Verinin Dönüştürücü Gücü
“Bugün artık teknoLojinin etkilemediği, dönüştürmediği, sarsmadığı bir sektörden bahsetmek oldukça zor”
Dijitalleşmenin yıkıcı etkisinin artık tüm sektörlerde hissedildiği günümüzde, konuyla ilgili yapılan çalış-taylar ya da zirveler oldukça kritik öneme sahip. Büyük Veri, Nesnelerin İnterneti ve yapay zeka gibi konular her ne kadar sıklıkla gündeme gelse de, somut icraatları Türkiye’de görmek şu sıralar mümkün değil. Hem yükselen döviz kurunun yarattığı baskı hem de Türk şirketlerinin dijitalleşmeye halen çekingen yaklaşması, bu süreci yavaşlatıyor. Katma değerli üretimin şu sıralar tekrar gündeme geldiği bu konjonktürde, veri analitiğinin ağırlığı gün geçtikçe daha da fazla hissediliyor.
Önümüzdeki ay İstanbul’da düzenlenecek smart-con2018 zirvesi bu konuları ele alan, ufuk açan bir etkinlik. Zirvenin bu seneki ana konuşmacıları ise iddialı isimlerden oluşuyor: dünyanın ilk Chief Data Officer’ı (veriden sorumlu tepe yönetici) Usama Fayyad ve dünyada teknolojiye yön veren en güçlü 40 kadın arasında gösterilen Jane Zavalishina. smartcon’un kurucularından Emre Yayıcı, hem zirve hem de Türkiye’nin dijitalleşme serüveni hakkında sorularımızı yanıtladı.
Bu seneki zirvede konuşmacılar nasıl bir temayı benimseyecek? Önceki yıllarda olduğu gibi Büyük Veri özelinde teknolojiler mi yoksa daha farklı bir rota mı izlenecek?
Aslına bakarsanız biz smartcon’da içeriği Büyük Veri ve ileri analitik iş uygulamaları gündemiyle kısıtlamıyoruz; teknoloji dünyasındaki güncel gelişmelerin iş dünyasına ve insan yaşamına etkilerine odaklanıyoruz. Bu yaklaşımdan hareketle smart-con2018 İstanbul, Büyük Veri, ileri analitik, yapay zeka ve Nesnelerin İnterneti gündemlerini başarılı iş uygulamaları eşliğinde kurumsal organizasyonlar ve yıkıcı girişimler ekosistemi odağında derinlemesine ele alacak.
smartcon2018 doğrudan ya da dolaylı hangi sektörlerde etki yaratıyor? Zirveye en çok hangi sektörden katılım bekliyorsunuz?
19’uncu yüzyılda yaşadığımız endüstriyel devrimle ortaya çıkan modernizm sürekli bir yaratım, gelişim ve yenilenme ihtiyacından vücut buldu. İçinde bulunduğumuz post modern dönemde yeniliğin içerdiği potansiyel fayda ve bunun ticarileşmesi herkes için genel kabul görmüş durumda ve buna inovasyon (yeni yaratım) diyoruz. Bugün artık teknolojinin etkilemediği, dönüştürmediği, sarsmadığı bir sektörden bahsetmek oldukça zor. Teknoloji sonsuz bir hızda gelişiyor, yeni iş kolları doğuyor ve bazıları yok oluyor. İnternetle birlikte platform iş modelleri ortaya çıktı ve iş yapış şekilleri değişti. Bugün yeni internet olarak nitelenen Blockchain’in doğuşuna birlikte şahit oluyoruz. Tüm bu sebeplerle söz konusu teknolojiler ‘yıkıcı’ olarak niteleniyor. Zirveye ağırlıklı olarak finansal servisler, teknoloji ve bilgi sistemleri, telekom, perakende ve hızlı tüketim sektörlerinden katılım alıyoruz.
