“Yeni bir ihracat seferberliği başlatıyoruz”
Ekonomi Bakam Nihat Zeybekci, yeni yatırım teşvik paketiyle Türkiye’nin geleceğine 100 milyar dolarlık yatırım yapılabilir hale geleceğini söyledi. Zeybekci, ihracat destek havuzunu 2017 sonunda 6 milyar TL düzeyine çıkarmayı hedeflediklerini de kaydetti…
EKONOMİ Bakanı Nihat Zeybekci, yeni yatırım teşvik paketinin Türkiye’yi geleceğinde 100 milyar dolarlık yatırımı yapılabilir hale getireceğini söyledi. Doğu ve Güneydoğu Anadolu’yu kalkındıracak, 4-5 ili cazibe merkezine dönüştürecek yeni pakete yönelik çalışmaların sürdüğünü belirten Zeybekci, ihracat seferberliği başlatacaklarını açıkladı. Kişi başına milli gelirin 10 bin dolarda, ihracatın 150 milyar dolar düzeyinde tıkandığını söyleyen Zeybekci, ihracatı 200 milyar doların ötesine götürebilmek için yeni bir hareket planladıklarını kaydetti. İhracat desteklerini üç katma kadar çıkarmaya hazırlandıklarını vurgulayan Zeybekci, 2016 sonu itibarıyla ihracatı desteklemek için kullanılan tüm kaynaklarm büyüklüğünün 2 milyar TL olmasını beklediklerini ifade etti. Zeybekci, ihracat desteklerinin 2017 sonunda 6 milyar TL’ye çıkarmak istediklerini söyledi.
“DEVLETİN TÜKETİCİ KİMLİĞİ YOK”
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Türkiye’nin mevcut veya gelecekte ortaya çıkabilecek ihtiyaçlarmı karşılama, arz güvenliğini sağlama, dışa bağımlılığını azaltma, teknolojik dönüşüm sağlama, yenilikçi, Ar-Ge yoğun ve katma değeri yüksek olma niteliklerine ayrı ayrı ya da birlikte sahip olan proje bazlı yatırım teşvikleri hakkında açıklamalarda bulundu. Proje bazlı yatırım konusunda ürüne, süresi, miktarı Bakanlar Kurulu’nca belirlenecek alım garantisinin, devletin şu anda doğrudan alıcı olduğu ürünlerde verileceğini vurgulayan Zeybekci, savunma sanayi, haberleşme teknolojileri, uydu gibi alanlarda üretilen ürünlerin bu kapsamda değerlendirilebileceğini söyledi.
Türkiye’de devletin artık bir tüketici kimliği olmadığının altını çizen Zeybekci, onun için alım garantilerini, teşvik paketinin içinde kalem olarak görmemek gerektiğine dikkat çekti.
“150 MİLYAR DOLARDA TIKANDI”
2008 krizinden sonra Türkiye’nin 10 bin dolar kişi başına milli gelir, 150 milyar dolar ihracat düzeyinde tıkandığını söyleyen Zeybekci bu tıkanma yollarını aşmak için, Türkiye’nin sahip olmadığı, kontrol edemediği alanlarla ilgili tedbirler alması gerektiğini belirtti. Yeni teşvik paketinin ana ihtiyacı ve ana gerekçesinin bu olduğunu dile getiren Zeybekci şunları kaydetti:
“Şu sektörlerde, şu alanlarda, şu bölgelerde ve belirlenmiş olan optimum kapasite miktarlarına, uluslararası ve yerli şirketlerin içinde buna talip olanlarla ilgili bir ön elemeler yapılacak. En son, ‘metalürji sanayisinde veya petrokimya sanayisinde kurulması gereken şu kadar bir kapasiteye ihtiyaç var’ denilecek. Karlı, sürdürülebilir, rekabet edilebilir bir kapasite olması için bu gerekli. Bunu da belirledikten sonra metalürjide sekiz firma, petrokimyada üç firma, yenilenebilir enerjide sekiz firma, sağlık teknolojilerinde şu kadar firma gibi belirlemeler yapıldıktan sonra, bu şirketlerle masaya oturulacak. Her birinin yatırım yapabileceği bölge ele almarak, o bölgede yatırım yapmanın zorlukları, arazisi, altyapısı, ulaşımı gözden geçirilecek. Enerjisinin güvenli ve sabit fiyatla sürdürülebilir bir şekilde geleceğe doğru garanti altına alınması, ihtiyaç duyulan süre kadar vergi indiriminin tanzim edilmesi, sosyal güvenlik priminde destek verilmesi gibi her şeyi kapsayan bir destek olacak. Finansman ihtiyacı varsa sağladığı finansmanın faiz desteği de dahil olacak.”
DEVLET ORTAK OLABİLECEK
Gerektiği yerde, gerekiyorsa kamunun şeffaf, denetlenebilir ve hesap sorulabilir şekilde bu yatırımlara yüzde 49’a kadar ortak olabileceğini vurgulayan Zeybekci, bu ortaklığın çok nadir kullanılacağının altını çizdi. Çok stratejik bir alanda bir işe girilecekse, orada Hazine ve Maliye’den para akı-tılmayacağma, fon ve varlıklarla, yüzde 49 ortak olunacağına dikkat çeken Zeybekci, şu bilgileri verdi:
“Ancak şirketin yönetimine ortak olunmayacak.
Azınlık hissesinde olunduğunda, istihdam, üretim ve yatırım kararlarında özel sektör söz sahibi olacak. Şartlı ortaklık bu.
En fazla ‘5 yıl, 10 yıl için’ diye baştan yazılacak. ‘Ya 10 yıl içinde alırsın, ya da ben bunu halka arz ederim’ denilecek. Yatırım bitecek, şirket ayakta durabilecek. O andan itibaren bu yine aynı fon veya özelleştirme mantığı içinde devlet tarafından elden çıkarılacak. Dönüşüm bu” dedi.
“TÜRKİYE GARANTİSİNİ SAĞLAYACAK”
Proje bazlı teşviklerin önceki teşviklerde olduğu gibi “falanca bölge kalkınsın, şurası şöyle olsun” amacıyla yapılmadığını vurgulayan Zeybekci, Türkiye’nin kendi garantisini, güvenliğini sağlamak için bunu yaptığını ifade etti. Türkiye’nin, parasmı da finansmanını da başkalarının kontrol ettiği bir sistem içinde olduğuna dikkat çeken Zeybekci, ”Onun için Türkiye Varlık Fonu’nu hayata geçiriyoruz, onun için Türkiye’nin tasarruf oranlarını artırmak için tarihi çalışmalar yapıyoruz. Bunların hepsi bir bütün. Genel bir hikayenin her biri birer kahramanı, birer faslı, birer paragrafı olarak görürsek bunlar çok daha net anlaşılabilir” diye konuştu.
“GELECEĞE YATIRIM”
Yeni teşvik modelinin şu an için maliyetinden söz etmenin mümkün olmadığını söyleyen Zeybekci, böyle bir yatırım yapılmadığı zaman devletin kaybettiği bir şey olmadığını ifade etti. Yatırım hayata geçirildiğinde devletin vazgeçtiği şeyler olacağına dikkat çeken Zeybekci şunları kaydetti:
“Cebinden çıkarıp, sana şu kadar destek veriyorum dese, ki o destekler de var. Kredi kullanılırsa faiz desteği verilecek. Ama herkese değil. Oturulup, bir paket olarak konuşulacak. Yatırımcı, ‘Ben buraya 8 milyar dolar yatırım yapıyorum. Bu yatırımın karlı hale gelebilmesi için, dünyadaki kabul görmüş geri dönüş oranlarıyla geri dönebilmesi için benim ihtiyacım olan şunlar’ diyecek. Devlet tarafı da ‘Yok öyle değil. Bu yatırım tutarı 8 milyar dolar değil de, 5 milyar dolar tutuyor’ diyecek. Bunlar tek tek konuşulacak. Sırayla, her projede, her yatırım kararında, bir Bakanlar Kurulu kararı haline dönüşecek. A şirketinin B sektöründe C alanında yapacağı şu miktarda yatırımla ilgili diyerek, her şeyin tanımlandığı bir tek Bakanlar Kurulu kararı bununla ilgili çıkacak. Orada devletin kullandıracağı destekler yazılacak. Vergi desteği, faiz desteği, nitelikli personel desteği… Oraya bir su kanalı lazımsa, oraya küçük bir kanal getirilecekse, bir demiryolu hattı çekilecekse, bir deniz limanı yapılacaksa bunlar tabii ki verilecek. O nedenle şimdiden ‘bu paketinin maliyet şu olacak’ diye söylemek istemiyorum. Bu paket, Türkiye’nin geleceğinde 100 milyarlarca dolarlık bir yatırımı yapılır hale getirecek. Ben bu tarafından bakılması gerektiğini düşünüyorum.”
“İHRACAT 200 MİLYAR DOLARA ÇIKMALI”
Türkiye’nin yüzde 5.5-7 aralığında büyümesi için yılda 1 milyon insana istihdam yaratmak zorunda olduğunu söyleyen Zeybekci, bu noktada yatırım teşviklerinin önemine dikkat çekti. Tasarruf oranları düşük olan Türkiye’nin bu büyümeyi sağlayabilmesi için cari açık verdiğini ifade eden Zeybekci, “İstenmeyen cari açık oluşturuluyor. Türkiye ölümlerden ölüm beğenmek zorunda kalıyor. Ya bu cari açığı vermeyecek, büyümeyecek ya da büyüyecek ve cari açığı verecek. Maalesef Türkiye’nin önüne konulan şey, olmaması gereken tercih. Türkiye’nin büyümek için paraya ihtiyacı var. İkincisi, Türkiye’nin değerlendirmediği, değerlendiremediği ,yeraltı yerüştü zenginliklerini, akıl gücünü, beyin gücünü harekete geçirerek, Türkiye’nin değerlerini ürüne dönüştürmek. Gerek ürün gerek hizmet olarak yurtdışı satımlarıyla Türkiye’ye ihracat girişini, finansman girişini sağlamak, ihracatımızı 150 milyar dolarlardan, 200 milyar doların ötesine geçirmememiz lazım. Onun için bizim önemli ihracat desteklerimiz var” şeklinde konuştu.
