Haberler

Yeni devin hikayesi

GEÇTİĞİMİZ haftalarda bireysel emeklilikle ilgili mevzuatta pek çok değişiklik yapıldı. Bu değişikliklere paralel olarak kamu bankalarının hisse sahibi (iştiraki) olduğu üç portföy yönetim şirketinin birleştirilmesi kararı alındı. Halk ve Vakıf Portföy yönetim şirketleri, Ziraat Portföy yönetim şirketi çatısı altında toplandı.

Bu kararın portföy yönetim sektörü ve katılımcılar üzerinde nasıl etkileri olacak? Birleşerek büyüyen yeni portföy yönetim şirketinde, ölçek ekonomisi katılımcıların giderlerinin azalmasına katkıda bulunabilir mi? Birleşme sonrası ortaya çıkacak yeni portföy yönetim şirketinin ekonomiye katkısı nasıl olacak?

SEKTÖRDEKİ DAĞILIM

Portföy yönetim şirketlerinin ana faaliyet konusunun portföy yönetim işi olduğunu göz önüne aldığımızda, halen BES fonları ve yatırım fonları yönetiminde lider olan kurum 25.7 milyar TL’ye yaklaşan portföy büyüklüğü ile îş Portföy. Arkasından 18.3 milyarlık portföy büyüklüğü ile Yapı Kredi Portföy ve 18 milyar TL büyüklükle Ak Portföy geliyor. Ziraat Portföy nezdinde gerçekleşecek birleşmeden sonra ortaya çıkacak olan yeni şirket,

26 milyar TL’lik portföy büyüklüğü ile liderliği ele geçirecek. Yeni şirketin kamu ağırlıklı olması hem kamunun ekonomi politikalarının uygulanmasına öncülük edecek hem de portföy yönetim sektörünün geleceğini belirleyen bir oluşum ortaya çıkaracak. Yazımızın içinde yer alan tabloda portföy yönetim şirketlerinin mevcut durumu ile birleşme sonrası ortaya çıkacak portföy büyüklüğü görülüyor.

PORTFÖY YÖNETİM SEKTÖRÜ AÇISINDAN

Portföy yönetim şirketleri bireysel emeklilik ve diğer yatırım fonlarım yönetiyor, danışmanlık yapıyor. Yatırım ortaklıklarına da, bircyscl-kurumsal yatırımcılara da, danışmanlık ve portföy yönetim hizmeti veriyor. Hatta bireysel emeklilik sektöründeki katılımcıların portföy dağılımını değiştirme hakkını portföy yönetim şirketlerine devredebilmesinin de yolu açıldı. Ancak mevcut durumda, portföy yönetim şirketlerinin çok geniş kitlelere danışmanlık verebilmesi veya vekaleten onlar adına portföy dağılım değişikliği yapabilmesi çok zor. İdari ve personel yapısı itibariyle geniş kitlelere ulaşabilecek veya hizmet verebilecek kapasiteleri yok denecek kadar az. Her ne kadar yatırım fonları ve BES fonları internet sayesinde Türk yatırımcılara dünyanın her yerinden ulaşılabilir olsa da, portföy yönetim sektörü daha yerel bir yapılanma içinde bulunuyor.

Ülkemizde portföy yönetim sektörü henüz büyüme aşamasında. Yabancı yatırımcılara da danışmanlık ve portföy yönetim hizmeti veriyor. Yurtdışma yatırım yapan fonlar ise, sayıca çok az ve küçük portföylerden oluşuyor. Yani, bizdeki portföy yönetim işi Borsa İstanbul ve İstanbul Altın Borsası ile sınırlı denilebilir. Burada üç portföy yönetim şirketinin birleşerek bir güç birliğine gitmesi, sektörün yerli ve yabancı daha fazla yatırımcıya ulaşma kapasitesinin artmasına katkıda bulunacak. Kamu tarafında böylesine büyük bir portföy yönetim şirketi, kamu borçlanma ihalelerinde, kamuya daha rahat ve düşük faiz oranlarından finansman bulabilme şansı sağlayacaktır.

Diğer taraftan ortaya çıkacak olan yeni Ziraat Portföy Şirketi ile İş Portföy Yönetim Şirketi piyasanın yaklaşık yüzde 40’ım oluşturacaktır. Bu durumda küçük ve bağımsız portföy yönetim şirketlerinin rekabet şansı azalacak, muhtemelen buralarda da ortaklıklar ve birleşmeler gündeme gelecektir.

KATILIMCILAR AÇISINDAN

Vakıf ve Halk Portföy’ün Ziraat Portföy çatısının altında birleşmesi BES katılımcıları açısından ölçek ekonomisi yoluyla giderlerin azaltılmasına katkıda bulunabilir mi? Evet, Ziraat Portföy çatısı altında birleşecek yeni portföy yönetim şirketinin yatırım fonu ve BES fonları yoluyla piyasalara yatırım yapanlar için giderlerin azalmasına etkisi olacaktır. Oluşacak güç birliği ve sinerji yatırımcılara olumlu dönüş sağlayabilir. Ancak, bu dcrecc büyük bir şirketin, oyuncunun, piyasalarda faaliyet göstermeye başlamasıyla, derinliği az olan piyasalarda işlem yapması zorlaşabilir. Karşısında yeterince alıcı-satıcı bulamayabilir. Özellikle hisse senedi piyasalarında yoğunlaşacak bir portföyün idaresinde piyasanın sığlığı, spekülatif işlemlere maruz kalmasına neden olabilir.

ZEYNEP CANDAN AKTAŞ

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu