Bilim - Teknoloji - İnovasyon

Robottan Arkadaş Olurmu?

Şimdilerde robotların insansı görünüme sahip olup olmamaları tartışılıyor. İnsana benzeyen robotlar önce rahatsız ediyor. Ancak insanlar görüntüye alıştıkça benimseme düzeyleri de artıyor…

“ARKADAŞINIZ insan mı olsun, robot mu?” diye sorduğumuzda günümüzde pek çok insan robotu tercih edebilir. Bugün ticari satışı bulunan pek çok robot, “insan için” var. Robotbilimcilerle görüştüğümde hepsi robotları insanların ev veya işyerin-deki iş yükünü azaltmak, insana fiziksel ve psikolojik olarak destek olmak için tasarladığını söylüyor. Yakın gelecekte kamusal alanda çok daha sıklıkla karşılaşacağımız robotlardan beklentimiz ne? Ne işe yaramalarını, hangi işleri kolaylaştırmalarını, nasıl görünmelerini istiyoruz? İnsansı bir görüntüde mi olmalılar?

Biliminsanları bu soruların bazılarıyla ilgili ortak bir kanıya varmış durumda.

Ancak robotların insan hayatındaki yeri, ne amaca hizmet etmesi gerektiği konusunda farklı görüşler, hatta ekoller bulunuyor. Üç yıl önce robotik üzerine yüksek lisansını yaptığı ABD’deki Georgia Üniversitesinde Curi isimli “asistan robota” makarna servis etmeyi öğreten Koç Üniversitesi Mühendislik Fakültesi doçentlerinden Barış Akgün’ün amacı, robotu fonksiyonel hale getirmek. Akgün, Koç Üniversitesinde geliştirdiği robotuna bir kutu kapağını açmak, bir cismi bir yerden başka bir yere koymak gibi pratik işleri öğretiyor.

Bu hafta bir etkinlik için İstanbul’a gelecek olan Sophia gibi insanla etkileşim halinde olan, soruları cevaplayan insansı bir robotu gördüğünüzde, pratik işleri yerine getirmeyi öğrenen bir robotik kolun işinin çok daha kolay olduğunu düşünebilirsiniz. Ancak durum öyle değil. Bir robota insan gibi düşünmeyi öğretmek kadar insan gibi hareket etmeyi öğretmek de zor.

Kendi insansı robotunu yapan ünlü Japon robotbilimci Hiroshi Ishiguro felsefi bir bakış açısıyla varoluşu sorgularken, Akgün gibi pek çok robot uzmanı insanların arkadaşı olarak kurguladıkları robotların işlere yardımcı olmasına çalışıyor. Her koşulda robotlar, insanın en sadık yardımcısı olmak üzere tasarlanıyor.

Robotların nasıl görünmesi gerektiğine gelince…

İNSAN GÖRÜNTÜYE ALIŞIYOR

Japonların robotlara insansı bir görüntü kazandırmak isteyen ekolün en büyük savunucuları olduğunu, geliştirilen prototiplerden görebiliyoruz. Peki, robotun daha insansı görünmesi insanların hoşuna mı gidiyor? Japon robotbilimci Masahiro Mori’nin “uncanny valley” (tekinsiz vadi) olarak tanımladığı robotbilim-deki en bilindik varsayım, insana benzeyen tasarımların tam olarak insan gibi görünmediği zamanlarda insanları önce rahatsız ettiğini savunuyor. Ancak insanın düşüncesindeki benzerlik derecesi değiştikçe veya insanlar göryntüye alıştıkça, ortaya çukur bir vadide gidip gelen bir duygu salınımı çıkıyor. Fonksiyonel robot tasarlayan Doç. Barış Akgün bu konuda şöyle düşünüyor:

“Bence insanın nesneleri in-sansılaştırma isteği de önemli oynuyor. Hareket eden, bizimle etkileşen, etrafına ya da diğer varlıklara tepki veren ve bunu yaparken de çeşitlilik gösteren her şeye insan ya da canlı özellikleri atfediyoruz. Buna kişisel bilgisayarlarımız ve tele fonlarımız bile dahil olabiliyor. Robotbilimci olmama rağmen ilk süpürge robotumu çalıştırdığımda 10 dakika hayran hayran izlemiştim ve başarılı olmasını istemiştim. İnsansılaştırmanm tekinsiz vadide etkisi olduğunu düşünüyorum. Çünkü insana benzeyen şeylere de insan özellikleri atfetmek istiyoruz. Böyle olunca, bir şey sadece görsel olarak değil, hareketleri ve mimikleriyle de insana benzedikçe daha da çok benzemesini bekliyoruz. Bu beklentimiz karşılanmayınca garipsiyoruz. Ancak belirli bir süre geçirince de alışıyoruz.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu