Referandum Sonrası Piyasalar
“DAHA ÇOK BÜYÜRÜZ”
TÜMSİAD Genel Başkanı Yaşar Doğan, ekonomik istikrarın, yatırımların ve ekonomik canlılığın devam etmesi yönünde milletin sandıkta kararını verdiğini belirterek sözlerine başlıyor. Doğan yeni dönemde beklentilerini şu sözlerle açıklıyor: “İş dünyası olarak beklentimiz; yeni anayasa onayını müteakip hükümetimizin bütün gücünü Türkiye’nin ekonomik büyümesine ve mali politikalarına vermesi yönündedir. Bu kapsamda da kısa vadede olumlu havanın içeride ve dışarıda ekonomik göstergelere yansımasını bekliyoruz. Piyasalara olan güvenin yükselmesi ile yatırımlar ve istihdamdaki artış ile ekonomik büyümemiz olumlu yönde gelişecektir. Anayasa değişikliğinden sonra önü açılan ülkemizde daha fazla üretim ve yatırım gerçekleşecektir. ”
Türkiye Genç İş Adamları Konfederasyonu (TÜ-GİK) Genel Başkam Erkan Güral ise, referandumda sadece anayasa değişikliğinin değil, Türkiye’nin dünyadaki geleceğinin oylandığını kaydederek görüşlerini paylaşmaya başlıyor. Türkiye’nin güçlü istikrara ‘evet’ dediğini belirten Güral, gelecekten umutlu: “Ülkemiz referandum sayesinde çok önemli bir sınavı geride bırakmıştır. Bugün geldiğimiz aşamada Türkiye güçlü ekonomik istikrara oy vermiştir.
Gün, kutuplaşmalara son verip, el ele verme ve birlik olma günüdür. Referandum nedeniyle kritik bir dönemden geçen Türkiye, yeni dönemde ekonomik, sosyal ve siyasi atılımların yaşanacağı bir döneme girecektir. Türkiye’nin dünya ölçeğinde zirve yapacağı günlerin çok yakında olduğuna inanıyorum.”
“İŞE ODAKLANMA ZAMANI”
“Toplumun tüm kesimlerinin kenetlenmesi gereken yeni bir dönem başlıyor” diyen Genç Yönetici ve İş Adamları Derneği (GYİAD) Başkam Serkan Sevim, her biri birer ekonomi elçisi olan iş dünyası temsilcilerinin artık yoğun bir şekilde işlerine odaklanacaklarına inandığım ifade ediyor. Sevim, şöyle konuşuyor: “Yeni dönemde Türkiye’nin odaklanması gereken konu başlıklarının ekonomideki istikrar, Avrupa ile ilişkilerin güçlendirilmesi, istihdam seferberliğinin sürekliliği, Ar-Ge teşvikleri ve yabancı yatırımcıların gelmesi için uygun ortamın oluşturulması gerektiğini düşünüyoruz. OHAL’in sona ermesi de ülkemizi ileri taşıyacak bir adım olacaktır. Ülkemizin, son derece olumlu sonuçların alınmaya devam ettiği istihdam seferberliği gibi herkesin sahipleneceği projelere ihtiyacı var.”
AB ÜYELİĞİ HEDEFİ
İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, ülkemizin zaman kaybetmeden, yeniden büyüme ve kalkınma gündemine geri dönmesi gerektiğini söylüyor. AB ; üyeliği hedefinin yeniden güçlü bir şekilde gündeme alınması gerektiğini belirten Zeytinoğlu, “Bu yeni dönemde, 58 yıldır bir devlet politikası olarak benimsenen Avrupa bütünleşmesine katılım ve AB üyeliği hedefinin yeniden güçlü bir şekilde gündeme alınarak, si-yasi ve ekonomik reformların hızlandırılması öncelikli beklentimizi oluşturmaktadır. İlk sıradaki ticaret ortağımız olan AB ile gümrük birliğinin güncellenme sürecine öncelik verilmeli ve bu sürecin Türkiye’nin orta gelir tuzağından kurtulma hedefine olumlu katkısı dikkate alınarak, bu yöndeki çalışmalar hızlandırılmalıdır” şeklinde konuşuyor.
Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar ise, “Türkiye’nin daha da güçlü bir birlik ve beraberlik içinde bundan sonra da her alanda büyümesini sürdüreceğine yü-rekten inanıyoruz. İş dünya-smın temsilcileri olarak, Türkiye’nin gücünü arttıracak çalışmaların devamlılığını görmekten büyük bir memnuniyet duyarız” diyor.
İttifak Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve CEO’su Tahir Atila, “Tıpkı milli mücadelenin Ana-dolu’dan başlaması gibi, ülkemizi prangalarından kurtaracak yeni anayasamızda da Anadolu insanımızın ver-diği karar belirleyici olmuştur ve ülkemiz için güneş bir kez daha Anadolu’dan doğmaktadır. Milletimizin hür iradesi ile verdiği bu kararla birlikte, ülkemizin önünü tıkayan bürokratik engeller ortadan kalkacak ve hızlı karar alma mekanizması ile halkımızın refah seviyesi artacaktır” diye Anadolu’nun gücüne dikkat çekiyor.
İNŞAAT DAHA DA HAREKETLENİR
Son yıllarda ekonominin lokomotifi haline gelen inşaat sektörünün temsilcileri de hem dünyada hem de Türkiye’de işlerinin önünün açıldığı görüşünde. Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Mithat Yenigün, “Gerçekleştirilen Anayasa değişikliği ile Türkiye’nin son dönemde yaşadığı zorlu süreçten, birlik ve beraberlik içinde, daha da güçlenerek çıkması ortak arzumuzdur” sözleriyle başladığı değerlendirmelerini şöyle sürdürüyor: “Bugüne kadar 115 ülkede 9 bine yakın projeye imza atan ve dünyada bir marka haline gelen Türk müteahhitlerinin, yeni dönemde sağlanacak altyapı ve kurulacak sistemle çok daha büyük başarılara imza atacağına inanıyoruz.”
Demir Grup Yönetim Ku-rulu Başkanı Hamit Demir, yeni dönemi özellikle konut sektörü için bir fırsat olarak görüyor. Demir, “Yeni sistemle birlikte konut sektöründeki ağır aksak ilerleyen başta kentsel dönüşüm olmak üzere birçok sorunun önünün açılacağını öngörüyorum. Bizler de konut sektöründe üzerimize düşen görevi ülkemiz için yapmalıyız. Başkanlık sisteminin gücünü arkamıza alarak ülkemizin şanlı bayrağını sadece Türkiye’deki projelerin çatısmda değil, Avrupa’nın başkentlerinde inşa edeceğimiz projelerle de en iyi şekilde temsil etmeliyiz” diye konuşuyor.
Kuzu Grup Yönetim Kurulu Üyesi Özen Kuzu ise, yeni dönemde daha fazla yatırım yapıp istihdam oluşturmaya ha-zır olduklarını belirtiyor. Koalisyonlar döneminde yaşanan çift başlılığın geride kaldığını belirten Kuzu “Türk iş dünyası olarak sonuçların ülkemizin kalkınma mücadelesine büyük katkı sağlayacağına inanıyoruz. Cumhuriyetimizin 100’üncü yılı için koyduğumuz hedeflere şimdi daha da yakınız” diyor.
İş dünyasının inşaattan fuarcılığa tüm temsilcilerine ekonomiye ilişkin beklentilerinin yanı sıra kendi sektörlerine ilişkin beklentileri de var. CNR Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ceyda Erem, referandumu “refaha atılan ilk adım” olarak nitelendirerek, “Yeni ve büyük Türkiye’nin temelleri ‘evet’le bugünden atılmış oldu. Türkiye’nin ihtiyacı temel hak ve özgürlüklerin yanı sıra ekono mik özgülüklerin de önünü açacak, sosyal refahı artırmayı hedefleyen bir anayasa değişikliğinin milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Dileğimiz, demokrasilerde millet iradesinin ifade edildiği kabul edilen sonucun olgunlukla kabul edilmesidir. Sandıktan ‘evet’ çıkmış olması ülke ekonomisinde hatırı sayılır bir iyileşme sağlayacak” değerlendirmesini yapıyor.