BÜYÜMENİN öncü göstergelerinden sanayi üretim endeksi Eylül’de aylık yüzde 1.7, yıllık yüzde 8.1 artışla beklentilerin üzerinde gerçekleşti. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜ1K) verilerine göre Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarını kapsayan yılın üçüncü çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine kıyasla takvim etkisinden arındırılmış verilerle sanayi üretimi yüzde 7.71 arttı. Türkiye ekonomisinin yüzde 4.4 büyüdüğü birinci çeyrekte sanayi üretimi yüzde 4.4 artmış, pandemi etkisiyle yüzde 9.9 daraldığı ikinci çeyrekte yüzde 16.8 küçülmüştü. Arındırılmamış verilerle sanayi üretimi endeksi Eylül’de aylık yüzde 15.4, yıllık yüzde 11.2 artış gösterdi. Sanayi üretimi ve diğer öncü verileri dikkate alan ekonomistlere göre tüm sinyaller Türkiye ekonomisinin üçüncü çeyrekte belirgin şekilde toparlandığına işaret ediyor. İmalat sanayi kapasite kullanım oranı, ISO Türkiye İmalat PMI gibi öncü göstergelerin Ekim’de de artış ivmesini sürdürdüğüne dikkat çeken ekonomistler, sanayi üretimindeki eğilimin sonraki ayda da devam edeceği beklentisini dile getiriyor. Para Dergisi’ne açıklamalarda bulunan ekonomistlerin üçüncü çeyrek Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) büyüme beklentileri yüzde 4 ve 8 aralığında değişiyor.
“YÜZDE 8 BÜYÜME MUHTEMEL”
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Çetinkaya yılın üçüncü çeyreğinde güçlü bir büyüme performansı beklendiğini vurgulayarak, “Üçüncü çeyrekte yüzde 8’lik bir büyüme görülmesi muhtemel. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) sıkılaştır-maya ilişkin politika adımları son çeyrekte büyüme dinamiklerini olumsuz yönde etkileyecek. Dördüncü çeyrekte ivmelenme azalsa da pozitif bir büyüme göreceğiz. Yıl-sonunu ise yüzde l’e yakın bir büyüme ile kapatma ihtimalimiz yüksek” dedi.
Ahlatcı Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Tonguç Erbaş yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 7 GSYH büyümesi beklerken, yılın son çeyreği için yüzde 1.5 büyüme öngörüsünde bulundu. Tonguç’un 2020 yılı sonu büyüme beklentisi ise yüzde 0.70 GSYH büyümesi. A&T Bank Ekonomik Araştırmalar Müdürü Ayşe özden Eylül ayı sanayi üretimi takvim etkisinden arındırılmış bazda yıllık yüzde 8.1 artarak Haziran ayı ile başlayan ekonomik aktivitedeki toparlanmanın devam ettiğine işaret ettiğini vurguladı. Özden, “TL’deki zayıflamayla beraber enflasyonist baskılar da artmıştı. Bu sebeple TCMB’den gelecek sıkılaşma adımlarıyla ve Covid-19 salgınındaki endişeler nedeniyle önümüzdeki aylarda sanayi üretimindeki artışın yavaşlayacağını düşünüyoruz. 2020 için Türkiye ekonomisinin yüzde 2 daralacağını öngörüyoruz” dedi.
Bu arada TCMB’nin açıkladığı Kasım ayı beklenti anketine göre Türkiye ekonomisinin 2020 yılı büyüme beklentisi bir önceki anket dönemine göre 0.2 puan azalarak yüzde 0.6 daralma şeklinde tahmin edildi. Finansal ve reel sektördeki karar alıcı ve uzmanların yanıtlarının toplulaştırılarak değerlendirildiği anket sonuçlarına göre yılsonu TÜFE beklentisi yüzde 11.76’dan yüzde 12.47’ye yükseldi. Kasım ayı TÜFE beklentisi yüzde 0.99 oldu. Cari yılsonu döviz kuru (ABD Doları/TL) beklentisi 7,90 TL’den 7,89 TL’ye geriledi.
GÖZLER TCMB’DE
Bu hafta gözler TCMB’nin yeni başkanı Naci Ağbal başkanlığında gerçekleştirilecek ilk Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında olacak. TCMB başkanlığına atanmasının ardından TBB yönetimindeki banka genel müdürleriyle bir araya gelen Ağbal, yaptığı ilk açıklamada fiyat istikrarı doğrultusunda tüm politika araçlarının kararlılıkla kullanılacağını vurguladı. TCMB 22 Ekim’deki PPK toplantısında bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 10.25 düzeyinde sabit tutarken, para politikası operasyonel çerçevesinde değişikliğe gitmişti. PPK öncesinde piyasalar 400-550 baz puan arası politika faizi artışına odaklanırken, ekonomistler TCMB’nin sadeleşme adımlarına devam etmesi ve gerekirse faiz artırımına devam edeceği yönünde piyasaya net mesaj vermesi gerektiği görüşünde.
Ahlatcı Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Tonguç Erbaş bu haftaki PPK toplantısında politika faizinde 400 baz puan artış yapılacağını öngörüyor. A&T Bank Ekonomik Araştırmalar Müdürü Ayşe Özden de, 400 baz puan faiz artırımı bekleyen ekonomistlerden. özden, “Aralık’ta 100 baz puan faiz artışı beklentimizle politika faizinin yıl-sonunda yüzde 15.25 seviyesine yükseleceğini tahmin ediyoruz” dedi.
TOBB ETÜ öğretim Üyesi Dr. Cahit Sönmez’e göre minimum 425 baz puanlık artış olmalı. Merkez Bankası’nın 19 Kasım toplantısının hayati önem taşıdığına dikkat çeken Sönmez. “Piyasalar Merkez Bankası’na yeni başkan ve rasyonel politikalara dönüş mesajı veren açıklamalarına karşın deyim yerinde ise ‘geçici bir kredi’ açtı. TCMB büyük olasılıkla politika faiz oranını artıracak, önemli olan artış düzeyinin ağırlıklı ortalama fonlama maliyetinin üzerine çıkması” ifadelerini kullandı.
SANAYİ CİRO ENDEKSİ YÜZDE 30.9 ARTTI
Kısaca geçen hafta açıklanan bazı verilere de bir göz atalım. TÜIK geçen hafta ciro endeksleri ve perakende satış endekslerini de açıkladı. TÜIK verilerine göre Eylül’de geçen yılın aynı ayma göre sanayi, inşaat, ticaret ve hizmet sektörleri toplamında ciro endeksi yüzde 26.2 artış gösterirken, sanayi sektörü ciro endeksi yüzde 30.9, inşaat ciro endeksi yüzde 23.3, ticaret ciro endeksi yüzde 30.9, hizmet ciro endeksi yüzde 4.1 arttı. Toplam ciro endeksinde bir önceki aya göre ise yüzde 3.4 artış yaşandı. Eylül’de sabit fiyatlarla perakende satış hacmi yıllık yüzde 7.8, aylık yüzde 2.8 artış gösterdi. Cari fiyatlarla perakende ciro EylüPde yıllık yüzde 20.7, aylık yüzde 3.4 arttı.
Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarını kapsayan Ağustos döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 456 bin kişi azalarak 4 milyon 194 bin kişi oldu. TÜIK verilerine göre işsizlik oranı 0.8 puanlık azalış ile yüzde 13.2 seviyesinde gerçekleşti. İşsizlik oranı bir önceki aya göre 0.2 puan azalış gösterdi. Genç nüfusta işsizlik oranı Ağustos’ta yıllık bazda 1.3 puanlık azalışla yüzde 26.1 oldu. Ağustos dönemi itibarıyla son 1 yılda istihdam edilenlerin sayısı 975 bin kişi azalarak 27 milyon 554 bin kişi düzeyinde gerçekleşti.
Bu dönemde işgücü 1 milyon 431 bin kişi azalarak 31 milyon 749 bin kişi, işgücüne katılma oranı 3.3 puanlık azalış ile yüzde 50.6 oldu. Yeni Ekonomi Programı’nda (YEP) 2020 yılı sonu işsizlik oranı hedefi yüzde 13.8 idi.
TCMB verilerine göre cari işlemler dengesi EylüPde 2 milyar 364 milyon dolar açıkla beklentilerin altında kalırken, 12 aylık cari işlemler açığı 27.5 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Ocak-Eylül döneminde ise cari işlemler dengesi 27 milyar 973 milyon dolar açık verdi. Eylül’de doğrudan yatırımlardan kaynaklanan net girişler 437 milyon dolar olarak gerçekleşti. Portföy yatırımları 607 milyon dolar, diğer yatırımlar 1 milyar 29 milyon dolar net çıkış kaydetti. YEP’te 2020 yılı sonu cari işlemler açığı öngörüsü 24.4 milyar dolardı. Kasım ayı TCMB beklenti anketinde ise yılsonu cari açık beklentisi 30.9 milyar dolar oldu.
Prof. Dr. Murat ÇETİNKAYA / Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretirr Üyesi
“Piyasa faiz artışına odaklandı”
Piyasa beklentisi faiz artışına odaklanmış gözüküyor. Özellikle Sayın Cumhurbaşkam’nın ‘acı da olsa doğru reçeteleri uygulamaktan kaçınmayacağız’ ifadesi faiz artışı beklentilerini güçlendiriyor. Şu anda AOFM’nin yüzde 14.4 ve BIST gecelik repo faizinin yüzde 14.7 olması, TCMB’nin bunun üzerinde bir politika faizi artışını zorunlu kılıyor. Beklentim TCMB’nin 475 baz puanlık faiz artışı yönünde. Ekonomi yönetimindeki değişim, TCMB pozisyon değişikliğine neden olacak.
Bu değişikliklerle, ekonomide ortaya çıkan olumlu havanın devamı için TCMB sadeleşme adımlarına devam etmeli ve gerekirse faizi artırımına devam edeceği yönünde net mesaj vermeli. Eylül’de sanayi üretim ve perakende satışlar salgın öncesi dönemi seviyesinin üzerine çıktı. Ciro endeksinde ise hizmet sektörü hariç tüm sektörlerde salgın öncesi rakamlara ulaşıldı. Pandemi sonrası toparlanma hızlı bir şekilde devam ediyor. Ekim ayı PMI endeksindeki yukarı yönlü ivmelenme Ekim’de de sanayi ve perakende satışlarda yukarı yönlü hareketi güçlendiriyor.
Prof. Dr. Berrin CEYLAN ATAMAN /Altınbaş Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Dekanı
“İşsizlik sigortası kapsamındaki gelir destekleri genişletilmeli”
İşsizlikteki azalışa daha yakından bakıldığında iki veri dikkati çekiyor. İlk olarak istihdam edilenlerin sayısında 1 milyon kişiye yakın bir azalma oldu. Türkiye işgücü piyasasındaki mevcut yapısal sorunlara bir de pandeminin eklenmesiyle istihdam kayıpları artış gösterdi. İkinci olarak da 1 milyondan fazla kişinin iş aramadığı için işsiz sayılmaması. Sonuç olarak daha çok kişi işsiz kalırken işsizlik oranı olduğundan daha düşük çıkıyor. Çünkü Uluslararası Çalışma Örgütü tanımına göre iş aramayanlar işsiz sayılmıyor. 2020’yi neredeyse sıfır büyüme ile kapatacağımız için ekonomik büyümenin istihdam yaratması beklenmemeli. Kısa dönemde işsizlikle mücadele kapsamında kamunun istihdam yaratması ve işsizlik sigortası kapsamındaki gelir desteklerini genişleterek sosyal yardım mekanizmalarını işletmesi, yeterli olmasa da, gerekli.
Enver ERKAN / Tera Yatırım Ekonomisti
“İlk önemli sınav 19 Kasım’da olacak”
Ekonomi yönetimi ve TCMB başkanı değişikliklerinin ardından, ekonomi karar alıcılarının verilen piyasa dostu mesajlara paralel adımlar atmaları önemli. Şu ana kadar TCMB yönetiminden, yeni ekonomi kadrolarından ve Cumhurbaşkanından m. gelen mesajları yatırımcı iyi okudu. TL değer kazanıyor, borsa ve bankacılık endeksi yükseliyor, CDS’ler düşüyor. Bu iyi niyet mesajları aksiyonlarla desteklenmeli. İlk önemli sınav 19 Kasım’daki TCMB faiz kararı olacak. Piyasa daha kesin ve ortodoks para politikası zemininde hareketler bekliyor. Yani 2018’den sonraki sadeleşme patikasından gidilmesini ve politika faizinin artırılmasını… Piyasalar ciddi bir beklenti içerisinde. 19 Kasım PPK’sında politika faizinin 550 baz puanlık bir marjda artırılmasını ve yüzde 15.75 seviyesine getirilmesini bekleriz. Sadeleşmenin ilan edilerek, Ortodoks para politikası zemininde ilerlemenin devam edeceğine dair güçlü mesajlar da gelebilir. 550 baz puanlık bir politika faiz artışı, efektif olarak 100 baz puanlık bir ilave sıkılaşma olacak. TCMB gerektiğinde faiz artırmaya devam da edebilecek bir pozisyonda olmalı.
