Sanayide çarklar hızlandı
Sanayi üretimi 2017’de yüzde 6.3 arttı. Bu son beş yılın en yüksek seviyesi. Ara malı ve sermaye malı imalatındaki artışın sürmesi, 2018’de sanayideki ivmenin artacağını gösteriyor. Yüzde 5 büyüme hedefine ulaşmak mümkün…
BÜYÜMENİN lokomotifi olan sanayinin 2017 yılındaki performansı büyük bir alkışı hak ediyor. Sanayi, 2016’da yüzde 1.8 büyürken, 2017’de büyük bir atak yaparak yüzde 6.3 büyüdü. Sanayi üretimindeki canlanmanın, yeni yılda da devam etmesi bekleniyor. Özellikle önceki hafta açıklanan aralık ayı sanayi üretim endeksi rakamları bu beklentiyi destekliyor. Sanayi üretimi Aralık 2017’de yüzde 8.7 artışla, son yedi yılın en yüksek oranına ulaştı. Aslına bakılırsa, geçen yılın aralık ayında tüm ana sanayi gruplarında üretim artışı yaşandı. Ara malı üretimi yüzde 13.9 artarken, sermaye malı üretimi yüzde 10.7 artış gösterdi. İmalat sanayi üretiminin aralıkta yüzde 8.9 artışı tespit edilirken, alt sektörlerdeki canlılık da dikkat çekiyor. Örneğin aralık ayında makine-teçhizat ürünleri üretimi yüzde 16.1, ana metal sanayisi üretimi yüzde 12.1, giyim eşyaları imalatı yüzde 11.5, tekstil ürünleri imalatı yüzde 10.3, gıda ürünleri imalatı yüzde 10.2, mobilya imalatı yüzde 8.8 ve motorlu kara taşıtı imalatı yüzde 6.1 artış gösterdi. Mobilya ve otomotivin yıllık bazdaki üretim artışları ise çok daha iyi.
“BÜYÜMEYİ TETİKLER”
Açıklanan sanayi üretim rakamları, geleceğe ilişkin umutlu olunmasını sağlıyor. îş insanları sanayi üretimindeki artışın istihdama ve büyümeye 2018’te de olumlu yansıyacağını düşünüyor. Gerçi 2017 büyüme rakamları henüz açıklanmadı ama sanayinin verdiği işaretler, büyümenin yüzde 7’yi geçeceğine kesin gözüyle bakılıyor. Sanayinin bu ivmesini koruması durumunda 2018 ekonomik büyümesinin yüzde 5’e rahatlıkla ulaşacağı, hatta aşabileceği tahminleri var.
Sanayinin performansını sürdüreceğini işaret etmesi bakımından, iki gösterge önemli. Bunlar ara malı üretimi ve sermaye malı üretimi. 2017 genelinde bir önceki yıla göre ara malı üretimi yüzde 5 artarken, bu gelecekte üretim artışının habercisi olarak görülüyor. 2017’de makine-teçhizat gibi sermaye malı üretimin yüzde 11.2 artması ise yeni yatırımların başladığım gösteriyor.
“STOKSUZ ÇALIŞIYORUZ”
Sanayideki üretim artışını tetikleyen sektörlerin başında mobilya ve otomotiv geliyor. 2016’da yüzde 9.9 küçülen mobilya, 2017’de KDV’nin yüzde 18’ten 8’e indirilmesiyle üretimini yüzde 15.7 üretimini artırdı. Mobilyada KDV indirimi yıl sonunda bitti; özellikte orta ölçekli kuruluşların ivmesi bir miktar azaldı ama üreticiler indirimi tüketiciye yansıtmayı sürdürdüler. Bu nedenle sektörün yılın ilk çeyreğini de ciddi bir kayba girmeden geçirmesi bekleniyor.
İstanbul Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi, Teversan Orman Ürünleri Yönetim Kurulu Üyesi Abdullah Tever, KDV indirimi kalksa da MDF ve sunta imalatçılarının stoksuz çalıştığının altım çiziyor. Talebin bir kısmının ihracattan kaynaklandığını vurgulayan Tever, şu değerlendirmeleri yapıyor: “Ülkemizde ciddi bir terörle mücadele var. Buna rağmen işlerde düşüş hissetmedik. Piyasalarda durgunluk yok. Sunta ve MDF gibi ara malı üretenler de mallarını satabiliyorlar; hatta stoksuz çalışıyoruz. Türkiye MDF üretiminde Avrupa birincisi, sunta-yonga levha üretiminde ise Avrupa İkincisi. Tabii eskisine göre kapasiteler çok yükseldi. MDF’de günlük 38 bin metreküplük üretime ulaşıldı. Bu üretimi sürdürmek için yılda 16-17 milyon ton oduna ihtiyaç var ama bunun ancak 4-5 milyonunu kendi ormanlarımızdan karşılıyoruz. Kalanım ithal etmek zorundayız. Oysa bize Türkiye’nin ormanları yeter. Üretim artarken cari açığı artırmamaya da dikkat etmek gerekiyor.”
OTOMOTİV ÜRETİMİ ARTIYOR
2017’de sanayi üretimindeki artışın lokomotiflerinden biri de otomotiv sektörü oldu. Yılı yüzde 14’lük üretim artışıyla kapatan otomotiv, özellikle ihracattaki yükselişin meyvelerini topladı. Otomotiv sektöründeki talebin artmasıyla arz da hız kesmiyor. Bunu otomotiv yan sanayi de yakından hissediyor.