Dövizde oynaklığın yaşandığı ve şirketlerin dijitalleşme bütçelerinde kısıntıya gittiği bu dönemde, Zirve’ye katılımdan beklentileriniz ne yönde? Aynı minvalde, sizce şirketlerin önümüzdeki dönemde başta dijitalleşme olmak üzere Büyük Veri ve löT (Nesnelerin İnterneti) yatırımlarında ya da bu alana bakış açılarında bir gerileme olacak mı?
Bildiğiniz gibi zor dönemleri hiçbir şey yapmadan atlatmaya çalışmak en riskli karar. Şirketlerin başarısını bu tip dönemlerde verdikleri kararlar, attıkları adımlar doğrudan etkiliyor. Dijitalleşmenin hem gelir artırmada hem de maliyetleri kontrol altına almada ne kadar etkin olduğunu düşünecek olursak, şirketlerin bu alandaki yatırımlarına doğru önceliklendirme ile devam etmeleri en mantıklı yol gibi gözüküyor. Özellikle dijitalleşme sürecini halihazırda başlatmış ve faydalarını bizzat görmüş firmaların yatırımlarına devam etmesi bu görüşü doğruluyor.
Yatırımları doğru önceliklendirme ile yapmak çok önemli. Bunun için benzer süreçten geçmiş kişilerin deneyimlerinden faydalanmak, hikayelerini dinlemek çok önemli, smartcon zirvesi bu anlamda çok uygun bir platform; gerek Türkiye’den gerekse yurt dışından birçok konunun uzmanları deneyimlerini katılımcılar ile paylaşıyor. Dolayısıyla katılımın önceki yıllarda olduğu gibi yoğun olmasını bekliyoruz.
Katma değeri yüksek yerli üretim vurgusunun yapıldığı bu dönemde, yıkıcı teknolojilerin zirvede öne çıkacağını düşünüyor musunuz?
Türkiye’nin geleceğinin teknoloji girişimleri üzerinden şekilleneceğine inanıyoruz. İlk yıldan beri smartcon zirveleri kapsamında ana konferansa paralel olarak tam günlük ‘Startup Day’ konferansları gerçekleştiriyoruz. Jüri tarafından seçilen başarılı teknoloji girişimlerinin ürün ve çözümlerini kurumsal firma temsilcilerine ve yatırımcılara anlatabilecekleri bir platform olmayı amaçladık. Potansiyele inanıyoruz, hayallerimizi gerçekleştirebilmek için tüm paydaşların katılımıyla güçlü bir ekosistem etkisi yaratmayı başarmamız gerekiyor; iş ve teknoloji dünyasını bir araya getirmek zorundayız. Bu seneki zirvede de Türkiye’nin en yıkıcı beş teknoloji girişimi ana sahnede katılımcılarla buluşacak.
Veri analitiğinin getirdiği fırsatlar ve zorluklar neler? Türk şirketlerin geçtiğimiz yıllara kıyasla bu konuya yaklaşımında bir gelişim görüyor musunuz?
Veri günümüzün yeni petrolü. En geleneksel iş kolları dahil, hemen her alanda veri bazlı yıkıcı yöntemler geliştiriliyor. Özellikle yapay zeka ve makine öğrenmesi akademik çalışma ortamından sektörlere transfer olmaya başlamış durumda. Kuşkusuz, bunun arkasında veri saklama ve işleme teknolojilerinin hızlı gelişimi ve bu ivmenin getirdiği maliyet avantajları var. Analytics Çenter olarak biz temel zorluğun insan kaynağı olduğunu görüyoruz. Teknoloji ve uygulama fikirlerine ne kadar rahat ulaşırsak ulaşalım, doğru yetkinliklere sahip insan kaynağı olmadan avantajları elde etmemiz olası gözükmüyor. —Alp Börü
SÖZÜN ÖZÜ: smartcon2018 zirvesi, veri temelli düşünmek ve hareket etmenin artık mecburi olduğu günümüz dünyasında oldukça büyük bir önem taşıyor.