Petrol, dolar, TCMB, borsa ve altında beklentiler…
ABD’de resesyon yaşanmaması halinde petrol fiyatlarındaki düşüş trendinin sona erdiğini söyleyebilirim. Piyasalarda oynaklık yüksek sayılabilecek düzeyde. Bu haftaki TCMB, PPK toplantısında faiz oranlarında bir değişiklik beklenmemeli…
Petrol fiyatlarındaki düşüş trendi sona erdi mi?
Bir önemli şartla “evet” diyebilirim. ABD ekonomisi yeni bir resesyona girmezse petrol fiyatlarında 25-30 dolar bandının dip bölge olarak kayda geçebileceğini söyleyebiliriz. 100’den fazla ekonomik ve finansal göstergeden oluşan “erken uyarı” modelimin ABD’de yeni bir resesyon yaşanması ihtimalini yüzde 35 düzeyinde hesapladığını belirtmemde de fayda var.
Geçen hafta hem petrol fiyatlarını hem de genel anlamda piyasaları rahatlatan iki önemli gelişme yaşandı.
Birincisi, petrol üreticisi ve ihracatçısı dört ülkenin (Venezuela, Rusya, Suudi Arabistan ve Katar) petrol arzını mevcut düzeylerinde dondurma kararı almasıydı. İkincisi de ambargoların kaldırılmasıyla petrol üretimini artırmayı planlayan İran’ın herhangi bir taahhütte bulunmayarak da olsa dört üretici tarafından alınan karara destek olacağını açıklamasıydı.
Bu iki gelişmenin etkisiyle petrol fiyatları 35 dolara kadar yükseldi ve 30 dolar düzeyini de arkasına destek yaptı. Son dönemde petrol fiyatlarındaki serbest düşüşten dolayı panik satış yaşayan borsa endekslerinde de kısmen toparlanma oldu. Bizde de BIST-100 endeksi 74.000 bölgesine kadar yükseliş gerçekleştirdi.
ABD’de resesyon yaşanmaması halinde (ki baz senaryo olarak alınabilecek olasılığa sahip değil) petrol fiyatlarındaki düşüş trendinin sona erdiğini söyleyebilirim.
Dolar/TL yeniden 2.97’lere geldi, yükseliş nereye kadar devam edebilir?
Yılın ilk yarısında FED’in faiz artırmasını beklemiyorum. Zaten grafikte görüldüğü gibi piyasa katılımcılarının FED’e ilişkin beklentileri de aynı yönde. İkinci faiz artırımının haziran ayındaki toplantıda yapılacağını öngörenlerin toplam içindeki oranı yüzde 12’ye geriledi. ABD’de resesyon olasılığı, ekonomi kamuoyunda giderek daha fazla yer kazanırken FED’in artırıma gitmesi beklenmemeli. FED riski birkaç aylığına ortadan kalktığı için kur üzerindeki FED kaynaklı yukarı yönlü baskı da kayboldu.
Terör olayları ve içinde bulunduğumuz bölgedeki jeopolitik riskler kurun son günlerde yeniden 2.97’lere kadar yükselmesine neden oldu. Önümüzdeki birkaç hafta için geçerli olacağını düşündüğüm bir aralık paylaşacağım; aşağıda 2.88-2.90, yukarıda 3.07-3.010 bandı. Bu aralığın alt ve üst bantları pozisyon değişiklikleri için kullanılabilir.
2.88-2.90 bandı dolar alımı, 3.07-3.10 bandı da dolar satımı için uygun görünüyor. Ancak orta vadede kurda sırasıyla önce 3.30 sonra da 3.60 bölgesine kadar yükseliş beklediğimi de belirteyim. Bahsettiğim aralık yakın vade için geçerli.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’ndan ne beklemeliyiz?
Piyasalarda oynaklık yüksek sayılabilecek düzeyde. Merkez Bankası’nın sadeleştirme planını yeninden gündemini almasını sağlayabilecek bir ortam yok. Faiz oranlarında da bir değişiklik beklenmemeli. Özetle, bu haftaki PPK’da Merkez Bankası’nın faizi pas geçmesi beklenmeli.
Borsa İstanbul endeksi için beklentiniz?
Önceki haftalarda da paylaştığım 68.000/69.000-77.500 bandı içinde gidip gelmesini bekliyorum. Alt bant alım için uygun. Üst banda yaklaştıkça hisse senedi riskini azaltmakta yarar var. Borsa endekslerinde trend oluşturabilecek temel bir faktör bulunmuyor. ABD’de resesyon olasılığı daha da yükselmediği sürece 68.000-69.000 bölgesinin iyi bir destek olarak çalışması kuvvetle muhtemel.
Altında yükseliş bekliyordunuz. 1.230 dolara geldi, görüşünüz geçerli mi?
Evet, altın fiyatlarında orta vadeli yükseliş trendinin başladığını söyleyebilirim. Hedef 1.500 dolar olarak görünüyor. Ancak 1.250 dolar bölgesini bir çırpıda kırması zor. 1.175-1.180 dolar düzeylerine doğru geri çekilme potansiyeli var. Ancak orta vadeli düşünenler altındaki olası gerilemeleri alım fırsatı olarak değerlendirebilir.
23 Şubat Salı günü Fitch’in Türkiye değerlendirmesinden ne bekliyorsunuz?
Fitch nezdinde Türkiye’nin kredi notu “yatırım yapılabilir” düzeyde ve “durağan” görünüme sahip. Bu hafta Fitch’in notu ve görünümü sabit tutmasını bekliyorum. Raporun negatif eğilimli olma ihtimali yüksek. Karar ve açıklamalarının iç piyasalar üzerinde etki yaratacağını sanmıyorum.