Piyasalara Ramazan Bereketi

Piyasalar Ramazan bereketinden yararlanmak için bu yıl çok istekli. Gıda sektöründe satışlar ilk günden itibaren artarken hazır giyim ve perakende son iki haftadan umutlu. Dokuz günlük tatil ilanı perakende sektörünün beklentisini yükseltti…

12 AYIN sultanı olarak görülen Ramazan’m ilk bir haftasını geride bıraktık. Son aylarda beklediği ivmeyi yakalayan piyasalar umudunu ‘bereket’ timsali olarak görülen Ramazan’a bağladı. Gıdadan perakendeye, zücaciyeden hazır giyime birçok sektör Ramazan’da işlerini yüzde 5-10 oranında artıracağını tahmin ediyor. Gıda sektörü özellikle kış aylarına denk gelen Ramazan aylarında yaptıkları yüksek işleri özlerken, hazır giyim başta olmak üzere perakende sektörünün tamamı Ramazan’ın son iki haftasında işlerin daha da artmasını bekliyor. Bu yıl Ramazan bayramının dokuz gün olarak açıklanması nedeniyle bayram ve genel tatil alışverişinin birlikte yapılıp perakendeye ‘can suyu’ olacağı düşünülüyor.

KIŞ RAMAZANLARINI ÖZLÜYOR

Geçmiş yıllardaki Ramazan ayının bereketini özleyen sektörlerin başında gıda sektörü geliyor. Geçmiş yıllardaki Ramazan hareketliliğinin artık görülmediğini belirten Muratbey Peynirleri Yönetim Kurulu Başkanı Necmi Erol, bunun nedenini toplu satışların azalmasına bağlıyor.

“Bizim de bulunduğumuz Megacenter’da geçen yıla göre genel bir durgunluk var. Toplu satışlarda azalma yaşanıyor” diyen Erol, gözlemlerini şöyle aktarıyor: “Eskiden Ramazan’dan bir hafta önce işlerde yüzde 15-20 artış olurdu. Bu sene bu artışı görmedik, işler normal rayında gidiyor. Megacenter’da Ramazan öncesinde adeta trafik kilitlenirdi. Toplu kumanyalar yaptırılır, çalışanlara dağıtılırdı. Firmalar bu işleri artık dis-count marketlere verdi.”

‘TÜKETİCİ DAVRANIŞI DEĞİŞİYOR”

Dimes Meyve Suları Genel Müdürü Ozan Diren de Ramazan’da tüketici tercihlerinin değiştiğini vurguluyor. Genelde ciroların aynı kaldığını belirten Diren şu değerlendirmeleri yapıyor:

“Ramazan’da içecek sektöründe ev tüketimi artıyor; dış tüketimde azalma oluyor. Buna bağlı olarak da tüketici tercihlerinde davranışsal bazı değişiklikler yaşıyoruz. Küçük ambalajlı ürünlerden ziyade büyük ambalajlı ürünler satılıyor. Şıra türevi ürünlerin satışları artıyor. Meyve oranı düşük besleyiciliğinden ziyade serinleyici özelliği olan ürünler tercih ediliyor. Örneğin, bizim son ozan dört senedir çıkardığımız Osmanlı şırası ürünümüzün satışları çok artıyor. Ramazan’da meyve oranı yüksek satışların miktarı düşüyor. Böyle olunca da genel satışlarımız aynı kalıyor.”

“ESKİDEN YÜZDE 30-40 ARTARDI”

İstanbul Sarıyer ve Beşiktaş’ta marketleri bulunan Simar Market-leri’nin Yönetim Kurulu Başkanı îhsan Korkmaz da, Ramazan’ın yaza gelmesi nedeniyle son yıllarda gıda alışverişinin daha zayıf olduğunu düşünüyor, özellikle hafta sonunda işlerin yüzde 30-40 arttığını ancak hafta içinde işler zayıfladığı için başa baş noktayı zor tutturduklarını belirten Korkmaz, “Ramazan nedeniyle ekstra bir hazırlık yapmıyoruz. Güllaç ve pastırma dışında satışı çok artan ürün yok. Ramazan ari-fesinde Pazar günü satışlarımız normal ıhsan seyrine göre yüzde 30 civarında arttı ama bu bir günlüktü. Sonrasında normal seyrine döndü. Hatta hafta içi daha da zayıfladı.

Bayram tatili dokuz gün olduğunda İstanbul’da marketlerin işleri daha da sıkıntıya giriyor ve satışlar yarı yariya düşüyor” şeklinde konuşuyor.

