Özgür Çetin) gerekli uyarıyı yapmış. Ben de kendilerine katılıyorum. “Android’siz kalacağız” haberlerinin anlamı, “Google Tekel olsun, destekliyorum” mudur?

Cep telefonlarımızda her şeyin kendiliğinden ve fabrika ayarı olarak “yüklü” gelmesi tabii ki büyük kolaylık. Kısa vadede belki bir sorun olmayabilir. Ama uzun vadede bu, Google dışındaki servislerin ve uygulamaların ölmesi anlamına geliyor. Neden kendimizi sadece Google uygulamaları ile sınırlayalım?

İnternetin felsefesi “paylaşım” ve “ortak akıT’dır. Yani uygulamaların artması ve paylaşılması. Tek akim (Örneğin, Google aklı) değil, ortak aklın öne alınmasıdır. Google’ın bu aşamada yaptığı biraz da gazetecileri kullanarak, kamuoyunu kendi tarafına çevirme uyanıklığı gibi geliyor bana. Biz gazetecilerin bu tür konuları yazarken, aklıselim içinde ve olayın 360 derece her tarafını görerek yazması lazım. Özellikle de ülkenin bütününü ilgilendiren konularda.

MUSA SAVAŞ