FarPlas Oto Yedek Parçaları Yönetim Kurulu Üyesi ve CEO’su Ömer Burhanoğlu, otomotivde ara malı üretim artışının önümüzdeki dönemde de sürmesini bekliyor. “Üretim geçen yılki seviyeleri yakalayacaktır” diyen Burhanoğlu, “Türkiye ekonomisinin 2018’te yüzde 4-5 büyüyeceğini düşünüyorum. Zaten bunun altma düşmememiz lazım. Otomotiv sektörü performansıyla büyümeyi destekleyecektir” diye konuşuyor.
“TALEP ARTIŞI VAR”
Teknik tekstil üreten Teksis Tekstil Genel Müdürü Ahmet Şişman ise, özellikle otomotiv ve hijyen tekstil ürünlerinde üretim artışı yaşadıklarını vurguluyor. Şişman, şu değerlendirmeyi yapıyor: “Biz çok farklı sektörlere üretim yaptığımız için imalat sanayinin nabzını tutabiliyoruz. Otomotiv ve temizlik-hijyen ürünlerinde talep artışı var. Devletin desteği, sanayiye olumlu bakışı sanayicilerimize cesaret veriyor. KGF, sektörlere ciddi bir doping oldu. İlk etapta sanayiye ciddi bir yansıması olmasa da devletin desteğinin devam edeceğini ve yakında detayların açıklanacağını biliyoruz. Bulunduğumuz pozisyonu koruyabilirsek, ülke ekonomimiz büyümesini sürdürecektir.”
“İSTİHDAMA OLUMLU YANSIR”
Tekstil ve giyim eşyası üretimindeki artış, aralık ayındaki rakamlarda kendini gösterdi. Pamuk ipliği üreten İstanbul İplik’in Yönetim Kurulu Başkanı Bahattin Uçar, iç piyasadan yoğun talep aldıklarını belirtiyor. İhracat ağırlıklı çalıştıklarını belirten Uçar, son bir yılda ürettikleri ipliği sattıklarını söylüyor. Kapasite kullanım oranlarının yüzde 97 seviyesinde olduğunu vurgulayan Uçar, sözlerini şöyle sürdürüyor: “2018 yılının sonunda yeni yatırım yapıp, yüzde 50 kapasite artıracağız. İşlerimiz genelde ocak ve temmuz aylarında biraz düşer, Mayıs ve haziran aylarında yani yılın ikinci yarısında büyüme daha da artacaktır. Ara malının geçişi fazla olunca üretime ve istihdama da olumlu etkisi oluyor. Konfeksiyon yan sanayinde genel olarak talepte canlanma olduğunu biliyoruz.”
Reel sektörün dinamizmi sürüyor
Sanayi sektörü için önem arz eden anılan sektörlerdeki yüksek üretim artışları, 2017’nin son çeyreğinde yatırım eğilimi artışını belirgin bir şekilde ortaya koydu. Nitekim aralık ayında kapasite kullanım oranı yüzde 79 ve satın alma yöneticileri endeksi (PMI) 54.9 ile yüksek seviyesini korudu. Yıllık olarak kapasite kullanım oranı 2017 yılında yüzde 78.5 seviyesine ulaştır. Bu oran son dokuz yılın en yükseğidir. PMI ise yıllık olarak 52.8 ile 2011 sonrasında en yüksek düzeye ulaştı. Bu göstergeler önümüzdeki dönemde yeni yatırımların en önemli habercisi. Bu da üretimin, ihracatın ve istihdamın artmasında temel rolü oynayacaktır.
Güçlü ekonomimiz, reel sektörümüzün dinamizmiyle emin adımlarla yoluna devam edecektir. 2017 yıllık büyüme hızının yüzde 7’nin üzerinde gerçekleşmesini ve 2018 yılına da güçlü bir giriş yapmasını bekliyoruz. Türkiye ekonomisi iç ve dış tüm olumsuz algı operasyonlarına rağmen, güçlü ve kararlı bir şekilde yoluna devam ediyor.
İbrahim ERDEMOGLU / Erdemoğlu Holding ve SASA Polyester Yönetim Kurulu Başkanı
Yerli ara malı üretimi canlandı
Ara malı üretiminin artması önümüzdeki dönemde devam edecektir. Bu biraz da yatırımlarımızın artmasına bağlı. İthalatın kısılmaya başlamasıyla yerli üreticilerin ara malı üretimi de artmakta. Üreticilerimiz dünya şartlarıyla ara malına ulaşabildiğinde elbette yerli üreticiden almayı tercih ediyor. Biz SASA olarak bu yıl 250 milyon dolarlık yatırım yapmayı planlıyoruz. Üç yılda 1 milyon 500 bin ton ithalatı önleyeceğiz. Ürettiğimiz sentetik ipliği halıdan kumaşa tüm tekstil piyasası kullanıyor.
İç piyasada bir miktar talepte yavaşlama olsa da bu geçici, ikinci çeyrekte işlerin daha da hızlanmasını bekliyoruz. Üretimdeki artışın büyümeye ve istihdama da yansıması kaçınılmaz. 2018’te yüzde 5 ve daha yukarı bir büyümenin olabileceğini düşünüyorum.
Adil Sani KONUKOĞLU / Gaziantep Sanayi Odası [GSO) Yönetim Kurulu Başkanı
Ekonomimiz sanayiyle güçleniyor
Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Sanayi Üretim Endeksi 2017 Aralık ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 8.7 artış kaydederek beklentinin üzerinde gerçekleşti. Bu, ekonominin güçlenmesi açısından önemli bir gelişme.
Ülke ekonomisi istikrarlı ilerleme kaydetmesiyle istihdamda artış sağlandı ve gelir seviyesini arttı. Ekonomideki istikrarlı büyüme doğru adımlar atıldığının ifadesidir. Sanayi üretimindeki artış, milli gelirimizde önemli bir paya sahiptir. Önümüzdeki dönemlerde bu güçlü artışın devam etmesini temenni ediyorum.
Rahime Baş Uçar