EXİMBANK’A YENİ KAYNAK ARAYIŞI
Türkiye’nin ihracatta diğer bir açmazımn ise düşük birim kilogram fiyatı olduğunu söyleyen Zeybekci, ihracat birim kilogram ortalama fiyatının 1.5 dolar olduğunu vurguladı. Güney Kore’ye bakıldığında ihracat birim kilogramının 2.5 dolar olduğunu, Almanya’nın 3 doların üzerinde, Japonya’da ise 3.9 dolar civarında olduğuna dikkat çeken Zeybekci şunları kaydetti:
“Bizim katma değerli ürünler satmamız lazım. Orta ileri teknoloji ve yüksek teknoloji ürünlerine geçmemiz lazım. Yüksek teknoloji ürünleri ihracatına destek veriyorduk. Ancak orta yüksek teknolojiye sahip olmadan yüksek teknolojiye sahip olamıyorsunuz. Onun için orta yüksek teknoloji üretimini ve ihracatım desteklemekle başladık. İkincisi, Türkiye’nin ihracatçılarının ihtiyaç duyduğu finans imkanlarına kolay ulaşmasını sağlamak için Eximbank’m imkan ve kaynaklarını genişletmek lazım. Eximbank’a, Kalkınma Bankası’na kaynak aktarmak için enstrüman üretmek gerek. Türkiye’de olmayan diğer kaynakları üreterek, harekete geçirerek sermaye artırmamız gerekiyor. Gerek içeriden gerekse dünyadan fonları toparlamamız gerekiyor.” Eximbank’m 16 milyar dolar civarında sermaye ile çalıştığını, 30 milyar dolar civarında kredi kullandırdığını dile getiren Zeybekçi, bunu 100 milyar dolar seviyesine getirmek istediklerini söyledi. Zeybekci, küçük ölçekli ihracatçıların Bdmbank kredilerine ulaştıracaklarını vurguladı.
SEFERBERLİK PLANLANIYOR
İhracat desteklerinin çok üst düzeyde olduğunu söyleyen Zeybekci, bu sene sonunda tüm ihracatı desteklemek için kullanılan kaynakların, destek havuzunun 2 milyar TL düzeyinde olacağını vurguladı. Bunun 2017 sonu itibarıyla yaklaşık 6 milyar TL düzeyine çıkmasını sağlamak istediklerini açıklayan Zeybekci, “İhracatçımıza destek vermek istiyoruz. Yeni bir ihracat seferberliği için yeni bir hareket planlıyoruz. İhracata vereceğimiz destekleri üç katına kadar çıkarmaya çalışacağız” dedi.
Faizde yeni “indirim” bekliyor
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Merkez Bankası Para Politikası Kurulu’nun Ağustos ayı toplantısında faiz indirimi kararı beklediğini söyledi. Son dönemde Merkez Bankası ve ekonomiyle ilgili bakanlıkların son derece uyumlu bir şekilde çalıştığına dikkat çeken Zeybekci, Merkez Bankası’nın, darbe girişimi sonrasında son derece başarılı kararlar aldığını vurguladı. Zeybekci şunları kaydetti: “Destekliyoruz. Merkez Bankamızı özellikle tebrik ediyorum. Aynı şekilde Bankalar Birliği’ni, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nu, Sermaye Piyasası Kurumu’nu bütün bu dönemde etkin, hızlı, isabetli ve cesur kararlarından dolayı tebrik ediyorum. Darbe girişimi sonrasında ilk pazartesi günü tüm sistem her şeyi ile çalıştıysa, tabii ki bu başarının tebrik edilmesi gerekir.”
Doğuda 4-5 il cazibe merkezi olacak
Ekonomi Bakanlığı, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’yu kalkındıracak ve cazibe merkezi yapacak paketin hazırlıklarını sürdürüyor. Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, dört veya beş şehrin cazibe merkezi haline getirileceğini vurgulayarak, oradaki yatırımların desteklenmesiyle ilgili özel tedbirler alınacağını kaydetti. O bölgeye yönelik şu anda yatırım teşvikleri olduğuna dikkat çeken Zeybekci şu açıklamalarda bulundu:
“Bunu yatırım teşviki diye görmemek gerekir. Orada tek bir alandan destek verilecek belki. Yatırım yapılacak olanların finansmanı ile ilgili destekler olabilir. Finansmanı ile ilgili özel uygulamalar getirilebilir. Ancak asıl önemli olan satın alma garantisi. O da devlet kurumlarının, askerin, polisin, yatılı okulların, hastanelerin, kamu hastanelerinin tükettiği, tüketim ürünlerinin üretildiği şehirler ve onların desteklenmesi. Orada üretilmişse, oradaki tarımsal üretimle ilgili gerek et, gerek hayvancılık ürünlerinde Et ve Süt Kurumu’nun satın almalarında ekstra fiyat uygulamasıyla ilgili çalışmalar var şu anda. Her şey bugünlerde olacak.”