Meyve sebze satışlarina Ramazan daha gelmeden ‘bereketi’ geliyor. Genellikle Ramazan’ın arifesinde ve ilk üç gününde domates, salatalık, biber gibi kahvaltı ile birlikte yenilen ve sahurda da tükettiğimiz sebzelere talep artıyor. Türkiye Sebze Meyve Komisyoncuları Federasyonu Başkan Vekili ve ITO Meclis snK Üyesi Mevlüt Yılmaz ilk üç günde sebze taleplerinin yüzde 25-30 oranında artığını belirterek sözlerine başlıyor. “Ramazan’da tatlı ve hamur yeniyor bu da meyve tüketimini kesiyor” diyen Yılmaz, sebze satışları ilk günlerde artsa da sonrasında normal seyrinde gittiğini sözlerine ekliyor. Ramazan bayramında hal kapalı olduğu için son günlerde de mal çekiminin hızlandığını belirten Yılmaz, kapalı olan günlerdeki kaybın da bu şekilde telafi edildiğini vurguluyor.

SONUNDA GELEN BEREKET

Hazır giyimden zücaciye perakende sektörü genellikle Ramazan’ın olumlu etkisini ikinci ve üçüncü haftadan itibaren hissetmeye başlıyor. Muhafazakar giyimin öncülerinden Tekbir Giyim’in Yönetim Kurulu Başkanı Cafer Karaduman, “Bizde Ramazan’da işler genelde ilk 15 gün durgundur çünkü mide değerlidir” esprisiyle sözlerine başlıyor. Son 15 günde bayram alışverişinin de etkisiyle işlerin hızlanmasını beklediklerini söyleyen Karaduman şu şekilde konuşuyor:

“Bu yıl bayram alışverişi ve tatil alışverişi bir araya geldiği için daha fazla yoğunluk bekliyoruz. Satışlarımızın 2-3 misli artmasını ümit ediyoruz. Türkiye genelinde 55 mağazamız var ve yılsonuna kadar 60’a ulaşacak. Muhafazakar kadın artık çok iyi giyiniyor; klasik giyimden kaçınıp, tarzı ile kendini ifade etmeye çalışıyor. Tercihlere yetişmek için büyük çaba sarf ediyoruz.”

ÇADIR EKONOMİSİ BÜYÜYOR

Ramazan’da restoranlara ve iftar çadırlarına hizmet veren alt sektörlerin de işleri hareketleniyor. Endüstriyel mutfak kuran Öztiryakiler Madeni Eşya Sanayinin Murahhas Üyesi Tahsin Öztiryakiler, Ramazan öncesinde restoranların eksiklerini tamamladıklarını vurguluyor. Ayrıca Ramazan çadırları için de geçici mutfak kurulmasının işleri için yeni bir potansiyel oluşturduğunu belirten Öztiryakiler, Ramazan öncesinde işlerin de yüzde 5 artış yaşandığım sözlerine ekliyor.

Ramazan’da geçici iftar çadırlarının kurulması çadır üreticilerinden endüstriyel mutfak üreticilerine, iklimlendirme sektöründen iletişim sektörüne birçok sektöre ekstra iş potansiyeli oluşturuyor. Artık çadırlar klima ve kablosuz ağlarla da donatılıyor. Türkiye’nin önde gelen kablosuz ağ kurucularından olan Ömer Demir’in Yönetim Kurulu Başkanlığını yaptığı Aircom Teknoloji, son yıllarda iftar çadırları için Wi-Fi ağları kuruyor çünkü belediyeler bu çadırlarda ücretsiz internet hizmeti sunarak kendilerini de tanıtma fırsatı buluyorlar. Belediyelerin iftardan bir-iki saat önce toplanan topluluğa özellikle de gençlere ulaşma imkanı bulduğunu belirten Demir, “Halkın yoğun olarak ziyaret ettiği iftar çadırlarında internete bağlanmak da popüler oldu. Vizyon sahibi belediyeler artık iftar çadırlarına kablosuz internet ağı da kurduruyor” diyor.

“DANIŞANIM ARTTI”

Gelir seviyesi ve bilinç arttıkça Ramazan’da sağlıklı oruç tutmak isteyenlerin sayısı artıyor. Bu da sağlık sektöründe özellikle diyetisyenlerin işlerine olumlu yansıyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Nil Şahin Gürhan, “Benim önerilerimle sağlıklı kilo vermiş ve kilosunu korumak isteyenlerden bazıları Ramazan’da tekrar danışmak ihtiyacı duyuyorlar” diyor. Gürhan şu değerlendirmeyi yapıyor: “Hastalarım hayatlarındaki her değişiklikte danışmaya geliyorlar. Oruç tutma alışkanlığı olanlar arasından benim önerilerimle kilo vermiş olanlar ‘nasıl sağlıklı oruç tutabilirim’ diye tekrar danışıyorlar. Bu nedenle Ramazan’ın etkisiyle işlerimizde yüzde 10 artış oldu. Sahurda nasıl beslenmeleri gerektiğinden, oruçluyken su kaybını önlemeye kadar birçok konuda tavsiyelerim oluyor.”