Dr. Cahit SÖNMEZ / TOBB ETÜ Öğretim Üyesi
“Yılı yüzde 1-2 bandında büyümeyle kapatabiliriz”
Sanayi üretimi Nisan’da yaptığı dipten sonra kayıplarını üçüncü çeyrek itibarıyla geri aldı. Para politikalarının tamamen genişletilmesinin yanı sıra para politikalarını destekleyen maliye politika setinin devreye girmesiyle bu resmi bekliyorduk. Bu politikaların etkisiyle Ağustos’ta sanayi üretimi yıllık yüzde 10.6 artış ile zirve yaptı. Buna bağlı olarak sanayi, hizmet, ticaret ve inşaat sektörlerinde belirgin ciro artışlarına tanık olduk. Eylül’de sanayi üretimi yıllık yüzde 8.1 artarken, toplam ciro artışı yüzde 26.2’lere kadar geldi. Ancak TCMB’nin yeniden sıkılaştırma yönünde attığı adımlar sanayi üretiminde trendi aşağı yöne çevirecek. Yani tamamen birbirinden bağımsız 4 ayrı çeyreğe tanık oluyoruz bu yıl. 2019’daki düşük büyümenin ardından 2020’nin ilk çeyreğinde toparlanma gelmişti.
İkinci çeyrek pandeminin gölgesinde kalınca yüzde 9.9 küçülme oldu. Yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 4, belki de biraz üzerinde bir büyüme bekliyoruz. Son çeyrekte ise sıkılaştırıcı politikalara bağlı olarak yine negatif bir rakam olabilir. Yılın tamamında ise sıfırın biraz üzerinde yüzde 1-2 bandında bir büyüme ile yılı kapatabiliriz.
Eral KARAYAZICI / Gedik Portföy Fon Yönetim Müdürü
“Politika faizinde 400 baz puan artış bekliyorum”
Naci Ağbal’ın Merkez Bankası başkanı olur olmaz verdiği ilk mesaj, para politikasının sadeleştirileceği ve öngörülebilir hale geleceği oldu. Lütfi Elvan ve Cumhurbaşkanı tarafından da güçlü biçimde teyit edilen bu yaklaşım piyasalarda karşılığını buldu. Türkiye geride kalan dört ayda fiili faizi 700 baz puan kadar yükseltmiş olmasına rağmen döviz cephesinde düşmeyen tansiyon hızla aşağı geldi. Ben TCMB’nin politika faizini 400 baz puan kadar artıracağını ve fiili faiz olan yüzde 14.70’e yaklaştıracağını düşünüyorum. İletişimin ve tutarlılığın daha etkili olduğunu bize bu hafta net bir biçimde ispatladı.
USDTRY hafta özelinde yabancı girişi ile aşağı geliyor. Ben her ne kadar TCMB’yi takiben beklenti bitti refleksi ile geçici ve negatif bir akımla karşılaşabileceğimizi düşünsem de 8,00 seviyesinin aşılmasının kolay olmadığını Aralık-Ocak parkuru içinde ise 7,40 belki 7,00 civarının test edilebileceğini düşünüyorum.
Ekonomi yönetiminde bayrak değişimi
Ekonomi yönetiminde bayrak değişimi yaşandı. 7 Kasım’da Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzalı atama kararıyla TCMB Başkanı Murat Uysal görevden alınırken, yerine Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanı Naci Ağbal atandı. Ağbal’dan boşalan Strateji ve Bütçe Başkanlığı’na İbrahim Şenel getirildi. Geçen hafta sağlık sorunları nedeniyle görevden affını isteyen ve görevden af talebi Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından kabul edilen Berat Albayrak’tan boşalan Hazine ve Maliye Bakanlığı’na Lütfı Elvan atandı. AK Parti Grup Toplantısı’nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’ye önemli hizmetler veren Berat Albayrak’a teşekkür ederken, yeni Bakan ve TCMB Başkanı’na da başarılar diledi. Yeni bir istikrar, büyüme ve istihdam odaklı seferberlik başlattıklarını söyleyen Erdoğan, “Hazine ve Maliye Bakanımızın ve Merkez Bankamızın yeni başkanının, enflasyon hedeflemesini ve para politikası araçlarını, temel yaklaşımlarımıza uygun şekilde, şeffaf, öngörülebilir, istikrarlı bir seviyeye en kısa sürede getireceklerine inanıyorum” ifadelerini kullandı. Erdoğan, “Gerekiyorsa devlet ve millet olarak fedakarlık yapmaktan, acı da olsa doğru reçeteleri uygulamaktan kaçınmayacağız” dedi.
Bakan Lütfi Elvan yaptığı ilk açıklamada, enflasyonla mücadelede kararlılık mesajı verdi. Önümüzdeki dönemde makroekonomik istikrarı muhafaza ederek büyüme ve istihdama yeni bir ivme kazandıracaklarını belirten Elvan, “Enflasyonla mücadele sürecini, maliye politikaları ve diğer tüm araçlarımızla kararlı bir şekilde destekleyeceğiz. Mali disiplini koruyarak gerçekçi bir risk yönetimi ile kamu finansmanının kalitesini artıracağız” dedi.
HÜLYA GENÇ SERTKAYA